[bluemoon24]

Yüzün nasıl yağ depoladığı üzerine yapılan bir araştırma, daha etkili anti-aging yöntemlerinin ve daha iyi yeniden yapılandırma teknolojilerinin bulunmasına yardımcı olabilir.

Yıllar geçtikçe göz kapaklarımızdan çenemize kadar yüzümüzdeki her bölge yer çekimine yenik düşer. Yapılan yeni bir araştırma yüzün her bölgesinde aynı etkilerin görülmediğini ve yüzün aslında çok daha karmaşık bir savaş alanı olduğunu gösterdi.

Texas Southwestern Medical Center Üniversitesi'ndeki bilim adamlarının Plastic and Reconstructive Surgery dergisinin son sayısında yayınladığı araştırmaya göre, yüz tek bir bölgeden oluşmuyor. Aksine yüzde birbirinden bağımsız olarak yağ dokusu kaybedip, alan 16 farklı anatomik kompartıman var. Buluş, yüzün yapısı konusundaki önceki varsayımları çürütecek ve estetik ameliyatlardan obeziteyle savaşa kadar yeni anlayışların geliştirilmesine yardım edecek niteliğe sahip.

Araştırma ekibinde olmayan bir estetik cerrah olan James Stuzin, Son 100 yıldır yüz derisinin bağlar yardımıyla yağlara bağlandığını; yaşlanmayla birlikte bu bağlar kopunca yer çekiminin devreye girdiğini düşündük. Görünüşe göre durum böyle değilmiş dedi.

Yüzün karmaşıklığını gösteren bir ipucu yüzün toplu olarak yaşlanmaması. Yanaklarınız sarkarken göz çevreniz hala gergin olabilir. Araştırmanın baş yazarı Rod Rohrich bundan yola çıkarak, yüz bölgelerini birbirinden ayıran bir şey olabileceğini düşünmüş. Meslektaşlarıyla birlikte 30 kadavranın yüzüne mavi boya enjekte etmişler. Boya, yüze eşit bir şekilde dağılmak yerine -ki yüz tek bir bölgeden oluşuyorsa bunun olması beklenirdi- sadece belli bölgelerine dağılmış. Tüm örneklerde yüzün her iki bölgesinde 8 ayrı kompartıman bulmuşlar.

Kompartımanlar kan damarlarını yüze taşıyan membranlar tarafından yaratılıyor. Eskiden bağların en önemli rolü oynadığı düşünülürken yeni araştırmaya göre bunlar membran dizileri arasında posta servisi rolü oynuyor. Bu membranların nereye yerleştiğini ve nerede kesiştiğini bilmek estetik ameliyatlar için çok önemli. Böylece kazalarda yaralananlara uygulanan yeniden yapılandırma teknikleri de gelişebilir.

Yüz yaşlanmaya başlayınca her kompartıman komşularından bağımsız olarak yağ kaybediyor ya da alıyor. Estetik cerrahlar yaşlanmanın yüzde yağ kaybına neden olduğunu biliyorlar. Sarkmanın ise daha derinlerdeki kompartımanlarda meydana gelen yağ kaybı olduğu belirtiliyor. Bunu bilmek cilt gençleştirmeye daha kesin yaklaşımlara ulaşmamızı sağlayacak.

Araştırmacılar şimdi edinilen bilgilerin vücudun geri kalan kısımları için de geçerli olup olmadığına bakacak.