Albay
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 432,578
Tesekkür: 0
429 Mesajinıza toplam 518 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Kahve içmeyi abartmayın Günde ortalama 150-300 miligram kafein kullanan hamile bir kadının, düşük kiloda bebek doğurma ihtimalinin iki kat arttığı, kafein miktarının 300 miligramın üzerine çıkması halinde, bu riske, erken doğum ve düşük riskinin de eklendiği bildirildi.
Çocuklarda, özellikle kafein içeren enerji içeceklerinin endişe, yatak ıslatma ve uyku problemlerine neden olduğu belirtildi.
Kocaeli Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu öğretim üyesi Ydr. Doç. Dr. Nermin Küçer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kafeinin yaygın olarak kullanılan bir uyarıcı olduğunu, kahve, çay, kola, çikolata, bazı uyarıcı haplar, ağrı kesiciler, diyet hapları ile çeşitli reçeteli ilaçların kafeinin ana kaynağı olduğunu söyledi.
300 MİLİGRAMI GEÇMEMELİ
Kafeinin etkilerinin insandan insana değiştiğini, kafeine karşı duyarlılığın, tüketim sıklığı, alınan miktar, vücut ağırlığı ve fiziksel koşullar gibi birden fazla etmene bağlı olduğunu ifade eden Küçer, pek çok çalışmada yetişkinler için güvenli olarak tüketilebilecek kafein miktarının günde 300 miligram (yaklaşık 3-4 fincan kahve ya da 5-6 büyük bardak çay) olduğunun belirtildiğini bildirdi.
Çocukların tüketeceği kafein miktarının günde 35-40 miligramı geçmemesi gerektiğini vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Küçer, çocuklarda kafein kullanımının, özellikle kafein içeren enerji içeceklerinin endişe, yatak ıslatma ve uyku problemlerine yol açtığını kaydetti.
ETKİSİNİ 15 DAKİKADA GÖSTERİYOR
Kafeinin sinir sistemini uyaran bir kimyasal olduğunu, kana karışmasının ardından 15 dakika sonra hissedilen etkisinin yaklaşık 12 saat sürebildiğini ifade eden Küçer, kısa dönemde vücudun enerji seviyesinin artması, uyanık ve dinç olma, keyif ve rahatlık hissi gibi etkisinin olduğunu belirtti.
Kafeinin ayrıca, kan basıncını, nabız atışını hızlandırdığını, kas hareketlerini yavaşlattığını, kan damarlarında daralmayla el ve ayaklarda ısının düşmesine yol açtığını, nefes almayı kolaylaştırtığını, mide asit seviyesini yükselttiğini dile getiren Küçer, bu durumun, vücudun stres altında verdiği tepkilere yakın olduğuna dikkati çekti.
Ydr. Doç. Dr. Nermin Küçer, kafeinin diğer etkilerini ise şu şekilde sıraladı: ''Beyne giden kan damarlarının daralması beyne kan akışını azaltır. Beyin bunu bir tehdit olarak algılar ve vücudu korumak için atağa geçer. Bu durum, uykunun ertelenmesine, stres hormonlarının ise yükselmesine neden olur. Vücut daha aktif ve daha atak hale gelir.''
AŞIRI KAFEİN ALIMINDA ÖLÜM RİSKİ
Kafeinin, sadece stres hormonlarının değil, mutluluk hormonu adı verilen adrenalin hormonunun da salgısını artırdığını anlatan Küçer, şunları söyledi:
''Bunun yanında dopamin depolarının da harekete geçmesi, kafeinin keyif verici etkisini göstermekte, bu etki kafeinin bağımlılık yaratmasının en önemli nedenlerinden biri olarak görülmektedir. Aşırı kafein alımında ciddi zarar ve ölüm olabilmektedir. Yetişkin bir kişinin günde alacağı aşırı doz 5-10 gram olarak belirlenmiştir. Bu 57 bardak neskafe, 86 kahve fincanı kahve, 161 çay bardağı çaya karşılık gelmektedir. Küçük çocukların günde alacağı aşırı doz 1 gramdan daha az olarak belirlenmiştir. Bu 22 kutu kolaya karşılık gelmektedir.
Kafein yüksek miktarlarda alındığında huzursuzluk, sinirlilik, titreme, endişe, uyku bozuklukları ve mide bulantısı gibi etkileri beraberinde getirir. Yüksek dozda alınan kafein aynı zamanda uykusuzluğa, hızlı ve düzensiz kalp atışına, kan şekerinin ve kolesterolün yükselmesine, mide asit salgısında aşırı artışa da neden olmaktadır. Bu etkiler aşırı kaygıya ve hatta bazı durumlarda depresyona bile neden olmaktadır.''
UZUN DÖNEMDE ETKİLERİ
Nermin Küçer, Amerika Birleşik Devletleri Yiyecek ve Uyuşturucu Madde Kurumu tarafından yapılan bir araştırmada, kafeinin uzun vadede insan sağlığı üzerinde, kalbin ritmik atışının bozulmasına yatkın olan kişilerde kafeinin bu durumu tetiklediği, panik atak kişilerin daha da kötüleştiği, depresyon oluşumuyla da yakından ilişkili olduğunun belirlendiğini bildirdi.
Kafeinin kaynağı ve dozuna bağlı olarak bağırsaklarda kalsiyum emilimini engellediğini, uykuyu geciktirdiğini, toplam uyku süresini azalttığını belirten Küçer, kemik mineral yoğunluğunu azalma yönünde etkilendiğinin varsayıldığını, kafeinin bu olumsuz etkisini azaltmak için günde bir bardak süt içilmesinin önerildiğini vurguladı.
Günde ortalama 150-300 miligram kafein kullanan hamile bir kadının, normalden düşük kiloda bebek doğurma ihtimalinin iki kat arttığını, kafein miktarının 300 miligramın üzerine çıkması durumunda ise erken doğum, normalin altında kiloya sahip bebek doğurma ve düşük riskinin oldukça yükseldiğini ifade eden Küçer, şöyle dedi:
''Ruh halini ve davranışları etkilemek, değiştirmek amacıyla kullanılan psikoaktif maddelerden biri olan kafein, fiziksel ve psikolojik bağımlılığa yol açmaktadır. Sosyal bir alışkanlığa dönüşen kafein kullanımı, keyif ve enerji verici etkileriyle hayatımızdaki yerini her geçen gün biraz daha sağlamlaştırmış ve bu durum birçok kişinin hayatında bağımlılığa kadar ulaşmıştır.''
KAFEİN YOKSUNLUĞU
Yetişkinlerde kafeinin en çok çay, kahve, gençlerde ise kafeinli gazlı içecekler sayesinde alındığını belirten Ydr. Doç. Dr. Nermin Küçer, düzenli olarak kullanılan kafeinin kesilmesi halinde, baş ağrısı, yorgunluk, halsizlik, uykusuzluk, uykulu olma hali, konsantrasyon eksikliği, motivasyon ve dikkat eksikliği, düşük performans, huzursuzluk, depresyon, sinirlilik, düşünsel aktivitede ve hafızada yavaşlık gibi yan etkiler gösterdiğini kaydetti. Küçer, bu yan etkilerin en şiddetli olduğu zamanın 20 ile 48 saat arası olarak belirlendiğini, bu durumun ortalama 2 günden 1 haftaya kadar sürdüğünü ifade etti.AA Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. |