21-10-2009, 10:08 AM
|
#1 (permalink)
|
Albay
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 432,578
Tesekkür: 0
429 Mesajinıza toplam 518 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Ağlayan bebek kucağa alınmalı Bebekleri kucağa almak konusunda pek çok anne babanın kafası karışır. Buna neden olan inanış da sık sık kucağa alındığında buna alışacağı hatta şımaracağıdır. Uzmanlarsa bebeklerin özellikle ilk aylarında sebepsiz görünen ağlamalarında mutlaka kucağa alınması gerektiğini belirtiyor. Klinilk Bebek, Çocuk ve Genç Sağlığı Merkezi'nden pedagog İnci Vural, çocuk yetiştirirken anne babaların yanılgıya düştüğü noktalara açıklık getirdi. Bebek sık sık kucağa alınmamalı, yoksa alışır! Çocuk ağladığı zaman gerçekten bir ihtiyacı vardır. Bu, illâ ki karnının aç olması ya da altının ıslak olması olmayabilir. Çocuk anne karnından çıktıktan sonra aslında o kadar tehdit edici bir ortamda ki buna adapte olabilmesi için desteğe ihtiyacı var. Bambaşka, uğultu dolu bir ortamdan çıkıp savunmasız bir yerde farklı bir pozisyonda yatıyor. O dönemde bebeklerin hissettikleri şey, dağılıyorum, parçalanıyorum gibi tehdit edici duygular. Buna anlam veremiyor. Annenin tek görevi bebeğin karnını doyurmak, altını açmak değil. Çocuğu kucağa almak, onun o andaki dağılıyorum hissini giderebilecek bir şey. Annenin onu o an sarıp sarmalamasıyla bebek, Beni anlayan biri var diye bunu anlamlandırabiliyor. Dolayısıyla ağlayan bebek mutlaka kucağa alınmalı, çünkü bebek o an travmatik bir şey yaşıyor. öyle ki bazı bebekler anneden destek gelmeyince anlamsız bir objeye takılıp bakmaya başlıyor. Çocukla arkadaş olunmalı! Çocuk eğitimiyle ilgili yıllar içinde çok değişen teoriler öngörülüyor sonra çöpe atılıyor. Çocukla arkadaş olalım fikri son jenerasyonda moda olan bir şeydi. Belki de bu jenerasyonun anne babalarıyla yaşadığı ilişkilerden kaynaklanıyordu. Biz anne babamızla mesafeliydik. Çocuklarımızla rahat olalım, bize her şeyi anlatsınlar ihtiyacıyla ortaya çıktı. Ama biz öyle yetişmedik. Uygulaması yama gibi oldu ki zaten doğru bir tarafı yoktu.
Çocuğun arkadaşa değil anne babaya ihtiyacı vardır. Çocukla arkadaş olayım dediğinizde evdeki bütün hiyerarşiyi bozuyorsunuz. Anne, baba ve çocuk eşit hale geliyor. Ne cinsiyet ne de jenerasyon farkı varmış gibi oluyor. Sonuçta o çocuklar okulda otoriteyle başa çıkmakta zorlanıyor. Otorite, öncelikle evde, babadan öğrenilen bir şey olmalı. Çocukla baba arasında fark olmadığı zaman okul hayatı ve sosyalleşme sürecinde zorluklar yaşanıyor. Bazen de çocuklar eşit değil daha tepede gibi oluyor. Belki bu çocuk mutlu olsun diye yapılıyor ama mutlu etmiyor. Çünkü toplumsal hayatta böyle bir şey görmüyor, herşeyin tepesinde o yok. Bebeğim çok hareketli, hiperaktif! Hiperaktivite marka adı gibi oldu. Kekemeliği olan çocuğa bile Hiperaktif de acaba ondan mı? şüphesiyle yaklaşılıyor. örneğin bir yaşında bir çocuğun hareketliliğine hiperaktivite denmemeli. Bir yaşında tabii ki hareketli olacaktır. Araştırmak, her şeyi ellemek, keşfetmek isteyecektir. Ama bir yaşında, ileride belki hiperaktivite denebilecek ya da belki başka psikolojik sıkıntıları da düşündürebilecek bazı tavırlar gösteriyor olabilir.
Okulda öğretmenlerin hiperaktif dediği çocukların çoğu hiperaktif değil. Ayşegül Aydoğan Atakan Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. |
Offline
| |