Arkadaşlar Selam,
Bütünün hayrına olması niyetiyle...
Telkinlerin herbirimiz farklı amaçlar için dinledik, dinliyoruz, dinleyeceğiz.
Telkinler sadece bir araçtır. Gereğinden fazla yüklenmek ters etki bırakacaktır. Şöyleki mesela biri sosyal olmak istiyor ve bunun için gerekli telkinleri dinlemeye başladı. Kritik nokta farkındalık. Kişi sosyal olmadığının farkına vardı ve çare için telkinlere başvurdu. Başvurdu ama çözümü direk ve sadece telkinlere yükledi, olmaz! Sen eğer derinlerinde ciddi bir baskılama yaptıysan bu çevrende ve dahi bedenindenve dahi bilincinde sıkıntıya sebeb olur. Bilinçaltı telkinlerindeki temel mantık içerden gaz vermektir, öyle zannettirmektir. Bir gaza ihtiyacın var ve bununtelkin sana veriyor. Ama sende, derinlerinden gelen bir sosyal olma isteği-ki kendine ait- yoksa trilyon tane telkin dinlesen sadece yüzeysel işe yarar. Bir maske oluşturur. Şimdi biraz daha açarak neticeye geleyim.
1: Medi-tasyon teknikleri
2: Farkındalık
3: farkındalık
Önce yüzeyde görünen problemi belirlememiz, bunu farketmemiz gerekiyor. Bunu okuyorsan farketmişsindir..
İkinci adım yüzeysel problemi değistirmek için bilinçaltı telkinlerine abanmak...
Soğuk bir espriyle karışık yanlış tabiki. İćerdeki bir arıza sosyal fobi olarak dışa yansıyabilir. Önce bedenimizde biryerlerde bir gerginlik vqr mı tarıyoruz. Nasıl? Çok kolay bir kaç kere bedeninize "Ey bedenim whats your probleım? Biliyorum sana dikkat etmedim, seni dinlemedim ama artık değişime hazırım. Sana teşekkur ederim, artık seninle ilgilenecm. Rahatla, rahatla ve gevşe lütfen bana neler olduğundan bahset..." üç gece bu şekilde uyumadan once bir saat civarlarında bedenimizlemkonuşuyoruz. Bedenimiz bize cevabı rüyada veya başka bir şekilde meşrebimize göre verecektir. Sonra zihnimize bir cevap belirdiğini farkedelim etmeyelim 1hafta boyunca bedenimizi tepedenntırnağa konuşa konuşa rahatlatarak uyutuyoruz. Ki bilinçaltı uyku boyunca bunu işlesin. Şimdi eğer halen cevabı hissedemediysek, nefesimize odaklanacağımız 1hafta bizi bekliyor.
1: Yatağa uzanıyoruz, ellerimiz rahat sırtüstü yatıp gözlerimizi kapatıyoruz.
2: Nefes aldığımızda, vermeden hemen önceki dönüşüm noktalarını hissederek takibe başlıyoruz.
3: Nefes içeriye giriyor iniyor, iniyor ve bir noktada durup geri dönüyor. Tam o döndüğü noktayı kaçırma. Zorlama ama kaçırmada. İstersen başta -gözü ne kaydı, ne şaştı-de içinden. Sadece nefesini izle. Ona müdahale etmeden. Eğer zihnin seni nefesine karışmaya zorluyorsa o zaman nefes al ve icinden bir de verirken de iki. Bu şekilde 10a kadar devam et ve sonra tekrar başa dön.
4: Bu işlemi yaparken hiçbirşeye tepki verme. Ölü gibi sadece nefesinede kal. Unutma Gözün ne kaydı ne şaştı nefes ipine sımsıkı sarıl. Bedeninde sivrisine ıstığı hissi, kaşınma hissi, damar seğirmeleri, yutkunma ihtiyacı vb. Olabilir. Kesinlikle umursama tekrar ve tekrar nefesine dön. Bir bebeğin annesine olan bağlılığı gibi bağlan. Bu şekilde yapabildiğin kadar yap ve uykuya dal. Unutma beyninde şimşekler çaksada, havalara uçsan, meleklerle görüşsen bile dönüp bakmak yok. Nefesine asıl.
4: Rahat edersen bir müzik açabilirsin. Ama şart değil.
Şimdilik bu kadar yazabildim. Sorusu olan hem özelden hem burdan yazabilir.
Önemli ve şiddetli tavsiye: telkinleri dinlerken alpha frekansında 10hz de dinleyin. Natura sound teraphy açıkken müzikte çalınabiliyor