Albay
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 432,578
Tesekkür: 0
429 Mesajinıza toplam 518 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Ser verir sır vermez: BEYİN 1. Bilgi nöronlarda nasıl kodlanıyor?
Beynin en karışık işlemlerinden bir tanesi, bilginin kodlanması. Bu süreçte
beyindeki nöronlar, yani sinir hücreleri, zarlarının dışında elektrik akımı
oluşturuyor. Bu elektrik akımları, 'akson' adı verilen uzantılara ulaşarak,
onlar vasıtasıyla gerekli olan kimyasal sinyallerin açığa çıkmasını sağlıyor. Bu
akımlar sayesinde dünyayla, çevremizde olup bitenle ilgili bilgiler beynimize
aktarılıyor. "Ne görüyorum?", "Aç mıyım?", "Hangi sokağa sapayım?" gibi sorulara
yanıt işte böyle bulunuyor. Bilim adamları, beyindeki bilgilerin tek tek
hücrelerin içinde biriktirilmediğini tahmin ediyorlar. Bu bilgilerin 'hücre
grupları' tarafından depolandığı düşünülüyor. Ancak hangi nöronların, hangi
hücre gruplarına ait oldukları henüz bilinmiyor. Şu anki teknoloji ise binlerce
nöronu aynı anda ölçecek kapasitede değil. Tek bir nöronun bağlantılarını bile
şu an elimizde olan teknolojilerle görüntülemek imkânsız. Tek bir nöronun,
yaklaşık 10 bin nörondan bilgi ve sinyal aldığını biliyor muydunuz? Beynin
içindeki elektrik akımı sayesinde ise sinyal alışverişi çok hızlı olabiliyor.
Bilim adamlarına göre, sinir sistemleri arasındaki bilgi aktarımının tek yolu,
bu elektrik akımları değil. Bu nedenle, 'bilgi taşıyan' başka hücreler
keşfetmeye yönelik araştırmalarını sürdürüyorlar. Burada, 'glial hücreler'
üzerinde duruluyor.
2. Anılar beyinde nasıl saklanıyor ve nasıl tekrar
hatırlanıyor?
Bir kişinin ismi gibi, yeni bir şey öğrendiğinizde beynin yapısında birtakım
fiziksel değişiklikler meydana geliyor. Ancak bu değişikliklerin hâlâ ne tür
değişiklikler olduğunu, nerelerde meydana geldiğini, bilginin nasıl
depolandığını ya da yıllar sonra tekrar hatırlanarak tekrar nasıl gündeme
getirildiğini anlayamıyoruz. Beyinde çeşit çeşit hatıralar var. Ancak beyin,
'kısa dönem anılarla' (yeni öğrenilen bir telefon numarasını hatırlamak gibi),
'uzun dönem anıları' (geçen yıl doğum gününüzde yaptıklarınız gibi) birbirinden
bir şekilde ayırıyor. Bilim adamları 'öğrenme' ve 'hafızada tutma' şeklinin
değişik beyin şekillerine bağlı olduğunu düşünüyorlar. Beyin travması ya da
beynin zarar görmesi ise bu yetenekleri bozabiliyor.
3. Beyin, geleceği nasıl öngörüyor?
Çoğu zaman gelecekle ilgili birtakım planlarımız ve öngörülerimiz olur.
Geleceğin nasıl şekilleneceğini düşünürüz. Beynimizde, gelecekle ilgili bir
şekil vardır. Ancak beynin bu 'gelecek simülasyonunu' nasıl yaptığı henüz
anlaşılmış değil. Beyin, dünyayla ilgili öngörülerde nasıl bulunabiliyor? Bilim
adamları hâlâ bunun yanıtını arıyor.
4. 'Duygu' ne demek?
