Geri git   Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri > Hayatım Değişti Klubü > Serbest Kürsü > Sözlük

Uyarılar

Sözlük Nedir,Kimdir,İngilizcesi,Türkçesi,Nerededir,Hayatı,Anlamı,neden,sadece,anlamı,kullanımı,çeşitleri türkçe sözlük, sesli sözlük, ingilizce sözlük, türkce sözlük, almanca sözlük, moonstar sözlük, eng sözlük, fransızca sözlük, turkçe sözlük, tükçe sözlük, sözlük türkce, sözlük türkçe, hollandaca sözlük, pratik sözlük, türçe sözlük, rusça sözlük, redhouse sözlük, inglizce sözlük, sözlük almanca, turkce sözlük, rusca sözlük, ingilzce sözlük, babylon sözlük, bedava sözlük, sözlük sesli, mtu sözlük, sözlük indir, çeviri sözlük, teknik sözlük, italyanca sözlük ispanyolca sözlük, zargan sözlük, sözlük indirme, fransizca sözlük, dil sözlük, yunanca sözlük, japonca sözlük

iktidar yozlastirir

Serbest Kürsü ve Sözlük iktidar yozlastirir Konusunu hayatimdegisti.com Konuğumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaşamınızı hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanız mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD tıklayınız * rahmetli lord acton'un ünü kendini aşan sözü. tamamı şu şekildedir: "iktidar yozlastirir, mutlak iktidar mutlak sekilde yozlastirir." farazi vakialar ile en basit şekilde örneklendirmeye çalışalım. case-1: * misal hayali bir sözlükte * bir konuda bir tartışma çıkmış iki yazar ...

ayrıca bu konularda arama yapan konuklarımız var Sözlük telkin cd indir izle İstanbul Sözlük nerededir kimdir Sözlük çekirdek inanç temizliği İzmir bursa Sözlük hipnoz Sözlük olumlama seminerleri eğitimi çaresi tedavisi Sözlük hakkında bilgi bilinçaltı telkin cd telkin mp3 Sözlük kuantum düşünce kitap haberi

iktidar yozlastirir

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 12-01-2009, 01:40 AM   #1 (permalink)
Albay
 
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 432,578
Tesekkür: 0
429 Mesajinıza toplam 518 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
bluemoon24 is an unknown quantity at this point
Standart iktidar yozlastirir

* rahmetli lord acton'un ünü kendini aşan sözü.







tamamı şu şekildedir: "iktidar yozlastirir, mutlak iktidar mutlak sekilde yozlastirir."







farazi vakialar ile en basit şekilde örneklendirmeye çalışalım.







case-1: *







misal hayali bir sözlükte



* bir konuda bir tartışma çıkmış iki yazar tartışıyor, biri 'recep ivedik' diğeri 'clk 500'.







atıyorum clk 500, bu tartışmayı -çeşitli nedenlerden ötürü- düzgün bir şekilde sürdürmek istemiyor.



peki clk bu durumda hangi yollara baş vurabilir?







-konuyu başka yönlere çekebilir.



-tartışmayı piç edebilir.



-çeşitli fallacy yöntemlerine başvurbilir.



-recep'in entrylerini eksi oylayabilir.



-recep'in aslında ne kadar mal olduğunu kanıtlamaya mesai harcayabilir.



-mevzuyu değiştirip direk recep'e laf sokmaya çalışabilir.



-recep'in konu ile ilgili mesajlarına cevap vermeyebilir.



-vs...







bunların hiç biri takdir edilecek davranışlar değil ama format dışına çıkılmadığı sürece hepsi yapılabilir.



clk bunların hiç birine tenezzül etmeye de bilir. aynı şeyleri recep'de yapabilir.







Case-2:







her şey aynı ancak bu sefer 'clk 500' olimpos'un yöneticilerinden biri olsun.







bu durumda üstteki maddeler aynı şekilde durmakla beraber clk, recep'in yapamayacağı başka neler yapabilir?







