atatürk devrimleri travma yarattı

[bluemoon24]

akp genel başkan yardımcısı dengir mir mehmet fırat'ın new york timesa verdiği demeçten alınmış ifadesidir. dengir mir mehmet fırat, atatürk devrimleri için "türk toplumu bir travma yaşamıştır. bir gecede kıyafetlerini, dillerini değiştirmeleri istenmiştir. dini yaşama biçimleri ortadan kaldırılmıştır" demiştir.



şahsen şaşırdım desem yalan olur kendilerinden ve sahip oldukları zihniyetten böyle bir söz duymak açıkçası hiç yadırgatıcı değil. zaten akp'nin adamları yurtdışına çıktığında veya yabancı bir gazeteye konuştuklarında akıllarına ilk gelen şey türkiye'yi şikayet etmek, kendilerini mazlum göstermek ve atatürk'e öyle ya da böyle laf sokmaya çalışmak oluyor. sanırım bunların türkiye'den de duyulabileceğini hesap etmiyorlar ya da çok iyi hesap ediyorlar.



aynı konuşmanın bir yerinde dengir mir mehmet bey akpnin hükümeti, meclisi ve cumhurbaşkanlığını ele geçirmesi, daha önce hiç olmadığı kadar laik çevrelerin hakimiyetini kırdı. ifadesini kullanmıştır. ele geçirmek!! allah aşkına siz neyi ele geçiriyorsunuz? seçimlerden önce kuzu gibi davranan insanların ellerindeki yetki arttıkça nasıl bir ruh haline büründüklerinin ifadesidir bu laf. ele geçirmek! sanırsınız türkiye cumhuriyeti devletine savaş açmışlar ve bazı noktaları ele geçirmişler.



ben çok paronayak bri insan değilim, takiyye falan fazla prim vermem ama artık kani oluyorum ki akp'nin hepsi değilse bile işini bilen adamlarının kafasında harbiden ikinci bir plan var. fırsat buldukları her durumda bunu kusmaktan çekinmiyorlar.



ben adım gibi eminim ki dengir bey hemen açıklama yapacak ve sözlerim çarpıtıldı veya yanlış anlaşıldı diyecektir. kusura bakmayın dengir bey biz sizin ne demek istediğinizi çok iyi anlıyoruz. ne yazık ki anlıyoruz.



http://www.ensonhaber.com/...

kapatma davası için yeni bir delil oluşturabilecek niteliğe sahip cümledir.

bunun farkında olmadıklarını sanmıyorum. bilerek yapıyorlar. artık göstere göstere yapıyorlar.

bunları göstererek neyi saklıyorlarsa artık.

sayın fırat'a katılmamak elde değil. belli ki bayağı bir travma yaratmış.

''dini yaşama özgürlüğü'' işin içine katılmasaydı belki ciddiye alınabilirdi bu sansasyonel cümle. bir adım öteye geçemeyecek bir tartışmanın başlatıcısı ayrıca. yine aynı yerde debelenip duracağız. 'vay senin niyetin ne?', 'atatürkle alıp veremediğin ne?'...



gerçekten bu konuların toplum tarafından tartışılması isteniyorsa daha iyiniyetli birileri konuşsun lütfen.

aslında sadece şu cümle için doğru bir tespit, atatürk'ün çoğu devriminden sonra anadolu'da isyanlar çıkmış, halk bu büyük askeri bu kadar sevmese kesinlikle kabul etmeyeceği yeniliklere adapte olurken travma yaşamıştır.



ama tabi söylerken niyet önemli, insanlar dinini de yaşayamadı gibi ucubik tespitlerle devam etmemek önemli.

ulan acaba beyin travması mı bu diyeceğim ama travmanın gerçekleşeceği bir beyin göremedim.

bu ülkeye çöldeki arabın 1400 yıl önceki yaşam tarzını ve yönetim anlayışını reva görenlerde ve bundan çıkar sağlayanlarda bir travma yarattığı doğru olduğu için telaffuz edilen ifade.

bırakın artık uğraşmayın bunlarla atamızın kemiklerini sızlatmayın.sen bu densiz cümleyi kurabilme yetkisini dahi o beğenmediğin devrimlere borçlusun.unutma

bir aşiret reisinden beklenen, bölgesindeki halkların cahilliğinden faydalanıp onların mal ve mülklerini kullanmaya alışmış kişilerin söyleyeceği ve atatürk'ün yaratmaya çalıştığı bireysel olarak özgür insan modelinden rahatsız olanların sarf ettiği tümce.

