Geri git   Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri > Hayatım Değişti Klubü > Serbest Kürsü > Öğretici Bilgiler

Uyarılar

Atatürk'ün Hayatı

Serbest Kürsü ve Öğretici Bilgiler Atatürk'ün Hayatı Konusunu hayatimdegisti.com Konuğumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaşamınızı hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanız mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD tıklayınız Gümrük memuru Ali Rıza Bey ile Zübeyde Hanım'ın oğlu olan Mustafa Kemal, ilköğrenimine Selanik'te başlayıp, babasının ölümü (1893) üzerine annesi ve kızkardeşiyle bir süre dayısının kâhyalık yaptığı Çalı Çiftliği'nde (Langaza, Selanik yakını) yaşadı. Öğrenimini sürdürebilmek için yeniden Selanik'e anneannesi ve ...

ayrıca bu konularda arama yapan konuklarımız var Öğretici Bilgiler telkin cd indir izle İstanbul Öğretici Bilgiler nerededir kimdir Öğretici Bilgiler çekirdek inanç temizliği İzmir bursa Öğretici Bilgiler hipnoz Öğretici Bilgiler olumlama seminerleri eğitimi çaresi tedavisi Öğretici Bilgiler hakkında bilgi bilinçaltı telkin cd telkin mp3 Öğretici Bilgiler kuantum düşünce kitap haberi

Atatürk'ün Hayatı

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 29-12-2008, 01:45 PM   #1 (permalink)
Albay
 
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 432,578
Tesekkür: 0
429 Mesajinıza toplam 518 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
bluemoon24 is an unknown quantity at this point
Standart Atatürk'ün Hayatı



Gümrük memuru Ali Rıza Bey ile Zübeyde Hanım'ın oğlu olan Mustafa Kemal, ilköğrenimine Selanik'te başlayıp, babasının ölümü (1893) üzerine annesi ve kızkardeşiyle bir süre dayısının kâhyalık yaptığı Çalı Çiftliği'nde (Langaza, Selanik yakını) yaşadı.

Öğrenimini sürdürebilmek için yeniden Selanik'e anneannesi ve teyzesinin yanına gönderilip, askeri rüştiyeyi (1895), Manastır Askeri İdadisi'ni (1898) bitirdi. İstanbul'a gelerek, Harbiye'ye girdi (1899). Bu arada Harbiye'den tanıdığı Ali Fuat Cebesoy ve iki subay arkadaşıyla birlikte Padişah'ı eleştirdikleri ve yasak kitapları okudukları gerekçesiyle tutuklanıp, Yıldız Sarayı'nda bir süre sorguya çekildiyse de, bağışlandı.

Harbiye'yi, kurmay yüzbaşı rütbesiyle bitirip (1905), Şam'daki 5. Ordu'ya atandı (1905 Şubatı). Şam'da tanıştığı Mustafa Cantekin ve Müfit Özdeş adlı arkadaşlarıyla birlikte, Vatan ve Hürriyet Cemiyeti'ni kurup (1906), Cemiyet'in Yafa, Kudüs ve Beyrut şubelerinin örgütlenmesinde rol oynadı. Cemiyetin şubesini kurmak için Selanik'e gidip, yeniden Şam'a dönerek, Vatan ve Hürriyet Cemiyeti'nin, İttihat ve Terakki ile birleşmesinin (1907) ardından, Manastır'daki 3. Ordu'ya atandı.

İttihat ve Terakki Cemiyeti'ne girdiyse de, Cemiyet'in kurucularıyla pek anlaşamadı. Bu arada İttihat ve Terakki, 1786 Anayasası'nın geri getirilmesini isteyen bir bildiri yayınladı ve İstanbul Hükümeti'nin Rumeli'ye yolladığı birliklerin İttihatçılarla birleşmesi üzerine, İkinci Meşrutiyet ilan edildi (1908).

Meşrutiyet'in ilanını, köklü reformların izlemesi ve ordunun siyaset dışı kalması gerektiğini öne sürdüğü için İttihat ve Terakki'yle arası açılan Mustafa Kemal, Rauf (Orbay), Kâzım Karabekir, Fethi (Okyar), İsmet (İnönü), Refet (Bele), Ali Fuat (Cebesoy) Beyler gibi subaylarla muhalif bir grup oluşturdu. Bu arada Bingazi ve Trablusgarp'ta patlak veren ayaklanmaları bastırmakla görevlendirilip, görevini kan dökmeden tamamlayarak, Selanik'e döndü.