-recep girdiğinde direkt silinecek entryleri clk girebilir.



-recep'in başlıklarını değiştirebilir.



-recep'in entrylerini editleyebilir.



-recep'in başlıklarının sol frame gelmesini engelleyebilir.



-recep'in gammazladığı entryleri iplemeyebilir.



-tartışmanın seviyeyisini düşürüp recep'i hakaret sınırlarına çekerek çaylak yapılmasını sağlayabilir.



-gammazlananlarla bizzat kendi ilgilendiği için format dışında entry girebilir.



-alakalı alakasız entry, ukte, başlık silebilir.



-vs...







yine aynı şekilde clk bunların hiç birine tenezzül dahi etmeyebilir ama birini ya da bir kaçını yapsa da kolay kolay kimsenin ruhu duymaz.







clk özünde iyi biri de olabilir denyonun teki de.



ama bu önemsizdir zira elinde böyle bir güç olduğu sürece karanlık tarafa geçmesi an meselesidir.







not: böylesi özgürlükçü * bir görüş için örnek temsil eden clk'ya teşekkürü bir borç bilirim.





* insanlık tarihi boyunca en ufak organizasyonun yönetiminden en büyük devletin iktidarına kadar bir şekilde doğruluğunu ispatlamış bir önermedir.







bir veya bir grup insanın diğerlerinden daha fazla -ve diğerlerini etkileyebilecek- bir güce sahip olması ister istemez kişiliklerinin değil iktidarın gerektirdiği gibi davranmalarını sağlamıştır.







zimbardo deneyinin de gösterdiği gibi en alaksız insan bile otoriter olması gereken bir role sokulduğunda kişiliğine, inançlarına göre değil konumuna göre hareket eder.







genelde organizasyonlarının, özelde devletlerin tarihsel olmasada yapısal gelişimi tamamamen iktidarın güçlerinin kısıtlaması ve eskiden bütünüyle sırtlandığı sorumluluğun, zamanla daha geniş kitlelere devredilmesi esasına dayanır.







insanlar sıkıntıdan cumhuriyete, demokrasiye geçmedi. kuvvetler ayrılığı, hukuğun üstünlüğü, anayasa, seçim, şeffaflık, vs. gibi kavramlar ipneliğine yaratılmadı.







bunlara ihtiyaç duyuldu, çünkü başlıkta sözü edilen şey her zaman olagelmiştir, bundan sonra olmayacagını da iddia edemeyiz.







böyle olmasa idi toplumun en akıllı, en zeki, en bilgili, en iyi, en ahlaklı, vs. kişi veya kişilerini bulur -sınırsız güçler ile- bütün iktidarı onlara bırakır sonrada siyaset denen boktan konuyu bir daha düşünmezdik.







ancak bu böyle olmadı, olamadı. bütün devrimler kendi çocuklarını yedi, insanlığın büyük bir kısmının umudu olan sosyalizm bile bu yüzden amacından saptı.







elimizde bu kadar deneyim varken kendi çapında bir organizasyon olan sözlükte bunun farklı gelişeceğini söylüyorsanız izin verin de "nasıl olacak o iş?" diye sorabilelim.







konu iyi insan, kötü insan meselesi değil. marvel dünyasında yaşamıyoruz buralarda mutlak iyi ya da mutlak kötü insanlar yok.







dünya üzerindeki hiçbir insan tamamen tarafsız olamaz. hiç kimse her konuya objektif yaklaşamaz.







misal: bir arkadaşını ile hiç tanımadığınız birisi arasında geçen tartışmaya nasıl nesnel yaklaşabileceksiniz?



peki sizin bizzat taraf oldugunuz bir çatışmaya?







