Parasal Zekanın 10 Temel İlkesi... Öyleyse temel ilkeleri bildiğimizde, benim parasal zekâ diye adlandırdığım bu
bilimsel gerçeklikleri de kavramış oluruz. Parasal zekânın temel ilkelerini
anlamak için finans bilmemize gerek yok, ama kişisel finans ve para yönetimini
anlamak için bu ilkeleri bilmemiz gerekiyor. Parasal zekânın sadece bu temel
ilkelerini bile biliyor olsanız finansal hedeflerinize ulaşmanız ve
zenginliğinizi artırmanız çok daha kolay olacaktır.
1. Risk-Getiri Beklentisi - Yatırımcılar Enflasyonun Üzerinde Getiri
Elde
Etmeyecekleri Risklere Girmezler:
Hepimizin az ya da çok birikimi vardır. Birikim yaparak tüketimlerimizin bir
kısmını erteleriz ve böylece satın alım gücümüzü artırarak şu an
alabileceklerimizden daha fazlasını alabilmeyi umarız. Bunun daha önemli bir
sebebi ise paramızı kullanmak isteyen devletin, şirketlerin ya da kişilerin
bunun karşılığında bize yine para ödemeleri diğer bir deyişle satın alma
gücümüzü artırmayı vaat etmeleridir. Enflasyon ise paramızın satın alım gücünü
düşürdüğü için enflasyonun üzerinde getiri elde edeceğimizi umduğumuz yatırım
araçlarına paramızı yatırırız.
2.Paranın Zaman Değeri – Bugün Alınan 1 Türk Lirası Gelecekte
Alacağımız
1 Türk Lirası'ndan Daha Değerlidir:
Para elimizde olduğu müddetçe değer kazanabilen bir araç olduğuna göre
bugünkü bir lira gelecekteki bir liradan çok daha değerlidir. Bu ilkeyi bilmek
bize iki tür avantaj sağlar:
Birincisi, bu ilkeyi bildiğimizde yatırımların zaman içinde nasıl büyüdüğünü anlarız. Ikincisi, farklı zamanlarda paramızın değerini karşılaştırmamızı sağlar. Bu ilke zenginlik yaratmak ve onu korumak için çok önemlidir. Taksitle otomobil satın aldığımızda bugünün parasını harcıyor ve gelecekte de ödemeye devam ediyoruz.
Buna karşın emekliliğimiz için birikim yaptığımızda gelecekte harcamak üzere
tasarruf ediyoruz. Her iki durumda da paranın zaman değeri ilkesi geçerli.
Isterseniz yatırım olduğunu sanarak taksitle otomobil satın alır, bugünün
lirasını harcar ve aynı liranın gelecekteki değeri üzerinden ödeme yaparsınız ve
kendinizi bitmek bilmeyen bir borcun içinde bulursunuz. Taksitleriniz ve faiz
oranlarınız sabit mi?
Anlıyorum, peki benzin giderleri, aracınızın bakım masrafları ve amortismanı da sabit mi?! Ya da bugünün lirasını emeklilik için tasarruf eder ve gelecekteki liranın değeri üzerinden muhtemelen taksitle aldığınız o arabadan peşin olarak iki tane alabilecek kadar nakitle harcama
yaparsınız.
3.Farklılaştırma Riski Azaltır:
Yatırım konusunda belki de en çok söylenen sözdür, "yumurtaları farklı sepete
koyun". Böylece yatırım yaptığımız araçlardan biri düşerken diğeri yükselir ve
kazanamazsak da en azından kaybetmeyiz ve paramızın değerini korumuş oluruz.
Borsa gibi riski yüksek bir yatırımımız varsa bunun yanında sabit getirili
menkul kıymetlere (tahvil, bono, mevduat faizi, yatırım fonu vb.) de yatırım
yapmamız buna örnek olarak verilebilir.
4.Yüksek Getirili Yatırım Araçlarını Bulmak Zordur:
Biri size çok yüksek kazanç imkanı olan bir fırsattan söz ediyorsa iki kere
düşünmenizi tavsiye ederim. Kişisel olarak diyebilirim ki, madem çok yüksek
getirili bir yatırım aracı buldum, bunu niye sizinle paylaşayım? Kaybedilecek
zaman yoktur, yatırımlarıma yön verip bu çok yüksek getirili araçtan maksimum faydayı sağlamam gerekir.
Kaldı ki ne kadar çok kişi bu fırsattan haberdar olursa getirisi de o kadar
düşecektir. Bu durumda gazetelerde, dergilerde okuduğumuz yatırım fırsatlarına
ne kadar itibar etmeliyiz? Eğer bir yatırım fırsatını benden başka 20 milyon
kişi daha biliyorsa o yatırımın piyasanın üzerinde getiri sağlaması düşünülemez.
Çünkü insanlar başkalarının bilmediklerini bildikleri için para kazanırlar.
Ben proje çizmeyi bilmediğim için inşaat mühendisine evimin projesini
çizdiriyorum, bilseydim kendim çizerdim. Bilgisayarım bozulduğunda tamir etmeyi
bilmediğim için teknik servise götürüyorum, bilseydim götürmezdim. Dünyanın en
zengin adamı olan Warren Buffet'ın hayatı boyunca hiç tüyo almamış olması bir
şans olabilir mi sizce?
