Albay
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 432,578
Tesekkür: 0
429 Mesajinıza toplam 518 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Avrupa Birliği Sürecinde Kobilerin Rekabet Stratejileri: Yenilik Stratejisi
Son yıllarda
meydana gelen bazı gelişmeler ülkemizdeki KOBİ'leri de yakından
ilgilendirmektedir. Küreselleşmenin etkisini yoğunlukla hissettirdiği ve Avrupa
Birliği üyeliği yolunda çalışmaların ivme kazandığı son zamanlarda, KOBİ'ler
için bazı fırsat ve tehditler ortaya çıkmaktadır.
Özellikle son yıllarda küresel anlamda ortaya çıkan bir strateji de
yeniliktir. Bir işletme rekabet avantajını koruyabilmek için ürünlerinde ve
süreçlerinde yenilik yapmak zorundadır. Yenilik, yeni bir fikrin, ürünün veya
sürecin kabulüdür. Yenilik fikri icattan çok daha geniş bir kavramdır. KOBİ'ler
rekabetçi ortamda durumlarını korumak için ürün yeniliklerine önem vermek
zorundadırlar. Yenilikçilik, işletmelerin süreçlerinde meydana gelecek yeni
üretim metotlarını kapsayan bir felsefeyi temsil etmektedir. Yenilikçi süreçler
ise yenilikçi ürünleri sonuçlandırmaktadır. Yenilik stratejisi sayesinde
KOBİ'ler küresel alanda rekabet avantajı yakalayabileceklerdir.
Araştırmanın birinci bölümünde rekabet ve yenilikçiliğe ilişkin literatür
araştırmasına yer verilmiştir. İkinci bölümde araştırma metodolojisine ve
örneklemin özelliklerine üçüncü bölümde ise araştırmanın bulgularına yer
verilmiştir. Bu kapsamda saha araştırmasında KOBİ'lerin yenilikçiliklerine
ilişkin olarak şu soruların yanıtları aranmıştır.
Küreselleşme ve Avrupa Birliğiyle ilişkili olarak KOBİ'lerin rekabet ve
yenilikçilik açısından karşı karşıya kaldığı zorluklar nelerdir?
Rekabet stratejisi olarak yenilik stratejisi hakkında KOBİ yöneticilerinin
algılamaları nasıldır?
KOBİ'ler rekabetin belirleyici unsurları olarak neleri görmektedirler?
KOBİ'lerin yenilik stratejisine ilişkin yaptıkları yatırımlar nelerdir?. Araştırma mermer sektörüyle sınırlandırılarak, Afyon ilinde ihracat yapan
KOBİ'ler araştırmaya dahil edilmiştir. I-LİTERATÜR ARAŞTIRMASI KOBİ Tanımı
Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler hakkında bir çok tanım yapılmasına rağmen
bunların tam olarak birbiriyle örtüştüğü söylenemez. Bu tanımlara bakacak
olursak;
KOSGEB'e göre 1-150 kişi çalıştıran işletmeler KOBİ sayılmaktadır.TOBB'a göre ise; istihdam sayısına
göre 1-9 arası küçük, 50-150 arası işletmeler ise orta boy işletme olarak
sınıflandırılmıştır.
Türkiye Halk Bankası ise KOBİ'lere verdiği kredilere göre
tanımlamalar yapmaktadır. Sanayi kredilerinde, işyerinde en çok 100 işçi
çalıştıran ve kanuni defter kayıtlarında arsa ve bina hariç sabit yatırım net
tutarı 15 milyar TL'ye kadar olan işletmelere küçük işletme denir. Orta ölçekli
sanayi işletmeler; işyerinde en çok 250 kişi çalıştıran ve kanuni defter
kayıtlarında arsa ve bina hariç sabit yatırım net tutarı 30 milyar TL'ye kadar
olan işletmelerdir.
Hazine Müsteşarlığı KOBİ'leri en çok 150
işçi çalıştıran , kanuni defter kayıtlarında arsa ve bina hariç, makine
teçhizat, tesis araç ve gereçleri toplam net değeri 50 milyara kadar olan
işletmeler KOBİ olarak değerlendirilmiştir.
KOBİ tanımının yapılmak istenmesindeki zorunluluk, daha çok devlet
desteklerinden yararlanıp, kredi imkanlarını kullanmak ve ilgili danışmanlık
kurumlarından destek alıp anlaşmalar yapabilmek amacıyla ortaya çıkmaktadır. [1]
Avrupa Birliği ülkelerinin 1996 yılında tavsiye niteliğinde almış oldukları
karar sonucunda Avrupa Birliği Komisyonu tarafından ortak bir KOBI tanımı
geliştirilmiştir. Bu tanıma göre KOBI'ler şu şekilde sınıflandırılmıştır:
- 100'den az işçi çalıştıranlar ve yıllık ciroları 7 Milyon ECU' ya
ulaşamayan veya yıllık bilanço toplamları 5 Milyon ECU' ya ulaşamayan
teşebbüsler küçük ölçekli işletme,
- 100-250 arası işçi çalıştıranlar ve yıllık ciroları 7-40 Milyon ECU arası
olanlar veya yıllık bilançoları toplamı 5-27 Milyon ECU arası olan teşebbüsler
orta ölçekli işletme,
- 251 kişi ve yukarısı da büyük işletme olarak belirlenmiştir [2]
Türkiye'de KOBİ'lerin
Durumu
Özellikle 1990'lı yıllardan sonra Türkiye'nin AB'ye girme çabaları KOBİ'lerin
öneminin daha da artmasına yol açmıştır. Türkiye'de KOBİ'lerin geliştirilip
Avrupa Birliği ülkeleri seviyesine getirilmesi ve rekabet etme güçlerinin
artırılması için bazı destek ve teşvikler verilmiş, bu konudaki çalışmalar
hızlandırılmıştır. [3]
1970, 1980, 1985 yıllarında yapılan Genel Sanayi ve İşyerleri Sayımına
bakıldığında, imalat sanayiinde işyeri sayısı yüzdesi olarak, sırasıyla %97.3,
%95.3, %94.5 'ü küçük işletmelere aittir. 1995, 1996, 1997 yıllarına
bakıldığında küçük ve orta boy işletmelerin ortalamaları %99.54, %99.52, %99.5'e
yükselmiştir. İmalat sanayinde çalışanlar ortalaması 1970 sayımına göre %60.9'u
büyük işyerlerine, %39.1'i küçük işyerlerine; 1980 sayımında ise, %61.7!si
büyük, %38.3'ü küçük işyerlerine aittir. 1985 sayımında büyük işyerlerinin
çalışan ortalaması %66.5, küçük işyerlerinin ortalaması ise %33.5 olarak
saptanmıştır. Bu oran 1995, 1996, 1997' te ise küçük ve orta boy işletmelerin
toplamı olarak sırasıyla %61.38, %61.01 ,%59.88 olarak devam etmiştir.
İmalat sanayinde oluşturulan katma değerin 1970 sayımına göre %91.7'si büyük,
%8.3'ü küçük işyerlerine aittir. Bu oranlar 1980 sayımında ise, %88.4'ü büyük
%ll.6'sı küçük işyerlerine ait olarak saptanmıştır. Bu oranlar 1995, 1996,
1997'de sırasıyla %29.19, %28.78, %28.6 olarak devam etmektedir.
Tüm işletmeler içerisinde küçük ve orta boy işletmelerin %99.6 ağırlığa sahip
oldukları görülmektedir. Bunun yanında büyük işletmelerin payları ise %0.4'lerde
seyretmektedir. İstihdam, katma değer ve sermayeyi incelediğimizde buralardaki
durumun sayısal durumla ters orantılı olduğu görülmektedir. [4]
2000'li Yıllar, Rekabet Yoğunluğu ve Avrupa Birliği
Küreselleşmenin de etkileriyle 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren
rekabet tüm dünyada işletmeler üzerinde yoğunluğunu hissettirmeye başlamıştır.
Bu çerçeve içerisinde rekabetin gelişimi şöyle özetlenebilir;
1960'lara kadar en önemli konu verimliliği artırmak ve daha fazla
üretilebilir hale gelmekti. Çünkü bu dönemde üretilen her malın satılabilirliği
temel bir varsayımı oluşturmaktaydı. Dolayısıyla rekabetin bu dönemde üretim
odaklı olduğunu söylemek olanaklıdır.
1970'lerde arzın talebi aşması ile uluslar arası ticaretin ilk adımları
atılmaya başlanmıştır. Bu dönemde maliyet ve fiyat kavramları ön plana çıkmış ve
fiyat üzerinde ciddi bir rekabet başlamıştır
1980'lerde ise Toplam Kalite Yönetimi felsefesinin yansımasıyla kalite
kavramı ön plana çıkmış ve fiyatın yanı sıra kalite rekabet konusu olmuştur.