"bizde insanız zaman zaman hata yapabiliriz" iyi bir savunma değil. hayatı boyunca tek yanlışlık yapmış bir hakim o yanlışın etkilediği kişiler açısından kötü bir hakimdir. kimse bu adam eskiden ne yapmış diye bakmaz.







sizin yaptıgınız her şeyi haklı görmeniz de durumu değiştirmez. belki gerçektende haklısınızdır ancak şu durumda bizim bunu anlama şansımız bulunmuyor.







sözlükte bulunduğum süre zarfında moderasyon ile ilgili hep şikayetler var idi.



belli ki ortada bir sorun var. gerçekte bir sorun olmasa dahi sözlüğün ciddi bir bölümü bir sorun olduğuna inanıyor.







-açık konuşayım sizi eleştirenler



* sizin bulunduğunuz konumunuzda olsalardı durum pek farklı olmazdı, yine aynı sorunlar patlak veriridi.



* -







bu durmda "ne yapapılır?" diye kafa yorma yolunu da seçebilirsiniz, konuya "ya sev ya terket" mantıgı ile yaklaşıp her muhalifi uçurmayı da.



belki böyle bir şey yapmak da istemiyorsunuzdur ama ufak bir eleştirinin altına "bu yakında uçurulur" mealinde şeyler yazılıyorsa anlayabiliriz ki insanlarda böylesi bir kanı oluşmuş.







neyse, bana müsaade. dediğim gibi seçim sizin, isterseniz benim böyle şeyleri dillendirmemin asıl nedeninin soros'tan aldığım altı haneli rakamlar olduğunu da iddia edebilirsiniz.







güç sizinle olsun.



* iktidarda olanın kim olduğuna bağlı olarak değişen durum.



* iktidar öncelikle gücün merkezine yerleşmiş terk etmek niyetinden uzak erk sahibi olduğundan karşı ataklar ve hatalara karşı savunmayı sürekli yaşadığından dolayı tekdüze bir hale bürünür. tekdüzelik durağanlığı, durağanlık ise gerçek amaçtan uzaklaşmayı, yoldan sapma, uzaklaşmada -mesafeye bağlı olarak- yozlaşmayı beraberinde getirir.







tepenin savunucusu iktidar sahibi ortak fikirde buluşup verimli olanı uygulamak taraftarı değildir çoğu durumda. bu ortak değer oluşturma eyleminin erke zarar vereceği feodal düşüncesi ile kendi doğrusunu yaşayıp/yaşatmak konusunda elindeki güce başvurarak yozlaşmanın sınırlarını genişletir, bu genişlik tepenin yamaçlarına kadar ulaştığında yamaçta ikamet edenler çözümden uzak bu jakoben tutum karşısında iktidar tarafından küçük isyan kabul edilecek taleplerde bulunurlar. talepler genel olarak sulh ve sulhtan doğacak artı-katma değerlerin binası için ortaya çıksa da ilk olarak, bu olumlu tarzın ileride dönüşeceği durum iktidarın sadece iktidar olması dolayısıyla tepenin hakimlerine bilenilmesi hissi tepkisine dönüşecektir. birinci atakta güdülen amaç iki taraf için de doğru olanın yaşatılması-uygulanması olduğu halde daha sonra gerçekleşecek atak sahipleri çıkış noktasından uzaklaştıklarından onlar da yozlaşmış olacaktır.







her halükarda iktidar kendi tutumu üzerinden iktidarı ve muhaliflerini yozlaştırmış olur. iktidarın çözümü neden sunmadığı, uzlaşmaya neden yanaşmadığı ve muhalif çevrenin de iktidarın uygulamalarına neden karşı geldiğinin sebebi ilerde unutulacaktır.







yukarıda bahsi geçenler bu coğrafya yaşayanlarının oluşturduğu ortak karma kültürün iflah olmaz görüntüsü veren nişanesidir. güce ve gücün karşısındaki gücü eline almak ya da güçle uzlaşmak taraftarı kişilerin savaşının evriminin varış noktası: ne idüğü belirsiz bir iktidar ve onun karşısında bulunanların ayrı ayrı cephelerde verdiği savaştır. adamın biri bir şey demiş bir zamanlar: "türk'ün derneği olmaz."