31 Mart Olayı patlak verince İstanbul'a yürüyen Hareket Ordusu'nun (bu adı kendisi vermiştir) Yeşilköy'e kadar kurmay başkanlığını yapıp, Selanik'e dönerek, İttihat ve Terakki Büyük Kongresi'ne, Trablus delegesi olarak katıldı (22 Eylül 1909).

1911'de İstanbul'da Erkânı Harbiye-i Umumiye Nezareti'nde görevlendirilip, aynı yıl başlayan Trablusgarp Savaşı'na gönüllü olarak katılarak, Tobruk ve Derne'de başarıyla savaştı; binbaşılığa yükseltilip, ertesi yıl (1912) Balkan Savaşı başlayınca, Bolayır'daki kolorduya atandı ve Edirne'nin geri alınması harekâtına katıldı. Sofya Askeri Ateşeliği'ne getirilip (1913), bir yıl sonra yarbaylığa yükseldi.

Birinci Dünya Savaşı başlayınca, İttihat ve Terakki Hükümeti'nin, yazılı uyarılarına karşın Almanya'nın yanında savaşa girmesinden sonra, Çanakkale Cephesi'nde görev verilerek, Tekirdağ'daki 19. Tümen Komutanlığı'na getirildi.

Gelibolu Yarımadası'na çıkmaya başlayan İtilâf Devletleri birliklerine karşı Anafartalar, Conkbayırı ve diğer cephelerde önemli savaşlar verdi. Hastalandığı için İstanbul'a dönüp, rütbesi albaylığa yükseltildi (1915).

1916'da Edirne'de 16. Kolordu Komutanlığı'na, hemen ardındanda livalığa yükseltilerek, Doğu'da bir başka kolorduya atandı; Diyarbakır'da Kâzım Karabekir Paşa'yla birlikte, yeni kurulmakta olan 2. Ordu'yla Muş ve Bitlis'i düşman işgalinden kurtarıp (6-7 Ağustos 1916), ertesi yıl 2. Ordu'nun komutanlığına getirildi (18 Mart 1917).

Falkenhayn komutasında kurulan Yıldırım Orduları grubu içindeki 7. Ordu Komutanlığı'na atandıysa da, askeri stratejiyle ilişkin görüş ayrılıkları nedeniyle istifa ederek İstanbul'a döndü (Ekim 1917) ve genel karargâh emrine alındı.

Alman İmparatoru'nun davet ettiği Veliaht Vahdettin'le birlikte Almanya'ya gidip, yolculuk boyunca Veliaht'a savaşın kaçınılmaz sonuçlarını anlattı. Vahdettin tahta çıkınca, 7. Ordu Komutanlığı'na ve Padişah'ın fahri yaverliğine getirilip (1918), cephenin İngiliz saldırısı karşısında çökmesi ve Almanya'nın ateşkes istemesi üstüne, Padişah'a bir telgraf çekerek, Talat Paşa Hükümeti'nin yerine kurulan yeni hükümetin, hemen Osmanlı Devleti'nin müttefiklerinden ayrı bir barış antlaşması imzalamasını, elde kalan kuvvetlerin Anadolu'ya çekilerek ulusal direnişe geçilmesini istedi.

Ahmet İzzet Paşa'nın sadrazamlığa getirilmesi ve Rauf Bey ile Fethi Bey'in de görev aldığı yeni hükümetin Mondros Ateşkesi'ni imzalamasından (30 Ekim 1918) sonra, Liman Von Sanders'in ayrılmasıyla Yıldırım Orduları Grubu Komutanlığı'na getirildi.



İngilizlerin müdahalesiyle Yıldırım Orduları Grubu dağıtılınca, İtilâf Devletleri birliklerinin İstanbul'u işgal ettikleri (13 Kasım 1918) günlerde İstanbul'a dönüp, Anadolu'ya geçme olanaklarını araştırmaya başladı.

İngilizlerin Samsun dolaylarındaki Rum çeteleri ile Türkler arasındaki çatışmaların önüne geçilmesini istemeleri üstüne, çok geniş yetkilerle 9. Ordu Müfettişliği'ne atanmasıyla beklediği fırsatı bulup (o sırada Yunanlılar İzmir'e asker çıkardılar), 19 Mayıs 1919'da Samsun'a ayak bastı. İlk iş olarak askeri alanda, Anadolu ve Trakya'da ayakta kalmış birliklerle, siyasal alandaysa Müdafaa-i Hukuk ve Reddi İlhak Gruplarıyla ilişki kurdu; İstanbul'un kendisine verdiği görev, bu grupları dağıtmak olduğu halde, aralarındaki bağları pekiştirmek ve Kuvay-i Milliye adı altında kurulmakta olan silahlı halk kuvvetleriyle ilişkiye geçmek için çaba gösterdi.

