Geri git   Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri > Hayatım Değişti Klubü > Serbest Kürsü > Sağlık Haberleri

Uyarılar

Bu Gidiş Nereye?

Serbest Kürsü ve Sağlık Haberleri Bu Gidiş Nereye? Konusunu hayatimdegisti.com Konuğumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaşamınızı hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanız mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD tıklayınız TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Gençay Gürsoy'un, 23-24 Haziran 2007 tarihlerinde gerçekleştirilen TTB 56. Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmanın özeti: TTB yönetiminin birinci yılını tamamladığı bu günlerde ülkemizin olağanüstü belirsizliklerle dolu bir zaman tünelinin içine girdiğini söylemek abartılı olmaz sanırım. ...

ayrıca bu konularda arama yapan konuklarımız var Sağlık Haberleri telkin cd indir izle İstanbul Sağlık Haberleri nerededir kimdir Sağlık Haberleri çekirdek inanç temizliği İzmir bursa Sağlık Haberleri hipnoz Sağlık Haberleri olumlama seminerleri eğitimi çaresi tedavisi Sağlık Haberleri hakkında bilgi bilinçaltı telkin cd telkin mp3 Sağlık Haberleri kuantum düşünce kitap haberi

Bu Gidiş Nereye?

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 21-10-2009, 08:48 AM   #1 (permalink)
Albay
 
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 432,578
Tesekkür: 0
429 Mesajinıza toplam 518 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
bluemoon24 is an unknown quantity at this point
Standart Bu Gidiş Nereye?

TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Gençay Gürsoy'un, 23-24 Haziran 2007 tarihlerinde gerçekleştirilen TTB 56. Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmanın özeti: TTB yönetiminin birinci yılını tamamladığı bu günlerde ülkemizin olağanüstü belirsizliklerle dolu bir zaman tünelinin içine girdiğini söylemek abartılı olmaz sanırım. Bu belirsizlikler sadece sınır ötesi askeri müdahale olasılığına dayanan, boyutlarını şimdiden kestiremediğimiz yerel bir savaş durumundan ibaret değil. Böyle bir müdahalenin, uzun bir süreden beri tırmandırılan huzursuzlukları ve gerginlikleri etnik iç çatışmalara doğru tetiklemesi olasılığı yanında, bu ortamın ister istemez (ya da bilerek ve isteyerek) kendi siyasal rejimini dayatması olasılığı ile de karşı karşıyayız. İki üç haftalık bir süre kalmış olmasına karşın sağlıklı bir seçim yapılıp yapılamayacağını, cumhurbaşkanının nasıl seçileceğini, 22 Temmuz'u izleyen günlerde bizleri nelerin beklediğini kimse bilmiyor. Güney sınırımıza işgal gücü olarak yerleşen ABD'nin Hudson Enstitüsü'nde yüksek rütbeli Türk Genelkurmay yetkililerinin huzurunda tartışmaya açtığı, Türkiye'nin Kuzey Irak'a müdahalesini hazırlayan dehşetengiz terör senaryolarını bir yana bırakalım. Onları ve benzerlerini uzun zamandır zaten biliyoruz. Biz şimdi soğukkanlılıkla biraz kendimize bakmak durumundayız: İçerde siyaseti yönlendiren resmi ve gayrıresmi aktörlerin (Genelkurmay dahil) iktidarın ve muhalefetin, farklı niyet ve amaçlarla da olsa, elbirliği ile ülkemizi böyle ağır bir belirsizlik ve istikrarsızlık ortamına doğru sürüklemekte olduklarını görmezlikten gelebilir miyiz? Kuşkusuz bu körlemesine gidişin eğik zeminini hazırlayan gelişmelerin birinci derecede sorumluları, şiddeti ve terörü siyasi mücadele yöntemi olarak seçenlerdir. Ancak son birkaç ay içerisindeki gelişmeler bir kez daha açıkça gösteriyor ki, bu tür eylemlerin tertipçileri sadece PKK ve benzeri örgütlerden ibaret değil. Kamuoyunun silah üzerine yemin törenleriyle tanıdığı Kuvvai Milliye Derneğinin kurucu ve mensupları arasında yer aldığı bilinen, Orhan Pamuk ve öteki 301 sanıklarının duruşmalarında fiili saldırılar düzenleyen bazı emekli subay ve astsubayların evlerinde ele geçirilen silah, el bombası, patlayıcı kalıpları ve ucu son ayların siyasi cinayetlerine, Cumhuriyet Gazetesi'nin bombalanmasına, Danıştay saldırısına, Susurluk sanıklarına, bazı emekli generallerin sahibi oldukları şaibeli güvenlik şirketlerine ve her taşın altından çıkan ünlü bir emekli generale uzanan karanlık ilişkiler zinciri, terör eylemlerinin çok aktörlü bir ya da birkaç senaryonun sahne gösterileri olduğunu kavramamıza fazlasıyla yetiyor. Siyasi tarihimiz, terörün belirli bir etnik, ulusal ya da dinsel kimlik mücadelesinde, amaçlanan siyasi hedeflere hiçbir şekilde hizmet etmediği gibi karşı şiddeti körükleyerek bütün bir siyasi ortamı demokrasiden uzaklaştırdığını ve egemen milliyetçi-dinci ideolojiyi yükselttiğini gösteren sayısız derslerle doludur. Kimse ETA, IRA örneklerine sığınmaya kalkmasın. Her ikisi de ancak teröre ve şiddete son verme koşulu ile siyasi muhatap olarak kabul edildiler. Yine, kimse mayın patlatarak can almayı savunma diye nitelemeye yeltenmesin. Silahlar, teknolojinin en aşağılık ürünleridir. Mayınlarsa silahların en aşağılıklarından biridir. Yoksul Afrika ve Asya'daki çatışma bölgelerinde bu kalleş silahla yaşamını yitiren yüz binlerce yetişkin savaşçı yanında, savaşla hiçbir ilgisi olmayan yüz binlerce sivil kayıp, sakat genç ve çocuk bu insanlık suçunun mağdurları olarak karşımızdalar. TTB, uluslararası silahsızlanma hareketleri içinde özel bir yere sahip olan kara mayınlarına karşı harekatın Türkiye ayağındaki çalışmaların aktif katılımcılarından biridir. özetlemeye çalıştığım bu gelişmelerle içine girdiğimiz seçim ortamında, ardı ardına gelen şehit cenazelerinin yol açtığı kolektif acı ve öfke önümüzü görmemizi olanaksız hale getiriyor. Kürt sorununun ancak ülke bütünlüğünü titizlikle koruyarak, kültürel haklara saygılı ve eşitlikçi bir yurttaşlık temelinde çözülebileceği gerçeğini gözardı etmeden ortak aklı devreye sokarak, soğukkanlılıkla ve en az zararla baş etmeye çalışmamız gereken terör, yaratıcılarından bağımsız olarak siyasi çıkarlar uğruna kullanılan bir araç haline geliyor. Siyasi iktidar alabildiğine yıpranıyor, toplumsal gerilim ve kutuplaşma dolu dizgin gidiyor. Bu ortam içinde, biriken acıların zehrini boşaltacak yer arayan, öfkesini kime yönelteceğini bilemeyen halk, gece yarısı bildirileri aracılığıyla teröre karşı kitlesel refleks göstermeye çağrılıyor. Bazı maceracı siyasi odakların vakit geçirmeden durumdan vazife çıkarmaya kalkmaları üzerine yeni bir açıklama ile refleksin demokrasi sınırları içinde kalması gerektiğinin anımsatılması zorunluluğu duyuluyor. Muhalefet, seçim ortamına girilmesine karşın, iktidarın 4 yıllık icraatındaki yoksul halk kesimlerini ezen neoliberal ekonomik ve sosyal tercihlerini görmezlikten geliyor ve stratejisini terör, sınır ötesi müdahale ve milliyetçilik yarışında yangına körükle gitmek üzerine yoğunlaştırıyor. İktidarsa, Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinin başlangıcında yediği birkaç sıkı yumruğun sersemlemesini bir türlü üzerinden atamıyor. Terörle baş edememesinin ve iktidar olamamasının çaresizliğiyle, mazlum ve mağduru oynayarak siyasi alanda; benden sonrası tufan anlayışı içinde 15 Haziran'dan itibaren başlattığı eşi görülmemiş popülist uygulamalarla da sağlık alanında puan toplamaya çalışıyor. Akıl tutulmasının salgın hale geldiği bu ortamda TTB, yıldırımları üstüne çekmek ve hedef gösterilmek pahasına, hekimlik sağduyusunu ve soğukkanlılığını koruyarak, kurumsal kimliğini maceracılıktan, kışkırtıcılıktan, provokasyonlardan, demokrasiyi vesayet altına sokmaya çalışan anlayışlardan uzak tutmayı başarmış ve bu toz duman içinde toplumsal muhalefet görevini sürdürmüştür. İktidarın sağlık alanındaki 4 yıllık piyasacı icraatı ve önümüzdeki seçimlerde iktidara talip olan siyasi partilerin sağlık ve sosyal güvenlik programları incelenmiş, Genel Kurul'da tartışmaya sunulmak üzere birer broşür haline getirilmiştir. Kuşku yok ki tüm meslek örgütlerinin ve emek cephesini temsil eden sendikal örgütlerin asıl gündemleri kendi alanlarını kapsar. Ancak bu alanın açık tutulmasının ön koşulu, demokratik düzenin kesintisiz sürdürülmesidir. TTB, bütün eksikliklerine, sakatlıklarına ve yetersizliklerine karşın demokratik parlamenter düzenin askıya alınmasını ya da bize bu kadarı da yeter anlayışı içinde, güdümlü ve otoriter bir demokrasiyle yetinilmesini öngören stratejilere karşı sonuna kadar direnmeye kararlı olmalıdır.

 

 

Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın

Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu

Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir?

Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz.

Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım?

Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.

25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz.

bluemoon24 isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Bu Gidiş Nereye?

Serbest Kürsü ve Sağlık Haberleri Bu Gidiş Nereye? Konusunu hayatimdegisti.com Konuğumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaşamınızı hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanız mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD tıklayınız TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Gençay Gürsoy'un, 23-24 Haziran 2007 tarihlerinde gerçekleştirilen TTB 56. Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmanın özeti: TTB yönetiminin birinci yılını tamamladığı bu günlerde ülkemizin olağanüstü belirsizliklerle dolu bir zaman tünelinin içine girdiğini söylemek abartılı olmaz sanırım. ...

ayrıca bu konularda arama yapan konuklarımız var Sağlık Haberleri telkin cd indir izle İstanbul Sağlık Haberleri nerededir kimdir Sağlık Haberleri çekirdek inanç temizliği İzmir bursa Sağlık Haberleri hipnoz Sağlık Haberleri olumlama seminerleri eğitimi çaresi tedavisi Sağlık Haberleri hakkında bilgi bilinçaltı telkin cd telkin mp3 Sağlık Haberleri kuantum düşünce kitap haberi


WEZ Format +3. Şuan Saat: 08:26 PM.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.