[bluemoon24]

Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Öğretim Üyesi, Samsun İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Araştırmaları Derneği Genel Sekreteri ve AIDS Savaşım Derneği Başkanı Prof. Dr. Murat Günaydın, HIV/AIDS virüsünün vücudun savunma mekanizmasını zayıflattığını ve kanser, zatürree ya da tüberküloz gibi fırsatçı enfeksiyonları azdırdığını belirtti.



AIDS virüsünün herhangi bir yolla bulaşmasından 7-10 gün sonra ateş, kırgınlık, boğaz ağrısı ve döküntülerle seyreden akut retroviral sendrom denen tablonun oluşacağını söyleyen Prof. Dr. Murat Günaydın, bu dönemin grip benzeri tablo olacağını ve diğer birçok hastalıkla karıştırılabileceğini kaydetti. Bu evrede kanda yoğun miktarda virüs bulunduğunu ancak ELISA gibi tarama testlerinin negatif çıktığını ifade eden Prof. Dr. Günaydın, "Kandan virüsün bağışıklık sistemince temizlenmesinden sonra hastalık durağan hale geçer. Bu dönemde virüs lenf düğümlerinde çoğalmaya devam eder, ancak herhangi bir hastalık bulgusu yoktur. Virüs miktarı bağışıklık sisteminin temizleyemeyeceği duruma geldiğinde hastalık bulguları ortaya çıkar. Bu evrede yaygın ve devam eden beze büyümeleri, kadın üreme organlarında mantar enfeksiyonu, ağız ve boğazda mantar enfeksiyonu, rahim ağzı hücrelerinde değişiklik ve kanser başlangıcı, uzun süren 38.5 derecenin üstünde ateş görülür" dedi.

AIDS hastalığının HIV enfeksiyonunun ilerlemiş aşaması, bir başka deyişle enfeksiyona bağlı bağışıklık sisteminin zayıfladığı son hastalık evresi olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Günaydın, HIV enfeksiyonu ilerlediğinde bağışıklık sisteminin diğer hastalıklarla yeterince savaşamayacağını vurguladı. Günaydın, "Kişi normalde çok nadir görülen fırsatçı enfeksiyonlar adı verilen bazı enfeksiyonlara ve diğer hastalıklara karşı daha duyarlı hale gelir. Sonuçta, bireyde kilo kaybı, uzun süren şiddetli ishal, yüksek ateş gibi belirtilerin yanı sıra tüberküloz, zatürree ya da kanser gibi hastalıklar gelişebilir. Fırsatçı enfeksiyonların bu adla anılmasının nedeni, normal koşullarda hastalık yapmayacak mikroorganizmaların, bağışıklık sisteminin zayıflamış olmasından yararlanarak hastalığa neden olmalarıdır. Bazı parazitlerin neden olduğu ishal, gözün retina tabakasının enfeksiyonu, atipik tüberküloz benzeri bakteri enfeksiyonu, bazı mantarlara bağlı zatürree ve toksoplazma parazitit enfeksiyonu, AIDS'li hastalarda sık görülen fırsatçı enfeksiyonlara örnek gösterilebilir. AIDS ile ilişkili diğer hastalıklar arasında ise rahim kanseri, Kaposi sarkomu ve lenf bezi kanseri bulunmaktadır" diye konuştu.



Prof. Dr. Günaydın, AIDS hastalığı evresinde görülen bazı hastalıkları şöyle sıraladı:



"Yaygın fırsatçı enfeksiyonlar, yemek ve nefes borularında mantar enfeksiyonu, akciğer dışı bir çeşit mantar enfeksiyonu, uzamış parazit ishali (1 ay), akciğer veya akciğer dışı tüberküloz, mantara bağlı zatürree, beyinde parazitlerin yaptığı menenjit-apse, kanserler, Kaposi sarkomu, rahim ağzı kanseri ve lenf bezi kanseri."

Günaydın, dış görünüşle bir insanda HIV veya AIDS olup olmadığını söylemenin mümkün olmadığına da değinerek, HIV taşıyanlarda yıllar boyunca belirti ya da klinik bulgular ortaya çıkmayabileceğini ve bu kişilerin virüs ile enfekte olduklarını dahi bilmeyebileceğini, HIV'in varlığını anlamak için bir kan testinin yapılmasının yeterli olacağını sözlerine ekledi.



Kaynak:Mynet.com



Kaynak: SağlıkHaber