Geri git   Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri > Hayatım Değişti Klubü > Serbest Kürsü > Sözlük

Uyarılar

Sözlük Nedir,Kimdir,İngilizcesi,Türkçesi,Nerededir,Hayatı,Anlamı,neden,sadece,anlamı,kullanımı,çeşitleri türkçe sözlük, sesli sözlük, ingilizce sözlük, türkce sözlük, almanca sözlük, moonstar sözlük, eng sözlük, fransızca sözlük, turkçe sözlük, tükçe sözlük, sözlük türkce, sözlük türkçe, hollandaca sözlük, pratik sözlük, türçe sözlük, rusça sözlük, redhouse sözlük, inglizce sözlük, sözlük almanca, turkce sözlük, rusca sözlük, ingilzce sözlük, babylon sözlük, bedava sözlük, sözlük sesli, mtu sözlük, sözlük indir, çeviri sözlük, teknik sözlük, italyanca sözlük ispanyolca sözlük, zargan sözlük, sözlük indirme, fransizca sözlük, dil sözlük, yunanca sözlük, japonca sözlük

devlet üniversiteleri paralı olmalı

Serbest Kürsü ve Sözlük devlet üniversiteleri paralı olmalı Konusunu hayatimdegisti.com Konuğumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaşamınızı hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanız mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD tıklayınız devlet üniversitelerinin de diğer üniversiteler gibi paralı olmasını ve herkesin üniversiteye gitmemesi gerekliliği masalını anlatan akp hükümetinin göreve getirdiği yeni yök başkanı yusuf ziya özcan'ın mükemmel buluşu. bu noktadan sonra söyleyecek çok şey vardır ancak hani derler ya kelimeler kifayetsiz ...

ayrıca bu konularda arama yapan konuklarımız var Sözlük telkin cd indir izle İstanbul Sözlük nerededir kimdir Sözlük çekirdek inanç temizliği İzmir bursa Sözlük hipnoz Sözlük olumlama seminerleri eğitimi çaresi tedavisi Sözlük hakkında bilgi bilinçaltı telkin cd telkin mp3 Sözlük kuantum düşünce kitap haberi

devlet üniversiteleri paralı olmalı

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 13-01-2009, 04:52 PM   #1 (permalink)
Albay
 
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 432,578
Tesekkür: 0
429 Mesajinıza toplam 518 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
bluemoon24 is an unknown quantity at this point
Standart devlet üniversiteleri paralı olmalı

devlet üniversitelerinin de diğer üniversiteler gibi paralı olmasını ve herkesin üniversiteye gitmemesi gerekliliği masalını anlatan akp hükümetinin göreve getirdiği yeni yök başkanı yusuf ziya özcan'ın mükemmel buluşu.



bu noktadan sonra söyleyecek çok şey vardır ancak hani derler ya kelimeler kifayetsiz kalıyor diye bu da onun gibi birşey.öğrencileri rant kapısı olarak görmeyi mi,asgari ücrete yaptıkları zama karşılık halka elektrik zammı olarak geri dönmeyi mi sayalım yoksa devletin kurumlarını pazarlamayı misyon seçtiklerini mi?en sonunda da insanların sosyal haklarını ellerinden almaya başladılar.



parası olmayana da burs verilecekmiş okuyabilsin diye sonra da geri ödenecekmiş işe girdikten sonra.herkes üniversiteye gitmeyecekmiş.gitmeyenler ara eleman olarak çalışacakmış böylelikle istihdam sorunu çözülürmüş.ya bunu söyleyen bizim kahveci ahmet abi olsa güler geçerim ama yök başkanı sıfatında birisi söylüyor.inanılacak gibi değil.parası olan zaten basıyor parayı barajı zor bela geçen çocuğunu doktor yapıyor.bırakın bizlerle uğraşmayı parasız olan biz halk,türkiye adına birşeyler yapalım da sizler göğsünüzü gere gere dolaşın.



