İlaç bürokrasiye takılınca...

[bluemoon24]

GAZİANTEP'te tedavisi için gerekli olan ve Almanya'dan talep edilen 80 YTL değerindeki ilaç bürokratik engellere takılınca, 18 aylık Yasin Hoşaf hayatını kaybetti. Minik Yasin'in ölümünden 14 gün sonra ilacın getirildiği bilgisi verilen baba Rafet Hoşaf, İlaca gerek kalmadı. Yasin artık cennete gitti diye tepki gösterdi, sorumlular hakkında dava açacağını söyledi.





Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi'ndeki bir fabrikada asgari ücretle çalışan 35 yaşındaki Rafet Hoşaf ile 31 yaşındaki Emel Hoşaf'ın 11 yaşındaki Cansu, 9 yaşındaki Canan ve 8 yaşındaki Yunus Emre adlı çocuklarının ardından 2006'de bir erkek çocukları daha dünyaya geldi. Yasin adı verilen bebek, doğumundan bir süre sonra rahatsızlandı. Ancak, uzun süre hastalığın teşhisi konulamadı. Hastane hastane dolaştırılan Yasin'in sonunda Sağlık Bakanlığı'na bağlı Gaziantep Çocuk Hastanesi'nde Langerhans Hücreli Histiyositozis' diye adlandırılan ve nadir görülen bir kan hastalığına yakalandığı anlaşıldı. Bunun üzerine geçen yıl aralık ayında aynı hastanede acil' notlu bir rapor düzenlendi ve tedavisi için Viblastinsulfat' isimli ilaç yazıldı. Asgari ücretle işçi olarak çalışan baba Rafet Hoşaf, eczane eczane dolaşarak ilacı bulmaya çalıştı, ancak başarılı olamadı. SSK Bölge Müdürlüğü'ne giden Rafet Hoşaf'a, ilacın Türkiye'de bulunmadığı, ancak Almanya'dan getirtilebileceği bildirildi. Bunun üzerine SSK, Sağlık Bakanlığı, İl Sağlık Müdürlüğü ve Türk Eczacılar Birliği arasında uzun süren yazışmalar başladı.



ACİL İLACA BüROKRASİ EZİYETİ



Başvurudan yaklaşık 1 ay sonra Rafet Hoşaf'a raporda bazı eksikliklerin olduğu ve tamamlanması gerektiği yanıtı geldi. Eksikliklerin tamamlanmasının ardından başvuru yeniden yapıldı. Aradan 2 ay daha geçti, ancak ne ilaç ne de haber gelmedi. Bunun üzerine baba Hoşaf, çaresiz bir şekilde oğlu için gerekli ilacı temin edebilmek için Sağlık Bakanlığı ve Başbakanlığa başvurdu. Başvurduğu yerlerden durumun İl Sağlık Müdürlüğü'ne iletildiği ve gerekenin yapılacağı cevabını aldı. Rafet Hoşaf'ın dilekçelerinin sonucu olarak İl Sağlık Müdürlüğü'nden Sağlık Bakanlığı'na gönderilen cevapta ise gerekenin yapıldığı belirtildi. Ancak baba Rafet Hoşaf'ı arayan soran olmadı.



4 AY SONRA GELDİ



Yasin Hoşaf, 6 Mart'ta yaşamını yitirdi. Teşhisin konulup, ilaç aranmaya başlanmasının üzerinden yaklaşık 4 ay geçtikten sonra 20 Mart'ta ise baba Rafet Hoşaf, İl Sağlık Müdürlüğü'ne davet edilerek ilaçların Türk Eczacılar Birliği'ne geldiği belirtildi, Gelin ilaçlarınızı alın denildi. Bürokratik engeller nedeniyle geç kalındığını ve bu yüzden çocuğunu kaybettiğini ileri süren Rafet Hoşaf, İlaca gerek kalmadı. Yasin artık cennete gitti dedi.



Çocuğunun, tedavi sırasında yaşanan ilaç skandalı, tanı aşamasındaki sıkıntılar ile yanlış teşhis ve tedavi girişimleri yüzünden öldüğünü öne süren Rafet Hoşaf, şunları söyledi:



Hastalık uzun süre anlaşılamadı. Farklı farklı raporlar verildi, tedavi süreci çok uzadı. İlacı da aylarca temin edemedik. Oğlumun son günlerinde ne yapabileceğimi ilgili doktorlara bir kez daha sordum. Bana ilacın tanesinin 80 YTL olduğunu, raporun Almanya'da bir tanıdığa ulaştırılıp elden alınıp gönderilebileceğini söylediler. Keşke daha önce böyle bir yol gösteren olsaydı. Bu yönde araştırma yaparken oğlum öldü. İlaç da oğlumun ölümünden 14 gün sonra geldi. İlacı elden alabileceğimizi bilseydik, bir tanıdık bulup Almanya'dan kendimiz temin etmeye çalışırdık. Bu ihmalkarlıktır, sorumsuzluk, ilgisizliktir. Sorumlular hakkında dava açacağım.



Hürriyet