Albay
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 432,578
Tesekkür: 0
429 Mesajinıza toplam 518 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Sağ Beyin- Sol Beyin çakişmasi -test SAĞ BEYNİN ÖNEMİ
Klâsik eğitim sisteminde daha çok sol lob ağırlıklı akademik bilgilere prim
verilmekte, sağ lobun faaliyetleri ise maalesef ihmal edilmektedir.
Beynin, farklı fonksiyonlara sahip iki lobu olduğu keşfedilen günümüzde,
eğitim sistemi hâlâ sadece beynin mantık, matematik, analiz, konuşma, yazma,
listeleme gibi fonksiyonları olan sol lobunu kullanmaya devam etmektedir.
Oysa, gelişen bilimin ışığında, mantık ağırlıklı sol lobla beraber, hayâl
gücü, renk, şekil, ritim, bütünü görme gibi fonksiyonları olan sezgisel, üretken
sağ lob da kullanılsa, insanların üretkenlik potansiyellerinin kat kat artacağı
aşikârdır.
Zaten, tarihte büyük sıçramalar yapan insanlar da, bilerek ya da bilmeyerek,
beynin her iki lobunu da birlikte kullanan insanlardır.
Mantığın âdeta tek başına gittiği yerle, sezgi, hayâl ve renklerle el ele
gittiği yer bir olur mu?
Sağ lobun da devreye sokulması, insana aynı zamanda duyusal keskinlik
kazandırmakta, hedefini sürekli ve herşeyiyle canlı tutan o insana müthiş bir
motivasyon kazandırmaktadır.
Bilgisayarların bile matematik ve mantık işlemlerini yapabildiği günümüzde,
bunlardan daha önemli bir özellik çıkıyor karşımıza: Üretken düşünce, üretken
zekâ.
Hayâl gücü, yeni fikirler oluşturma, orijinalite gibi değerler, insan
zihninin üretkenliğini ortaya koyar. Bilgi dünyasına uçtuğumuz günümüzde asıl
fark, işte bu noktadadır. Yâni, geleceğin başarılı insanları, üretken zekâya,
hayâl gücüne, esnekliğe ve güçlü vizyona sahip insanlar olacaktır.
Eğitim sistemi ise, bu hedefe ulaştırmak bir yana, insanları yalnızca sol
lobun fonksiyonları içine âdeta hapsetmektedir.
İlkokul birinci sınıf öğrencilerinin resimleri incelendiğinde, her birinde
orijinalite ve üretkenliğin izleri açıkça görülmektedir. Aynı öğrenciler
dördüncü sınıfa geldiklerinde ise, tek düzeliğin ve kendini birilerine
beğendirme arzularının yoğunlaştığı, elma şekerine benzer, tek tip ağaçlar, tek
tip evler, aynı tür insan resimlerinin ortaya çıktığı görülmektedir.
Okul öncesi çocuklar daha çok renkler ve görüntülerle düşünmek gibi, dış
etkilere daha açık ve çok farklı fantezilere sahiptir. Fakat, okulda bu
özellikler bastırılınca, sol beyin, sağ beynin de bazı fonksiyonlarını yüklenmek
zorunda kalıyor ve aşırı derecede zorlanıyor. Bu arada, zayıf kalan sağ beyin
hırçınlaşınca, çocuklarda birtakım ruhsal dengesizlikler de görülebiliyor.
Aynı zamanda, bu tek yönlü, yâni yanlış ve aşırı bilgi yüklenmesi sonucunda
beyinler köreliyor, çocuklarda üretkenlik, merak ve öğrenme istekleri yok
oluyor.
Bu çocuklar büyüdüklerinde, özellikle sağ beynin gerekli olduğu durumlarda
dâima başarısız oluyorlar.
DENGELİ KULLANIMININ SONUÇLARI
Prof. Orstein, iki beyin işbirliği içinde çalıştığı zaman, genel yetenek ve
etkide çok büyük artış olduğunu ortaya koydu. Çünkü, beynimiz, standard
matematikten farklı bir şekilde çalışıyor; sağ ve sol beyin birlikte çalıştığı
zaman, iki kat değil, beş-on kat daha etkili sonuçlar ortaya çıkıyordu.
Buraya kadar söylediklerimizin ışığında, artık şunları rahatlıkla
söyleyebiliriz: Belirli konularda gerçek anlamda uzmanlaşmak, ancak bu iki
beynin işbirliği ile mümkün olabilir.
Tarihteki bütün dehâlar, büyük buluş yapanlar, üstün kişiler, hep beyninin
iki yarısını da mükemmel bir işbirliği içinde kullanan kimselerdir.
Örneğin Fatih Sultan Mehmet, İstanbul´u almak için gerekli bütün planları,
hazırlıkları yaptı, uygulamaya geçti. Bunlar için daha çok, beyninin mantık
ağırlıklı sol lobunu kullandı. Fakat, Bizanslılar´ın Halic´e zincir gerip
Osmanlı gemilerinin önünü kesmeleri üzerine hemen sezgi ağırlıklı sağ lob evreye
girdi ve tarihte ilk defa, gemiler karada yürütülerek, bir gecede Kasımpaşa´dan
Halic´e indirildi. Sonuç malum.
Evet, dünyamızdaki karmaşa ve problemleri çözmek için, beynimizin iki
yarısını birlikte kullanmamız gerekiyor.
Özellikle karmaşık sorunların çözümünde, geniş ve uzun vadeli olabilecek
kararlarda sağlıklı sonuçlara ulaşabilmek için, beynin her iki yanının işbirliği
içinde çalışması şarttır.
Öğrenilen bilgilerin, geçici bir ezber olarak kalmayıp kalıcı hafızada
dosyalanması ve ömür boyu kullanılabilmesi, her iki beynin de öğrenme işine
aktif olarak katılmasıyla mümkündür.
Beynimizdeki zincirleri kırıp, beynimizi tutsaklıktan kurtarıp, orada uyuyan
dâhiyi uyandırmak için yapmamız gereken en önemli şeylerden biri, ciddi bir
hafıza eğitimiyle fotoğrafik bir belleğe sahip olmaktır.
Temel hafıza tekniklerini öğrenip kullandığınızda,
* Sadece hafızanız güçlenmekle kalmayacak, üretkenliğiniz de müthiş bir
şekilde artacaktır.
* Bilgiyi öğrenme hızınız artacak, zihinsel fonksiyonlarınız
güçlenecektir.
* Sağ ve sol beyinleriniz arasından müthiş ve dinamik bir potansiyel ortaya
çıkacaktır.
* Elbette ki, bütün bunlar, iş ve sosyal yaşantınızdaki problemlerin çözümüne
büyük katkılar sağlayacaktır.
Beynin etkin kullanımında, aşağıda Abdullah´ın anlatacağı anekdot, sanırım
ilginç bir örnek oluşturacaktır. Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. |