Albay
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 432,578
Tesekkür: 0
429 Mesajinıza toplam 518 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Allerji Tüm Yönleriyle Allerjik tabiatta olmak bir hastalık mıdır?
Hayır. Toplumda yaşayan bireylerin yaklaşık %30?u allerjik tabiattadır. Bu
kişiler duyarlı oldukları bazı allerjenlere karşı özel E tipi antikorlar
aracılığıyla abartılı bir reaksiyon oluşturabilme yeteneğindedirler. Bu tip
antikorlara bağlı olarak bazen değişik allerjik hastalıklar ortaya çıkabilir.
Ancak tek başına allerjik bünyeye sahip olmak, yani atopik olmak bir hastalık
olmayıp allerjik hastalıklara bir çeşit aday olma, yatkın olma durumudur.
Allerjik bünyeye sahip olmak neye bağlıdır?
Bu tamamen ailesel geçişli (irsi) bir durumdur.
Genetik geçiş dışında çevresel faktörlerin bir etkisi yok mudur?
Atopik olma veya olmama durumu tamamen genetik olarak belirlenmektedir. Ancak
atopik kişilerde allerjik hastalıkların gelişip gelişmemesi çevresel
allerjenlerle karşılaşma yoğunluğuna bağlı olarak değişmektedir. Daha dünyaya
gelmeden gebelik döneminde veya hayatın erken döneminde, emzirme periyodunda
annenin sigara içmesi, allerjik gıdaları tüketmesi, ortamın allerjen
yoğunluğunun fazla olması gibi faktörler atopik kişilerde allerjik hastalıkların
görülme sıklığını artırır.
Allerjik hastalıklar psikolojik nedenlerle görülebilir mi?
Allerjik hastalıklar psikolojik veya psikosomatik hastalıklardan farklıdır.
Ancak allerjik hastalıkların gelişiminde, yakınmaların ortaya çıkmasında ve
hastalığın kontrolünde psikolojik durumun da katkısı olabilir. Ayrıca psikolojik
hastalıklarla ayrımı gerekebilir.
Allerjik hastalıklar nelerdir?
Astım, allerjik burun nezlesi ve sinüzit, allerjik göz nezlesi, burun
polipleri, allerjik orta kulak iltihabı, ürtiker ve egzema gibi allerjik deri
hastalıkları, gıdalara bağlı allerjik reaksiyonlar, çeşitli ilaç ve kimyasallar
ile arı ve böcek sokmalarına bağlı allerjik reaksiyonlar allerjik hastalıkların
arasında öncelikli olarak sayılması gerekenlerdir.
Allerjik bünyeli bir kişide bu hastalıkların hepsi de bulunur mu?
Vücudun allerjenlere olan reaksiyonu belirli organlara özel dağılım gösterir.
Bazı kişilerde bu sayılan hastalıkların bir kaçı beraber bulunabilirse de bu
şart değildir.
Allerji teşhisi nasıl konur?
Allerjik hastalıklarla uyumlu yakınmaları olan kişilerde ailede benzer
hastalığı olanların varlığı, şikayetlerin süreğen ve tekrarlayıcı olması,
mevsimlere göre değişmesi, diğer allerjik hastalıkların eşlik etmesi gibi
hastanın öyküsünde tipik özellikler allerjik bir hastalığı telkin eder. Kanda
özel E tipi antikorların araştırılması, allerjik cilt testleri ve hastalığın
tipine göre değişen diğer tetkiklerle kesin teşhis konulabilir.
Teşhis için can yakıcı, zor tetkikler, endoskopik işlemler ve biyopsiler
gerekli midir?
Hayır. Allerjik hastalıkların tanısında genellikle bu tür invaziv işlemlere
gerek duyulmaz.
Yöremizde bu tür hastalıkların teşhis ve takibi mümkün müdür?
Tabii. Fakültemizde allerjik hastalıkların teşhis, takip ve tedavisi için
gerekli olan her türlü laboratuvar inceleme yapılabilmektedir. Uzak yerlere
gidip gelmeğe gerek yoktur.
Erken teşhisin önemi var mı?