Havza'ya, ardından da Amasya'ya geçerek çalışmalarını sürdürdü. 3 Temmuz'da Vilayat-i Şarkiye Müdafaa-i Hukuki Milliye Cemiyeti'nin kongresine katılmak için Erzurum'a gidip, İstanbul Hükümeti'nin durumdan kuşkulanarak geri dönmesini bir telgrafla bildirmesi (7 Temmuz 1919) üstüne, görevinden ve askerlikten istifa ettiğini bildirdi.

23 Temmuz-7 Ağustos arasındaki Erzurum Kongresi'nde seçilen temsilciler kurulunun başkanlığına getirildi ve alınan kararları bir bildiriyle açıkladı. Sivas Kongresi'nde (4 Eylül 1919), Erzurum Kongresi'nin kararlarının onaylanmasından sonra, istifa etmek zorunda kalan Damat Ferit Hükümeti'nin yerine kurulan Ali Rıza Paşa Hükümeti'nin temsilciler kuruluyla (Heyet-i Temsiliye) görüşmeler yapmak için gönderdiği Salih Paşa'yla Amasya'da görüşerek (20-22 Ekim 1919), Amasya Protokollerini imzaladı.

Erzurum Milletvekilliği'ne seçildiği (7 Kasım 1919) halde, 12 Ocak'ta İstanbul'da toplanan Mebusan Meclisi'ne katılmadı (Mustafa Kemal'in katılmadığı bu son Osmanlı Meclisi, Misak-ı Milli İlkeleri'ni kabul etti.17 Şubat 1920).

Bu arada Damat Ferit Paşa, yeniden sadrazamlığa getirilip, Anadolu'daki ulusal hareketi "isyan", bu hareketi yönetenleri de "eşkıya" diye niteleyerek, "hilafet ordusu" adı altında toplanan birlikleri, Mustafa Kemal Paşa'ya bağlı kuvvetlerle savaşmak için Anadolu'ya gönderdi. Bu durum karşısında Mustafa Kemal, 23 Nisan 1920'de Ankara'da ilk Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni toplayıp, Meclis'in seçtiği 11 kişilik icra vekilleri heyetinin başkanlığına getirildi (24 Nisan 1920).

Birinci Büyük Millet Meclisi döneminde, Mustafa Kemal en çok, savaşın yönetimine ilişkin sorunlarla ilgilendi. Bir yandan düşmana karşı çarpışılırken, öte yandan Çerkes Ethem gibi çetecilerin disiplin dışı davranışlarıyla uğraşmak zorunda kaldı. Doğu Cephesi'ndeki savaşlar, Kâzım Karabekir Paşa tarafından yürütülürken, Batı Anadolu'da verilen savaşların yönetimini Mustafa Kemal Paşa üzerine aldı.

Bir yıldır İzmir ve çevresini ellerinde bulunduran Yunanlılar, 22 Haziran 1920'de, Osmanlı Hükümeti'ne, Müttefikler tarafından önerilen barış antlaşmasını kabul ettirmek amacıyla ileri harekâta geçmeleri üzerine, bu ilerleyişten ürken İstanbul Hükümeti, 10 Ağustos 1920'de Sevr Antlaşması'nı imzaladı.

Ankara Hükümeti'nin bu antlaşmayı tanımadığını açıklamasının ardından, Garp Cephesi Komutanlığı'na getirilen Albay İsmet (İnönü) Bey, Birinci İnönü Savaşı'nda (10 Ocak 1921), Yunanlıları geri çekilmek zorunda bıraktı. Savaş yeniden başladıysa da, İkinci İnönü Savaşı (1 Nisan 1921) da Yunanlıların yenilgisiyle sonuçlandı.

10 Temmuz'da Yunanlılar bir genel saldırıya geçince, Garp Cephesi Karargâhı'na giderek, İsmet Paşa'ya, orduyu Sakarya'nın doğusuna geçirme emrini verdi ve komutayı üstüne aldı. Ardından, olağanüstü yetkilerle, Büyük Millet Meclisi Orduları Başkomutanlığı'na getirildi.