1990'lara gelindiğinde hız ve esneklik rekabet çabalarında önemli kavramlar
haline gelmiş ve ürün çeşitliliği artmıştır.
2000'lerde ise yenilikçi ve yaratıcı felsefenin ürünü olan benzersiz ve
müşteriye özel ürünler üzerinde rekabet başlamıştır. [5]
Porter'a göre rekabetçi üstünlüğü yakalamanın yolu geliştirme, yenilik yapma
ve değişimden kaynaklanmaktadır. [6]
Ülkemizde KOBİ'ler bu trendlere bağlı olarak stratejiler geliştirmek ve bu
stratejileri uygulamak durumundadırlar. Küresel anlamda değişen iş yapma
biçimleri, yeni yönetim metotları ve rekabet stratejileri KOBİ'ler tarafından
değerlendirilmeli ve kendi bünyelerine adapte edilmelidir.
Günümüzde diğer firmaların olduğu gibi, KOBİ'lerin de karşı karşıya kaldığı
üç kritik rekabet faktörü vardır. Şekil 1'de de görüldüğü üzere bu üç rekabet
faktörü bir paradoksu ortaya çıkarmaktadır.
Bir ürünün aynı zamanda hem kaliteli hem ucuz hem de müşteriye en kısa
zamanda ulaştırılması firmalar açısından bir paradoksu temsil etmektedir. Bir
yandan bu üç rekabet faktörünün üstesinden gelirken, bir yandan da sürekli
değişimler sayesinde yenilikçi bir yapıya kavuşmak işletmeler için bir
gereklilik olarak ortaya çıkmaktadır. Şekil 1 : Üç Kritik Rekabet Faktörü
Kaynak : CUMMING Brian S., Innovation Overview and Future Challenges, European Journal Of Innovation Management, V:1, No:1, p.27
Günümüzde şirketlerinin sadece finansal tablolarına bakarak değerlendirme
yapmak ve geleceğe ilişkin stratejiler geliştirmek olanaklı değildir. Bunun
yanında sektörn yanında sektörşkin analizler yapılarak stratejilerin
belirlenmesinde girdi olarak kullanılmalıdır. Dolayısıyla KOBİ'ler hem
sektörlerine hem de çevrelerine ilişkin analizler yaparak kendi stratejilerini
geliştirmek durumundadırlar.
Küresel rekabet KOBİ'ler için yukarıda sayılan zorlukları bünyesinde
barındırmasının yanında, Avrupa Birliği süreci de KOBİ'lerin karşısına bir takım
engeller ortaya çıkarmaktadır. KOBİ'lerin gelecekteki başarısı bu engellerin
üstesinden gelme kapasitesiyle ilgilidir. Bunlar ise; üretim sistemlerinin hızlı
değişen teknolojiyle uyumunun sağlanması, finansal sorunlar, pazarlama
problemleri ve yönetsel sorunlardır. Bu sorunları ortaya çıkaran ve KOBİ'lerin
üzerinde etkili olan faktörler ise küreselleşme, AB üyeliği, korumacılık
politikaları, bilişim teknolojileri ve internet ve müşterilerin ürünler hakkında
artan bilgisi, çevre baskıları ve politik iklimdir. [7]
Avrupa Birliği üyeliği yolunda hızla
ilerleyen Türkiye'de KOBİ'ler açısından bir çok fırsat ve tehdit belirmektedir.
Birliğe tam üye olunması durumunda mal dolaşımının daha kolaylaşacak olması ve
destek programlarından yararlanma olanağı KOBİ'ler açısından birer fırsat olarak
görülebilir. Ancak Avrupa Birliği sınırları içerisinde faaliyet gösteren
sektördeki diğer firmalarla rekabet etmek zorunda kalınacak olması bir tehdit
olarak görülebilir. Ayrıca teknolojik altyapı ve maliyet gibi unsurlar açısından
daha avantajlı olan Avrupa firmaları KOBİ'ler için bir zorluk oluşturabilir. Bu
durumu KOBİ'ler açısından dezavantaj konumundan çıkarmak için devletin KOBİ'lere
bazı destekler sunması gerekmektedir. Özellikle enerji gibi temel girdilerde
yapılacak indirim ve teknoloji yatırımlarına yapılacak destek KOBİ'lerin
rekabetçi güçlerini artıracaktır. Ayrıca bilgi ve iletişim teknolojisi
altyapısının devlet desteğiyle geliştirilmesi yenilikçiliğe olanak verecek bir
sosyo-kültürel ortama katkıda bulunacaktır.
Bir Rekabet Stratejisi Olarak Yenilik
Günümüzde işletmelerin rekabet güçlerini korumaları bir çok unsuru
bünyelerinde bulundurmalarına bağlıdır. Fiyat, kalite, hız, benzersizlik hala
ürün üzerinde rekabette önemli faktörlerdir. Bunlara ilaveten yenilikçi süreçler
sayesinde pazara yeni ürünler sunmak rekabet çabaları için önem arz etmektedir.
Bir işletme rekabetçi durumunu koruyabilmek için ürünlerinde yenilik yapmak
zorundadır. Dolayısıyla yenilik rekabetçiliğin ve rekabetçi işletme olmanın
temelini oluşturmaktadır. [8]
Yenilikle ilgili literatürde çeşitli tanımlar bulunmaktadır. 1968'de
Zuckerman Komitesi yeniliği teknik, endüstriyel ve ticari adımlar bütünü olarak
tanımlamıştır. 1969'da Marquis yeniliği teknolojik değişimin parçası olarak
tanımlamıştır. 1973'te ise Tinnesand yenilik tanımıyla ilgili çalışmasının
sonuçlarını yayınlamış ve bir çok bileşeni olduğunu ortaya koymuştur. 1990'da
Udwadia yeni ürün, süreç ve hizmetlerin başarılı bir şekilde yaratılması
geliştirilmesi ve tanıtılması olarak tanımlamıştır. [9]
Yenilik, yeni bir fikrin, ürünün veya sürecin kabulüdür. Yenilik fikri
icattan çok daha geniş bir kavramdır. İcat, ya fiziksel bir ürünün ya da
fiziksel bir sistemin fiziksel çıktısını ifade eder ve rutin yenilikler denilen
geliştirmeleri hariç tutar. [10]
Dolayısıyla yenilik dendiğinde sadece ürün ve teknoloji yeniliği değil geniş
anlamda firmanın kabul ettiği bir felsefe akla gelmelidir. Bu felsefe
benimsendiğinde işletme içinde yenilikçi felsefe sayesinde süreçler yenilenecek,
bu sayede yeni ürünlerin ortaya çıkması kolaylaşacaktır.
Yeniliği kendi altında mal ve hizmetlerdeki yenilik, süreç yeniliği ve
yönetim sisteminde yenilik olarak gruplamak mümkündür. Mal ve hizmetlerdeki
yenilik Ar-Ge departmanının faaliyetlerinin bir sonucu olarak görülebilir.
Süreçlerdeki yenilik ise verimliliği artırmayı amaçlayan ve daha çok makine
altyapısına dayanan yeniliklerdir. Yönetim sisteminde yenilik ise çevre
koşullarına bağlı olarak insanları organize etmenin yeni yollarını ortaya
çıkarmaktır. [11]
Başarılı yeniliklerin bir çoğu teknolojiyi, yönetsel beceriyi ve tüketici
ihtiyaçlarına ilişkin bilgiyi bir araya getirir. Yapılan araştırmalar
göstermiştir ki; başarılı yenilikler, teknolojik fırsatlarla beraber pazara
talebine önem verenlerdir. İşletmeler rekabetçi ortamda durumlarını korumak için
ürün yeniliklerine önem vermek zorundadırlar. Ürün yeniliği, işletmeye yeni olan
ürün olarak tanımlanır. [12] Bu da
Pazar talebine ilişkin etkin bir araştırmayı ve işletme içinde yenilikçi
süreçlerin başarılmasına bağlıdır. Yenilikçiliğin Unsurları
Yenilikle ilgili literatüre bakıldığında, yenilikçilik tanımı arasına bir çok
faktör dahil edilmektedir. Makro anlamda bir ülkenin yenilikçi olup olmadığı
ölçülürken eğitim almış birey sayısından internet kullanım oranına, patent
başvuru sayılarından PC sayısına kadar bir çok faktöre yer verilmektedir.
Literatürde yer alan araştırmaların çoğuna göre bilgi ve iletişim
teknolojileri (BİT) yenilikçiliği belirleyen unsurlardan biridir. Avrupa
Komisyonunun 7 aday ülkenin yenilik politikalarını incelediği rapora göre
Türkiye'nin Bilgi teknolojileri harcaması Gayri Safi Milli Hasılanın % 1,9'u
civarındadır. Avrupa Birliği ülkelerinin ortalaması ise % 2,7 civarındadır.