Kuşkusuz. Hem hastanın yaşamının normale döndürülmesi, hastalıktan dolayı
kayıplarının giderilmesi; hem de tehlikeli krizlerin ve aynı zamanda hastalığın
ilerlemesinin önlenmesi için erken tanı konarak tedaviye başlanması çok yerinde
olur.
Allerjik hastalıkların belirtileri nelerdir?
Hastalığın tipine, ağırlığına ve hastanın yaşına, cinsiyetine göre belirtiler
değişir. Allerjik sinüzit, burun ve göz nezlesinde: Yılın belirli aylarında veya
tüm yıl boyunca devam eden hapşırma, burunda kaşıntı, burun akıntısı, burun
tıkanıklığı vardır. Geniz akıntısı, boğazda gıcıklanma, gözlerde yaşarma,
kızarıklık ve kaşıntı, kulakta dolgunluk hışırtı, kaşıntı, baş ve kulak ağrısı,
koku alma bozukluğu tat almama, sesin değişmesi olabilmektedir. Anjiyonörotik
ödem ve anafilakside: Tablonun ağırlığına bağlı olarak değişen derecelerde
yüzde, dudakta, dilde, boğazda aniden şişme, tıkanma, ciltte solukluk,
kızarıklık, kaşıntı ve kabarıklıklar, döküntüler, nefes darlığı, hırıltılı
solunum, tansiyon düşmesi, ateş, terleme, çarpıntı, kalpte ritim bozukluğu,
morarma, kusma, karın ağrısı, ishal, havale geçirme, solunum durması ve ölüm
olabilir. Astımda: Nefes darlığı, öksürük, hırıltılı solunum, göğüste tıkanıklık
olabilir. Bu yakınmaların aniden ve krizler şeklinde ortaya çıkması bir müddet
sonra kendiliğinden veya tedaviyle düzelmesi, tekrarlaması, gece uykudan
uyandıracak şekilde olması çok tipiktir. Cilt Allerjilerinde: Ciltte kaşıntı,
kurdeşen denilen kabarıklıklar, kırmızı renkli döküntüler, sulanma, kabuklanma,
deride kalınlaşma ve deride renk değişikliği görülebilir. Mide barsak kanalı
allerjilerinde: Bulantı, kusma, ishal, karın ağrısı, iştahsızlık, kilo kaybı,
gelişme geriliği, kansızlığa bağlı halsizlik, solukluk, göz kapakları ve
bacaklarda şişlikler gibi yakınmalar olabilir.
Bu şikayetler allerjik hastalıklar dışında başka nedenlerle oluşamaz mı?
Evet oluşabilir. Bunların hiçbirisi allerjik hastalıklara özgü değildir.
Yakınmaların süreğen ve tekrarlayıcı vasıfta olması, mevsimlerle ilişki
göstermesi, ailede benzer yakınmaları olan başka kişilerin olması veya altta
açıklanan allerjenlerden birisiyle temas sonrası bu yakınmaların ortaya çıkması
allerjik bir hastalığın varlığını gösteren işaretlerdir.
Allerjik hastalıklar tehlikeli midir?
Sık görülmeleri, süreklilik göstermeleri, kişinin performansını yakından
etkileyerek normal yaşamını kısıtlamaları, iş gücü kaybı ve okul devamsızlığına
yol açmaları ve anafilaksi, anjiyonörotik ödem gibi bazen ölümcül olabilen
formlarının da bulunması nedeniyle allerjik hastalıklar çok önemli sağlık
sorunları arasında yer almaktadır.
Allerjik hastalarda kriz olur mu?
Evet. Allerjik hastalıkların bazılarında aniden kriz şeklinde ağır bir tablo
gelişebilir. Üstelik bu durum tekrarlayıcıdır. Astımda, penisilin allerjisinde,
arı-böcek sokmasında, anjiyonörotik ödemde tehlikeli, ölümcül krizler
olabilir.
Anafilaksi nedir?