yıllık 2 bin ytl gibi bir paraya 5 yıl ödemesiz üniversite okuyun deniyor, belki ciddiyetle ele alınsa olabilir. ancak yöneticilere güven yok . mesela bu 2 bin ytl nin borç kapatmak için hazineye aktarılmayacağı, üniversitelere araştırma bütçesi olarak verileceği, garanti altına alınsa yıllık üniversite ödenekleride arttırılsa, okullarda yapılan ar-ge çalışmalarına el sürülmese öğrencilere ağırlığı olmayabilir. zira koskoca alman hükümeti-ki bu koskocanın anlamı sosyal devlet konusunda almanların aşmışlığından ileri gelir- 2 senedir öğrencilerinden 1200-1500 euro civarında para almaktadır. bunun sebebi okulların kendi ayakları üzerinde durmasını sağlamk araştırma bütçelerine ek kaynak yaratmaktır.



belki bazı arkadaşlar tepki gösterecek ancak okulların durumuda ekonominin halide ortada 40 bin meslek liseli işçi aranıyor ortada işçi yok. herkes doktor mühendis olmak için kasıyor ama bu mümkün değil.okullardaki araştırmalara muhtacız sanayi ve endüstiriyel gelişmeler bize bunu zorunlu kılıyor.



bu arada akpli değilim,işim gücüm olmaz ama doğruya doğru.

yök başkanımız prof. dr. yusuf ziya özcan'ın akıllara zarar açıklaması..nasıl bir zihniyetin ürünü olduğunu kanıtlıyor, hem paracı hem gerici. işte akp'nin muhalefet bilinci, ondan ilericilik adına medet umanlara gelsin bu haber..



http://www.milliyet.com.tr/...



adamlar para para diye delirmek üzereler. türkiye bu kadar esnaf bir hükümeti asla görmemişti. bir hükümet bu kadar mı 'sosyal devlet' karşıtı olur, hayır zaten özal yıkmıştı, bunlar geriye kalan üç beş hatırasının da içine etmekte kararlılar..

devlet üniversiteleri paralı olmalı tabi ki, paralı olmalı ve gitmek isteyenlere burs verilmelidir. burs verirken öğrencinin çok çalışkan olanları seçilmeli ve bu seçimde mümkünse ideolojik olarak duyulan yakınlıklar ya da muhtelif evlerden gelenler kesinlikle dikkate alınmamalıdır. bu şekilde üniversitelerimiz çalışkan ve başarılı öğrenciler ile dolu bir ilim irfan yuvasına dönüştürülmelidir.



beni bile paranoyak yaptınız mınakoyim.

http://www.milliyet.com.tr/...



haberin kaynağı milliyet olunca yorum yapmadan iki defa düşünüyor insan. bazen ağızdan çıkan ile gazetede çıkan arasında ciddi farklar olabiliyor çünkü. yine de:



diğerlerini, yüksek teknik okullara ve yüksek meslek yüksekokullarına yönlendirmek. ara elemana ihtiyaç var. istihdam sorunu çözülür.



çok doğru, bu fikre katılmayacak kimse bulamazsınız herhalde. peki ama nerede bu teknik okullar? durumları nedir? ve esas olarak, bunun üniversitenin paralı hale getirilmesiyle ne ilgisi var?



okullar bedava. hiçbir yerde görülmemiştir.



burada bir yanlış anlama veya yanlış aktarma olmalı. koskoca profesörün böylesi bir maddi hata yapabileceğine inanmıyorum.



