Geri git   Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri > Hayatım Değişti Klubü > Serbest Kürsü > Sözlük

Uyarılar

Sözlük Nedir,Kimdir,İngilizcesi,Türkçesi,Nerededir,Hayatı,Anlamı,neden,sadece,anlamı,kullanımı,çeşitleri türkçe sözlük, sesli sözlük, ingilizce sözlük, türkce sözlük, almanca sözlük, moonstar sözlük, eng sözlük, fransızca sözlük, turkçe sözlük, tükçe sözlük, sözlük türkce, sözlük türkçe, hollandaca sözlük, pratik sözlük, türçe sözlük, rusça sözlük, redhouse sözlük, inglizce sözlük, sözlük almanca, turkce sözlük, rusca sözlük, ingilzce sözlük, babylon sözlük, bedava sözlük, sözlük sesli, mtu sözlük, sözlük indir, çeviri sözlük, teknik sözlük, italyanca sözlük ispanyolca sözlük, zargan sözlük, sözlük indirme, fransizca sözlük, dil sözlük, yunanca sözlük, japonca sözlük

hoşçakal yarın

Serbest Kürsü ve Sözlük hoşçakal yarın Konusunu hayatimdegisti.com Konuğumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaşamınızı hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanız mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD tıklayınız deniz gezmiş'in idamını anlatan mükemmel film. başrollerini berhan şimşek , tuncer necmioğlu , tuncel kurtiz , mazlum çimen ve bülent çolak'ın paylaştığı yönetmenliğini reis çelik'in yaptığı 1998 yapımı film. film deniz gezmiş ve arkadaşlarının yakalanmasıyla başlıyor, mahkemeyle devam ediyor ve ...

ayrıca bu konularda arama yapan konuklarımız var Sözlük telkin cd indir izle İstanbul Sözlük nerededir kimdir Sözlük çekirdek inanç temizliği İzmir bursa Sözlük hipnoz Sözlük olumlama seminerleri eğitimi çaresi tedavisi Sözlük hakkında bilgi bilinçaltı telkin cd telkin mp3 Sözlük kuantum düşünce kitap haberi

hoşçakal yarın

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 13-01-2009, 07:26 PM   #1 (permalink)
Albay
 
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 432,578
Tesekkür: 0
429 Mesajinıza toplam 518 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
bluemoon24 is an unknown quantity at this point
Standart hoşçakal yarın

deniz gezmiş'in idamını anlatan mükemmel film.



başrollerini berhan şimşek , tuncer necmioğlu , tuncel kurtiz , mazlum çimen ve bülent çolak'ın paylaştığı yönetmenliğini reis çelik'in yaptığı 1998 yapımı film.



film deniz gezmiş ve arkadaşlarının yakalanmasıyla başlıyor, mahkemeyle devam ediyor ve finalde asılmalarıyla bitiyor. belgesel tadında da izlenebilecek güzel bir filmdir.

denizler'in öyküsünü anlatmada oldukça eksik kalmış bir filmdir. denizler'in mücadelesini mücadele ettikleri dönemden ayrı olarak değerlendirme çabasına girmiştir. fakat bunda bile başarılı olamamış, idam sehpasında deniz'in sarfettiği son sözlerine tam olarak yer vermemiştir.



güzel bir film. olayı tam olarak yansıttığına inanmıyorum ama yansıttığı kadarı gayet başarılı ve yeterli olmuştur bence.

filmin sonunda gözyaşlarını tutabilene aşk olsun derim..

bir dönemi anlatmasıyla sinemamızda kendisine yer edinmeye çalışan fakat sinematografik açıdan bakıldıgında büyük ölçüde eksikleri olan film.o dönemde olanlar hakkında pek fikir sahibi olmayanlara bir şeyler anlatabilir fakat o dönemi yaşayan biri, cok daha vurucu ve sert bir şekilde anlatılabilseydi keşke diye düşünmeden edemez...

olayları tam anlamıyla aktaramasa da, itiraf etmek gerekir ki dünyadan haberi olmayan çoğu insan için bu anlatım bile şimdilik yeter de artardı. umuyorum canlı kaynaklık edebilecek kimseler de hayattayken aynı dönemi yansıtan daha iyi bir film ileride çekilir.



ercen cengiz'in çok güzel bir şiir'i.