Allerjiye bağlı olarak ani ortaya çıkan ve acilen tedavi edilmezse ölümcül
olan sistemik, tehlikeli bir hastalıktır. Arı sokması, penisin gibi bir ilacın
damardan verilmesi gibi allerjenlerle temas sonrası olay dakikalar içinde
başlar. Tablonun ağırlığına bağlı olarak değişen derecelerde yüzde, dudakta,
dilde, boğazda aniden şişme, tıkanma, ciltte solukluk, kızarıklık, kaşıntı ve
kabarıklıklar, döküntüler, nefes darlığı, hırıltılı solunum, tansiyon düşmesi,
ateş, terleme, çarpıntı, kalpte ritim bozukluğu, morarma, kusma, karın ağrısı,
ishal, havale geçirme, solunum durması ve ölüm olabilir.
Böyle bir durumda ne yapılmalıdır?
Maalesef bu durumda hasta ve yakınlarının yapacağı fazla bir şey yoktur.
Ancak gerekli ilaçların bulunduğu bir ortamda bir hekim bu duruma müdahale
edebilir. Hasta derhal sağlık kuruluşuna götürülmelidir. Allerjik bünyesi olduğu
bilinen kişilerin hastane dışında enjeksiyon yaptırmaması, ilaçlı filim vb
tetkikler yapılırken durumunu belirtmesi, kendisine dokunan besin ve ilaçları
kullanmaması, arı sokmaması için tedbirler alınması gerekmektedir.
İlaç allerjisi hakkında bilgi verir misiniz?
Bir çok ilacın tedavi edici etkisi yanında istenmeyen bazı etkileri de
vardır. Bu yan etkilerden bazıları ise allerjik reaksiyonlara bağlıdır.
Kullanılan ilaca; kullanan kişinin yaşına, cinsiyetine, genetik özelliklerine ve
diğer hastalıklarına; daha önce aynı ilacın kullanılıp kullanılmadığına; ilacın
veriliş yoluna bağlı olarak bu tür reaksiyonların görülme olasılığı
değişmektedir. Hemen her ilaç allerjiye neden olabilirse de bazı ilaçların
kullanımı sırasında buna daha sık rastlanmaktadır. İlaca bağlı allerjik olaylar
ciltte görülen kurdeşen, egzamadan kan hücrelerinin sayı ve fonksiyon
bozukluklarına, anafilaksi, ateş, serum hastalığı gibi sistemik tablolardan ani
nefes darlığı, sarılık, zatürree göğüste, karında su toplanması gibi belirli
organ lokalizasyonu gösteren patolojilere kadar çok farklı görünümlere sahiptir.
İlaç alımıyla olayların başlaması arasında geçen süre bir kaç dakikadan bir iki
haftaya kadar değişmektedir. Bir ilaç kullanırken ortaya çıkan yeni bir sağlık
sorunu ilaçla ilişkili veya ilişkisiz olduğuna karar verilemese bile o ilacı
reçete eden hekime bildirilmelidir. Eğer hasta herhangi bir ilaca karşı
geçirilmiş bir allerji öyküsüne sahipse başka ilaçları kullanması gerektiğinde
de bunu hekimine bildirmelidir. Çünkü bazı ilaçlar arasında çapraz reaksiyonlar
olabilmektedir. Penisilin allerjisi, çeşitli röntgen filimlerinin çekilmesi
sırasında kullanılan boyar maddelere karşı ortaya çıkan reaksiyonlar ve
astımlılarda aspirine karşı duyarlılık ilaç allerjileri arasında özellikle
belirtilmesi gereken durumlardır.
Çocuklara uygulanan aşılar allerji yapar mı?
Aşıların hazırlanması sırasında yumurta proteinleri ve bazı jel maddeler
aşıya karışmaktadır. Bunlara bağlı allerji görülebilir. Yumurta yediğinde
anafilaksi tipinde şiddetli allerjik reaksyonu olan kişilere yumurta kaynaklı bu
aşılar yapılmamalıdır. Ancak, yumurta yiyince deri döküntüsü gibi hafif allerjik
reaksiyonu olanlar aşıdan alı konmamalıdır. Karar verilemediği durumlarda deri
testleri yapılabilir.
Gıdalara bağlı allerjik rahatsızlıklardan biraz bahseder misiniz?
