Albay
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 432,578
Tesekkür: 0
429 Mesajinıza toplam 518 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| güneydoğu sendromu güneydoğu'da savaş ortamında yapılan askerliğin,insanın tüm hayatını etkileyecek kalıcı bir tahribata yol açan olguya verilen ad.egsoz patlasa korkar,saklanacak yer ararım hala.lunaparka gitmiştim askerlik sonrası atış standlarındaki kükürt kokusu ogün bugündür uzaktan da olsa lunapark gördüğümde korkmama yol açar hala.oğlum: lunapark'a gidelim baba derse ne yapacağım bilmiyorum. yaşadığımız çevrede lunapark yok şimdilik.
tunç'un askerliği bitmişbenimse ilk iznimdi.aylar sonra savaş ortamından çıkıp insanların içine karışmanın verdiği tarif edilmez bir heyecan vardı ikimizde de. uçakla ankara'ya indikten sonra tunç:bir-iki gün ankara'da kal,babamın arabasını alırım,takılırız,sonra gidersin memlekete dedi. cazip geldi,zaten bunalmışım,sivil giyimli kalabalık görmeye susamışım...ilk gün mithatpaşa caddesinden kızılaya doğru iniyoruz,tunç direksiyonda.postaneyi geçerken ikimiz de duyduğumuz sesle kontrolu kaybettik,ben bulunduğum ön koltukta başımı eğip,önümdeki boşluğa gizlenmeye çalıştım. tunç da başını eğmiş o ara,haliyle arabanın direksiyon hakimiyetini de yitirmiş.
........herhangi bir hasar ya da kaza olmadı.araba koca caddenin karşısında durmuştu ve trafiğin o kadar yoğun olduğu o caddede ikimize de hiç birşey olmamıştı. peki ne olmuştu da biz kontrolden çıkmıştık? rabayı yolun sağ tarafına geri geri giderek park ettik,şoku atlatmaya çalışıyoruz. işte o anda bizi kontrolden çıkaran o sesi duyduk. belediyenin elemanı almış kompresörü eline kazı yapıyordu,mg3 sesine benzeyen o korkunç sesi makineden çıkartarak.
izne gelmiştim.sırtımdaki bir rahatsızlıktan dolayı askeri hastanede rontgenimin çekilmesi gerekiyordu. cadde kenarındaki hastanenin müracat kısmında sırtım caddeye dönük halde kayıt yaptırıyorum. birden, kendimi dizlerimin üstüne çökmüş,başımı ellerimin arasında buldum. sonra doğruldum,kaydımı yapan yazıcı asker bana bakıyordu şaşkın şaşkınben de ona. caddeden geçmekte olan arabanın egzos patlama sesini g3 otomatik silah sesine benzetemezmiydim yani?
bir kaç gün olmuştu biteli askerliğim. cem'i aradım,aynı dönemde yedeksubay okulunda okumuş,güneydoğu'nun ayrı yerlerinde yapmıştık askerliği. birbirimizi sağ görecek olmanın heyecanıyla bir yerde buluşacaktık:
-metro:alo! cem,hadi görüşelim oğlum,sıkıldım ben evde yaa!gelen,sarılan,okşayan..öff yaa!
-cem:tamam,nerde buluşalım?
-metro:x cafe'de.
-cem:nerden geleyim?
-metro:........?
-cem:alo! yol emniyeti alındı mı? nereden geleyim diyorum?
-metro:cem boşver,bugün olmasın.
en iyi askerimdi.bir hafta sonra bitecekti askerliği.geceleyin mevzideyiz,o'nun bulunduğu mevzi bulunduğumuz tepenin uç kısmında,bana 10-15 metre kadar mesafedeydi. bir karaltı yaklaştı. o'ydu:
-komutanım korkuyorun ben!
-saçmalama! ne korkması,git yerine!
-korkuyorum ben komutanım,bir hafta kaldı,hasan daha iki aylık,hiç görmedim oğlumu.
o'nun yanıma korkuyorum diye gelmesi en son ihtimaldi benim için,çünkü en cesur,uçarı,deli askeriydi timinbiz ondan korkardık genelde,bir çılgınlık yapar diye. çaresiz, gittim onunla birlikte, aynı mevzide,o'nunla sabaha kadar bekledim. o ne mi yaptı? sabaha kadar uyudu komutanına yaslanarak,belki de hayatının en güvenli uykusuydu bu
var olan zorunlu hizmetten dolayı öğretmen adaylarının da yaşadığı sendromdur
bir gece-sabaha karşı- askerlerimin bulunduğu mevziden bir takım sesler geliyordu. baktım,askerlerin hepsi uyanık. gelen sesi merak edip sürünerek mevziye yöneldim. mevziye varınca askerlerden birini kumanyasını açmış halde yemeğini yerken buldum.
metro:napıyorsun oğlum?
asker:yemek yiyiyorum komutanım
metro[img]/images/smilies/redface.gif[/img]nu görüyorumnezaman yemek yiyeceğinizi,uyuyacağınızı,kalkacağınızı,hatta hangi durumlarda osuracağınızi bilmiyor musunuz lan it!
asker:evet komutanım biliyorum ama,ne zaman öleceğimi bilmiyorum. onun için aç ölmek istemiyorum.
metro:bir daha tekrarlarsan seni ben vururum.
asker[img]/images/smilies/redface.gif[/img]lur komutanım.
metro:…….??
yaşanmışlıkların bıraktığı izlerin silinmemesinden, can güvenliği endişesinden kaynaklanan psikolojik bozukluktur. güneydoğudan döndüğünüzde bile üstünüzden atamazsınız. özellikle çatışma bölgelerinde bulunduysanız askerliğiniz/göreviniz bitip güvenli bölgeye döndüğünüzde bile hep bir tedirginlik içinde yaşarsınız. en ufak bir ayrıntı acı dolu anıları çağrıştırır.