Türkiye iyi bir iletişim altyapısına sahip olmakla birlikte yeterli sayıda BİT
uzmanına sahip değildir.
Ayrıca devlet desteği de yenilikçilik için önem arz etmektedir. Türkiye'de
KOBİ'lere yenilikçilik konusunda destek veren kuruluşlar KOSGEB, Türkiye
Teknoloji Geliştirme Vakfı) TTGV, TUBİTAK (Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma
Kurumu) ve KOBİ-NET portalıdır. KOSGEB özel yazılımlar üreterek KOBİ'lere destek
vermekte ve internet kafe yayılımına katkıda bulunmaktadır. TTGV, e-ticaret
aktivitelerine ve yenilikçilik çabalarına destek vermektedir. TUBİTAK teknoloji
desteği veren programlarını KOBİ'lere sunmakta ve KOBİ-NET portalı KOBİ'lere
internetle ilgili hizmetleri bedelsiz sunmaktadır.
1963'te TUBİTAK'ın kuruluşuyla başlayan bu süreç 90'larda hız kazanmış ve bu
süreç içerisinde bu dört kuruluş KOBİ'lere destek sağlar hale gelmiştir.
Ülkemizde KOBİ'lerde yenilikçiliğin yaygınlaştırılması için bu kurumların
varlığı önem arz etmektedir. 1991-2003 yılları arasında teknoloji geliştirme
projeleri desteği 83 milyon Euro tutarındadır. Bu rakam içerisinde Ar-Ge
destekleri bulunmamaktadır. [13]
Ayrıca TUBİTAK, TTGV ve TUSİAD'ın ortaklaşa yürüttüğü Teknoloji Ödülü
yenilikçilik çabalarını destekleyen bir diğer uygulamadır. [14]
Ülkemizde yenilikçiliği destekleyen risk sermayesi yapısına bakarsak
Vakıfrisk ve ve TTGV bu projelere destek vermekte bunun yanı sıra Halk Bankası
KOBİ'lere sunduğu kredilerle önemli bir destek sunmaktadır.
Yenilik faaliyetlerinin etkili bir şekilde gerçekleşmesi firma içinde
sistemli bir bilgi altyapısının olmasına ve bilgiden bu sayede etkin
faydalanmaya dayanmaktadır. Ancak bu bilgi sisteminin istenilen şekilde işlemesi
bilgi sistemleri altyapısına bağlıdır. Burada bilgi sistemleri kavramı; ofis
makineleri, veri süreçleme ekipmanları, veri iletişim araçları ve yazılımlarla
hizmetleri ifade etmektedir. Bilgi ve iletişim teknolojileri denildiğinde ise
bilgi sistemleri temelinde işleyen iletişim araçlarını ifade etmektedir. Ayrıca
bilgiye verilen önem ve eğitim seviyesi yenilikçilik için girdi niteliğinde iki
unsurdur. Türkiye'nin Yenilikçilik Açısından Dünya Üzerindeki Konumu
Küresel Rekabetçilik Raporunun yenilik indeksine göre Türkiye 66. sırada yer
almakta ve bu konumuyla çoğu ülkenin gerisindedir. ABD birinci sırada yer
alırken İngiltere 14., Fransa 18. ve Yunanistan 27. sırada yer almaktadır. [15]
Yeniliğin temel dinamikleri arasında Ar-Ge faaliyetleri önemli bir yer
tutmaktadır. Türkiye Gayri Safi Yurtiçi Hasılasının (GSYH) 0,045'lik bir
bölümünü Ar-Ge harcamalrına ayıran bir ülke olarak gelişmiş ülkelerin Ar-Ge
harcamaları ortalaması olan % 2'nin bir hayli
altındadır. [16] Bu durum,
TUBİTAK, TTGV, KOSGEB ve TUSİAD gibi kuruluşların öncü olduğu günümüzdeki
konumundan daha ileriye taşınmak zorundadır. KOBİ'lerde Yenilik Uygulamaları
Ülkemizde henüz Ar-Ge harcamalarının yeterli seviyelere ulaşmamış olması
KOBİ'lere de yansımaktadır. Bugün KOBİ'lerde Ar-Ge departmanına rastlamak
oldukça zordur. Ancak çoğu endüstride ürün ve teknoloji yeniliklerinin
KOBİ'lerde kaynaklandığı bilinmektedir. [17] Bu KOBİ'lerde formal bir Ar-Ge birimi olmamasına karşın
bizzat girişimcinin veya diğer işletme departmanlarının Ar-Ge departmanının e
departmanının yerine getirmesinden kaynaklanmaktadır.
Dolayısıyla ülkemizde bir çok ekonomik problemin aşılmasında kilit rol
oynayan KOBİ'lerin yenilikçilik çabalarında bir çok problemle karşı karşıya
kaldığı ortadadır. Gerek Ar-Ge departmanının KOBİ'lerdeki yayılım sorunları,
gerek KOBİ'lere teknoloji ve Ar-Ge desteği veren kuruluşlarla KOBİ'ler arasında
etkin bir iletişimin yokluğu, gerek üniversite-sanayi işbirliğindeki sorunlar,
gerekse KOBİ'lerin üstesinden gelmek zorunda oldukları finansal ve yönetsel
problemler KOBİ'lerin yenilikçilik çabalarını yavaşlatmaktadır. II-ARAŞTIRMANIN METODOLOJİSİ Araştırmanın Amacı
Araştırmanın amacı Avrupa Birliği'ne üyelik yolunda önemli adımlar atan
ülkemizdeki KOBİ'lerin küresel rekabet trendleri karşısında tepkilerinin ne
olduğunu belirlemek, Avrupa Birliği'ne tam üyelik durumunda KOBİ'ler açısından
fırsat ve tehditlerin ne olacağını ortaya koymak ve yenilikçilik stratejisinin
KOBİ'ler tarafından algılanışını ve bu stratejiye yapılan yatırımları ortaya
koymaktır. Araştırmanın Kapsamı
Araştırmanın kapsamı belirlenirken KOBİ'lerin çok geniş bir perspektife
yayılmasından dolayı öncelikle sektör belirlenmiş (mermer sektörü), daha sonra
Türkiye mermer üretiminde büyük bir paya sahip olan Afyon ili dikkate
alınmıştır. İhracat yapan bir firmanın rekabeti daha fazla hissettiği ve
yenilikçilik stratejisinin ihracat yapan firmalarca daha hızlı algılandığı
varsayımından hareketle Afyon ili içerisinde mermer sektöründe faaliyetlerini
sürdüren ve ihracat yapan 250'ye kadar çalışanı olan KOBİ'ler araştırmamıza
dahil edilmiştir. Araştırmada öncelikle Afyon ilinde mermer sektöründe
faaliyetlerini sürdüren ve ihracat yapan Afyon Ticaret ve Sanayi Odası
verilerine göre 96 firma tespit edilmiş ve bunlardan görüşme sonrası 30 tanesi
ankete katılmayı kabul etmiştir. Bunlara yüz yüze anket uygulanmıştır. Araştırmanın Yöntemi
Belirlenen KOBİ'lerin yöneticilerine literatürden yola çıkılarak oluşturulan
likert ölçeğine dayalı sorular yöneltilmiştir. Bu anketlerden elde edilen
veriler bilgisayar ortamında SPSS programı ile analiz edilmiştir. Araştırmada
frekans dağılımlarının yanı sıra değişkenler arasında anlamlı bir bağımlılık
ilişkisini test etmek amacıyla ortalama analizleri ile yenilikçilik
değişkenlerini gruplamak için Faktör analizi yapılmış ve faktör skorlarının,
KOBİ'lerin bir takım özellikleri (Tablo 2) açısından farklılık gösterip
göstermediğini test etmek amacıyla Kruskal Wallis tek yönlü ANOVA ve Mann
Whitney U testi kullanılmıştır. Araştırmanın Hipotezleri
Araştırma modeli oluşturulurken şu hipotezler ortaya konulmuş ve araştırma
sonucuna bakarak test edilmiştir.
H1 : İhracat yapan KOBİ'ler yenilik stratejisinin önemine
inanmaktadırlar.
H2 : KOBİ'ler için yenilik önemli bir rekabet stratejisidir.
H3 : KOBİ'lerin yenilikçilik anlayışları, birtakım özellikleri
bakımından farklılık
göstermektedir. Örneklemin Özellikleri Tablo 1.Örneklemin Özellikleri
n%
n% İşletmenin Hukuki Yapısı
A.Ş.
Ltd.Şti.