Yunan Ordusu'nun 23 Ağustos'ta yeniden başlattığı genel saldırıya karşı, aralıksız 22 gün 22 gece süren çetin savaşta (Sakarya Meydan Savaşı), cepheyi bizzat yönetip, Sakarya'nın doğusundaki bütün Yunan Birliklerinin yokedilmesini sağladı. 19 Eylül'de, Büyük Millet Meclisi tarafından mareşalliğe yükseltildi ve "gazi" unvanı verildi.

Sakarya Meydan Savaşı'ndan sonra Eskişehir-Kütahya-Afyon'un doğusundan geçen bir hatta güçlü biçimde mevzilenen Yunan Ordusu'nu kesin yenilgiye uğratmayı tasarlayan Mustafa Kemal, 26 Ağustos 1922 sabahı "Ordular ilk hedefiniz Akdeniz'dir ileri!" komutuyla Büyük Taarruz'u başlattı ve ilk Türk Birliklerinin 9 Eylül'de İzmir'e girmeleriyle, üç buçuk yıldır işgal altındaki Anadolu Toprağı0 düşmandan kurtulmuş oldu.

Bu arada Uşakizade Latife Hanım'la tanışarak evlenen (29 Ocak 1923; bu evlilik 6 Ağustos 1925'te anlaşmazlık nedeniyle boşanmayla sonuçlandı) Mustafa Kemal, Mudanya Mütarekesi'nin (11 Ekim 1922) imzalanması, Vahdettin'in Türkiye'den kaçması (17 Kasım 1922), Lozan Antlaşması'nın (24 Temmuz 1923) imzalanması, İtilâf Devletleri'nin İstanbul'u boşaltmaları (2 Ekim 1923), Ankara'nın başkent olması ve Halk Fırkası'nın kurulmasının ardından, 29 Ekim 1923'te Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin, cumhuriyeti ilan etmesiyle, cumhurbaşkanı seçildi.

Sonra toplumsal devrimlere girişip, ülkeyi çağdaş uygarlık düzeyine yaklaştırdı. 26 Kasım 1934'te TBMM, çıkardığı özel bir yasayla, Mustafa Kemal'e "Atatürk" soyadını verdi.

Dış siyasette "Yurtta sulh, cihanda sulh" ilkesini benimseyen Atatürk, Türkiye'nin bağımsızlığını ve toprak bütünlüğünü, dostluk antlaşmaları, bölgesel paktlarla güvence altına aldı (Balkan Paktı, 1934; Sadabat Paktı, 1937).

Montreux Antlaşması'yla (20 Temmuz 1936), Boğazların yeniden Türk savunma sistemi içine alınmasını, Fransızlara bırakılan Hatay'ın, Ankara Antlaşması'yla anavatana katılmasını (7 Temmuz 1939) sağlayıp, yakalandığı siroz hastalığının hızla ilerlemesiyle 10 Kasım 1938'de İstanbul'da Dolmabahçe Sarayı'nda öldü.

Naaşı, İstanbul'dan Ankara'ya taşınarak önce Etnografya Müzesi'ndeki geçici kabrine konuldu (21 Kasım 1938); ölümünün 15. yılında da, büyük bir törenle Anıtkabir'e aktarıldı (10 Kasım 1953).

 

 

Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın

Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu

Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir?

Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz.

Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım?

Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.

25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz.

bluemoon24 isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Atatürk'ün Hayatı

Serbest Kürsü ve Öğretici Bilgiler Atatürk'ün Hayatı Konusunu hayatimdegisti.com Konuğumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaşamınızı hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanız mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD tıklayınız Gümrük memuru Ali Rıza Bey ile Zübeyde Hanım'ın oğlu olan Mustafa Kemal, ilköğrenimine Selanik'te başlayıp, babasının ölümü (1893) üzerine annesi ve kızkardeşiyle bir süre dayısının kâhyalık yaptığı Çalı Çiftliği'nde (Langaza, Selanik yakını) yaşadı. Öğrenimini sürdürebilmek için yeniden Selanik'e anneannesi ve ...

ayrıca bu konularda arama yapan konuklarımız var Öğretici Bilgiler telkin cd indir izle İstanbul Öğretici Bilgiler nerededir kimdir Öğretici Bilgiler çekirdek inanç temizliği İzmir bursa Öğretici Bilgiler hipnoz Öğretici Bilgiler olumlama seminerleri eğitimi çaresi tedavisi Öğretici Bilgiler hakkında bilgi bilinçaltı telkin cd telkin mp3 Öğretici Bilgiler kuantum düşünce kitap haberi


WEZ Format +3. Şuan Saat: 01:26 PM.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.