30 ağustos zafer bayramında tüm halk gururla tankları ve panzerleri alkışlarken sizin kaçacak delik aramanız bu yüzdendir.
sabaha karşı buz gibi havada,kahvaltı yapmadan,sürekli ertelenen ve insanda müthiş bir stres yaratan konvoy,nihayet beni de içine alarak varacağım yere getirmişti. gelirken gördüğüm sarp kayalar,daracık yollar,zaman zaman gökyüzünü kapatan dağ sırası gözümü korkutmuş "buradan çıkış yok,buraya kadarmış,keşke ardımda bıraktığım hiç kimse olmasaydı" dedirtmişti bana için için.
aldığımız eğitim sonrası gittiğim asıl görev yerinde ilk günümdü. bana verilen askeri kıyafetleri terziye ölçülerime göre yaptırırken birden boğuk bir gürültüyle birlikte sarsıntı oldu. silahını kapan dışarı çıkıyordu. beş dakika içinde önce silah,ardından bir telsiz edindim.
bana gösterilen mevzideki yerimi aldım.zaman zaman telsiz muhaberatına katılıyor,rapor veriyordum henüz yüzünü bile göremediğim diğer birimlere.
yumurtadan çıkınca ayışığında denize yönelen karetta gibiydim,her şey birden başlamıştı.
operasyonun yirmialtıncı günündeydik.zirvelerden düzlüğe inerken tek haneli bir mezra da arama noktalarımızdan biriydi. yapılan telsiz anonsunda mezradaki evin araması görevi benim komuta ettiğim time verildi.güneş henüz doğmuştu. eve girdik. sürüsünü otlatmaya çıkaracak olan genç çoban karşıladı bizi.
metro:evi arayacağız.
çoban :arayın gomitanım
metro: sadece şüphelendiğiniz yerlere bakın,hiçbir şeyi dağıtmayın,yere atmayın.
çoban:ayran içer misin?
metro:sağol,fazla kalmayacağızsen de işinden olma sürüyü bekletme.
çoban:çay,yufka istemeyecek misin?
metro:hayır,erzağımız var,sadece su varsa eğer…
çoban:suyun altında bir de samanlık var,oraya da bakmak ister misen?
…….arama tarzım çobanın dikkatini çekmiş olmalı ki,dayanamayıp bir ara geldi yanıma:
çoban[img]/images/smilies/redface.gif[/img]rdu malı mısen gomitan?
metro:hayır,öğrenciydim,okul bitti,askerlik………
çoban:diğerlerini dışarıda bırakmandan belli
metro:…….??
çoban:gahvaltılık var,otur hele.
…….meşe odununun ateşi üzerindeki mavi çaydanlıkta demlenen çay,kaymak,çökelek,bal,yufka,ceviz…..yirmialtı gündür ağzımda hep aynı konserve tadı.
hayatımın en güzel kahvaltısı ve en önemlisi çobanın değer yargısı neticesinde ödüllendirilişim. kim dost,kim düşman hala bilemeyişim….
yıllar önce ankara'nın bahçelievler semtinde, -10 derecelik itdonduran soğuğunda,sevgilinizle yağan karın ardından buzlanmış caddede şarkılar söyleyerek yürürken,bugün benzer bir ortamda kaldığınızda terörist ateşinin başınıza çığ düşüreceği korkusunu hala yaşamanız sonucu kavramların hayatınızda anlam erozyonuna yol açmasını kimseye ifade edemeyişiniz......
sabaha karşı iki suları operasyon hazırlığı:
metro>fazladan kar elbisesi buldun mu,varmıy mış?
posta>varmış komutanım,işte bunlar.
metro>iyi de bunlar kanlı,kimin di bunlar?
posta>x……..in komutanım.
metro>hangi x…….in?
posta>hani şu götünden vurulan var ya,geçen çatışmada….şehit olan.
metro>ne biçim konuşuyorsun lan sen öyle!
posta>ama komutanım,gerçekten götünden vurulmuştu,ehihi.
metro>gülecek başka bir şey bulamadın mı? it!
posta>neye gülcez ki başka komutanım böyle bir yerde?
metro>……????
……an gelir allak bullak olur düşünceleriniz. trajedi bir anda durum komedisine dönüşür.
güneydoğu sendromu hiç geçmedi hep vardı.aslında 1992,1993 gibi sular çekilmiş gibiydi terör daha da azalmış,daha da insancıl yaşıyordu askerler ve aileleri.ama hiçbir zaman bitmemişti oradaki terör sadece bir kenara çekilmiş uygun zamanı bekliyordu.zaman geldi helikopter düşürdüler bize helikopter düştü diye yansıtıldı,zaman geldi şehitler verdik küçük bir çatışma dendi.ama öyle bir zaman geldi ki artık hiçbir şeyi saklayamaza hale geldiler...zaman geçiyor hala güneydoğu sendromu var 14 15 yıl geçti aradan değişen bir şey yok.o zamanki küçük çocuklar büyüdü şimdi biraz daha nefret dolular belki oradakilere.zamanında nice şehit verdiler,bazıları gazi oldu.her gün olmayan kollarına,bacaklarına bakıp yeniden hatırladılar olanları.bu kadar maddi ve manevi kayıp varken güneydoğu sendromu hiçbir zaman bitmez kendimizi kandırmayalım lütfen.
Kaynak: İtüSözlük Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. |