kuantum fiziği

[bluemoon24]

yalan fiziktir. zamanında bohr, heisenberg, schrödinger, pauli'den oluşan ateist bir grup bilim adamı einstein ve dirac gibi saygıdeğer bilim adamlarını da kandırarak akla mantığa aykırı böyle bir teori ortaya atmışlardır.



neymiş bir foton gözlem yapılmadan önce üstdüşüm durumunda bulunurmuş da asla hangi durumda olduğu bilinemezmiş falan filan. e o zaman siz niye üstdüşüm durumunda değilsiniz efendim? sizi bilmem ama ben kuantum değilim, çift yarıklı bir duvara doğru koşarsam da karşı perdede girişim deseni oluşturmam.



amerikan üniversitelerinde son 10 yıldır artık terkedilmeye başlanan bir teorinin en ateşli savunucuların türkiye'de olduğunu da belirtmeden geçemeyeceğim. her sene yeni bulgular kuantum fiziğinin yanlış olduğunu kanıtlıyor bize. daha görelilik teorisi ile bağdaştırmanın yolunu bulamadılar kuantum fiziğini, hala en doğrusu budur diye satmaya çalışıyorlar. evrim çürütücüleri işlerini bitirdikten sonra buraya da el atacaklar merak etmeyin.



hele einstein'ın daha sonradan pişman bir şekilde podolsky ve rosen ile tanrının zar atmadığını kanıtlamaya çalışmasına ne demeli? ne acı verici olaylardır onlar. tanrı zar atar mı hiç? bu evrene, gösterdiği düzene bakın. her şey nasıl da yerli yerinde ve olması gerektiği gibi. tüm bu evrenin big bang'ten bu yana tamamen rasgele oluşan kuantum olayları sonucunda mı ortaya çıktığını düşünüyorsunuz? cahilliğiniz inanılmaz seviyelerde beyefendi.



bütün bu kuantum fiziği karmaşası postmodern dünyanın, insanlara dayattığı yaşam biçimini destekleyecek bir dayanak bulma çabasından kaynaklanıyor. elindeki ürünü daha çok kişiye pazarlamak isteyen kapitalistler insanların nihilist, anlamsız bir dünyada yaşadıklarını düşünmelerini istiyor. sadece tüketim olsun istiyorlar. sonucun asla önceden kestirilemediği, anlamsız ve sebepsiz bir evren görüşü de tam olarak kuantum fiziğinin bize dayattığı şey. bu oyuna gelmeyeceğiz.

milyarlarca yıldızı içeren samanyolu galaksisi gibi milyarlarca daha galaksi var bu evrende. tüm bunların şaşmaz bir düzen içerisinde hareket etmesi, yıldız tozlarının bizim dünyamıza düşüp de yüzbinlerce değişik canlı türünün mükemmel bir dengede yaşadığı ekolojik sistemi ortaya çıkarması hiç tesadüf olabilir mi? kuantum fizikçilerinin iddia ettiği şey bu işte. her kuantum olayı, sonucu önceden asla ve katta bilinemeyecek bir fiziksel süreçtir, diyorlar. yani büyük patlamadan bu yana oluşabilecek trilyon üzeri trilyonlarca olası evren içinden bu evrene düşmüş olmamız sadece bir tesadüfmüş.



tanrının zar attığını iddia ediyor bu fizikçiler. akla hayale gelmeyen bir iddia. tüm ders kitaplarına kuantum fiziği'nin sadece bir teori olduğu eklenmeli, yanına da buna alternatif daha akla uygun diğer öneriler konmalı. ama konmuyor biliyoruz ki einstein bir yahudiydi, yani masondu. aynı şekilde diğer fizikçiler de masonların, aydınlanmacıların ve diğer tüm siyonist oluşumların post-modern dünya yaratmak için kullandıkları bir fizik teorisinin yandaşlarıydı.



kuantum fiziği doğru bir fizik bile değil. daha önce de belirttiğim gibi daha einstein'ın kendi ortaya attığı görelilik teorisi ile bağdaşmıyor. yani doğada olup biten olayların kuantum fiziği tarafından tam kesinlikle yansıtılmadığını biliyoruz. yanlış olduğunu bildiğimiz bir teoriyi hala böyle tek gerçek doğruymuş gibi çalışmak ve öğretmek ancak kötü niyetlilikle açıklanabilir. bu oyunun aynısını evrim teorisinde de görmüştük ama onu yıkalı çok oldu bildiğiniz gibi. sıra kuantum fiziğine de gelecek, merak etmeyin.



savunduğu değerler çok ilgi çekici ve çoğu zaman akla, mantığa uyacak şekilde olmasına rağmen bi türlü geniş bir bilgi birikimiyle inceleyemediğim, sürekli dinamik bir fiziktir.

bu fizikle uğraşan amcalar da gayet sıyırmış durumda onu da söyleyeyim...adamlar sizi tutup sikiverecekmiş gibi bakıyorlar...kaçmak lazım hemen.







aslında istatistik fiziğin bir kolu olarak doğmuştur. deney ile kuram uyuşmayınca istatistik kullanılıp, beklenen değer ölçülmeye çalışılmıştır. elektromanyetik dalgaların enerjiyi dikey değil de, yatay taşıdığı keşfedilince başlamıştır. şöyle düşünün, büyük bir dalga size çarptığı zaman mı etkisi daha fazla olur, küçük küçük bir sürü dalga art arda çarptığı zaman mı? dayandığı postülalar gözleme değil de, daha çok mantığa dayandığından feynman, kuantum fiziği öğrenilmez, alışılır demiştir. istediğiniz fiziksel değeri siz bu değeri isteyince elde ettiğinizi söyler. daha öncesi hakkında birşey bilemezsiniz. yani, diyelim ki bir parçacığı bir noktada tespit ettiniz. parçacık daha önce nerededir? klasik fizikçi bulduğun noktadadır der. kuantum fizikçisi parçacık bir yerde değildi, bu senin gözlemine dayalı der. kütle arttıkça kuantum fiziğinin etkileri azalır, fiziksel nicelikler klasikteki gibi tekrar sürekli duruma geçer. bu yüzden, adamın hem new york'ta hem ankara'da olması efsanesi fizik açısından anlamsızdır.

en özet biçimde olasılık fiziğidir. dünyanın aslında nasıl bi yer oldugu, bizim nasıl algıladıgımız, the great observer denilen şeyin mümkün olabileceği, düşüncelerin ve benliklerin neden oluştukları ayrıca zaman-yer paradoxlarını ele alan çok uçuk bi mevzu. bulaşmayın derim adamın aklını alır



Kaynak: İtüSözlük