üniversiteleri paralı yapalım, ihtiyacı olana burs verelim.



tartışılmadan peşin peşin reddedilecek bir fikir değil aslında. şu anda da vakıf üniversiteleri ve kimi özel üniversiteler tarafından uygulanan bir sistem. o halde tartışalım.



vakıf üniversiteleri bu sistemi uyguluyorlar. öğrencilerinin çoğundan oldukça yüksek öğrenim bedelleri talep ederken, ekstra başarı gösteren bir grubun öğrenim giderini kısmen ya da tamamen kendileri karşılıyorlar. bu bursların geri ödemeli olanları olduğu gibi, hibe niteliğinde olanları da var. ancak bu üniversitelerin arkalarında gayet kuvvetli vakıflar veya özel şirketler var, mevcut öğrenim harçları da yüksek, buna rağmen çok küçük bir azınlığa burs verebiliyorlar. siz üniversiteler kendi ayakları üzerinde dursun. diyorsunuz demek ki nihai amacınız devlet ödeneğini kaldırmak böyle anlaşılıyor. bu durumda gerçekten de her ihtiyacı olana burs, yardım, katkı sağlayabilecek misiniz? sağlayacaksanız şunu merak ediyorum, tam olarak ne kadar bir harçtan söz ediyoruz?



yurt çapında tüm öğrencileri paralı ve burslu diye ikiye ayırmaktan söz ediyorsak, bunun adı sınıflı bir öğrenci toplumu yaratmaktır. zaten silahlı-silahsız müdahalelerle tarumar edilmiş üniversite toplumunda bir de ekonomik sınıflar oluşturmaya ihtiyacımız var mı gerçekten?



başbakan daha geçen sene elli iki adet yeni üniversite açmaktan söz ediyordu. şimdi siz diyorsunuz ki herkes de üniversiteye girmesin canım. siz aranızda hiç konuşmuyor musunuz allah aşkına birlik ve beraberliğe ihtiyacımız olan şu günlerde?

harika uygulama. bir de gelmiş herkes için eşit ve parasız eğitim! diyorsunuz. hayret bir şey. bedava okul mu olurmuş? eğitim sadece parası olanların hakkıdır, öyle her kendini bilmez okuyup adam olamaz. bu ülkede statü farkı diye bir şey var. bir çocuk akıllı ve çalışkan bile olsa parası yoksa okuyamaz, okuyup napacak! tarlada çalışsın işte. temiz.
herşeyi bir yana bırakıp yök başkanının mantığıyla yola çıkarsak yani tamam ara eleman yetiştirdik ve sektörün bu yöndeki açığını kapatarak kaliteyi arttırıp bu yönde bir istihdam yakalamak istedik iyi de zaten para kazanamayıp,iflas eşiğine gelen sektörlerin hali ortadayken,özellikle turizm,otelcilik,restorancılık,üretim sektörü,gıda,sağlık gibi kalifiye elemana verecek parası olmayan ucuz işçi ve personel peşinde olan temel sektörler bu eğitimli elemanların yükünü nasıl karşılayacak ve diyelim ki devlet universite okuyana burs verdi ve 5 yıl sonra geri ödeme imkanı sağladı ki bu burs değil borç olacağından çok da birşey farketmemekle beraber doktorun,mühendisin bile aç gezdiği ülkemizde hangi kazancın tasarrufuyla bu geri ödeme yapılacak?yeni doktor olmuş birinin,öğretmenin,avukatın,mühendisinin kamu sektöründe ki net maaşı nedir?diyelim ki en iyisinden 1000ytl maaş alan doktorumuzun eşinin de doktor olması ve 1000 ytl almasını da varsayarsak 2000ytl ile 1 aylık ortalama bir ev kirasına istanbul'da aidat gideri falan dahil en az 800ytl vermiş olsa,500ytl elektrik,su,doğalgaz,telefon ve ulaşım masraflarını karşılasa,400ytlye karnını doyursa geriye kalan 300ytl den mi kesinti yapılacak?peki bu insancıklar bu en olumlu şartlara rağmen nasıl birikim yapacak?nasıl eğlenecek?nasıl çocuk sahibi olacak?nasıl mutlu olacak?sorun çözüldü mü şimdi?ayrıca bakın şartları hep olumlu tutup bütün üniversite ve meslek lisesi mezunlarına iş buldum farkında mısınız?melek gibi insanım ben ya...ayrıca zaten sigara da yasak sakın doktor halleriyle sigara içmeye kalkmasınlar ne paraları yeter içmeye ne de mazallah hastalansalar doktor bile olsalar ilaç alamazlar bakın sağlık devrimi! ile alakalı haberde ne diyor hastanelerin yatan hastaların ilaç ve tıbbi malzemelerini temin etmesini öngören tebliğ uygulanamadı. üniversite hastaneleri krizde bazı tıp fakülteleri hasta kabul edemiyor, birtakım ameliyatlar da durdu

