TÜRK KADINLARININ ÇOĞU YANLIŞ KORUNUYOR

[bluemoon24]

Her yıl milyonlarca çocuğun dünyaya geldiği Türkiye`de kadınların yarısı doğum kontrol yöntemlerini kullanmıyor. Aile planlaması kadınların görevi olarak görülürken, erkekler prezervatif yerine güvenilir olmayan `geri çekilme` yöntemini tercih ediyor..

Modern ve güvenilir doğum kontrol yöntemlerinin kullanımında Türk kadını sınıfta kaldı! Kadınlar; güvenilir yöntemler yerine ilkel ve kulaktan dolma doğum kontrol yöntemlerini uyguluyor. Türk kadınlarının doğum kontrol yöntemlerine yaklaşımlarının, yöntem kullanım alışkanlıklarının ve tercihlerinin belirlenmesi amacıyla, Bayer Schering Pharma tarafından 26 ilde 2 bin 20 kadın üzerinde `Aile Planlaması Bilinci-Doğum Kontrol Yöntemleri Kullanımı 2007` araştırması gerçekleştirildi. Her iki kadından sadece birinin doğru korunduğunu gösteren araştırmanın çarpıcı sonuçları şöyle:

* 18-45 yaş grubundaki kadınların yüzde 50`si modern yöntemleri kullanırken, yüzde 12`si halen geri çekilme yöntemine güveniyor, yüzde 38`i ise hiçbir yöntem kullanmıyor.

* Rahim içi araçlar yüzde 19 ile en yüksek oranda tercih edilen yöntem. Rahim içi araçları yüzde 16 ile prezervatif, yüzde 12 ile güvenilir olmayan geri çekilme yöntemi ve yüzde 9 ile ise doğum kontrol hapları izliyor.

* Doğum kontrol yöntemlerinin kullanım sebepleri incelendiğinde; doğum kontrol hapı kullanımında doktor tavsiyesi (yüzde 72), rahim içi araç kullanımında yöntemin güvenilirliği (yüzde 52), prezervatif kullanımında ise pratik olması (yüzde 32) ilk sıralarda geliyor.

* Çiftler hangi korunma yöntemini tercih edeceklerine yüzde 63 oranında ortak karar veriyor. Doğum kontrol hapı ya da spiral tercih eden çiftlerin yüzde 50`si kararı ortak alırken, diğer yarısında yöntemi seçen taraf kadınlar oluyor.

BİLİNİYOR KULLANILMIYOR

Doğum kontrol yöntemlerinin bilinirlik düzeyi kadınlar arasında hayli yüksek. İlk sırada doğum kontrol haplarının yer aldığı listede, ikinci olarak rahim içi araçlar geliyor. Erkek korunma yöntemleri arasında da, bilinmesine rağmen prezervatif kullanılmayıp geri çekilme yöntemi tercih ediliyor. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Seyfettin Uludağ; Türk kadınlarının kullandığı doğum kontrol yöntemleriyle ilgili şu bilgileri veriyor:

* Doğum kontrol hapları: (Yüzde 99.5 korur) Karaciğer bozukluğu ve damar iltihabı olanlarda, fazla sigara içenlerde ve 35 yaş üstü grupta kullanımını önermiyoruz. Hiç çocuk doğurmamış olan kadınların iki yıldan fazla doğum kontrol hapı kullanmasını önermiyoruz.

* Ertesi gün hapı: Geçici koruma sağlar. İlk 78 saatte güvenilirliği yüksek. Anormal kanama yapabiliyor. Beklemedik olay olduğu zaman (tecavüz gibi) bunlar kullanılmalı.

* Rahim içi araç (spiral): Yüzde 99 oranında korur. Enfeksiyon riski fazla, hiç doğum yapmayanlara önermem. Ama uzun süreli korur.

* Progesteronlu Ria: Hormonlu spiral olarak biliniyor, daha pahalı. Ancak avantajları daha fazla; kanamayı azaltır, anormal kanama şikayeti varsa tedavi için de kullanılır.

* Aylık iğneler: Çin gibi doğum oranının yüksek olduğu ülkelerde kullanılıyor. Tavsiye etmiyorum. Anormal kanama yapma ihtimali yüksek.

* Tüp bağlanması: Geri dönüşümü olmayan bir yöntem. Uzun dönemde kasık ve bel ağrısı yapma riski yüksek.

Doğum kontrol hapı gebelik şansını artırır

Türkiye`de kadınlar arasında en fazla konuşulan ve bilinen doğum kontrol yöntemlerinin başında gelen korunma hapları, kullanım oranları arasında da en yüksek seviyede... Doğum kontrol haplarının sanıldığı gibi kısırlığa neden olmayıp hatta kadınları pek çok enfeksiyondan koruyarak gebelik şansını artırdığına dikkat çeken Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Seyfettin Uludağ; doğum kontrol yöntemleriyle ilgili şu bilgileri veriyor:

* Doğum kontrol ilaçları; kullandığınız süre içinde doğurganlığı engeller, ancak kullanımı bırakıldığında böyle bir etkisi kalmaz. Hatta kadın sağlığına olumlu katkısı vardır; vajinal enfeksiyonlardan ve pek çok hastalık riskinden de korur. Bu anlamda kadının koruyucusu olarak kabul edilebilir.

* Özellikle 42 yaşından sonra gebe kalma şansı hayli azalır. Bu durumdaki kadınların ve özellikle sigara içen, varisleri, kalp hastalığı ve bacaklarında kan pıhtılaşması olan kadınların gebeliği önlemek amacıyla hap kullanmaması gerekir. Aynı koşullar doğurganlık çağındaki kadınlar için de geçerlidir. Ancak özellikle 20-35 yaş arası gebe kalma oranı yüksek olduğu için çocuk istemeyen kadınlar, doğum kontrol yöntemleri arasında doğum kontrol haplarını seçebilir.

ERKEKLER DE KORUNMALI

* Doğum kontrol haplarını bıraktıktan sonra normalde hemen hamile kalınabilir. Ancak haplar uzun yıllar yumurtlamayı durdurur ve böyle olunca da hap bırakıldıktan hemen sonraki ilk yumurtalar ile oluşan bazı gebeliklerde bebekte doğum anomalisi görülebilir. Bu yüzden; hamilelik için hapı kestikten sonra üç kez adet görmeyi beklemeleri öneriliyor.

* Kadınların kullandığı rahim içi araç spiral kısırlık yapmaz. Ancak dış gebelik olasılığını, enfeksiyon riskini, vajinal akıntıları artırabilir ve adet kanamalarının süresini uzatabilir. Dış gebelik dışındaki bu sakıncaların tümü tedavi edilebilir. Spiral çıkarıldıktan sonra da her şey eski hale dönebilir. Spiral çıktıktan sonra kadın isterse hemen gebe kalabilir.

* Hiç çocuğu olmamış çiftlerde, eşlerin her ikisi de korunabilir. Aralarında anlaşmaları gerekir. Bu iş sadece kadının sorunu olmamalı. Ancak ülkemizde ne yazık ki bu sorumluluk sadece kadınlara yükleniyor.