Şahıs İşletmesi
4
24
2
13,3
80,0
6,7İhracatın Satışlara Oranı
0-25 (%)
26-50 (%)
51-75 (%)
76-100 (%)
5
4
7
13
16,7
13,3
23,3
43,3 İşletmede Ortalama Çalışan Sayısı
0-49 Çalışanı olan
50-99 Çalışanı olan
100-250 Çalışanı olan
22
7
1
73,3
23,3
3,3İşletmelerin Üretim Sistemi
Seri Üretim
Sipariş Üretimi
Parti Üretimi
12
14
4
40,0
46,7
13,3 Anketi Dolduranın İşletmedeki Statüsü
İşletme Sahibi
Genel Müdür
İhracat Sorumlusu
Diğer
1
19
9
13,3
63,3
30,0
3,3İşletmenin ürünlerinin değişim Sıklığı
0-1 Yılda değişir
1-5 Yılda değişir
5 yıldan daha fazla
Hiç değişmez0
1
25
40,0
3,3
83,3
13,3 Notlar:
n: Frekans
%: Frekans yüzdesiİşletmelerin Ar-Ge'ye Ayırdıkları Pay
0 (%)
1-5 (%)
6-10 (%)
11-15 (%)
16-20 (%)2
8
7
5
86,7
26,7
23,3
16,7
26,7
Tablo 2'de görüldüğü gibi örnekleme dahil edilen KOBİ'lerin hukuki yapılarına
bakıldığında % 80'inin limited şirket, %13,3'ünün anonim şirket ve %6,7'sinin
şahıs işletmesi olduğu görülmektedir. Bu anlamda Afyon'da mermer sektöründeki
ihracat yapan KOBİ'lerin hemen hepsi şirketleşmesini tamamlamış durumdadır.
Örnekleme dahil edilen işletmelerin % 73,3'ü en fazla 49 işçi çalıştırırken,
% 23,3'ü en fazla 99 işçi çalıştırmakta ve % 3,3'de en fazla 250 işçi
çalıştırmaktadır. Buradan görüleceği üzere örneklemin büyük bir kısmı 0-49 arası
işçi çalıştıran işletmelerden oluşmaktadır.
Ankete cevap verenlerin %63,3'ü genel müdür, %30'u ihracat sorumlusu, %3,3'ü
işletme sahibidir. Bu anlamda ankette yer alan sorulara bağlı olarak cevap veren
kişilerin niteliği ankete verilen cevapların geçerliliğini artırmaktadır.
Yine ankete katılan KOBİ'lerin büyük bir bölümü (%43,3) üretimlerini büyük
oranda yurtdışına yönelik yapmaktadırlar. Örnekleme dahil edilen KOBİ'lerin %66'
sı ürünlerinin %50'sinden fazlasını ihraç etmektedirler. Bu KOBİ'lerin % 40'ı
seri üretim, %46,7'si ise sipariş usulü üretim yapmaktadırlar.
İşletmenin pazara sunduğu ürünlerin ne kadar sıklıkla fiziksel olarak kısmen
veya tamamen değiştiği sorusuna KOBİ'lerin % 83,3'ü 5 yıldan daha fazla bir
sürede değiştiğini belirtmişlerdir. Bu bulgu mermer sektöründeki ürün yaşam
eğrisinin süresine vurgu yapmaktadır.
İşletmelerin %6,7'si Ar-Ge için hiç kaynak ayırmadığını belirtirken %26,7'si
%1-5 arası ve %16-20 arası kaynak ayırdıklarını belirtmişler %23,3'ü %6-10 arası
kaynak ayırırken %16,7'si Ar-Ge için %11-15 arası kaynak ayırdıklarını
belirtmişlerdir. III-BULGULAR Kobi'lerin Rekabetçiliklerine İlişkin Bulgular
Tablo 4. İşletmelerin Rekabeti Nasıl Hissettiklerin=30Frekans %
Çok Yoğun15 50,0
Yoğun15 50,0
Hiç Rekabet Yok0 0,0
Mermer sektöründe faaliyet gösteren ve ihracat yapan KOBİ'lerin tamamı
sektörlerinde yoğun bir rekabetin yaşandığını belirtmişler, KOBİ'lerin %50'si
ise bu rekabetin derecesinin çok yoğun olduğunu söylemişlerdir. Bu sonuç
KOBİ'lerin rekabet çabaları açısından yeni stratejiler geliştirmeleri gerektiği
varsayımını doğrulamaktadır. Tablo 5. İşletme Amaçlarının Önem SıralamasıSıralamaOrtalamaSSn
Karlılık12,131,0824
Verimlilik22,211,2224
Müşteri Memnuniyeti32,541,5324
İşletmenin Hayatını Sürdürme43,390,9423
İstihdam Yaratma54,910,4223
Yeni Ürünler Yaratma65,651,0323
Notlar:
1: En Önemli ve 6: En Önemsiz ölçeğinden elde edilmiştir.
SS:Standart Sapma
n:Örnek Kütle Büyüklüğü
Mermer sektöründe faaliyet gösteren KOBİ'lerin amaçlarına yönelik yöneltilen
soruya karşılık KOBİ'ler öncelikli amaçlarının karlılık olduğunu, sonrasında ise
verimlilik ve müşteri memnuniyeti konularına odaklandıklarını belirtmişlerdir.
Bu anlamda KOBİ'lerin amaçlar açısından yenilikçiliğe olan yaklaşımları önem arz
etmektedir. KOBİ'lerin yeni ürünler yaratma konusunda daha hassas olmaları
gerekmektedir. Tablo 6. Rekabet Gücüne Etki Eden Faktörlerin Önem Sıralaması SıralamaOrtalamaSS
Üretim Maliyeti14,930,25
Bilgi ve Tecrübe24,530,68
Zamanında Teslim34,370,76
Nitelikli İşgücü44,200,55
Hammaddeye Yakınlık5
54,170,53
Ürün Kalitesi4,170,70
Teknoloji64,100,76
Pazara Yakınlık74,070,74
Ürünün Görünümü83,930,64
Ürünün Müşteri Odaklı Olması93,900,55
Ürünün Fiyatı103,770,73
Ürün Çeşitliliği113,470,90
Ürünün Kullanım Kolaylığı123,400,77
Ürün Farklılaştırılması133,130,90
Sosyo Ekonomik Çevre143,000,74
Yeni Ürün Yaratabilme 152,830,87
Satış Sonrası Hizmetler161,931,39
Notlar:
Ortalama Değer 1:Hiç Etkisi Yok ve 5:Çok Etkili ölçeğinden elde
edilmiştir.
SS: Standart sapma.
Sonuçlar Friedman'ın iki yönlü ANOVA testinde (p<0,001) düzeyinde
farklıdır.
n=30
Çoğu sektörde olduğu gibi mermer sektöründe de rekabet çabaları büyük ölçüde
maliyetler üzerinde yoğunlaşmaktadır. Günümüzde diğer faktörlerin etkisinin yanı
sıra maliyetler ürünün başarısında önemli bir belirleyicidir. KOBİ'ler üretim
maliyetinden sonra rekabet gücüne etki eden dört faktörü bilgi ve tecrübe,
zamanında teslim, nitelikli işgücü ve hammaddeye yakınlık olarak
belirtmişlerdir. Bu da sektördeki rekabetin belirleyicileri olarak
görülebilir. Tablo 7. İşletmelerin Çeşitli Kriterler Açısından Rakiplerine Göre Konumu KonumuOrtalamaSS
Fikri Mülkiyet Hakları BakımındanGeride1,500,73
Araştırma Geliştirmeye Ayrılan Fonlar AçısındanGeride1,630,76
Sanayide Bilgisayar Kullanım Derecesi AçısındanGeride1,670,76
Araştırma Kapasitesi ve Gücü AçısındanGeride1,770,77
Teknoloji Transferi ve Şartları AçısındanGeride1,830,79
Sahip olunan Teknolojinin Yapısı ve Özellikleri AçısındanGeride1,870,78
Sanayideki Makinalaşma ve Otomasyon Derecesi AçısındanGeride1,900,76
Enerji Kullanımı ve Maliyetleri AçısındanGeride1,970,76
İşgücünün Niteliği AçısındanAynı2,000,74
Yeniliklere Uyma ve Uygulama isteği AçısındanAynı 2,030,72
Üretim Ölçeği AçısındanAynı2,030,72
Makine ve Teçhizat AçısındanAynı2,100,71
Teknolojiyi Kullanma Becerisi AçısındanAynı2,170,75
Notlar:
Ortalama Değer 1:Yetersiz, 2: Aynı Düzeyde ve 3[img]images/smilies/biggrin.gif[/img]aha ileri durumda ölçeğinden
elde edilmiştir.
SS: Standart sapma.