not[img]/images/smilies/redface.gif[/img] kadar iyimserim ki bayanların çalışmaması gerektiğini 9 nefsi olduğunu eşini aldatacağını unuttum aha şimdi bir de avukat,mahkeme masrafları çıktı başımıza...

ırmakları bile özelleştirmeyi ciddi ciddi düşünen bu hükümetten beklenecek bir eylem.ama benim bildiğim hali hazırda zaten harç adı altında bütün üniversite öğrencilerinden belli bir miktar para alınıyor.yok ben mezun olduktan sonra bu sistem değiştiyse bilemem.yani bütün devlet oklulları zaten paralı.sanırsam muhterem yök başkanının isteği bütün devlet okullarının da harç bedellerini vakıf üniversiteleri gibi yıllık 8.000ytl-14.000ytl sınırına çekmek.şimdi biraz ağzımı bozcam ama olsun...lan bu memlekette halkın yüzde sekseni bu parayı bir yılda kazanamıyor nasıl okutacak çocuğunu.kredi vercekmiş de sonra ödeyecekmiş bak sen sanki üniversiteden mezun olan her insan çuvalla para kazanıyor.oldu a.k. tövbe tövbe...

öyle bir temel üzerine kurulmuş ki bu ütopik cümle, duyan da elini kolunu sallayan üniversiteye kapak atıyor sanacak.



efendiler! bu ülkenin çocukları yıllardır elini kolunu sallayıp adım atmıyorlar o okullardan içeriye, bu gençleri taa ilkokuldan başlayan bir süreç içerisine sokuyorsunuz zaten, insanlar lise döneminde yıllarını dersanelerde geçiriyorlar, çözdükleri test kitaplarının sayısını kendileri bilmiyorular. sen ne kolaylığından bahsediyorsun be? paralı olacakmış! bu devlet her ne kadar pek göremesek de sosyal bir devlettir sayın yök başkanı. ne amerika ne de birçok örneğini gördüğünüz paralı eğitim veren ülkelerden değil. lan insanlar harç'a karşıyken sen çıkıp özel üniversite mantığına geçelim diyorsun. aklını mı kaybettin?



eğitim bir haktır. bugün üniversitelerin hepsini paralı yapan, yarın ilkokula da aynı sistemi getirir. orada da ilkokulu bitirdikten sonra çocuklar sakız satar krediyi öder dersiniz. yaparsınız biliyorum.



belki alakalıdır

ekleme: ara eleman yetiştirmek için bulduğun çözüm buysa ben bir şey demiyorum.

