25 ağustos 2007 gaziantepspor beşiktaş maçı

[bluemoon24]

baki mercimek 'in yaratıcı beşiktaş sol açığı olarak oynayacağı müsabaka. devre arasında haftanın kitaplarından da bahsedicekmiş.

son dakikada beşiktaşın 1-0 öne geçtiği karşılaşma.

bi anda zürih-bjk maçını hatırlamama vesile olan maçtır

beşiktaş da bu sene tek farklı galibiyetlerin alışkanlık yapmaya başladığını gördüğümüz maç. ama unutulmamalıdır ki papaz her gün pilav yemez

17 yaşındaki bir çocuğun beşiktaşımıza 90+5'te 3 puan kazandırdığı maçtır..

sopcast sağlayıcı arkadaşın maç bitiminden sonra yayını kesmeden ekşisözlüke falan girip çıktığı tüm internet trafiğini teşhir ettiği maç..

berabere bitti/2 puan yitip gitti derken batuhan'ın 90+5'teki golüyle beşiktaşın 3'te 3 yapmasına vesile olan maçtır.

sıcağı sıcağına beşiktaş'ın tek golü

http://www.youtube.com/...

hafta üç elde var dokuz.



gaziantepin hamamlarında çimen ve tribünleri doldurup s.. miş beşiktaş, i... beşiktaş olamazsın şampiyon diyen insanlara ağız payı olsun.

ertuğrul hoca' nın ya o değil de bir baki mercimek vardı ne oldu ona tarzı yakarışların yükseldiği bir anda futbolun güldüren yüzü baki mercimek' i 11' de sahaya sürerek tüm mizah severleri ve baki fanatiklerini sevindirdiği karşılaşma olmuştur. serdar özkan' ın etkili oyunu ise dikkat çekici gerçekten. türk futbolcuların orta yapamama sorunu aşikar iken son zamanlarda bu kadar isabetli orta yapabilen bir kanat oyuncusu çıkmamıştı bu topraklardan. takdire şayan bir gelişim içinde kendisi.



batuhan ilk golünü attı evet ama maalesef bu sevinci bu sezon daha az görebileceğiz gibi geliyor bana. her ne kadar ertuğrul hoca geniş oyuncu kadrosu ile çalışmayı sevse de bu takımın forvet hattı bobo- higuain ikilisine emanet edilecek ve batuhan artık bundan sonra daha az süre yetinmek zorunda kalacak. bu sezon as roma' nın genişleyen kadrosundan sonra totti' nin altın ayakkabı alamayacak olması kadar acı bir gerçek bu. batuhan ‘ın türk futbolundaki baki gerçeğine rağmen bu maçtan kalan bakiye olması ise ömrünün baki olacağına işaret gibi geliyor bana. bekleyip görelim.

anadolu takımları son dakika baskısını ne zaman üstlerinden atacak? sorusunu kendime sorduğum maçtır.11 kişi ceza alanına doluşcaklarına her zamanki oyunlarını oynasalar ligin tablosu daha değişik olacak kanımca.çünkü 3 büyüklerin son dakikada kazandıkları maçların haddi hesabı yok.seen zaten o oyun kurgusuyla başarılı olmuşsun 89 dk boyunca niye son 5 dk değiştirip oyun düzenini bozup oyuncuları stres altına sokuyorsun.

özellikle ilk yarısı çok zevkli geçen maç. ertuğrul hoca beşiktaşı toparlamayı başarmış olduğunu bir kez daha ispat etmiştir. bobo'nun yokluğunda forma giyen mert nobre biraz daha yetenekli olsaydı beşiktaş rahatlıkla farkı yakalayabilirdi. beşiktaş takımı bu oyununa devam ederse ligde çok can yakacağa benziyor. beşiktaşta tello bu maçta yaptığı isabetli ortalarla ne kadar yetenekli bir futbolcu olduğunu belli etmiştir. sağ kanatta oynayan serdar özkan isimli gencin de hakkını vermek lazım. mehmet yozgatlının sakatlığında formayı devralan bu çocuk gerçekten harikalar yaratmıştır.

gaziantepspor takımında da en dikkat çeken oyuncu 'de nigris' olmuştur. dinamo gibi adam yorulmak bilmeden sahanın her yerine koştu, etkili şutlar çekti ama beşiktaş defansını ve kalecisi hakanı geçemedi. geçen sene bursasporda ter döken ve seyirciler tarafından sık sık yuhalanan kaleci ömer de eski yuvasına dönüp başarılı bir performans sergilemiştir. neticede berabere bitecek denilen maç beşiktaşın 1-0 üstünlüğü ile sona ermiştir.

