Otoyol 60
Yön: Bob Gale Oyn: James Mardsen, Gary Oldman, Christopher Llyodd vs. vs.
Bir işadamı, aracının içinde elinde cep telefonu hararetli bir şekilde iş konuşması yapıyordu. Bağıra çağıra konuşurken arabadan inmeye karar vererek şoför kapısını açtı.
Ne var ki, arkadan gelen
li bir adam aniden açılan kapıya çarptı. Arabanın kapısı zarar görürken, işadamının cep telefonu da yere düştü. İşadamı, yerden doğrulmaya çalışan
liye bağırmaya başladı: “Ne kadar dikkatsizsin, önüne baksana!!!” İki adam gayri ihtiyari arabanın kaputunun önüne geçtiler. İşadamı söylenmeye devam ederken o an hiç beklenmedik bir şey daha oldu. Arkadan gelen bir kamyon, hem
i hem de cep telefonunu çiğnedi. İş adamı iyice çileden çıktı. Bisikletli adama daha da kızgın bir şekilde konuşmaya devam etti. “Senin yüzünden bugün hayatımın en önemli iş görüşmesini kaybettim. Tek bağlantı imkanım cep telefonuydu o da yok artık!!!” Adam aynı şeyleri bağıra çağıra tekrar ediyordu ki,
li adam sakin bir şekilde ilginç bir şey sordu: “Bisikletle arabana çarpmamış olmamı mı tercih ederdin?” İşadamı tereddütsüz bir şekilde “Elbette!!! Keşke arabama
inle çarpmamış olsaydın!!!” diye bağırmaya devam etti.
O an bir sihir oldu. Zaman üç dakika geriye, hikayenin en başına adamın otomobilde konuştuğu ana gitti. Adam yine arabada hararetle cep telefonuyla konuşuyordu. Arabanın elli metre arkasından
li adam belirdi. Ancak paçasının tozunu almak için kaldırıma yanaştı ve durdu. Bu sırada işadamı elinde cep telefonu hararetli bir şekilde iş konuşmasını yaparak dikkatsiz bir şekilde arabadan çıktı. Süratli bir şekilde arkadan gelen kamyonu fark etmedi ve bu sefer hem cep telefonu hem de kendisi kamyonun altında kaldı.
****
Liseyi bitiren genç adam, doğum gününde ailesiyle birlikte bir restoranda oturuyordu. Masadaki herkesin delikanlıya doğum günü hediyelerini verdiler. Delikanlının ablası ona profesyonel bir fırça seti hediye etti. Delikanlının hayali ressam olmaktı. Babası ise önce bir zarf uzattı. Zarfın içinde ülkenin en önemli özel okullarından birinin hukuk fakültesine kabul edilmesiyle ilgili bir mektup vardı. Ne var ki, delikanlı hukuk okumak istemiyordu. Babasının hediyeleri ise bitmemişti, bir BMW anahtarı da uzattı. Çocuk şaşırdı, bir BMW de istememişti. Yemekten sonra hep birlikte dışarı çıktılar, restoranın önünde üstü açık kırmızı bir BMW duruyordu. Herkesin hoşlanacağı harika bir arabaydı ama delikanlı ne BMW’leri seviyor, ne de kırmızıdan hoşlanıyordu. Araba gencin değil, babasının tarzıydı. Baba ise, oğlunu ülkenin en iyi okuluna soktuğu ve insanların rüyalarında göreceği bir arabayı hediye ettiği için takdir bekliyordu. Çocuk babasının gönlü kırılmasın diye, teşekkür etti ama içinden keşke bunlar olmasaydı dedi. O an yine bir sihir oldu. Önünde durdukları binanın tepesindeki boyacılardan birinin boya kovası çocuğun kafasına düştü ve çocuk hastaneye kaldırıldı.
Gözlerini hastanede açtı, ne kadar süredir hastanede yattığını bilmiyordu. Yatağında uyandığında doktor olduğunu düşündüğü biri yanına geldi. “Geçmiş olsun efendim, daha iyisiniz şu anda, ancak sizi taburcu etmeden önce zihinsel yeteneklerinizi test edeceğim” diyerek, bir deste iskambil kağıdı çıkarttı. “Şimdi size birer birer kâğıtları göstereceğim, hangilerinin sinek, maço, karo olduğunu söyleyeceksiniz.” Adam kâğıtları göstermeye başladı. Genç de kâğıtları gördükçe, kâğıtların cinsini söylüyordu. Test bitince genç adam, hepsini bildiğini varsayarak “Nasıldım ama?” diyerek gururlandı. Testi yapan adam ise, “Hiçbirini bilemediniz.” dedi. Tekrar kartları çıkardı ve kartlardaki sembollerin orijinal renklerinde olmadığını gösterdi. Örneğin, sinek normalde siyah renkte iken bu destede kırmızıydı. Bütün semboller orijinalinden farklı renkteydi ve genç gördüğünü değil, rengin ona çağrıştırdığını söylemişti. Testi yapan görevli, “Siz görmüyorsunuz, görmeye koşullandığınızı görüyorsunuz” dedi. Adam dışarı çıktı ve bir süre sonra doktor odaya girdi. Genç “Zihinsel yeteneklerimle ilgili testi geçemedim, şimdi ne olacak?” diye sordu. Doktor “Ne testi?” dedi, “Size test filan yapılmadı!” “Ama iskambil kâğıtlarıyla gelen bey, dikkat testi filan gibi bir şey.” “Efendim, hastanemizde böyle testler yapılmamaktadır.”
[youtube=425,350]6_0tGuwZ5dw[/youtube]