Toplumda yaşayan kişilerin %15-20 ?si bazı gıdalara karşı allerjisi olduğunu
söylerken yapılan araştırmalarda bu oranın %1-2 ?den fazla olmadığı
gösterilmiştir. Besin allerjilerine çocuklarda daha sık rastlanır. Yaş
ilerledikçe bu durum çoğunlukla ortadan kalkmaktadır. Gıdalar allerjik olaylar
dışında da besin zehirlenmeleri, besin entoleransı gibi önemli sorunlara yol
açabilirler ve bunların allerjik olaylardan ayrımı zor olabilir. En sıklıkla
allerjiye yol açan besinler inek sütü, tavuk yumurtası, soya fasülyesi, ceviz,
fındık, balık ile buğday ve diğer tahıllardır. Allerjiye neden olan besinin
alınmasından sonraki dakikalar veya saatler içerisinde allerjinin yerleştiği
lokalizasyona bağlı olarak değişik şikayetler görülmeğe başlar. Dudaklarda,
dilde, boğazda şişme, yanma, kaşıntı, yüzde kızarıklık seste kabalık
görülebilir. Kramp şeklinde karın ağrıları, bulantı, kusma ve ishal görülebilir.
Bebeklerde gelişme geriliği dikkati çeker. Hapşırma burunda kaşıntı, akıntı,
tıkanıklık, göz yaşarması, gözlerde kaşıntı olabilir. Astım tablosu gelişebilir.
Bunların besinlere bağlı olup olmadığı ve hangisine bağlı olduğu testlerle
anlaşıldıktan sonra o besin hastanın diyetinden çıkarılır. Bir süre bu gıdayı
almayan kişide zamanla duyarlılık kaybolabilmektedir.
Gıda katkı maddeleri zararlı mıdır?
Modern yaşamın getirdiği zorunluluklar eskiden evlerde doğal ve taze olarak
hazırlanan gıdaların yerini fabrikasyon olarak hazırlanan ve uzun süre
marketlerde bozulmadan saklanması gereken gıdaların almasına neden olmuştur.
Gıdalara hazırlanması sırasında renklendirici, koku verici ve bozulmalarını
önleyici bazı kimyasal maddeler ilave edilmektedir. Doğal beslenmede yeri
olmayan bu kimyasallar hem astımlı, allerjik nezleli bazı kişilerde sorunlara
yol açmakta hem de allerji dışında kalp-damar hastalıklarına ve kanserlere neden
olabilmektedirler.
Lateks allerjisi ne demektir?
Lateks %99 oranında Brezilyada yetişen tropikal kauçuk ağacının özsuyundan
üretilir. Kauçuk içeren ürünler allerjik reaksiyonlara neden olabilmektedir.
Bilhassa hekimlerin bizar olduğu bu durumda cerrahide kullanılan lateksten mamül
eldivenler, bu eldivenlerin giyilip çıkarılması sırasında ortama yayılan toz,
elastik yapışkan bantlar, çeşitli sonda ve kateterler, lastik ayakkabılar,
plastik halı arkaları, spor malzemeleri, yolda aşınan oto lâstiklerinden ortama
dağılan kısımlar ya cilt ile temas veya solunum yoluyla vücuda girmekte ve
takiben kurdeşen, burun nezlesi, göz nezlesi, nefes darlığı, dilde boğazda şişme
gibi değişik reaksiyonlar ortaya çıkmaktadır.
Temas egzaması ne demektir?
Cildin herhangi bir madde ile genellikle uzun süreli ve tekrarlayan temasları
sonrası ciltte allerjik tabiatlı bir hastalığın gelişmesidir. Buna neden olan
maddeler arasında öncelikle sabun ve deterjanlar, lastik eldivenler, kemer,
kolye vb aksesuarlar, gömlek, kaşkol gibi giysiler sayılabilir. Temas edilen
cilt alanında kızarıklık, kabarıklıklar, kalınlaşma, çatlaklar, soyulma,
kaşıntı, sulanma ve kabuklanmalar görülebilir.
Böcek ve arı allerjileri hakkında bilgi verir misiniz?
Hamam böcekleri, kalorifer böcekleri, tahtakurusu, sivrisinek, at sineği ve
pire gibi haşerelerin ısırmasıyla, tükrük ve dışkılarının solunum veya cilt
yoluyla vücuda girmesine, yabani veya bal arılarının sokmaları sırasında zerk
ettiği zehirlerine karşı bazı kişilerde allerjik reaksiyonlar gelişebilmektedir.