Beyin, sadece bilgi biriktiren bir organ değil; aynı zamanda duygu,
motivasyon, korku ve umutları barındıran bir organ. Bütün bunlar bilinçaltında
olan şeyler aslında... Örneğin beynin duygularla ilgili bölümü sinirli yüzlere,
o yüzleri görmeden de tepki verebiliyor. Kültürler arasında da temel duyguların
dışa vurulması, aslında birbirine benziyor. Hatta Darwin'in de gözlemlediği
gibi, temel duyguların ifade edilmesi bütün memelilerde benzer. Bilim adamları,
insanların fiziksel tepkilerinin sürüngenlerin ve kuşların tepkilerine çok ciddi
bir şekilde benzediğine dikkat çekiyorlar. Özellikle de korku, öfke ve anne-baba
sevgisini hepsi benzer
bir şekilde gösteriyor. Duyguların beyinde nasıl işlediği üzerinde bilim
adamları hâlâ çalışıyorlar. Duygulara aslında bir çeşit hesaplama ya da 'ölçüm'
şekli gözüyle bakılabilir. Yani duygular, aslında hızlı bir eylemi harekete
geçiren bir 'durum tespit özetidir'. Nöro-bilimcilerin en önemli hedeflerinden
biri ise duygu ve düşünce durumunda ortaya çıkan bozuklukları anlamak. Mesela
depresyon... Depresyon, çağımızın en önemli, en yaygın duygu bozuklukları
arasında yer alıyor. Şiddet ile dürtüsel saldırı ya da öfkenin de duyguların
doğru bir şekilde kontrol edilememesinden kaynaklandığı düşünülüyor.
5. Zekâ nedir?
Zekâ farklı şekillerde karşımıza çıkıyor. Ancak 'biyolojik' açıdan zekânın ne
anlama geldiği henüz bilinmiyor. Milyarlarca nöron, bilgiyi 'harekete geçirmek'
için nasıl birlikte çalışıyor? Gereksiz bilgi beyinden nasıl siliniyor? İki
kavram 'birbirine uyunca' ve böylece bir soruna çözüm bulduğunuzda, beyinde
neler oluyor? Zeki insanlar bilgiyi beyinlerinde 'hatırlaması kolay', ayrı bir
bölgede mi muhafaza ediyorlar? Beyin fonksiyonlarının temel işleyişiyle ve
nöronlar arasındaki bağlantılarla ilgili, bilim adamlarının elinde hâlâ çok az
bilgi var. Ancak zekânın, beynin tek bir alanıyla değil, pek çok bölgesiyle
ilgili olduğu üzerinde duruluyor. İnsan beyninin diğer canlılardan farkı hâlâ
araştırılıyor.
6. Beyin, 'zamanı' nasıl algılıyor?
Alkışladığınızda ya da parmağınızı 'şıklattığınızda' sesi mi daha önce
duyarsınız, hareketi mi daha önce görürsünüz? Her ne kadar duyma yeteneği, görme
yeteneğinden daha hızlı çalışsa da, parmakların görüntüsüyle, çıkarılan ses aynı
anda gerçekleşiyormuş hissi doğuyor. Yani beyin pek çok olayın aynı anda
gerçekleştiği 'hissi' yaratarak aslında bizi 'kandırıyor'. Beynin zamanla
'oynadığını' aslında çok kolay anlayabilirsiniz. Aynanın karşısında sol gözünüze
bakın. Daha sonra bakışınızı sağ gözünüze kaydırın. Gözlerinizi diğer tarafa
çevirmek bir zaman alıyor elbette. Ancak siz gözlerinizin hareket ettiğini
görmüyorsunuz. Gözlerinizi kırpıştırdığınızda da aslında gözleriniz çok kısa
süreliğine de olsa karanlıkta kalıyor. Ancak bu karanlığı da görmüyorsunuz.
7. Nasıl uyuyor ve rüya görüyoruz?
Zamanımızın üçte birini uyuyarak geçiriyoruz. Bebekler ise zamanlarının üçte
ikisini uykuda geçiriyor. Araştırmalara göre, az uyumak sinir sisteminde
bozukluğa yol açıyor. Araştırmalar, 10 gün uyumayan farelerin, 10'uncu günün
sonunda öldüklerini ortaya koyuyor. Canlılar uyuduklarında beynin bir bölümü de
uyuyor, ama uykunun mekanizması, işleyişi hâlâ bilinmiyor. Uykuda nöronların
aşırı derecede hareket halinde oldukları biliniyor. Ayrıca önemli bir sorunu
çözmeden önce uyumanın, o sorunu çözebilmek açısından yararlı olduğu da
düşünülüyor. Düzenli uykunun, öğrenme kapasitesini de artırdığı söyleniyor.