* türkiye'ye baktığımızda, somut tahlil açısından haklılığı olan bir durumdur...







misal, son yıllarda:









refah partisi iktidara geldi: türkiye'ye şeriat mı geldi? hayır...



demokratik sol parti iktidara geldi: türkiye'ye sosyalizm mi geldi? hayır...



milliyetci hareket partisi koalisyon ortağı oldu: türkiye'de yeniçeriler mi dolandı? hayır...







şu sıra, ak parti hükümette. türkiye'ye şeriat mı geldi yine? hayır...







...



oysa insanlar, belli bir özlem için oy atmaktalar ve her seferinde onların bu özlemleri gerçekleşmemekte... neden?







türkiye'de partiler üstü bir ideoloji vardır ve bunun adı da devlettir resmi ideolojidir. bu ideoloji, ne halk dinler ne de siyasal parti dinler...







demek ki, değişim oy atmak ile olmuyormuş..







peki...







o halde, iktidar, iktidara getireni



* de iktidara geleni de yozlaştırır.







peki, kim bu düzeneği kuran?. e onu da düşünen bulsun...



* başlıkta anlatılmak istenen şey iyi, karakterli, kişilikli, dürüst, vs. insanların iktidarın verdiği güç ile değişmesi, yozlaşması, kendinden ödünler vermesidir, zaten karaktersiz olanların yozluğunu sağlayan ise iktidarın avantajları değildir.



onlar hiçbir zaman "yapabiliyorum, öyleyse neden yapmayayım?" sorusuna cevap veremezler. hatta Böyle bir soru akıllarına bile gelmez.







"iyi insanlar erdemi sevdikleri için kötü şeyler yapmaktan nefret ederler. Kötü insanlar ise cezalandırılmaktan korktukları için kötü şeyler yapmaktan nefret ederler."



- horace -







sıradan insanların



* kötü şeyler yapmasını engelleyen çeşitli kontrol mekanizmaları vardır. kanunlar bu işe yarar, neyin iyi neyin kötü olduğunu belirler ve bir dizi yöntem ile toplumun bunları yapmamasını sağlamaya çalışır, yapanları cezalandırır, vs.



ancak her kanunun bir arka kapısı bulunur



* , hiçbir gözetleyenin olmadığı, olamayacağı yerler her zaman olmuştur, olacaktır.







rüşvet alan bir kişi için kanun gücü çoktan atlatılmış bir kontrol mekanizmasıdır.



Burada başka şeyler devreye girer. Mesela din bunlardan biridir. insanların kötü şeyler yapmasını ilahi bir varlığa verilecek hesap gününün geleceğine dair bir inanç ile engellemek oldukça başarılı bir yöntemdir ama burada da insan kontrol edildiğini, izlendiğini hissettiği



* için iyi davranır. Eğer günün birinde ilahi bir varlığa verilecek hesabın geleceği veya hayatınızda yaptığınız kötülüklerin bir sonraki yaşamınızı köpek olarak geçirmenizi sağlayacağı türevi bir inanca sahip değilseniz bu mekanizma da sizin için geçersizdir.



eğer böyle ise rüşvet yiyecek kişinin bunu yapmamasını sağlayacak hiçbir kontrol mekanizması kalmamış demektir. işte elimizde kalan Bu son küme en kişiliksiz ve en karakterli insanların bir arada bulunduğu yerdir.







insanın kendi ahlaki değerleri olup olmaması, karakterinin gelişmişliği işte burada devreye girer. Artık hesap verilecek bir merci yoktur ama insanın kendine, karakterine yakıştırdığı sıfatlar, hayatına, var oluşuna biçtiği değerler vardır



* .



