Albay
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 432,578
Tesekkür: 0
429 Mesajinıza toplam 518 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| 1973 Petrol Krizi Aslına bakılırsa, 1973 petrol
krizi doğrudan doğruya 1973 Arap-İsrail Savaşı'nın sonucu değildir. Bu savaş bu
krizi hızlandırmıştır. Yoksa üretici ülkeler için petrol problemleri yıllardan
beri oluşma halinde bir mesele idi. Nitekim, OPEC (Organization of Petroleum
Exporting Countries), yani Petrol İhraç Eden Ülkeler Teşkilatı, daha 1960
Ağustosu'nda kurulmuştu. Üye sayısı 13'e kadar çıkan bu teşkilatın kuruluş
maksadı, özellikle petrol fiyatlarının tesbiti başta olmak üzere, hepsini
müştereken alakadar eden meselelerin birlikte çözümünü sağlamaktı.OPEC
kurulduğunda, hemen bütün petrol üreticisi ülkelerde, petrol kaynakları, Batı
teknolojisi gereği, Batılı ve bilhassa Amerikan petrol şirketlerince
işletilmektedir. İkinci bir husus da şudur: Bugün, yani 1982 yılı başında varili
34 dolara kadar yükselmiş olan ham petrolün fiyatı, 1970 Ocak ayında, Orta Doğu
petrolleri için varili 1.80 ve daha yüksek vasıflı Libya petrolu için de 2.17
dolardır.Bununla beraber, OPEC'in 1973 Arap-İsrail Savaşı'na kadar bir
şey yaptığı söylenemez. Yalnız şu var ki, 1970'den itibaren, hemen bütün Orta
Doğu ülkelerinde, petrol şirketlerine el koyma eğilimi başladı. Mesela Irak,
1972'de Iraq Petroleum Company'yi tamamen millileştirdi. İran da 1973'de hemen
hemen aynı şeyi yaptı ve petrol şirketlerini sadece bir idareci haline
getirerek, üretimi tamamen İran Milli Şirketi'nin (INOC) eline verdi. Diğer Arap
ülkeleri ve bilhassa Basra Körfezi ülkeleri de, yabancı şirketlerdeki
hisselerini arttırdılar.1967 Arap-İsrail savaşından sonra, petrolün
Batı'ya ve bilhassa Amerika'ya karşı bir siyasi silah olarak kullanılması söz
konusu edildi. Hatta bu maksatla OAPEC (Organization of Arab Petroleum Exporting
Countries), yani Petrol İhraç Eden Arap Ülkeleri Teşkilatı da kuruldu. Fakat
petrolün siyasi silah olarak kullanılması mümkün olmadı. Çünkü, her şeyden önce,
Batı'nın ve bilhassa Amerika'nın tek petrol kaynağı Orta Doğu değildi.
Amerika'nın kendi üretimi olduğu gibi, Venezuela, Nijerya ve Endonezya gibi
başka petrol ihracatçısı ülkeler de vardı.Petrol ambargosunda
dayanışmayı sağlamak zordu. İkincisi, petrolün fiyatının gayet düşük olduğu bir
sırada, Arap ülkeleri için mühim bir gelirden yoksun kalmak, kolay göze
alınamıyacak bir şeydi. Diğer taraftan, petrolün siyasi vasıta olarak
kullanılmasında Batı ve Amerika üzerinde baskı yapabilmek için iki yol vardı:
Biri üretimi ve dolayısiyle ihracatı kısmak, diğeri de fiyatları yükseltmek.
Üretimi kısmanın iki sakıncası vardı. Önce, üretici ülkelerin gelirlerini
azaltırdı, sonra da, bütün Batı endüstrisi enerji bakımından petrole dayandığı
için üretimi kısmak sert tepkilere yol açabilirdi.İşte bu sebeplerden,
1973 savaşından sonra ikinci yola, yani fiyatların yükseltilmesine başvuruldu.