önder sav'ı alttan alan medyamız eminim bunu alttan almayacaktır çünkü bu sözleri söyleyen ak partili, bağlı olduğu partiden kaybediyor bi kere medya karşısında... söylediği sözlere gelince atatürk devrimleri travma yapmış mıdır bilemem ama şu gerçek var ki bizim insanlarımız hayat tarzındaki değişikliklere tam anlamıyla uyamamıştır daha doğrusu her yerde eşit olmamıştır bu uyum, bu gün en milliyetçi şehirlerden biri olan erzurum'da izmir'de giydiği kıyafetle hangi kız dolaşabilir ki... şimdi erzurum halkı atatürkçü değil mi öyle giyinmediler diye ya da batılı giyinenlere acayip acayip baktılar diye bu durumdan dengir mir mehmet fırat mı suçludur...

eğer bu sözü başka birinden duysaydım rahatsız olmazdım. hatta devrim denen şeyin âni ve keskin olması gerektiği bağlamında söylense katılırdım bile. kimse cumhuriyetle doğmamıştı o sıralar. yurt dışına gidip gelmediyseniz padişahsız olmanın anlamını bile bilemezsiniz. diğer taraftan, fesli insanların feslerini oh be diyerek fırlattığını, çarşaflı kadınların helâl ya diyerek açıldıklarını hiç düşünmemiştim. düşünen olduğuna da inanmak zor. öyleyse tahmin edebiliriz ki ülkede azımsanamayacak kadar çok insan devrimin hızlı gelişimi içinde n'oluyoruz lan? demiş, ne yapacağını bilemez bir duruma düşmüştür. bugün gördüğümüz çatışma da zaten ne yapacağını şaşırmışlarla, kendini devrime alıştırmışlar arasındadır.



buraya kadar dediklerime katılıyorsanız yeri gelince atatürk devrimleri travma yarattı demenin kötüleyici bir tespit olmayabileceğine katılırsınız. yine de kızıyorsanız ya bağlamı biliyorsunuzdur ve bu söz o bağlam içinde açıkça kötüleyicidir ya da bu sözün doğru bir tespit olduğunun farkındasınızdır, ama tespiti yapanın takiyye yaptığını düşünüyorsunuzdur. ben bağlamı bilmeden karar vermediğinize eminim!



bir gecede giyinişleri, dilleri değişmişmiş. ulan sorarlar adama türkçe konuşmuyor muydu bu halk diye. kastettiği alfabeyse, zaten çamura batmış demektir. dil devriminden önce yüzde dörtleri bile bulmayan okuma-yazma oranı, dil devriminden sonraki birkaç yıl içerisinde yüzde otuzları bulmuştur. zihni temelleri gericilikle süslü unsurların verebileceği röportajdır. beklenmeyen bir şey değil.



bu arada nedir bu akp'lilerin batıya ülkelerini şikayet etme merakı anlayamadım. bir yerlerde okumuştum. atmışların öğrenci dernekleri fedarasyonu başkanı dünya öğrenci fedarasyoları birliğinin bir toplantısına katılmak üzere delegasyonuyla birlikte nairobi'ye gidiyor. ki malum atmışlarda öğrenciler boykotlarla, eylemlerle, hükümete sert tepkiler veriyorlar. toplantılar sırasında federasyonlar birliği tarafından yayımlanacak olan sonuç bildirgesi görüşülmektedir. yalnız, bildirgenin içinde türkiye'yi ve türk hükümetini eleştiren maddeler bulunmaktadır. bunun üzerine türk delegasyonu, bildiri bu haliyle çıkarsa imzalamayacaklarını ve toplantıları terkedip türkiye'ye döneceklerini bildirirler. o yıllarda etkili olan türk delegasyonunun baskısı sayesinde türk hükümetini eleştiren maddeler bildirgeden çıkarılır.

''aslında biz türk değil araptık, bize zorla türkçe öğretip dilimizi değiştirdiler, travma yaşadık'' diyen sünger beyinli bob cümlesi.

yok biz ona travma değil, kuyruk acısı diyoruz.



Kaynak: İtüSözlük