Albay
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 432,578
Tesekkür: 0
429 Mesajinıza toplam 518 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| geçmişin anılarından evime süzülen güzellikler
Ağustos bana hep düğünleri, gelinleri, kat kat hazırlanmış, üstü güller ile süslü bembeyaz gelin pastalarını hatırlatır.
Herkesin özenle hazırlandığı, hayal gücünün sınırlarının aşıldığı, mutluluğun çok hissedildiği bir töreni gözümde canlandırırım; sonra da herhalde mesleki alışkanlıktan olsa gerek, aklıma hep düğün telaşı içinde yapılan ev alışverişleri, eşya seçimleri gelir. Çoğumuzun başından geçti bu yorgunlukla keyif arası gidip gelen telaşlar, ama sonunda hep bir gülümseme kaldı yüzümüzde.
Ağustos sıcağının yakında biteceğini bilmenin verdiği mutlulukla pencerenin önünde çayımı içerken aklımdan bunlar geçti. Ama size bir düğün yazısı yazmayacağım, aklımda biraz daha geçmişlerden gelen, aslında yeni evin alışverişi sırasında pek de akıllara uğramayan, sonrasında ''ayy çok iyi olurmuş keşke aklımıza gelseymiş'' denen bir konu var: anneannemin o güzel evi, sandığının lavanta kokusu gibi...
Geçen hafta bir arkadaşımın annesinin evindeydik. Yazlık bir bölge olduğu için terasında bir sedir köşesi düzenlemiş. Biz de orada oturduk. Gözünüzü kapattığınızda canlanan bir sedir imajı vardır ya, işte aynen öyle.
Duvarın kenarında üç kenarına kocaman yastıklar konmuş. Çok da basit bir sistemle sunta üstü sünger ve örtü kombinasyonu şeklinde yapılmış... İnanın kalkmak istemedik. İçeri geçtiğimde ahşap kolları, dantel örtüleri ile hepimizin bildiği o ''anneannem'' koltuğu vardı. Bu bahar bir arkadaşım, benzer iki koltuğu anneannesinin evinden kendine taşımıştı, tıpkı yıllar önce benim yaptığım gibi.. Nefis bir çaydanlık, cam fincanlar, varak aynalar, zarif dantel örtüler, lavanta konulan minik keseler, beyaz dantelli tüller, pencerenin kenarına dizilmiş sıra sıra cam kavanozlar ve el işi küçük kilimler beni çook eski günlere götürdü, sonra hemen arkadaşlarımın anneannelerinde neler bulabilecekleri konusunda derin bir sohbet oluşturduk.
Aslında konu sadece sandıktan çıkan, odalardan toplanan eşyalar değildi tabii ki, o mutluluk enerjisini yakalamaktı amaç. Eski eşyayı sevmeyenler vardır muhakkak, ben de enerjisinin iyi olmadığını hissettişim bir eşyayı evimde
istemem, ama bu zaten çok hissedilen bir şeydir ve mutlulukla yaşayan eşyaların yenilenmiş versiyonlar ile evinizde kendilerine bir köşe bulmaları da sadece sizin başş çekeceşiniz bir moda olarak keyif verecektir. Önce bir sedir, ucuza mal edilen, istediğiniz zevkte yastıklarla her mevsim rahatlıkla kullanabileceğiniz bir keyif köşesi...
Sonra gerçekten kesinlikle anneannenizin ahşap kollu zarif koltuğu, kadife kapı ve evinizde sohbet köşesinde...
>b>Renkli, desenli kilimleri[/b] istediğiniz yerlere atın, salonda bir köşe, giriş, odaların önündeki hol, gönlünüz nereyi severse. Anneannenizin sandığından çıkan o zarif dantel el işi şallar, artık koltuklarınızı süsleyebilir.
Peçeteler, dantel bardakaltlıkları, gümüş çerçeveler, şamdanlar evde istedişiniz yerlere dağılabilir. Pirinç bir abajur altlığı, ya da işli bir abajur başı anneannenizin evinde bir yerlerde sizi bekliyordur... Aynayı modernize bir hale getirmek mümkün. Bu işi yapan ustalar size yardımcı olur. En önemli köşe, benim ''lezzet köşesi'' dediğim bölge olacak inanın. Cam kavanozlarda bisküit, kayısı, ceviz, üzüm saklamayı severim; onları her zaman görebileceğim bir yere koymayı da... Gümüş bir tepsi, cam demlik ve yanında yine anneannemden gelen pembe gül desenli çay fincanlarını ve kaseleri de çok seviyorum.
O gün sedirin keyfini hep beraber çıkarırken, bir yandan da televizyonda yıllardır sağlığımı emanet ettiğim doktorum Ender Saraç'ın beslenme üzerine tavsiyelerini dinliyordum ki, çok hoşuma giden bir sorbe tarifi verdi. Tarifin serinliği o kadar etkiliydi ki, doğruca mutfaşğa koştuk.