onur gibi, şeref gibi, dürüstlük gibi, iyi biri olmak gibi, kimseye zarar vermeme prensibini benimsemek gibi, kendi inanmasa bile başkalarının değerlerini çiğnememek gibi, insanların mülklerine müdahale etme fikrini bile zararlı bulmak gibi, diğerlerine saygı göstermeyi bir zorunluluk değil bir gereklilik olarak algılamak gibi...



bunlar insanın tek başına kaldığında bile kötülük yapmasını engelleyen kabullerdir. Ne yaptığı Kimsenin bilmesine de gerek yoktur, kendinin bilmesi yeterlidir.







ama kişi için 'iyi biri' sıfatı olunan bir durum değil de oluşturulan bir imajdan ibaret ise o imajı gözleyecek kimsenin olmadığı yerde kötülük yapmasına engel olacak hiçbir kuvvet de kalmamış demektir. sadece uygun yer ve zaman sorunu vardır. imkanlar elverdiği sürece her yola başvurulabilir.







"Ahlaki duygular doğuştan gelmez, sonradan kazanılır."



- john stuart mill -







terapiye gidip yaptığınız bir kötülüğü anlattığınızda hiçbir psikolog "yaptın çünkü kişiliksizsin!" demez en fazla hıımm layıp pişman olup olmadığını sorar ama karakter gelişimi psikolojinin ana inceleme alanlarından biridir.



Bu gelişimde çevresel faktörlerin etkisi yadsınamaz ancak ne yazık ki hiçbir dışsal etki insanın neden omurgasız, karaktersiz, kötü, vs. biri haline geldiğinin açıklamasını yapamamaktadır.



Aynı koşullarda büyüyen, aynı şeyleri yaşayan ikizler bile farklı kişiliklere sahip olabilmektedir. ister bunu ufak biyolojik farklara bağlarsınız, ister bilinç altına veya başka bir cevap bulmaya çalışırsınız ama şu bir gerçektir ki bu alandaki determinist yaklaşım tam anlamı ile patlamıştır.



"her insan ozunde iyidir." palavrasını çürüten de filozoflar değil hayatın kendidir.







insan olmanın sadece belli bir biyolojik türe ait olma değil de bazı ahlaki değerleri taşıma anlamına geldiğini düşünüyorsanız Var oluşunuzun temelindeki harca bazı ahlaki tercihleri, değerleri, tavırları katarsınız ve bu yapıyı ayakta tutan sizin sahiciliğinizdir.



Eğer bu değerler Modaya, çoğunluğa, topluma, egemenlere, ona, buna uymak veya yaranmak için takınılmış etiketlerden oluşuyor ise yani beş para etmez muhteviyatınızı saklamaya yarayan kaplamadan, üzerinize çekilmiş bir ciladan ibaretler ise bilin ki bu sahteliğin sağladığı imaj sahiliğin verdiği onurun yanına bile yaklaşamaz.







Aslında ahlaki değerlerin hiçbiri evrensel veya bilimsel değildir. insan öldürmenin kötü bir şey olduğunu ön kabuller olmaksızın kim ispatlayabilir? veya hırsızlık yapmanın ya da yalan söylemenin zararlı olduğunu nasıl kanıtlarsınız? Diğerlerine de en az kendin kadar saygı gösterilmesi gerektiğini kim söylemiş?







bunlar tamamen felsefi-ahlaki kabullerdir. Bazıları toplumsal hale gelmiştir, bazıları içselleşmiştir, bazılarına sadece kontrol edilindiği için uyulur, vs.



insan tek başına kaldığında ise bu kontrollerden azaddır, yani değersizler için artık her şey mubahtır.







"Sadece tek bir kategorik zorunluluk vardır ve o da şudur: Yalnızca evrensel bir yasa olmasını isteyebileceğiniz bir maxime



* göre hareket edin."



- immanuel kant -







Şimdi adını hatırlayamadığım bir bilim adamının insanlardaki karakter gelişimini inceleyip vardığı sonuçlar da buna benzerdir.