hoşçakal güneş, toprak, su, gökyüzü

demeye zamanın olursa eğer hoşçakal

gidiyorsun işte, gidiyorsun sancını yüreğinde saklayıp

resmin son karesine sığdırdığın yüzünle

aşkı, nefreti, hüzünlerini, özlemlerini de alıp

dakika, saat, gün, ay, yıl hesabını yapmadan

baharın ve kışın

hoyratça savrulan bir ömrün ardından baka baka

nihayetinde gidiyorsun, sıra senin demekki

bırakıp da gitmelerin sırası senin



bebekken, oynamak isterdin oysa bir çocuk gibi

oranı buranı kanatıp durmayacakmış gibi ağlamak

sonra da kucak kucak gülmek ağrı mağrı yokmuş gibi



çocukluğuna geldiğindeyse bıyıklılara özendin

ve sakalını kestirmeyi ilçenin biricik berberinde

yayıla yayıla berber koltuğuna aynanın karşısında

ve hatta enseni görmeyi de ne çok isterdin

berberin koltuğunda karşılıklı duran aynalarda

ölümün o donuk yüzünü kestiremezdin

hayallerinin arkasından koşturmaktan



gençliğine geldiğinde büyümek isterdin hala

hem enine, hem boyuna yarışırcasına büyümek

bundandır belki inatçılığın, kimbilir

okul yolunda yalnızlaştığın, kıkırdayıp gülmediğin bundan

çılgınlığın peşinde koşarken gözlerinin önünde yaşıtların

sen olgunlaşmayı yeğlemişcesine vazgeçtin

sorumluluklar biniyordu omuzuna bu yüzden

boyundan büyük sorumluluklar altında

ve dünyanın bitmez tükenmez o kara derdi

tepeden tırnağa sarıp sarmalıyordu seni

sense dönüp bakmıyordun bile



ne kadar da çocukcaydı yaşananlar

dünyayı sarsacak adımları öğrendiğinde

etrafında oynaşan yaşıtlarına öğretirdin

şiirleri tarardın bu yüzden, romanları...

direniş türkülerini dinlerdin gün doğarken

ve bir halkın destanını yaratan elleri okurdun

kalem tutan ellerde,

hikayelerini dinlerdin tarumar edilmiş

yaşlı kimsesiz insanların kendi dillerinden



var yok bir kaç kürsü olurdu sobanın etrafında

bir de minder dururdu odanın başköşesinde

varsa evin bir gelini yüzü tülbentliydi tanrı misafirine

erine karşı el pençe, dili yok gibiydi

yer sofrasındaki tepsiye dizili bardaklara çayı doldurduğunda

küçücük kaynına gelinlik ederken, kaynanasıyla yarışırdı arka odada

bin bir türlü haline bu dünyanın, sızlanırdın kendi kendine

bu nasıl bir dünya diye



saç, sakalın aklaşınca tümden kopar oldun gençlerden

içindeki çocuğu eze eze ne de çabuk büyüdün

çok sonradan anladın ki çocuklarla oynadığında

yetişkinler katıla katıla gülerlermiş haline

oysa sen masumane seni sevdiklerine yorardın

onlarınsa kızlarını uzak tutmak için bile olsa

özel bir çabaları olmazmış sırf bu yüzden

kızlar olgun adam istermiş köy yerinde



büyüdüm ya da olgunlaştım derken

belin bükülmüş de haberin bile yoktu senin

ya da fark etmemişsindir devranın ağırlığını

kimin aklına gelirdi ki

durmak tükenmek bilmeyen zamanın

su gibi akıp giderken avuçlarının içinden

yaşamını da beraberinde götüreceğini

ikide bir dönüp de sırtını mı yoklardı insan

hem sonrası da vardı bu gidişin

saça, sakala, bıyığa dokunmamak için

çıkarıp attığında tarağını sağ arka cebinden

ne de olsa görmüş geçmişlerdi diyordun

laf dinletmesini de bilirlerdi diye

peşlerine takılıp da gittin



bu yaşta insan dedin mi

geleceğinden kat be kat daha fazla

geçmişindeki izleri bulmaya çalışırdı her nedense

bir yerde kabullenme miydi aslında geç de olsa

gökyüzünü yakalayamama gerçeği mi

para pul, mal mülk kimin neyine artık

kavga dövüş de öyle

dargınlıkların arasında kaybolan acımtırak zamanlar da

üst üste binen gölgeler, karanlıklar, yarasalar...

sert katı sözler altında yanıp sızlanmalardan öte gitmezdi

alabildiğine yan yan bakan o bakışlar altında

gizli gizli süzmeler birikirdi iki kaşın arasında, o kadar

anlamsızmış demek, anlamsızmış

ısıran bir köpeğin arkasından taşı kavrayıp da fırlatmak



hoşçakal yağmur, hoşçakal bulut, hoşçakal su

göğün efendisi şimşekler hoşça kalın

dolu, kar, çiçekler... hoşça kalın

meyveler, ekinler, dağ - taş ve bugün de çiseleyen yağmur

ortadan ikiye ayrılan ay parçasındaki

karanlık ve aydınlık yüzleri, hoşça kalın

tomurcuğu yeni patlamış meşe

ince yapraklı salkım söğüt ağacı

ve kumsala vuran çam kokusu...