Böcek allerjenleri allerjik burun nezlesi ve astıma neden olabilmekte; arı
sokmalarını takiben ise 10-15 dakika içinde sokma yerinde sınırlı veya tüm
vücutta hafif veya ağır bir reaksiyon gelişebilmektedir. Bu olay tehlikeli
olabilir. Arıya karşı allerjisi olanların yanlarında arı soktuğu taktirde acil
müdahale için iğne, sprey, hap türü ilaçları devamlı taşımaları ve bunları kendi
kendilerine kullanmayı öğrenmeleri gereklidir. Özel aşı ile tedavi de etkili
olmaktadır.
Allerji yapan maddeler (allerjenler) nelerdir? Allerjenler nerede
bulunur?
Ev tozu, küf mantarları, kedi, köpek, kuş tüyleri, çeşitli ağaç, ot ve çayır
polenleri, böcek ve haşereler, bazı parazitler, bazı gıdalar, penisilin gibi
bazı ilaçlar, güneş, rüzgar, soğuk, kirli hava ile çeşitli kimyasal maddeler
gibi çok fazla sayıda madde allerjenik özellik taşır. Havada, kullandığımız
gıda, ilaç ve giyim eşyalarımızda, çevremizdeki eşyada çok sayıda allerjen
bulunmaktadır.
Ülkemiz ve yöremizde allerjenlerin durumu
Yapılan çalışmalarda Ülkemizin 9 000?i aşkın doğal bitki türünden oluşan
zengin bir florası vardır. İklim ve coğrafi değişkenlere bağlı olarak
bölgelerimize göre bitki örtüsü farklıdır. Karadeniz ve Marmara bölgesinde
Avrupa ve Sibirya florası, Batı ve Güney Anadolu?da Akdeniz florası, İç, Doğu ve
Güneydoğu Anadolu?da ise İran-Turan florası özellikleri hakimdir. Karadeniz
Bölgemizde ılıman iklim, yüksek nem ve zengin bitki örtüsü havayla taşınan
aeroallerjenler için son derece elverişli koşullar sağlamaktadır.
Allerjenlere karşı reaksiyon ne zaman ortaya çıkar?
Çevremizde çok sayıda bulunan allerjenler solunum yolu, sindirim kanalı, cilt
ve mukozalar ile enjeksiyonlar sırasında damar yoluyla vücuda girebilir ve
sadece hassas kişilerde duyarlılaşma periyodunu takiben önemli sorunlara yol
açar.
Allerjinin mevsimlerle ilgisi var mıdır?
Evet. Bazı allerjenlerin yoğunluğu belirli mevsimlerde artmaktadır. Diğer
bazıları ise her mevsimde sabit olarak bulunurlar. Polenler mevsimsel allerjinin
en sık rastlanan nedenleridir. Ancak iklime bağlı olarak hava sıcaklığının ve
nispî nem oranının değişmesine paralel ev tozu akarları, küf mantarları gibi
diğer havayla taşınan allerjenlerin yoğunluğu da değişmektedir. Nisan-Mayıs,
atmosfer havasında polen yükünün en fazla arttığı aylardır. Bu mevsimde allerjik
yapılı kişilerde astım, saman nezlesi, göz nezlesi gibi allerjik hastalıklara
bağlı yakınmalar ortaya çıkabilir veya artar.
Bahar nezlesi, mevsimsel astım ne anlama gelir?
Bazı allerjik kişilerde yılın diğer zamanlarında hiçbir önemli sorun
yaşanmazken sadece belirli bir iki ayda her yıl tekrarlayan yakınmalar
görülebilir. Bunlar çoğu zaman polene bağlı yakınmalardır. Kişilere göre
değişmekle birlikte en sık bahar veya güz aylarında rastlanır.
Allerji ile meslek arasında bir ilişki var mıdır?
Evet. Allerjik hastalık bazen bir meslek hastalığı şeklindedir. İşyeri
ortamında bulunan bir allerjenle temasa bağlı olarak ortaya çıkar. Yakınmaların
işe girdikten sonra başlaması, işyerinden uzakta olunduğu zamanlarda (tatil ve
seyahatlerde) gerilemesi, aynı işyerinde birden çok kişide benzer yakınmaların
görülmesi meslek hastalığını düşündürmelidir.