Şimdi o gül desenli kaselerimi ve yanlarına eklediğim yeni renkli cam bardaklarımı sorbeye ayırdım, ne mutfağımdan ne de sohbet köşemden eksik olmuyorlar. Lezzet köşeme anşlarşmdan ve vitrinlerden taşıdığım bu kombinasyon hepimizin hoşuna gitti. Sorbe nasıl oldu merak edenler için de söyleyeyim: Havalar soğuyup yeni bir sağlıklı lezzet tarifi gelene kadar tek favorim olarak kalacağı kesin...
Geçmişin taşıdığı yaşanmışlık bazen iyi bir duygu verir, o duygu ile yaptığınız alışverişten de keyif alırsınız. Geçmiş ile yeni ve taze olanın buluşmasını sizden başkası da yapamaz.
Bu kendine özgülük aslında herkesin rahatlıkla yakalayabileceği bir şey. Evinizde nasıl bir tarz benimserseniz benimseyin, isterseniz minimalizmin doruğunda bir ev olsun, bu tarz bir dokunuşu seveceğinizi düşünüyorum. Hayalgücünüzü ve geçmişin güzel anılarını bir araya getirdiğinizde, sizin de pencere önündeki koltuşunuzda benim yaşadığım o keyifli günü hissedeceğinize eminim.. Dr. Mimar Lerzan Aras, her ay bir okuyucumuzun kişilik özelliklerinden
yola çıkarak dekorasyon önerilerinde bulunacak. Ona e-posta atın! Çiğdem Kizek 7 Ağustos 1971 Sinop doğumlu.
Ağustos ayında evleniyor. Renkleri nasıl kullanacağı konusunda karar veremiyor. Çengelköyşde amerikan mutfak ve 2 odadan oluşan yeni evini döşerken hangi noktalara dikkat edeceği konusunda yardıma ihtiyacı var. ÖNERİLER:
Çiğdem Hanım ve nişanlısı için yaptığım analizde her ikisinin de ortak keyifli mekanlar oluşturabileceklerini fark ettim. Tüm elementlerin yoğun yaşanabileceği, her rengin belli oranda ama rahatlıkla kullanılabileceği ve çok fonksiyonel bir evi onlar için hayal ettim. Umarım keyfine vararak yaşarlar.
Çengelköy İstanbulşun çok renkli bir bölgesi. Evlerin enerjisi yüksektir.
Amerikan mutfak da özellikle yeni ev kuranlar için rahat bir kullanım sağlar.
Benim önerim, öncelikle evin duvar renkleri ve aydınlatmaları üzerinde yoğunlaşmaları. Astrolojik olarak birbirini çok tamamlayan bir element şeması gözüküyor. Ateş ve toprak renklerini rahatlıkla kullanabilir, hava elementini ortaya çıkaran dokuları seçebilirler.
Çiğdem Hanım'ın evinde rahatça kullanabileceğini düşündüğüm koyu tonlar var. Salon ve girişte beyaz ve kakao rengini birlikte kullanabilirler. Açık kahveden koyuya giden bir tonu istedikleri gibi seçebilirler. Sadece sarıyı çok tercih etmelerini öneririm. Tüm salonu açık bir çikolata tonunda boyayıp, yemek bölümünü bu sene çok moda olan duvar kağıdı ile kaplayabilirler. Kağıdın koyu renk ve geometrik desenli olmasını tercih etmek iyi olabilir. Aslında çok büyük ve açık tonda bir kanepe ve ona tam kontrast tonda iki küçük koltuk öneriyorum. Koltuklar kahverengi, hardal tonlarında olabilir. Açık ve koyu kahve, ekru, çok acı yeşil ve bordo ya da çok koyu mor yastıklarla keyifli bir oturma düzeni oluşabilir. Orta sehpası için aslında yuvarlak ve otantik bir şeyler düşünmek lazım. Bir alışveriş sırasında muhakkak göze çarpar bu tarz eşyalar. Sehpanın üstünde çok az obje, ama muhakkak ahşap ve porselen kurabiye ve meyve tabakları olmalı. Tüm bu düzende sadece açık renk tüller ve zeminde hoş desenli (yastıkların tonunda ) bir kilim salonu rahat ve şık yapacaktır. Aydınlatma ise çok parlak ve gösterişli bir avize ile olmalı. Salonun tüm sadeliğine zıt düşecek ama çok da dikkat çekecek bir avize kesinlikle çok hoş duracak.
Evin diğer bölümlerinde duvarlar beyaz, diğer eşyalar açık kahve, açık yeşil ve mavi tonlarında olursa, çok canlı bir ev olur.
Özellikle farklı stillerde sandalyeler, belki hoş bir sandık, üst üste konmuş hasır sepetler, renkli ve küçük kilimler, her odada sehpa üstü gece lambaları ve uçuşan beyaz tüller hem evde romantik bir atmosfer yaratacak, hem de daha ileride istenebilecek değişimler için olanak sağlayacaktır.
Eğer isterlerse, çok büyük olmayan bir kaplumbağa akvaryumu öneriyorum. Salonda bir köşede çiçekler ile birlikte onlara tüm enerjinin ve elementlerin rahatça aktığı bir ortamı sağlayabilir.
Keyifle paylaşılan mutlu günler diliyorum.
Kaynak:Evdergisi Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. |