hoşçakalın edepliler, edepsizler

konuşanlar, yazanlar, çizenler

bilenler, bilmeyenler

güçlüler, zayıflar

haklılar, haksızlar

hakkını yedirdikten sonra sızlananlar

oturanlar, koşanlar, anarşiştler

hoşçakalın

hoşçakalın

demeye zamanın olursa eğer

gidiyorsun işte, gidiyorsun

arkanda bir ömür,

yarım yamalak bir hayatı alıp

gidiyorsun demek



ilk durakda kimleri göreceksin acaba

tanıdıkların mı olacak yoksa yeni yüzler mi

eşkali belirlenenler mi, maskeliler mi yine

bazılarına dosttuk, bazılarına düşman

gözlerine baka baka

diyemeden gidiyorsun demek...

diğer duraklarda sen yoksun

herşey sil baştan olacak anlayacağın

farklılıkları da ister istemez...



ama sen bir daha da gelmeyeceksin

ve bunu bile bile gidiyorsun açık kalmış gözlerle

yaşamının hiç bir evresini kendine has yaşamadan

bırakıp da gidiyorsun, öyle mi...

git öyleyse, git, gidebiliyorsan...

berhan şimşek gibi yetenek yoksunu ve kırkküsür yaşında bir adamın oynaması bir yana, denizlerin idam sehpasındaki son sözlerini sansürlemesiyle de gerçeğe uygun düşmeyen tek kelimeyle 'kötü' bir filmdir.

şarkışla'ya düşürmesin oy oyyy...

allah sevdiği kulunu oy...

gemerek'te çevirmişler

deniz gezmiş'in yolunu...

gece elmalı'da kalmış oy oyyy...

hamamcı ali'yi sormuş oy...

uzatmalı itin biri

yusuf'u gaflette vurmuş...

n'olaydım n'olaydım oy oyyy...

okur yazar olaydım oy...

deniz mahkemeye düşmüş avukatı ben olaydım...

yusuf mahkemeye düşmüş avukatı ben olaydım...



onların hoşçakal dediği yarın bu değildi ve bu olmamalıydı...şimdi gerçekten: hoşçakal yarın...

show tv'de gecenin bir yarısı rastlamam üzerine şok geçirmeme sebep olan film. olayların üzerinde ayrıntılı durulmaması ve de berhan şimşek'e rağmen o dönemi bilmeyen insanlarda bir izlenim oluşturmayı başarmıştır. ama ben hala neden devrim kelimesinin biplendiğini anlayabilmiş değilim. madem yayınlıyosun tam yayınla da takdir edelim değil mi?

yarısından izlemeye başlamış olsam da atv de gördüğüme şaşırmış olsam da beni cidden duygulandıran güzel bir film. daha iyi yapılabilir miydi?bence gerek yoktu

orta karar bir yapımcılık yeterliydi, ellerinize sağlık...

deniz gezmişin yakalanma anından itibaren idamına kadar geçen süreci anlatan , zaman zaman geri dönüşler yaparak izleyicinin o dönemin durumunu öğrenmesini amaçlamış bir filmdir..mesajı vermekte başarılı olmuştur hele filmi deniz gezmiş ve arkadaşlarının hayatını iyi bilen biriyle izlediğiniz zaman çok daha aydınlatıcı oluyor



Kaynak: İtüSözlük

 

 

Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın

Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu

Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir?

Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz.

Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım?

Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.

25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz.

bluemoon24 isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


hoşçakal yarın

Serbest Kürsü ve Sözlük hoşçakal yarın Konusunu hayatimdegisti.com Konuğumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaşamınızı hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanız mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD tıklayınız deniz gezmiş'in idamını anlatan mükemmel film. başrollerini berhan şimşek , tuncer necmioğlu , tuncel kurtiz , mazlum çimen ve bülent çolak'ın paylaştığı yönetmenliğini reis çelik'in yaptığı 1998 yapımı film. film deniz gezmiş ve arkadaşlarının yakalanmasıyla başlıyor, mahkemeyle devam ediyor ve ...

ayrıca bu konularda arama yapan konuklarımız var Sözlük telkin cd indir izle İstanbul Sözlük nerededir kimdir Sözlük çekirdek inanç temizliği İzmir bursa Sözlük hipnoz Sözlük olumlama seminerleri eğitimi çaresi tedavisi Sözlük hakkında bilgi bilinçaltı telkin cd telkin mp3 Sözlük kuantum düşünce kitap haberi


WEZ Format +3. Şuan Saat: 02:59 PM.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.