Hangi mesleklerde allerjik hastalıklar daha sık görülür?
Çiftçiler, hayvancılıkla uğraşanlar (sığır, kuş, kümes hayvanı besleyenler,
veterinerler, deri, yün işinde çalışanlar ..), biyolojik ajanlarla çalışanlar
(laborantlar, besin, deterjan sanayiinde çalışanlar, kimyagerler ..), tozlu
işlerde çalışanlar (keresteciler, marangozlar, fırıncılar, değirmenciler ..),
kimyasallar ile teması olanlar (boyacılar, kimyagerler, plastik endüstrisi
işçileri ..), lastik eldiven kullananlar (sağlık personeli, temizlik işinde
çalışanlar ..) ve daha bir çok iş kolunda allerjik hastalıklara sık
rastlanmaktadır.
Teknoloji ile allerji arasında bir ilişki var mıdır?
Allerjik hastalıkların sıklığı teknolojinin gelişimine paralel olarak
artmaktadır. Kişilerin kapalı ve dar alanlarda topluca yaşamaları, açık sahada
çalışmaktan büroda çalışmaya dönüş, halı döşemeler, ev içinde kedi, köpek, kuş
vb hayvanların beslenmesindeki artış, sigara alışkanlığının yayılması, katkı
maddesi içeren hazır gıdaların tüketilmesi, yaşamımıza giren ilaç ve kimyasal
maddelerin giderek fazlalaşması, hava kirliği gibi nedenlerle allerjik
hastalıklar endüstrileşmiş yörelerde ve kırsal kesime göre kentlerde daha sık
görülmektedir.
Allerji tedavi edilebilir mi?
Tedavi ile allerjik bünye değiştirilemez. Ancak, allerjik hastalıklar kontrol
altına alınabilir ve hastanın yakınmaları giderilip, normal yaşamına dönmesi
sağlanabilir. Hastalığa bağlı olarak yaşanımı kısıtlanması önlenebilir.
Allerjik hastalıklardan tam şifa mümkün değil midir?
Mümkündür. Bazen bir süre devam eden hastalık tablosu tedavi ile veya spontan
olarak tamamen ve bir daha geri dönmemek üzere düzelebilir. Ancak yakınmalar
çoğu kez devam etme ve tekrarlama eğilimindedir.
Allerjik hastalıkların tedavisi nasıldır?
Tedavi kişiye göre değişir. Öncelikle allerjiye neden olan madde veya
maddeler belirlenmeli, hastalığın tipi, ağırlığı, komplikasyonları saptanıp
uygun tedavi şekli kararlaştırılıp başlanmalı, hasta yakın izlemede tutulup
alınan cevaba göre tedavi değiştirilmelidir. Öncelikle korunma esastır.
Komşumun ilaçlarını kullanabilir miyim?
Bunu asla yapmayın. Hastalık aynı olsa bile hiçbir hastanın tedavisi
diğerinin aynısı değildir. Tedavi edilmesi gereken hastalık değil, hastadır. Ve
her hasta başka bir kişidir.
Allerjenlerden nasıl korunabiliriz?