Bu metodun başarılı olduğu söylenebilir. Zira, 1973 Ocak ayında varili 2.59
dolar olan Arap petrolü, 1973 Ekiminde 5.11 ve 1974 Ocak ayında da 11.65 dolara
çıktı. Bu, bir yıl içinde dört mislinden fazla bir artış demekti. Bu fiyat
artışları bilhassa Batı Avrupa'da ve Japonya'da bir paniğe sebep
oldu.Ortak Pazar veya resmi adı ile Avrupa İktisadi İşbirliği Teşkilatı
(E.E.C.), 6 Kasım 1973'de yayınladığı bir bildiride, Güvenlik Konseyi'nin 242 ve
338 sayılı kararlarını desteklediklerini kuvvet yoluyla toprak kazanılmasını
kabul etmediklerini, İsrai1'in 1967'de işgal ettiği topraklardan çekilmesini,
bununla beraber, bölgedeki her devletin egemenlik, toprak bütünlüğü ve
bağımsızlığı ile, güvenlikli ve tanınmış sınırlar içinde barış içinde yaşama
hakkına saygı gösterilmesi gerektiğin ilan ettiler.Japonya ise, 22
Kasım'da Arapları tutan öyle bir tavır aldı ki, sadece İsrail ile
münasebetlerini kesmediği kaldı. İngiltere ise, 6 Ekim 1973'de, Orta Doğu
ülkeleri için silah ambargosu ilan etmişti. Fakat Kasım ayında ambargo esas
itibariyle İsrail'e yönelik bir şekil aldı. Bilhassa Suudi Arabistan, İsrail'i
kesinlikle tutan Amerika ve Hollanda'ya karşı petrol ambargosu tatbik etti ise
de, bu ambargo bilhassa Amerika'nın Orta Doğu politikasında hiç bir değişiklik
ve tesir yapmadı. Kaldı ki, Amerika'nın bu ambargoya karşı tepkileri de bir
hayli sert oldu. Hatta, petrol üreten Arap ülkelerinin petrol politikası,
Batı'nın sanayiini çökertecek hale geldiği takdirde, Amerika'nın Basra Körfezi
bölgesine bir silahlı müdahale ihtimalinden veya bunun planlamasından dahi söz
edildi.Arapların bu petrol silahına karşı Amerika'nın başvurduğu ikinci
yol da, Avrupa İktisadi İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD) çerçevesinde,
1974 Ekimi'nde, Amerika, Kanada, Fransa hariç Ortak Pazar ülkeleri, Japonya,
İspanya, Türkiye, Avusturya, İsviçre, İsveç ve Norveç'in katılması ile
Milletlerarası Enerji Ajansı'nın (İnternational Energy Agency) kurulması
oldu.Bu kuruluşun amacı, enerji ve fakat bilhassa petrolün
sağlanmasında, kullanılmasında bir işbirliğini, dayanışmayı ve ortak planlamayı
gerçekleştirmekti. Ortak Planlama çalışmalarında, daha sonra, her üye ülkenin en
az 60 günlük petrol stokuna sahip olması prensibi kabul edilmiş ve daha sonra da
bu stok miktarı 90 güne çıkarılmıştır. Bundan başka, petrol sıkıntısına
düşmeleri halinde, üye ülkelerin birbirlerine yardım etmeleri esası da kabul
edilmişti.Petrol krizinin 1973-1974'de Batı'da yaptığı ilk şoktan sonra,
petrol meselesi, yani her altı ayda bir OPEC ülkelerinin ham petrol fiyatlarına
zam yapmaları, normal bir hadise mahiyetini aldı. Başka bir deyişle, Batı'nın
sanayileşmiş ve gelişmiş ülkeleri, fiyat artışlarından doğan sarsıntıyı kısa
sürede atlattılar. Çünkü, sanayileşmiş ülkelerin korktuğu üretimin azaltılması
idi. Yoksa, fiyat artışlarına kolay ayak uydurdular. Zira, artan fiyatların
üretici ülkelere sağladığı gelir, yani petrodolar, yine Batı bankalarına ve
Batı'nın sermaye ve nakit piyasasına intikal etti.İkincisi, Batı'nın
sanayileşmiş ülkeleri, artan petrol fiyatlarını kolaylıkla kendi sanayi
mamullerine ve teknolojilerine aksettirdiler. Burada bilhassa silah fiyatlarını
tekrarlamak gerekir. Halbuki, Batı'nın sanayiine, teknolojisine, silahına ve
hatta tüketim maddelerine en fazla ihtiyaç duyanlar, petrol paraları ile
ülkelerinin ekonomik kalkınmalarını hızlandırmak isteyenler, bu petrol üreticisi
Arap ülkeleri idi. Yani, Arap ülkeleri pahalı sattılar ve aldıklarını da pahalı
almaya başladılar. Bu arada olan, gelişmekte olan fakir ülkelere
oldu.Türkiye de, artan petrol fiyatlarının büyük acısını çekmiştir.
Petrol üreten Arap ülkeleri, bilhassa geri kalmış veya gelişmekte olan Müslüman
ülkeler için yeterli bir yardım programı da gerçekleştirmediklerinden, Batı'nın
zengin ülkelerine vurmak istedikleri darbenin acısı, bu Müslüman fakir ülkelerin
sırtından çıkmıştır. Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. |