Sonuçlar Friedman'ın iki yönlü ANOVA testinde (p<0,001) düzeyinde
farklıdır.
n=30
Mermer sektöründe uluslar arası pazarlarda faaliyet gösteren KOBİ'lere
bakıldığında bir çok kriter açısından rakiplerine göre zayıf oldukları ortaya
çıkmaktadır. Bu faktörler ise KOBİ'lerin küresel pazarda rekabet gücünü
azaltmaktadır. Örneğin enerji kullanımı ve maliyetleri bakımından mermer
sektöründeki KOBİ'lerin rakiplerine göre konumu dezavantajlıdır. Bu ise
KOBİ'lerin üretim maliyetini ve dolaylı olarak rekabet gücünü etkileyen bir
faktördür. Yine Tablo 7'de yer alan ilk yedi kriter açısından KOBİ'lerin
rakipleirne göre geride olması KOBİ'lerin rekabet gücünü azaltmaktadır. Bu
kriterlerle ilgili düzenleme ve altyapı çalışmalarının devlet tarafından süratle
gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Yenilik Araçlarına ilişkin Bulgular Tablo 2. Araştırma Geliştirme ve Yenilik Araçları ile İlgili
Dağılımn=30Evet Frekans %Hayır Frekans %
Araştırma Geliştirme Departmanı Olan4 13,326 86,7
Ar-Ge Departmanı Olmayıp Ar-Ge İçin Eleman Bulunduran16 53,314 46,7
İnternet Bağlantısının Varlığı25 83,35 16,7
Web Sitesi Varlığı11 36,719 63,3
Son Bir Yıl İçerisinde Teknoloji Satın Alan25 83,35 16,7
Avrupa Birliği 6. Çerçeve Hakkında Bilgisi Olan23 76,77 23,3
Sektörle ilgili AB'deki Standartları Bilen25 83,35 16,7
Türkiye Tknlji Geliştirme Vakfı Hakkında Bilgisi Olan24 80,06 20,0
TÜBİTAK Hakkında Bilgisi Olan26 86,74 13,3
KOSGEB Hakkında Bilgisi Olan25 83,35 16,7
Tablo 4'te görüldüğü gibi Afyon ilinde mermer sektöründe ihracat yapan
KOBİ'lerin % 86'sının Ar-Ge departmanı olmamasına rağmen, bu KOBİ'lerin % 53,3'ü
araştırma geliştirme faaliyetleri için eleman istihdam etmektedir. Bu
Türkiye'deki KOBİ'lerin ortak bir yönünü yansıtmaktadır.
Yenilikçilik çabalarında önemli bir faktör olan internete bağlanma ve web
sayfası kullanma durumlarına bakılırsa; KOBİ'lerin %83,3'ü internete bağlı iken
bunların sadece %36,7'si bir web sayfasına sahiptir. Bu durum kuşkusuz istenilen
bir düzey olmayıp KOBİ'lerin internet kullanma ve web sayfasına sahiplik
oranlarını yükseltmeleri gerekmektedir.
Ankete katılan KOBİ'lerin %83,3'ü son bir yıl içerisinde teknoloji satın
aldıklarını belirtmişlerdir. Bu da yenilikçilik faktörleri içerisinde önemli bir
faktör olarak kabul edilebilir.
Yine KOBİ'ler için önemli araştırma destekleri sunan Avrupa Birliği 6.
Çerçeve Programı hakkında KOBİ'lerin %76,7'si bilgi edinmiş durumdadır. Bunun
yanı sıra sektörle ilgili olarak AB standartları hakkında bilgi sahibi olan
KOBİ'lerin oranı %83,3'tür. Bu da özellikle teknoloji ve araştırma yatırımlarına
destek veren AB programlarını KOBİ'lerin takip ettiğini ortaya çıkarmaktadır. Türkiye'de yenilik politikalarına ivme kazandırılmasında en etkin kurumların
başında gelen Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı (TTGV) ve işleyişi hakkında
bilgisi olanların oranı %80'dir. Yine yenilikçilik politikaları dorultusunda
yenilik çablarını destekleyen TUBİTAK ve KOSGEB hakkında KOBİ'lerin %80'inden
fazlasının bilgisi vardır. Bu da yenilikçilik politika ve çabalarına bağlı
olarak yenilikçiliği yaymaya çalışan bu kurumların hala istenilen seviyede
destek verememesine karşın bilinirliklerinin yüksek olduğunu ortaya çıkarmıştır. Tablo 3. Ar-Ge Desteği Alınan Kurumlarn=30Frekans %
Özel Şirketler3 10,0
Destek Almayanlar27 90,0
KOBİ'lere Ar-Ge desteği alıp almadıkları sorusu yöneltildiğinde KOBİ'lerin
%90'ı Ar-Ge desteği almadıklarını belirtmiş, sadece %10'u özel şirketlerden
Ar-Ge desteği aldıklarını söylemişlerdir. Bu da ülkemizde Ar-Ge harcamalarının
düşük olmasının KOBİ'lere yansıması olarak kabul edilebilir. Yine KOBİ'lerin
Ar-Ge birimleri olmamasına karşın Ar-Ge desteği almamaları da ülkemizde
araştırma geliştirme konusuna verilen önemi yansıtan bir bulgudur. Bu durumun
süratle devlet desteğinde düzeltilmesi gerekmektedir. Bunun yollarından biri de
sektörlere özgü endüstriyel bölgelerin kurulup buralarda özel şirketlere destek
sağlayacak ve yön verecek Ar-Ge merkezlerinin kurulmasıdır. Tablo 8. Yenilik Yaratma Konusunda Etkili Olduğu Düşünülen
DepartmanlarSırası
Etkili
Frekans %Etkisiz
Frekans %
1İhracat24 80,06 20,0
2Yönetim13 43,317 56,7
3Pazarlama10 33,320 66,7
4Üretim1 3,329 96,7
5Araştırma Geliştirme0 0,030 100,0
Yenilik talepleri genelde müşteriler tarafından ortaya çıkarılmakta ve buna
bağlı olarak işletmeler üretim sistemlerinde ve ürünlerinde değişikliğe
gitmektedirler. Araştırmada Tablo 8'de görüldüğü gibi KOBİ'lerin yenilik yaratma
konusunda etkisi olan departmanlar sıralamasında ihracat departmanı ilk sırayı
almaktadır. Ürünlerini küresel pazara sunan KOBİ'ler için bu durum önemlidir.
Pazar bilgilerinden yararlanan KOBİ'lerin ihracat departmanı vasıtasıyla bu
işlevi yerine getirmeleri mümkündür. Yine yönetim ve pazarlama departmanları da
bu kararların alınmasında paya sahiptir. Ancak KOBİ'lerin hiçbirinde Ar-Ge
departmanının olmaması bu departmanın yenilik yaratma konusundaki etkilerini
ortaya çıkarmasını engellemektedir. Tablo 9. Yenilik Çabalarında İşletme İçi Sözlü Bilgi KaynaklarıSırasıKullanılıyor
Frekans %Kullanılmıyor
Frekans %
1Üst Kademe Yöneticileri23 76,77 23,3
2Departman Çalışanları4 13,326 86,7
3Danışmanlar3 10,027 90,0
4Orta Kademe Yöneticiler0 0,030 100,0
5Araştırma Geliştirme0 0,030 100,0
Yenilik fikirlerinin ve uygulamalarının kaynaklarından biri işletme içi sözlü
kaynaklardır. Yenilik çabalarında etkili olan işletme içi sözlü bilgi
kaynaklarının başında üst kademe yöneticiler yer almaktadır. Çoğu stratejide
olduğu gibi yenilik stratejisini uygulamanın şartı da bu stratejinin üst yönetim
tarafından benimsenmesidir. Henüz kurumsallaşmasını tamamlamamış ve genellikle
işletme sahibinin üst yönetici olduğu KOBİ'lerde orta ve alt kademe çalışanların
yenilik çabalarına katkısı sınırlı kalmaktadır. Ancak yenilik çabalarında
işletme içi sözlü bilgi kaynaklarında %76,7 oranında üst kademe yöneticilerin
payının olması önem arz etmektedir. Tablo 10. Yenilik Çabalarında Yazılı Bilgi KaynaklarıSırasıKullanılıyor
Frekans %Kullanılmıyor
Frekans %
1Sanayi ve Ticaret Odası Yayınları24 80,06 20,0
2Hazine ve Dış Ticaret Müst. Yayınları11 36,719 63,3
3İgeme3 10,027 90,0
4Kosgeb2 6,728 93,3
4Tosyöv2 6,728 93,3
5Üniversite Yayınları1 3,329 96,7
6Yönetim Bilişim Sistemleri0 0,030 100,0
6Devlet İstatistik Enstitüsü0 0,030 100,0
6Devlet Planlama Teşkilatı0 0,030 100,0
Yenilik çabalarında önemli olan girdilerden biri de işletmelerin başvurduğu
yazılı kaynaklardır. Bu kaynaklardan sektördeki trendler ve iş fırsatları
izlenebilmekte ve bu kaymaklar yenilik uygulamalarına yön verebilmektedir.