Allerjiye neden olan madde her kişide aynı değildir. Kişilerin duyarlı olduğu
allerjen ayrı ayrıdır. Öykü ve testlerle spesifik allerjen saptandığında hasta
mümkünse bundan uzak tutulmalıdır. Örneğin bu bir ilaç ise bu ilacı
kullanmamalıdır. Gıda ise bu gıdayı almamalıdır. İşyeriyle ilgili bir madde ise
iş değişikliği gerekebilir ya da iş yerindeki allerjen yoğunluğunu azaltacak
önlemler yararlı olabilir. Ancak havada bulunan allerjenlerden kaçınmak oldukça
güçtür. Polen allerjisinde kıra, ağaçlık, çiçeklik alana girmek veya rüzgarla
polenlerin taşındığı alanda bulunmak yakınmaları başlatabilir. Ev tozundaki
allerjenleri azaltacak önlemler yararlı olabilir. Evde dip bucak emiş gücü
yüksek vakumlu cihazlarla sık sık tozların alınması, toz kaldırmayacak şekilde
temizlik yapılması (yaş bezle toz alınması, çırpma, silkeleme şeklinde temizlik
yapılmaması ..), haftada bir en az 60 derece sıcaklıkta su ile çarşaf, kılıf ve
örtülerin yıkanması, halı döşemeler yerine vinlex vb türü suni döşemelerin
kullanılması, allerjen barındırmayan çarşaf ve kılıfların kullanılması allerji
hastalarında önerilen tedbirlerdir. Küf mantarlarının üremesinin önlenmesi, ev
içi nemin azaltılması yararlı olabilir. Allerjenleri temizlediği söylenen cihaz
veya deterjanların, hava filtrelerinin bilimsel olarak etkinliği kanıtlanmış
değildir. Kedi, köpek, kuş gibi hayvanların ev içinde barındırılmaması, hamam
böceği, kalorifer böceği gibi haşerelerle mücadele edilmesi gerekmektedir. Yün
battaniye, yorgan, kazak, hırka yerine sentetik kumaş ve dokumaların
kullanılması önerilmektedir. Sigara içilmemesi, pasif olarak sigara dumanına
maruz kalmaktan sakınılması, ev içinde veya atmosferde hava kirliliğinin
önlenmesi için gerekli tedbirlerin alınması dikkat edilmesi gereken diğer
hususlardır. Kimyasal katkılar içeren fabrikasyon gıdalardan uzak durulması,
deterjan, boya ve çeşitli temizlik malzemelerinin kullanımında ortama yayılan
keskin koku ve dumandan kaçınılması gerekmektedir. Ancak bu önerilerin
uygulanması hiç de kolay değildir ve kişinin yaşamını çık sınırlayabilir.
Bu tedbirleri alınca allerjik hastalığım geçer mi?
Kuşkusuz bu önlemler çok işe yarar, hastalığınızın kontrolü kolaylaşır,
şikayetleriniz azalır, tedavinizin etkinliği artar. Ancak bunları yapınca
hastalık ortadan kalkacak diye bir garanti söz konusu değildir. Bu önlemleri
almakla birlikte veya allerjenlerden kaçınılamıyor ise onların zararlı
etkilerini önleyen veya düzelten ilaçlarla tedavi gerekebilir.
Allerji tedavisi ne kadar devam eder?
Tedavi çoğu kez devamlıdır. Ancak bu ömür boyu ilaç kullanılacak anlamına
gelmez. İlaçlar kullanıldığı gibi, zaman zaman ilaçlar kesilip ilaçsız kontrol
ve korunma önlemleri ile izlenebilir. Sorunlar ortaya çıktığında tekrar tedavi
gerekebilir. Mevsimsel allerjilerde sadece sorunların yaşandığı aylarda bir kaç
aylık tedavi yeterli olur.
Allerji tedavisinde hangi tür ilaçlar kullanılır?
Bu sorunun tek bir cevabı yoktur. Hastalığın yerleştiği organa, tipine,
ağırlığına ve hastanın özelliğine göre farklı bir çok ilaç kullanılabilir. Bazen
aynı hastada farklı zamanlarda değişik ilaçları kullanmak gerekebilir.
Allerji tedavisinde kullanılan ilaçların zararlı etkileri var mıdır?
Her ilacın istenmeyen bazı yan etkileri olabilir. Bir hastaya bir ilacı
verirken kar-zarar hesabı yapılıp beklenen yarar daha ağırlıklı ise başlanır.
Gereksiz yere hiçbir ilaç kullanılmamalıdır. Mümkün olan en düşük dozda ve en
kısa sürede kesilecek şekilde ilaçlar kullanılmalıdır. Bunlara dikkat edilirse
önemli bir sorun olmaz. Hekim kontrolü olmadan, kendi başına ilaç kullanmak, ve
başlanan tedaviyi kontrolsüz sürdürmek doğru değildir ve yan etkilerin görülme
riskini artırır.
Bu yan etkiler arasında en önemlileri nelerdir?