beşiktaş'ın turkcell süper lig'deki 3. karşılaşması. maçı 90+4'te batuhan'ın attığı gol ile beşiktaş 1-0 kazanmış ve puanını 9'a yükseltmiştir.



gelelim maçın teknik analizine



genelde satrançın açılış hamlelerinde oyunu geliştirmek ön planda olur. bu yapılırken tahtanın merkezinde hakimiyet kurmayı hedef alırsınız ve oynadığınız bir taşı iki kere oynamamaya özen gösterirsiniz. örnek vermek gerekirse beyazı oynadığınızı düşünelim. e4 açılış hamlesini yaptınız. karşınızdaki rakibiniz e5 hamlesi ile karşılık verdi. eğer filinizi b5 karesine getirirseniz. bu yanlış bir hareket olur çünkü c veya a sütunundaki piyon siyah tarafından oynandığında bu sefer fili kaybetmemek adına bir daha oynatmak zorunda kalacaksınızdır.



şimdi niye saçmaladığımı sorabilirsiniz? ama dün ertuğrul sağlam aynen bu satrançtaki hatayı yaptı. dörtlü defansın soluna baki mercimek'i koydu ve onun önünde tello'yu sol açık olarak oynattı. tello'nun oyunu malum.. işler o konuda tıkırında gidecekti. ama sağ kanadı çok iyi kullanabilen bir gaziantepspor karşısında sol bekin kötü bir seçime kurban gitmesi affedilir bir hata değildi. zaten sonrasında bu hatanın farkına teknik direktör de vardı. ve gereksiz bir değişiklikle zaten oyun planını baştan öyle kurmasını gerektiren tello sol bek ve ibrahim akın sol açık değişikliğine gitti.



maçın geneline bakacak olursak beşiktaş'ı ilk yarı ve ikinci yarı diye ayırmak durumundayız.



ilk yarıdaki beşiktaş'ın futbolu aslında haftaiçi oynayacağı zurich maçında yapacaklarının testi gibiydi. sene başından beri 4-1-2-1-2 şeklindeki 4-4-2 düzeni bu maçta biraz daha 4-3-1-2 düzenine kaydı. yani kanat oyuncuları defans bloğunun hemen önünde bir diziliş gösterdiler. tabi bunun sebebi sağ ve sol beklerdeki oyuncuların performanslarından ötürü kanat oyuncularının kendilerini ileride güvende hissetmemeleri olabilir. dolayısıyla ilk yarı beşiktaş istediği hücum zenginliklerini geliştiremedi. zaman zaman koray'ın da yakınlarında oynayan ricardinhove verimsiz delgado ile birleşince beşiktaş'ın ilk yarıdaki tek pozisyonu duran top organizasyonundan gelen ve ömer çatkıç'ın son anda çıkardığı şut oldu.



ikinci yarıda ertuğrul sağlam beşiktaş'ın defansif oyunun gereklerini yerine getirerek zürich maçında uygulayacağı taktiğin meyvesini aldıktan sonra bu maçta gerekli golü düşünmeye başladı ve oyun planını ona göre şekillendirdi. orta sahada tamamen topu rakip yarı sahaya yıkarak kanatları daha etkin kullanmaya başladı. yalnız maçın 50 ve 70. dakikaları arasında ilk yarıdaki kadar bile olmayan dirençli bir gaziantepspor orta sahası buldu takım karşısında. boş alan bırakmayan top ayağındaki futbolcuya kimi zaman ikili kimi zaman üçlü pres uygulayan bir defans ve orta saha vardı. beşiktaş kilidi ayağa tek pas ve tekniğini kullanarak geçebilirdi. bu da kolay bir şey olmadığından ve bu sorumluluğu gösterecek futbolcuların bu sorumluluğu almamasından ötürü dakikalar eridi. sonunda maç bitti derken beşiktaş güzel bir asist ve bitirici vuruşla altın bir 3 puan kazandı.



futbolculara gelirsek



hakan arıkan: kötü olduğu yan toplarda bu maçta pek fazla hata yapmadan oynadı. kalede güven verdi. topu oyuna sokuşlarda etkisizdi.