bedava olduğunu kim söyledi diye sormak icap eden taleptir.
kesinlikle doğru bir önermedir. devlet üniversiteleri kar gibi amaçlar gütmeyebilir, fakat tabii ki her hizmetin bedelini o hizmetten yararlanan kişinin ödemesi gerekir. bu yüzden bugünkü harç paraları olması gerektiği gibi kar olmaksızın eğitimin tam bedeline yükseltilmeli ve üniversite eğitiminin bedeli o eğitimle sonradan para kazanacak olan kişilerin sırtına yüklenmelidir. üniversite, toplumda fırsat eşitliğini sağlayan değil bozan bir yapıdır. çevrenizde de görebileceğiniz ve bir çok araştırmada da ortaya çıktığı gibi isterse tüm üniversiteler ve tüm liseler bedava olsun, üniversiteye giriş sınavlarında zengin-eğitimli veya orta sınıf ve eğitimli ailelerin çocuklarının oranları fakir ailelerin çocuklarının başarı oranlarına göre çok daha fazla olmaktadır. yani gerçekte tam tersine üniversite eğitiminin bedava olması, sadece orta sınıf ailelerin sübvanse edilmesi ve mevcut düzenin daha da keskinleşmesi sonucuna varmaktadır. bu iş aslında orta gelirli grupların 3. ve en geniş grup olan fakirleri bahane ederek üniversite eğitiminin masrafını 1. grup olan zenginlerin üzerine yıkma çabasıdır. değişim orta ve üst sınıflar arasında yaşanmakta ve en alttaki insanların fakirlikleri buna alet edilmektedir. bir hizmetin bedava olması o hizmetin herkes tarafından kullanılabileceği anlamına gelmez. bedava olan hizmetler için de ön şart o hizmetlere ulaşabiliyor olmaktır. kaportacı çocuklar ortaokul okuyamazken ve bir de ücretlerinden vergi öderken, memur aileleri tarafından liseye kadar çok da güzel finanse edilen, dersaneye gönderilen çocukların üniversite eğitimi, o yaşlarına gelmiş ve hala da prodüktiviteye en ufak bir katkı yapmamış olmalarına rağmen o ödenen vergilerle karşılanmaktadır. üstelik bu kişiler aldıkları eğitimin bedelini sonradan ödemeyi bile reddetmektedirler. bu gelir dağılımını bozmuyorsa, fakirlerin durumunu kalıcılaştırmıyorsa ne kalıcılaştırıyor?

ilkokul mezunu bile olmayan insanların toplumda varolması sadece kendilerine değil toplumun diğer bireylerine de çeşitli zararlar verir, en basit işbirliği imkanlarını bile kısıtlar. ilkokul mezunu olmanın bireyin kendisine faydası olduğu gibi topluma da faydası vardır. bu ikinci fayda da gayet büyüktür. bu yüzden devletin ilkokul eğitimini vermesi normaldir, fakat eğitim basamaklarında yukarıya çıktıkça fayda bireyselleşir, üniversite eğitiminin bireysel faydası ise toplumsal olandan çok daha fazladır ve bu da üniversite mezunlarına ayrıcalıklı yüksek maaşlar ve yöneticilik pozisyonları için her anlamda aşılmış bir eşik olarak geri döner. bu yüzden üniversite eğitiminin hala devlet bütçesinden karşılanması kabul edilemez ve gelir dağılımını da son derece eşitsizleştirici, eşitsizliği kalıcı hale getirici bir tutumdur.

devletin amacı insanların önlerindeki fırsatları arttırmak ve eşitleştirmekse yapması gereken ilkokul 4. sınıf olan ortalama eğitim seviyesini arttırmaktır. senin çoğunluk vatandaşların para ayıramadığın için ilkokul 4. sınıfı bitirememişlerken sen ayırabildiğin parayı da lise mezunlarının daha yüksek eğitim almasına harcarsan bu, fırsat eşitliğini arttırmaz azaltır. bu kadar basittir bu olay, üstelik o kişilere zaten ihtiyaç olmadığı da bütün istatistiklerdeki üniversiteli işsiz rakamlarından belliyken.



yök, yaklaşık 96 bin öğrencisi ve 8 bine yakın öğretim elemanı bulunan vakıf üniversitelerini masaya yatırdı. hazırlanan rapora göre, gelirlerini öğrenim ücretlerinden temin eden vakıf üniversitelerinin birçoğu, öğrenci başına harcamada oldukça cimri.