Mermer sektöründe yer alan KOBİ'ler büyük oranda Sanayi ve Ticaret Odası
Yayınları'ndan yararlandıklarını belirtmişlerdir. Bunu %36,7 ile Hazine ve Dış
Ticaret Müsteşarlığı yayınları izlemektedir. KOSGEB ve üniversitelerin payının
oldukça düşük olduğu gözlemlenmektedir. Tablo 11. Yenilik Talebi ilk Kimden Geldiğine İlişkin DağılımSırasıGeliyor
Frekans %Gelmiyor
Frekans %
1Yurt Dışındaki Müşteriler27 90,03 10,0
2Piyasa Araştırması Sonucu Tespit Ederek4 13,326 86,7
3Yurt İçindeki Müşterilerden2 6,7 28 93,3
4Yurt İçindeki Rakiplerin Ürünlerini Görerek1 3,329 96,7
4Yurt Dışındaki Rakiplerin Ürünlerini Görerek1 3,329 96,7
Yenilik uygulamalarının bir döngü halinde sürmesi pazardan alınan
geribildirime bağlıdır. Bu anlamda müşterilerden gelecek olan yenilik talepleri
yenilik stratejisnin uygulanması ve sürdürülmesi açısından önem arz etmektedir.
Tablo 11'de görüldüğü gibi KOBİ'lerin yenilikçilik faaliyetlerine yön veren
talepler yurt dışındaki müşterilerden gelmektedir. KOBİ'lerin çok azı piyasa
araştırması yaparak yenilikçilik faaliyetlerine yön vermektedir. Tablo 12. Yenilik İlk Olarak Neyi Çağrıştırıyor?SırasıFrekans %
1Teknoloji Yeniliğini26 86,7
2Ürün Yeniliğini4 13,3
3Süreç Yenilğini0 0,0
Yenilik ve yenilikçilik bir bütün olarak işletme içinde yeni teknikler ve
yeni süreçlerin uygulanmasını ve bunun sonucunda ürünlerde yenilikler
yaratılmasını karşılamaktadır. Yeni süreç ve teknikler büyük ölçüde yeni
teknolojilere dayanmaktadır. Ankete cevap veren KOBİ yöneticilerinin %86,7'si
yenilik kavramını teknoloji yeniliği olarak algılamaktadır. KOBİ yöneticilerinin
sadece %13,3'ü ürün yeniliği olarak algılamaktadır. Tablo 13. Yenilik Çabalarını Engelleyen Faktörlerin Önem SırasıSıralamaOrtalamaSS
Ekonomik Krizler14,900,31
Yüksek Enflasyon24,871,35
Devletin Teknolojik Değişime Katkısının Yetersizliği3
34,330,55
Pahalı Teknolojiler4,330,55
Teknolojik Altyapı Eksikliği44,300,53
Kartelleşme ve Tekelleşme54,230,68
Nitelikli İşgücü Eksikliği64,130,57
Yatırım Teşvik Alanları ve Araçlarının Rasyonel Olmaması74,070,91
Sektörün Geleceğine İlişkin Olumsuz Beklentiler8
8
84,030,72
Bilgi ve Danışmanlık Eksikliği4,030,89
Pahalı Finansman Kaynakları4,030,56
Uluslar arası Anlaşmalar94,000,69
Sosyo Ekonomik Çevrenin Yenlikçiliği Desteklememesi103,970,67
Sektörde Yeniliğe İhtiyaç Olmaması113,70079
Notlar:
Ortalama Değer 1:Hiç Etkisi Yok,5:Çok Etkili ölçeğinden elde edilmiştir.
SS: Standart sapma.
Sonuçlar Friedman'ın iki yönlü ANOVA testinde (p<0,001) düzeyinde
farklıdır.
n=30
Yenilikçilik işletmelerin içinde tüm süreçleri kapsayan bir yaklaşım
olduğundan bu stratejinin ve yaklaşımın kurumsal hale gelmesi önem arz
etmektedir. Ancak yenilikçiliğin kurumsal hale gelmesini engelleyen bir çok
faktör bulunmaktadır. Araştırmada KOBİ yöneticilerinin yenilikçiliği engelleyen
faktörler olarak Türkiye ekonomisinin zayıf yönleri olan krizleri ve enflasyonu
görmektedirler. Ayrıca teknolojik altyapının oluşumunda lider olması gereken
devletin bu konuda yeterince politika ve uygulama sunmaması da yöneticiler
tarafından yenilikçilik politikalarının önünde engel olarak görülmektedir. Bunu
tabloda yer alan diğer faktörler izlemektedir. Tablo 14.Yenilikçilik Faktör Analizi SonuçlarıMadde NoFaktör Ortak VaryansıFaktör-1 Yük DeğeriDöndürme Sonrası Yük Değeri
Faktör Faktör Faktör Faktör 1 2 3 4
Yenilikçilik için Ar-Ge Önemlidir 10,8160,6220,8760,1870,0450,111
Üretime ve Pazara Yönelik Stratejimizde Yenlkçlik Önemlidir 20,8840,6150,8600,3160,2050,057
Yenilikçilik Rekabet Çabalarımız İçin Önemlidir 30,7540,5530,7760,0570,3200,218
Pazarda Araştırma Yapmak ve Ürünlere Yansıtmak Önemlidir 40,8630,5190,9210,0690,0970,033
Süreç Geliştirmek İçin Araştırma Yapmak Önemli 50,8540,6960,7860,2120,3890,200
İşletme İçin Teknolojinin Arştırılarak Lisans ve Know-How İle Yabancı
Ülkelerden Alınması Önemlidir 6 0,6670,5690,6240,0580,1180,510
İşltm. Araştırma Personeli Sayısı Yeterlidir 7 0,9000,7710,1500,7860,0920,501
İşltm. Araştırma Personeli Eğitimi Yeterlidir 8 0,7630,7860,2410,7260,4200,035
İşl.Araştırma İçin Tahsis Edilen Kaynak Yeterlidir 9 0,9200,7460,0240,9290,2100,111
Sahip Olunan Teknoloji Konusunda İyi Durumdayız 100,8740,7720,0940,8870,1850,209
İşletmemizde Yenilikleri Uygulamaya Koyma Süresi Kısadır 110,8770,8480,2440,7060,5660,007
İşletmemizde Patent ve Yeni Ürün Sayısı Tatmin Edicidir 120,7970,6360,0320,3240,7990,229
Yenlklri Rahatlıkla Taklit Edeblriz 130,8820,7520,1220,4160,7890,269
Makine ve Teçhizatı Kendimiz Geliştirebiliriz 140,8130,1340,3540,1170,1080,814
İşl. Teknoloji Geliştirme Yeteneği Yeterlidir 150,7850,5990,2120,2780,2250,782
Açıklanan Varyans
Toplam : %83,0
Faktör 1: %28,7
Faktör 2: %25,7
Faktör 3: %14,8
Faktör 4: %13,8
Notlar:
Faktör yapılarını incelemek amacıyla temel bileşenler
kullanılmıştır.
Döndürme seçeneği olarak VARIMAX kullanılmıştır.
n=30
q İşletmelerin yenilikçilikleri dört faktörlüdür. Önemli olarak belirlenen
faktörlerden birincisi ölçeğe ilişkin toplam varyansın %28,7'sini, ikinci faktör
%25,7'sini, üçüncü faktör %14,8'ini ve dördüncü faktör ise toplam varyansın %
13,8'ini açıklamaktadır. Dört faktörün açıkladıkları toplam varyans %83,0'dır.
Dört faktörün maddelerde açıkladıkları ortak varyans yaklaşık %67-93 arasında
değişmektedir.
q Faktör döndürme sonrasında, ölçeğin birinci faktörünün altı maddeden
(1,2,3,4,5 ve 6), ikinci faktörünün beş maddeden (7,8,9,10 ve 11), üçüncü
faktörünün iki maddeden (12 ve 13) ve dördüncü faktörünün iki maddeden (14 ve
15) oluştuğu belirlenmiştir. Birinci faktörde yer alan maddelerin faktördeki yük
değerleri 0,624-0,921 arasında değişmektedir. Aynı değerler, ikinci faktörde yer
alan beş madde için 0,706-0,929 arasıda, üçüncü faktörde yer alan iki madde için
0,789 ve 0,799 ve dördüncü faktörde yer alan iki madde için 0,782 ve 0,814
olarak belirlenmiştir. İlk faktörde yer alan maddelerin tümünün işletmelerin
araştırma yetenekleri ile ilgili olduğu göz önüne alınarak bu faktöre
"işletmelerin yenilikçiliğe ilişkin olarak araştırma yeteneği " ismi
verilmiştir. İkinci faktörde yer alan maddelere ise "yenilikçiliğe ilişkin
uygulama yeteneği" , üçüncü faktörde yer alan maddelere "yenilik
yaratma yeteneği" ve dördüncü faktörde yer alan maddelere ise "teknoloji
geliştirme yeteneği" ismi verilmiştir.