Allerji tedavisinde kullanılan ve antihistaminikler olarak adlandırılan bir
grup ilacın bazıları uyku, dalgınlık, dikkat azalmasına neden olabilir. Buna
bağlı olarak kişi araba veya makine kullanıyorsa kazalara neden olabilirler.
Aktif çalışan kişilerde bu tür yan etkileri olan ilaçlar tercih edilmemeli veya
kullanılması gerekiyorsa kişi önceden uyarılmalı, bu tür tehlikeli işlerden uzak
tutulmalıdır. Yine bu tür ilaçlar bazen iştah artışına yol açıp kilo alımına
sebebiyet verebilirler. Kortizon türü ilaçlar da allerji tedavisinde
kullanılmaktadır. Bunlara bağlı olarak da önemli yan etkiler gelişebilir.
Aşı tedavisine dikkat!
Halk arasında aşı tedavisi olarak bilinen immünoterapi sanıldığı gibi
allerjik hastalıkların tedavisinde temel tedavi biçimi değildir. Sadece böcek
sokmaları ve bazen de allerjik nezlede etkili olabilen bir tedavi biçimidir.
Çoğu astım hastası için bu tedavi biçimi doğru bir yaklaşım olarak kabul
edilmez. Bir çok gelişmiş ülkede astım tedavisinde kullanılmamaktadır. Aynı
zamanda, ölümcül olabilen riskler taşır. Üstelik etkinliği de ispatlanmış
değildir. Etki mekanizması da bilinmez. Gerekli bir çok koşula uyan çok az
sayıda hastaya asıl tedaviler uygulandıktan sonra, bütün riskler göz önüne
alınarak, bu işin uzmanı olan kişi denetiminde ve acil durumda yaşama geri
döndürmeye yönelik müdahalenin yapılabileceği her türlü donanım ve ekipmana
sahip bir ünitede denenebilir. Fakat maalesef yanlış lanse edildiğinden ve
suiistimale açık olduğundan gereğinden sık olarak uygulanmaktadır. Yıllarca bir
ümit uğruna aşı olmaya devam eden hastalar vardır.
Allerjik bir anne ve/veya babanın çocuklarının allerjik olmaması için neler
yapılabilir?
Anne veya babadan birisi allerjik ise çocukta allerjik hastalığa rastlanma
olasılığı %40 dolaylarında iken hem anne hem de babanın allerjik olduğu durumda
çocukta bu oran %70?e çıkmaktadır. Allerjik bünyeli ebeveynlerin almaları
gereken tedbirler şunlardır: gebelikte ve doğumu takiben ev içinde sigara
içilmemesi, gebelik ve emzirme döneminde anneye yumurta ve inek sütü gibi
allerjenik gıdalardan arındırılmış bir diyet uygulanması, bebeğin mutlaka anne
sütünü emmesi ve yukarıda korunma ile ilgili kısımda anlatılan tedbirlerin
doğumdan itibaren dikkatlice uygulanıp çevresel allerjenlerle temasın
azaltılması yararlı olacaktır.
Arı poleni, bıldırcın yumurtası, hatme çiçeği vb gibi doğal ilaçların
tedavideki yeri nedir?
Bu ilaçların etkili olduklarını gösteren bilimsel çalışmalar maalesef
yapılmamıştır. Bu nedenle bu konuda olumlu yada olumsuz bir şey söylemek mümkün
değildir
Insulin Vücutta Nasil İş Görür?Diyabet TipleriTip 1 Diyabetin Nedenleri[img]images/smilies/biggrin.gif[/img]aha Fazla Posa Yiyin.Hangi Yiyeceklerde Yağ Vardır?Hangi Yiyeceklerde Protein Vardır?Nişastalı Yiyecekleri Yerseniz Ne Olur?Şeker Yerseniz Ne Olur ?Tip I DiyabetYiyecek DeğişimiDeğişim ListeleriKalp Sağlığını Korumak İçin Ne Yapmalıyız?Daha Az Tuz TüketinYapay TatlandırıcılarUygun Zamanlarda BesleninTip II diyabetYürüyüş Yapmanın FaydalarıDoğru Olan Fiziksel Aktiviteyi SeçmekEgzersize Başlamadan ÖnceFiziksel Aktiviteler Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. |