Bazıları din sayesinde iyi biri olur, bazıları toplum baskısı, bazıları kanunlar, cezalar vs. Bazıları ise öyle olmasını istediği, onun doğru olduğuna inandığı için iyi olmaya çalışır. Onların içselleşmiş ahlaki değerleri vardır der ve toplumunun ufak bir azınlığını oluştururlar.







Ne yazık ki diğerleri çoğunluktadır. Ailesinin üyelerini stasi'ye ihbar edenler, hapse girmemek için dostlarını ispiyonlayanlar, normalde ırkçı olmamasına karşın çoğunluğa uyup hitler'e bağlılık yeminleri eden çoğunluklar, farklı görüşten oldukları için karşısındakinin ölmesinde bir beis görmeyenler, savaş dönemindeki karışıklıklardan yararlanıp komşusunun malını gasp edenler, yetkisini kötüye kullanarak kuralları ihlal edenler, kişisel çıkar sağlamaya çalışanlar, vs...







Bunlar kişilik zaaflarıdır ve her tarafta bu karaktersiz, ezik, zavallıları görebilirsiniz.







Birçoğu bu kişiliksizliklerini büyük değerlere sığınarak örtmeye çalışır, nerede yüce değerlerden bahsediliyor, büyük laflar ediliyor ise orada en azından bir kaç karaktersiz bulabilirsiniz.



gizlenmeye çalışırlar, pisliklerini örtmeye çalışırlar, başlarını yastığa koyduklarında zavallı hayatlarını, sefil karakterini değil o sığındığı değerleri hatırlamak isterler.







Bazılarında vicdan devreye girer, boğar insanı, yanlış yaptığını, kötü olduğunu hatırlatır durmadan.



Ama vicdan denen şey de ahlaki değerleri olan insanlara hastır. Ahlakı olmayanın vicdanı da olmaz, ahlakı olmayanın utanması da olmaz.



zira bir şeyin yanlışlığını kabul etmemiş birine onun yanlış olduğunu hatırlatmanın hiçbir anlamı yoktur.







Evet iktidar büyük bir sınavdır ve çoğunluk bu sınavda başarısız olur. sürdüremez. Zayıftır, değerleri oturmamıştır, güç eline geçince hepsini kaybeder, şapşallaşır, bazı şeylerin neden yapılmaması gerektiği unutur, yapabiliyor olması yapması için yeterli sebep haline gelir.







bazılarının ise böyle değerleri, dolayısıyla dertleri zaten yoktur. Onlar için Güce kavuşmaları sadece yapabileceklerinin sayısının artması anlamına gelir.







bu sadece iktidar bağlamında ele alınacak bir şey de değil.



cep telefonunuzu çalan birini affetmek, polise teslim etmek veya ağzını burnunu kırmak hatta öldürmek arasındaki tercihleriniz, paranız olmadığı için sevmediğiniz bir işe girmek veya hırsızlık yapmak gibi seçimler değerleriniz açık ifadesidir.







"Başkalarına kendine davranılmasını istediğin gibi davran."



- domingo de banez -







iki kişi, birinde silah var. kullanmaması için mantıklı



* bir neden gösterebilir misiniz?



gösteremezsiniz!



kullanıp kullanmaması tamamen o kişinin karakteri ile, değerleri ile alakalıdır. Kişiliksiz biri için, değersiz bir zavallı için kullanmamanın hiçbir mantığı olamaz.







tabii kötülük ile kişiliksizlik, değersizlik, onursuzluk aynı şeyler değildir. Daha da çoğaltabileceğimiz bu sıfatları genel bir kötü şemsiyesi altına soksak da arada çok önemli farklar vardır. kötülüğün karşılığı karakterlilik olmadığı gibi eşiti de onursuzluk değildir.



belki de lawful, neutral ve chaotic önsıfatları bu farkı yeterince açıklıyordur.