q Ölçek aynı zamanda tek faktörlüdür. Diğer bir deyişle, maddelerin
döndürülme öncesindeki birinci faktör yük değerinin yüksek olması (%43,864)
ölçeğin genel bir faktöre de sahip olduğunu göstermektedir. Bu nedenle,
işletmelerin yenilikçiliklerinin dört faktörlü olmasının yanı sıra tek faktörlü
olarak da kullanılması uygun görülmektedir. Tablo 15. Yenilikçilik Faktör Puanlarının Özellikler Bakımından
Farklılıkları GrupFarklı FaktörlernSıra Ort.sdc2pAnlamlı Fark
Çalışan Sayısı 1Faktör22213,4825,930,052**Farklı grup
p<0,05 de bulunamamıştır
Çalışan Sayısı 2719,79
Çalışan Sayısı 3130,00
İhracat Oran 1Faktör356,0039,400,024*1-3
p=0,024***
İhracat Oran 2415,50
İhracat Oran 3718,50
İhracat Oran 41316,42
Ar-Ge'ye ayrılan Pay 1Faktör388,0039,5630,023*1-3
p=0,015***
1-4
p=0,021***
Ar-Ge'ye ayrılan Pay 2716,14
Ar-Ge'ye ayrılan Pay 3516,10
Ar-Ge'ye ayrılan Pay 4818,56
Notlar:
Çalışan sayısı 1=(0-49), 2=(50-99) ve 3=(100-250) şeklinde gruplanmıştır.
İhracat oranı 1=(% 0-25), 2=(%26-50), 3=(%51-75) ve 4=(76-100) şeklinde
gruplanmıştır.
Ar-Ge'ye ayrılan pay 1=(%0-5), 2=(%6-10), 3=(%11-15) ve 4=(%16-20) şeklinde
gruplanmıştır.
Faktörler arası farklılıkların analiz edilmesinde Kruskal Wallis tek yönlü
ANOVA kullanılmıştır.
Gruplar arası farklılığın analiz edilmesinde Benferroni Düzeltmeli Mann
Whitney U testi kullanılmıştır.
* : p<0,05 düzeyinde anlamlı farklılık vardır.
** : p<0,10 düzeyinde anlamlı farklılık vardır.
***: k=3, p=0,10 düzeltmeli p=0,10/3=0,033 olarak alınmıştır.
n: Örnek kütle büyüklüğü.
sd: Serbestlik derecesi.
c2 : Ki kare.
p: a anlamlılık düzeyi.
Tek yönlü Anova analizi sonucunda KOBİ'lerin özellikleri itibariyle Tablo
15'e göre çalışan sayısı bakımından faktör 2 (KOBİ'lerin yenilikleri uygulama
yeteneği) (p<0,10) düzeyinde farklı bulunurken, ihracat oranı ve Ar-ge'ye
ayrılan pay özelliklerinde ise Faktör 3 (KOBİ'lerin yenilik yaratma
becerileri) (p<0,05) düzeyinde istatistiksel olarak farklı bulunmuştur. Gruplar arası farklılığın tespiti için ise Mann Whitney U testi sonucunda,
faktör 3 ihracat oranı bakımından 1 ile 3. grup arasında (p<0,033) düzeyinde
anlamlı bir istatistiksel farklılık bulunurken, Ar-Ge'ye ayrılan pay açısından
1-3. ve 1-4. gruplar (p<0,033) düzeyinde istatistiksel olarak farklı
bulunmuştur. Tablo 16. Yenilikçilik Faktör Puanlarının Sahip olunan Araçlar Bakımından
Farklılıkları GrupFarklı FaktörlernSıra Ort.Sıra ToplamıUp
İnternetin varlığı 1Faktör22517,54438,5011,50,002*
İnternetin varlığı 255,3026,50
İnternetin varlığı 1Faktör32516,78419,5030,50,074**
İnternetin varlığı 259,1045,50
Web sitesinin varlığı 1Faktör21119,23211,5063,50,077**
Web sitesinin varlığı 21913,34253,50
Notlar:
Gruplar 1=(evet), 2=(hayır) olarak oluşturulmuştur.
Gruplar arası farklılığın analiz edilmesinde Mann Whitney U testi
kullanılmıştır.
* : p<0,05 düzeyinde anlamlı farklılık vardır.
** : p<0,10 düzeyinde anlamlı farklılık vardır.
n: Örnek kütle büyüklüğü.
U: Mann Whitney U değeri.
p: a anlamlılık düzeyi.
Tablo 16'ya göre KOBİ'lerde internetin varlığı faktör 2 (KOBİ'lerin
yenilikleri uygulama yeteneği) ve faktör 3 (KOBİ'lerin yenilik yaratma
becerileri) açısından (p<0,05 ve p<0,10) düzeyinde istatistiksel
farklılık gösterirken, web sitesinin varlığı faktör 2 (KOBİ'lerin yenilikleri
uygulama yeteneği) açısından (p<0,10) düzeyinde farklıdır. SONUÇ
Küreselleşme sonucu pazarların küresel hale gelmesi rekabetin yoğunlaşmasıyla
sonuçlanmış ve ulusal pazarda faaliyet gösteren işletmeler çeşitli zorluklarla
karşı karşıya kalmışlardır. Özellikle yoğunlaşan rekabet işletmeleri yeni
stratejilere yöneltmiş ve işletmeler bu stratejiler temelinde faaliyetlerini
sürdürmeye başlamışlardır. Yenilik stratejisi bir çok küresel firma tarafından
uygulanan ve hızla yayılan bir strateji olup, araştırmada KOBİ'lerin bu
stratejiye olan yaklaşımları ve yatırımları ortaya çıkarılmıştır.
Araştırmanın bulgularına bakıldığında Afyon ilinde mermer sektöründe yer alan
ve ihracat yapan KOBİ'ler Ar-Ge konusunda, Türkiye'deki diğer işletme ve
sektörlere paralel olarak istenilen seviyede değildir. Örnekleme dahil olan 30
KOBİ'nin sadece %13,3'ünde Ar-Ge birimi olması KOBİ'lerde Ar-Ge departmanının
yayılımı açısından bilinen bir gerçeği pekiştirmiştir.
Araştırma sonucunda ihracat yapan KOBİ'lerin yenilik stratejisine önem
verdikleri ve buna bağlı olarak teknolojik yatırımların önemine inandıkları
görülmektedir. Uluslar arası pazarlarda faaliyetlerini sürdüren bu firmalar
yenilikçilik unsurlarının bazılarını işletme süreçlerine yansıtmalarına rağmen
temelde ekonomik nedenlerden dolayı bazı unsurlarda istenilen seviyede değildir. İnternet kullanımı açısından KOBİ'lerin çoğu başarılıyken yaklaşık olarak
1/3'ünün web sitesine sahip olduğu görülmüştür. KOBİ'lerin uluslar arası
bağlantılarını ve müşteri potansiyelini artırmak içi web sayfasına sahip
olmaları gerekmektedir.
KOBİ'ler yenilik faaliyetlerinde istenilen seviyede olmadığı bir gerçektir.
Ancak bu durumun sebebi olarak Türkiye'de yaşanan ekonomik istikrarsızlıktan
bahsetmek mümkündür. Yaşanan ekonomik krizler ve yüksek enflasyon KOBİ'leri
yeniliğe yönelik yatırım yapmalarını engellemektedir. Çünkü ülkemizdeki ekonomik
atmosfer içerisinde fon kaynakları aşırı pahalıdır ve küçük ve orta ölçekli
işletmelerin bu fonları kullanması oldukça zordur.
Afyon ilinde mermer sektöründe yer alan ve ihracat yapan KOBİ'lerin
yenilikçilik çabalarının önünde sayılan engeller olmasına rağmen rekabet
edebilirliklerini sürdürebilmeleri için piyasayı takip etmenin, eldeki
kaynakların bir kısmını teknolojik yatırımlara dönüştürmenin, yenilik yaratma ve
kullanılan makine ve teçhizatlarda birtakım geliştirmeler yapmak zorunda
olduklarının farkında oldukları varılan sonuçlar arasındadır.
KOBİ'ler çalışan sayıları itibariyle yenilikleri uygulamaya koyma yetenekleri
bakımından ayrıldıkları gözlenmekte, ayrıca ihracat büyüklüğü ve Ar-Ge'ye
ayrılan pay itibariyle yenilik yaratma yetenekleri açısından birbirlerinden
ayrılmaktadırlar. Ar-Ge'ye ayrılan kaynak miktarı büyüdükçe yenilik yaratma
yeteneklerinin artması yine bu çalışmada ortaya çıkan ve beklenen bir
sonuçtur.
İnternetin veya web sitesinin varlığı yine KOBİ'lerin yenilikleri uygulamaya
koyma yetenekleri ve yenilik yaratma yetenekleri açısından fark yarattığı,
çalışmada ortaya konan diğer bir sonuçtur. KOBİ'lerin özellikleri göz önüne
alındığında yenilikleri uygulamaya koyma yetenekleri ve yenilik yaratma
yetenekleri açısından farklılıklar olduğu varılan sonuçlar arasındadır.