2006 yılında 25 vakıf üniversitesinde inceleme yapan yök, bu kurumların birçok konuda yetersiz olduğunu ortaya koyan bir rapor hazırladı.



rapora göre, tüm üniversitelerin yüzde 30unu oluşturan vakıf üniversitelerinde, yükseköğretim öğrencilerinin ancak yüzde 5.8i kayıtlı. bunların da yüzde 40ı da yeditepe, bilkent, başkent ve istanbul bilgide toplanmış durumda. güçlü bir vakıf tarafından kurulmayan üniversiteler, öğrenciden aldığı ücretle yaşıyor ancak öğrenci başına çok az harcama yapıyor. vakıf üniversiteleri arasında öğrenci başına harcama bakımından tam 12 kat fark var. örneğin, sabancı üniversitesinde öğrenci başına 30 bin ytl harcanmışken, beykent üniversitesinde öğrenci başına harcama sadece 2.611 ytl. oysa sabancı üniversitesi toplam gelirinin yüzde 26sını, beykent ise yüzde 87sini öğrenci gelirlerinden elde etti.rapora göre nitelikli öğretim üyelerine tatmin edici ücretler veremeyen tam zamanlıdan çok, ücretli öğretim elemanı çalıştıran eden bazı vakıf üniversiteleri öğretim üyelerini araştırmaya yöneltmiyor, ders yüküne boğuyor. yeni öğretim üyesi yetiştirmeye kaynak ayırmıyor.devlet üniversitelerinde öğretim üyesi başına 28 öğrenci düşerken, bu sayı kimi vakıf üniversitelerinde 36yı buluyor. bu da eğitimin kalitesini bozuyor.yök, giriş puanıyla ilgili eleştirilerde bulunuyor. vakıf üniversitelerinde aynı fakültenin ücretli bölümlerine düşük burslu bölümlerine yüksek puanlı öğrenci alınması verilen eğitimi ve mezunların kalitesini tartışmalı hale getiriyor.

http://www.ntvmsnbc.com/...





evet paralı okulların öğrenciye harcamadığı,araştırmaya,bilime,toplumun gelişimine ayırmadığı o bütçeyi devletin öğrencilerine bırakacağını düşünenlere bir nebze olsun cevap olabilir umarım...bu durumda zamlarla,vergilerle,harçlarla,özelleştirmelerle her fırsatta kaynak yaratıp anı kurtarma telaşında olan bir ekonomi anlayışının bu kaynağı olumlu yönde kullanacağının beklenmesinde ki polyanna bakışına anlam verememekteyim...

95 de çillerin dillendirdiği, cevabını bayazıt kampüsü işgaliyle aldığı politikadır.



sıra genç nesillerde,



ferman devletin, üniversiteler sizindir.



Kaynak: İtüSözlük

 

 

Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın

Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu

Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir?

Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz.

Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım?

Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.

25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz.

bluemoon24 isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


devlet üniversiteleri paralı olmalı

Serbest Kürsü ve Sözlük devlet üniversiteleri paralı olmalı Konusunu hayatimdegisti.com Konuğumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaşamınızı hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanız mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD tıklayınız devlet üniversitelerinin de diğer üniversiteler gibi paralı olmasını ve herkesin üniversiteye gitmemesi gerekliliği masalını anlatan akp hükümetinin göreve getirdiği yeni yök başkanı yusuf ziya özcan'ın mükemmel buluşu. bu noktadan sonra söyleyecek çok şey vardır ancak hani derler ya kelimeler kifayetsiz ...

ayrıca bu konularda arama yapan konuklarımız var Sözlük telkin cd indir izle İstanbul Sözlük nerededir kimdir Sözlük çekirdek inanç temizliği İzmir bursa Sözlük hipnoz Sözlük olumlama seminerleri eğitimi çaresi tedavisi Sözlük hakkında bilgi bilinçaltı telkin cd telkin mp3 Sözlük kuantum düşünce kitap haberi


WEZ Format +3. Şuan Saat: 12:06 AM.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.