Acaba neden amerikan popüler kültüründe kötü deyince akla hitler değilde nixon gelir?







bunun nedeni hitler'in ne kadar kötülük yapmış, dünyaya ne kadar acı vermiş olursa olsun bunların hiçbirini gizlice yapmamış olması olabilir mi?







Hitler'in her yaptığı alman devletinin kayıtlarında, resmi belgelerinde vardır. Savaşın bitişi ve Almanya'nın işgaline kadar bu belgelere dokunulmamıştır bile. sadece artık savaşın kesin kez kaybedileceği anlaşıldığında bir imha operasyonuna başlanmıştır.



Çeşitli makyavelist hareketleri olsa da Hitler yaptıklarını reddetmez, iktidara gelmeden önceki ve iktidarı dönemindeki konuşmalarını dinlerseniz çok bir fark göremezsiniz.







oysa nixon yalancıdır, karaktersizdir, yaptıkları hep gizli saklıdır, o muhafazakar imajının altında dönen dolapları anlayamazsınız, iki yüzlüdür.







Bu yüzden bir Amerikalıya -eğer gözü dönmüş bir cumhuriyetçi değil ise- kişiliksizlikten, karaktersizlikten, iki yüzlülükten, içten pazarlılıktan bahsedildiğinde aklına nixon ve o pis sırıtışı gelir.







evet Tarih birçok iyi adamın iktidarda iken isteyerek ya da istemeyerek kötü kararlar aldığını anlatan hikayeler ile doludur ve fakat birçok kişiliksizin de elindeki güçleri kendi sefil amaçları için kötüye kullandığına şahit olmuştur, olmaktadır, olacaktır...







"Herkes ahlaklı olmadıkça, hiç kimse tümüyle ahlaklı olamaz."



- herbert spencer -



* ingilizce karsilayicisi "power corrupts"tur. yalniz isin ilginci corrupt fiilinin nesnesinin ne oldugunun cok da acik olmayisidir. bu lafi "guc/iktidar yozlasir" veya "guc/iktidar yozlastirir" seklinde cevrilmesi mumkun yani. her halukarda sonuc ayni aslinda ama o sonuca gidis sekilleri farkli. guc yozlastiriyorsa, burada suc eline guc gectiginde yozlasiveren insandadir cunku direnci yoktur yozlasmaya karsi koyamiyordur. diger yandan, guc yozlasiyorsa sorun sistemdedir, o gucu yozlasmayacak sekilde kontrol altina almadigi icin. birinci durumda bir nebze umit vardir: yeterince direncli insanlar cikabilir. ama ikinci durumda umit yoktur: kim olursa olsun zaten yozlasacak gucun girdabinda yokolacaktir.

 

 

Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın

Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu

Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir?

Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz.

Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım?

Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.

25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz.

bluemoon24 isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


iktidar yozlastirir

Serbest Kürsü ve Sözlük iktidar yozlastirir Konusunu hayatimdegisti.com Konuğumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaşamınızı hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanız mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD tıklayınız * rahmetli lord acton'un ünü kendini aşan sözü. tamamı şu şekildedir: "iktidar yozlastirir, mutlak iktidar mutlak sekilde yozlastirir." farazi vakialar ile en basit şekilde örneklendirmeye çalışalım. case-1: * misal hayali bir sözlükte * bir konuda bir tartışma çıkmış iki yazar ...

ayrıca bu konularda arama yapan konuklarımız var Sözlük telkin cd indir izle İstanbul Sözlük nerededir kimdir Sözlük çekirdek inanç temizliği İzmir bursa Sözlük hipnoz Sözlük olumlama seminerleri eğitimi çaresi tedavisi Sözlük hakkında bilgi bilinçaltı telkin cd telkin mp3 Sözlük kuantum düşünce kitap haberi


WEZ Format +3. Şuan Saat: 07:42 AM.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.