Araştırmadan elde edilen sonuçlara bağlı olarak aşağıda yer alan öneriler
sıralanabilir. Bu öneriler gerçekleştirildiği takdirde gerek yenilikçilik
çabaları açısından gerekse KOBİ'lerin rekabet güçlerinin artması açısından
olumlu sonuçların ortaya çıkacağı söylenebilir.
- KOBİ'lerin teknolojiye ilişkin yatırımları TUBİTAK, TTGV, KOSGEB gibi
kuruluşların yanı sıra, devlet desteğiyle ticaret odaları vasıtasıyla daha geniş
bir tabana yayılmalı ve bu yatırımların geri dönüşümünün uzun dönemli olacağı
dikkate alınmalıdır.
- Özellikle internet kullanımı, bilgi ve iletişim teknolojilerinin
yaygılaştırılması yenilikçilik çabalarının sosyo-ekonomik altyapısının
gelişimine katkıda bulunacaktır. Bu yüzden toplumun bilgi temelli kalkınmasını
da sağlayacak şekilde bilgi ve iletişim teknolojisi altyapısına yönelik
yatırımlar devlet tarafından desteklenmeli ve bu konuda ulusal politikalar
oluşturulmalıdır.
- KOBİ'lerin yenilikçilik çabalarında yeterli seviyeye ulaşmamış olması bu
konuda yetişmiş insan kaynaklarının istihdam edilememesiyle de ilgilidir. Bu
bağlamda ticaret odaları ve üniversiteler ele ele vererek teknolojik trendler ve
yenilikler konusunda eğitimler verilmelidir.
- Özellikle mermer sektörü gibi hammaddeye yakın coğrafyada yer alan
sektörler için "endüstriyel bölge" düzenlemesine gidilip bu bölgeler içinde
teknoloji geliştirme merkezleri kurulmalıdır.
- Bilgi ve iletişim teknolojilerine yapılacak yatırımlar özendirilmeli ve
KOBİ'lerin bu yatırımları yaparken çeşitli vergi ve giderlerden (KDV vb.) muaf
olmaları sağlanmalıdır.
- KOBİ'lerin Ar-Ge departmanlarına gereken önemi vermedikleri veya çeşitli
nedenlerle bu departmanı kurmadıkları gözlemlenmektedir. Sanayii odaları, TTGV,
TUBİTAK, KOSGEB ve üniversitelerin işbirliğinde Ar-Ge departmanlarının
kurumsallaşmasına yönelik çeşitli faaliyet ve eğitimler düzenlenmelidir. KAYNAKÇA
AKYOS Müfit, TÜBİTAK-TTGV-TÜSİAD Teknoloji Geliştirme Modeli, KalDer forum,
Ocak-Şubat-Mart 2001
ANGEL R. Martínez Lorente, Frank Dewhurst, Barrie G. Dale, TQM And Business
Innovation, European Journal Of Innovation Management, Vol:2 No: 1
1999
BAL Harun, Mustafa ILDIRAR, Mehmet ÖZMEN, Bilim ve Teknoloji
Politikaları, Rekabet Gücü ve KOBİ'ler[img]images/smilies/biggrin.gif[/img]oğu Akdeniz Bölgesinde Faaliyet
Gösteren KOBİ'ler Kapsamında Bir
Araştırma,www.foreigntrade.gov.tr/ead/DTDERGI/OCAK2001/bilim.htm
CİVAN Mehmet, TEKİNKUŞ Mehmet, Küçük Ve Orta Boy İşletmelerin Avrupa
Birliğine Uyum Süreci ; Gaziantep Örneği, VI. Uluslar arası ODTÜ Ekonomi
Kongresi, 2002, Ankara
COŞKUN Recai, Remzi ALTUNISIK, Management's Concerns About The Issues Faced
By Turkish SMEs, International Journal Of Entrepreneural Behaviour and
Research, Vol:8, No: 6, 2002
CUMMING Brian S., Innovation Overview and Future Challenges, European
Journal Of Innovation Management, V:1, No:1
DENTON Keith, Gaining Competitiveness through Innovation, European Journal
Of Innovation Management, Vol:2 No: 2 1999
EKİN Nusret, Küreselleşme ve Türkiye,. İTO, İstanbul, 1999
ERDİL Oya, Salih Zeki İMAMOĞLU, Halit KESKİN, Küçük ve Orta Boy
İşletmelerde (KOBİ'lerde) Ürün Yeniliği ve Ar-Ge Faaliyetleri, Öneri
Dergisi, C.5, S.19, Ocak 2003
http://www.econturk.org/dtm1.htm Innovation Policy In 7 Candidate Countries: The Challenges, European
Commission, March 2003
JOHANNESSEN Jon-Arild, John OLAISEN, Bjorn OLSEN, Managing and Organizing
Innovation In The Knowledge economy, European Journal Of Innovation
Management, Vol:2 No: 3 1999
KAVRAKOĞLU İbrahim, Süleyman GEDİK, Melike BALKIR, Yeni Rekabet
Stratejileri ve Türk Sanayisi, TUSİAD Yayınları, İstanbul, 2002
KOÇEL Tamer, İşletme Yöneticiliği: Yönetici Geliştirme, Organizasyon ve
Davranış, İstanbul 1993
Tuncer TOKOL, İşletmelerde Ürün Yenilikleri, www.ceterisparibus.net
www.kobinet.org.tr
Yenilik (İnovasyon), GYTE Yayınları, Yayın No:5, Gebze 1999<br clear="all" />[1] KOÇEL Tamer, İşletme
Yöneticiliği: Yönetici Geliştirme, Organizasyon ve Davranış, İstanbul 1993,
s. 27[2] CİVAN Mehmet, TEKİNKUŞ
Mehmet, Küçük Ve Orta Boy İşletmelerin Avrupa Birliğine Uyum Süreci ;
Gaziantep Örneği, VI. Uluslar arası ODTÜ Ekonomi Kongresi, 2002, Ankara,
s.3[3] Ekin Nusret, Küreselleşme
ve Türkiye,. İTO, İstanbul, 1999, s. 65[4] www.kobinet.org.tr[5] KAVRAKOĞLU İbrahim, Süleyman
GEDİK, Melike BALKIR, Yeni Rekabet Stratejileri ve Türk Sanayisi, TUSİAD
Yayınları, İstanbul, 2002, ss.73-74[6] BAL Harun, Mustafa ILDIRAR,
Mehmet ÖZMEN, Bilim ve Teknoloji Politikaları, Rekabet Gücü ve KOBİ'ler: Doğu
Akdeniz Bölgesinde Faaliyet Gösteren KOBİ'ler Kapsamında Bir Araştırma,
www.foreigntrade.gov.tr/ead/DTDERGI/OCAK2001/bilim.htm [7] COŞKUN Recai, Remzi
ALTUNISIK, Management's Concerns About The Issues Faced By Turkish SMEs, International Journal Of Entrepreneural Behaviour and Research, Vol:8,
No: 6, 2002, p. 273-274 [8] DENTON Keith, Gaining
Competitiveness through Innovation,European Journal Of Innovation
Management, Vol:2 No: 2 1999 pp:82-85
JOHANNESSEN Jon-Arild, John OLAISEN, Bjorn OLSEN, Managing and Organizing
Innovation In The Knowledge economy, European Journal Of Innovation
Management, Vol:2 No: 3 1999 p 116[9] CUMMİNG Brian S., Innovation
Overview and Future Challenges, European Journal Of Innovation
Management, V:1, No:1, pp 21-22[10] Tuncer TOKOL, İşletmelerde
Ürün Yenilikleri, www.ceterisparibus.net[11] Angel R. Martínez Lorente,
Frank Dewhurst, Barrie G. Dale, TQM and Business Innovation, European
Journal Of Innovation Management, Vol:2 No: 1 1999 p 12[12] TOKOL, a.g.m.[13] Innovation Policy In 7
Candidate Countries: The Challenges, European Commission, March 2003,
s.111[14] AKYOS Müfit,
TÜBİTAK-TTGV-TÜSİAD Teknoloji Geliştirme Modeli, KalDer forum, Ocak-Şubat-Mart
2001, s.53 [15] Innovation Policy In 7
Candidate Countries: The Challenges, European Commission, March 2003,
s.VIII[16] Yenilik
(İnovasyon), GYTE Yayınları, Yayın No:5, Gebze 1999, s.23[17] ERDİL Oya, Salih Zeki
İMAMOĞLU, Halit KESKİN, Küçük ve Orta Boy İşletmelerde (KOBİ'lerde) Ürün
Yeniliği ve Ar-Ge Faaliyetleri, Öneri Dergisi, C.5, S.19, Ocak 2003, s.23 Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. |