5.Vergiler Önyargılı Karar Vermemize Sebep Olur:
Yatırımlarımızın geri dönüşünde verginin önemli bir rolü vardır. Çünkü bizim
elimize geçen net tutar vergiler çıkarıldıktan sonra kalandır. Bu yüzden
amacımız vergilerimizi en düşük seviyeye indirmek değil, vergi sonrası
kazancımızı en yüksek seviyeye çıkarmak olmalıdır.
6.Likidite Önemlidir: Finansal planlama yaparken birlikte çalıştığımız kurum ya da kuruluşlara uzun vadeli yatırımlar yapmalarını öneririz. Ancak kısa vadeli ihtiyati tasarruf tedbirlerini de almak gereklidir. Çünkü hayatımızda her an hastalık, ölüm, işten çıkarılma, sakatlık gibi beklenmedik bir durumla karşılaşabiliriz.
Böyle bir durumla karşılaştığımızda eğer hemen nakde dönüştürülebilen bir
yatırımımız yoksa (likit fon, döviz, nakit tasarruf vb.) iki seçeneğimiz vardır: Birincisi evimizi, arabamızı ya da sahip olduğumuz başka bir ekonomik değeri
acilen elden çıkarmak ki bu durumda normal de satabileceğimizin ortalama %25-30
daha altında bir fiyata vermek zorunda kalırız.
Ikincisi borç ya da kredi almak ki bu da bizi uzun yıllar ödemek zorunda
kalacağımız bir yükümlülük altına sokar. Oysa likit olmamız bizi bu iki
tehlikeden koruyacağı gibi elimizde yatırıma dönüştürebilecek bir para olduğu
için fırsatlara daha açık olmamızı ve yakaladığımızda değerlendirip piyasanın
üstünde getiri elde etmemizi sağlar. Likidite ile ilgili önemli bir nokta da şu
ki, sadece cebinizdeki para sizindir. Borç verdiğiniz para geri dönmeyebilir, ev
alırsınız deprem olabilir, hisse senedine yatırım yaparsınız düşebilir…
Ama nakit her zaman nakittir ve kesinlikle sadık bir köledir, her zaman, her şeyiyle sizindir.
7.Plansız Hiçbir Şey Olmaz: Birçoğumuz hafta sonu katılacağımız
kokteylde
ne giyeceğimizi Finansal geleceğimizi düşündüğümüzden daha çok
düşünürüz!
Sebebini merak ediyor musunuz? Çok basit, çünkü harcamak
tasarruf etmekten
daha kolaydır. Çünkü harcarken düşünmenize gerek yoktur,
ama tasarruf
ederken düşünmek zorundasınız. Çocuğunuzun okul taksitlerini ya
da
faturalarınızı ödemek finansal planlama yapmak değildir. Bu yüzden basit
de
olsa finansal bir plan yapıp hemen bilinçli olarak gelirimizin belirli
bir
kısmını birikime ayırmamız gerekiyor.
8.En Iyi Korunma Bilgidir:
Finansal konularla uğraşmaktan kurtulmanın en kolay yolu güvendiğiniz bir
yakınınızın ya da dostunuzun tavsiyelerine göre hareket etmektir. Basın-yayın
organlarının tavsiyelerine göre yatırımlarımıza yön vermek de kolaydır. İyi
bilinmesi gereken husus bir sigortacıya giderseniz size sigorta tavsiye edecek
olması, bir emlak danışmanına giderseniz emlak yatırımı yapmanızı isteyeceğidir. Bu durumda en iyi strateji az da olsa finansal bilgilerle kendimizi don
atmaktır. Bu konuda Türkiye'de bir eşi daha olmayan tek eğitim ve sertifika
programı Parasal Zekâdır (www.parasalzeka.com ).
9.Kendinizi ve Sevdiklerinizi Finansal Risklere Karşı Korumanın En Garantili Yolu - Sigorta:
Birçoğumuz sigorta satın almaz ancak birçoğumuza sigorta satılır! Sigortanın
doğru poliçeler seçildiğinde ne kadar kıymetli bir birikim ve güvence yöntemi
olduğu defalarca ispatlanmıştır. Sigorta konusunda en doğru seçim başımıza
geldiğinde kendimizi güvence altına alamayacağımız risklerin bulunduğu en düşük
prim içeren poliçeyi seçmektir.
10.Önce Kendinize Ödeme Yapın:
Kendi finansal durumumuzu birinci öncelik haline getirmek mantık olarak
doğrudur ancak gerçek hayatta az kullanılan bir yöntemdir. Bunun sebebi
sevdiğimiz ya da ihtiyacımız olan şeyleri aldıktan sonra elimizde kalanı
biriktirmeye çalışmamızdır, çünkü nedense gelirimizden bağımsız olarak onu
bitirmeye yetecek kadar çok giderimiz olur. Öyleyse bunun tam tersini yapmak
doğru olan stratejidir, elimize geçenin bir kısmını tasarruf edip kalanı ile
giderlerimizi karşılamak…
Bütün bu ilkeler paraya ve onu kullanım şeklimize yön verir. Bu ilkelere sadık kalarak paramıza ve finansal geleceğimize yön verdiğimizde kendimiz için bir zenginlik oluşturmuş ve finansal hedeflerimize daha kısa zamanda erişmiş oluruz.
Kaynak: parasalzeka.com
yazan: Hakan Turgut Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. |