Özetle, uyku sayesinde beyin bir şekilde gerekli bilgileri depoluyor,
gereksizleri ise ekarte edebiliyor.
8. Beynin ayrı ayrı olan sistemleri, birbirleriyle nasıl bütünleşiyor?
Gözle bakıldığında, aslında beynin her bölgesi aynı görünüyor. Ancak
aktivitelerini, işlevlerini ölçtüğümüzde, her nöron bölgesinde farklı bilgilerin
kayıtlı olduğunu görüyoruz. Örneğin görme yeteneğini ilgilendiren bölgenin
içindeki alanlarda hareketler, yüzler, köşeler ve renklerle ilgili çeşit çeşit
bilgiler bulunuyor. Yetişkin bir insanın beynini, çeşitli ülkelerin bulunduğu
bir dünya haritasına benzetebiliriz. Beynin içinde koku, açlık, acı, hedef
koyma, sıcaklık, öngörü ve daha
pek çok şeyle ilgili 'beyin ağları' var. Farklı işlevlerine rağmen bu sistemler
birbirleriyle bir şekilde bütünleşerek çok iyi bir işbirliğine giriyorlar. Bunun
nasıl gerçekleştiğine dair ise bilim adamlarının hiçbir fikri yok. Ayrıca
beynin, sistemlerini nasıl bu kadar hızlı bir şekilde koordine ettiği de henüz
anlaşılmış değil
9. 'Bilinç' nedir?
İlk öpücüğünüzü düşünün. Bu, hafızanızdan hiç çıkmaz. Peki bu hafıza, bu
deneyimi yaşamadan, bu deneyimin bilincinde olmadan önce neredeydi? Modern
bilimde, 'bilinç' çözülememiş olan en önemli sırlardan biri. Bilinç, tek bir
fenomen değil. Peki ne? Bilinç, beyindeki hangi sistemlerle ilgili? Bilim
adamlarının bu konuda da hiçbir fikri yok... Şimdiye kadar yapılan araştırmalara
göre, bilinç konusunda, büyük bir ihtimalle yine bir grup aktif nöron iletişim
içinde. Bilincin altında yatan mekanizmanın moleküllerle ya da hücrelerle ilgili
olabileceği üzerinde de duruluyor. Belki de mekanizma, bu sistemlerin
etkileşimleriyle oluşuyor. Bilim adamları bu sıralar bilincin, beynin hangi
bölgeleriyle ilgili olduğunu araştırıyorlar. Bunu keşfettikten sonra, bu
bölgelerin neden birbirleriyle iletişime geçtikleri araştırılacak. Ve beyin
hakkında son bir dip not daha...
Bilgisayara karşı beyin
Beyindeki elektrik akımlarının hızının, bilgisayarlardaki sinyal hızından 100
milyon kat daha fazla olduğunu biliyor muydunuz? Bir insan, arkadaşını hemen
tanırken, bir bilgisayarın bir yüzü tanıması genellikle çok zor oluyor. Beynin
pek çok işlemi aynı anda yaptığını söyleyen bilim adamları, beynin bütün
bölgelerinden gelen bilgilerin tek bir bölgede birleşmediğini, ancak bu farklı
bölgelerin kendi aralarında güzel bir 'işbirliğine' girdiklerini ve bir ağ, yani
'network' oluşturduklarını belirtiyorlar. Bizim de dünyaya olan bakış açımız
işte bu karmaşık network sayesinde oluşuyor.
Öte yandan bilim adamları, insanların fiziksel tepkilerinin, sürüngenlerin ve
kuşların tepkilerine çok ciddi şekilde benzediğine dikkat çekiyorlar. Bizi
onlardan ayıran farklarsa, beynimizin karanlık dehlizlerinde gizli.
Bade Gürleyen / TEMPO Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. |