serdar kurtuluş: sağ bekte oynarken geçen seneki orta saha performansından uzak görünse de kendisine verilen görevi eksiksiz yerine getiriyor. bu maçta başarılıydı.



gökhan zan: maçın başlarında de nigris ile girdiği münakaşadan dolayı zaman zaman oyundan koptu ve konstrasyon kaybından ötürü bazı kademe hataları yaptı. gördüğü sarı kart gereksizdi.



ibrahim toraman: aynı konstrasyon eksikliğini bu akşam ibrahim toraman da sergiledi. lig başından beri defansın oyun kurucusu olarak oynuyor. bu sorumluluğu orta saha yardımlaşmalı olarak kullanacağına fantastik hareketler yapıyor. hırsı ile hatalarını kapatıyor ama şampiyonlar liginde yapmaması gereken hataları vardı maçta.



baki mercimek: kadrolar okunurken ismi duyulduğunda herkesin birbirine baktığı futbolcuydu. geçen sene tigana'nın prensiydi. bu maçta da sol bek olarak oyuna başladı. geçen iki haftada geçen seneye oranla beşiktaş gözle görülür bir ilerleme kaydettiğinden baki gerilemiş gibi bir görüntü çizdi ama bence baki aynı bakiydi. kendisine doğru atılan bir topu göğsüne alacak topun taca çıktığı pozisyonda aklıma fifa 2007'deki grafik hataları geldi. maçtaki sanal uygulamalardan biri sandım bir an. kötü oynadı sonrasında değiştirildi zaten.



tello: her gün futbolunun üzerinde daha çok koyuyor. ilk yarıda baki mercimek'in hatalarını kapamak ve bıraktığı boş alanları kapatmak için o kadar çok efor sarfetti ki ikinci yarının sonlarına doğru artık isabetsiz ortalar yapacak duruma geldi. çok çalışkan ve saha içerisine ne yaptığını bilen bir futbolcu.



ricardinho: geçen seneden daha verimsiz gözüken bir futbol oynuyor. takımın ona ihtiyacı olduğu zamanlarda 17 numaralı formayı görmek zorlaşıyor. atakların olgunlaşmasında katkı sağlayamadığı gibi zaman zaman inanılmaz hatalar yapıyor. vasat bir türk futbolcusundan daha iyi top oynuyor ama beşiktaşlılar onun kapasitesini bildiği için daha fazlasını bekliyor. bunun belki kendi de farkında.



koray: defans yönü güçlü atakları ileriye taşımakta bugün daha istekliydi. topsuz alanda yapmış olduğu adam paylaşımları ve oyuna getirdiği zenginlik açısından koray'ı çok beğendim. biraz kondisyon sorunu var gibi.



serdar özkan: maçın başında ayağına aldığı darbelerden ötürü çok ürkek bir oyun görüntüsü çizdi. sağ kanadı yine en verimli şekilde kullanan futbolcuydu. artık o topu alıp ceza sahasına bakınca tribünler ayağa kalkıyor. çalışkanlığı en büyük artısı.



mert nobre: hücum olarak çok çalışmasına rağmen yine yanlış zamanlarda yanlış yerde durduğundan takımın skor tabelasına katkısı olmadı. fakat hırsı ve azmi ona forma giydiriyor.



delgado: beşiktaş'a geldiği günden beri belki de en kötü maçını oynadı. topları ezmesi, yapmış olduğu top kayıpları 5 milyon € değerindeki bir futbolcuya yakışmıyor. yerini 16 yaşındaki bir futbolcuya bırakma psikolojisini anlayabiliyorum ama ona verilebilecek bir iki güzel puanı da soyunma odasına giderken onu bunu tekmelemesinden ötürü veremiyorum. çok kötüydü.



ibrahim akın: geçen haftaki kasımpaşaspor maçında ne kadar kötü oynadıysa gaziantepspor maçında o kadar iyi oynadı. hücumu zenginleştirerek ve olumlu pres yaparak oyuna ağırlığını koydu. hücumlardaki kararsızlıklarından ötürü golün daha geç gelmesine sebep oldu. asisti ile güzel futbolunu süsledi.



cisse: koray'ın yerine oyuna girerek koray'ın oyun içindeki rolünü eline aldı. zürich maçı öncesi forma bile verilmeyecekti sanırım ama koray'ın kondisyonu ve gaziantepspor'un ani gelişen atakları karşısında formasını giydi. görevini eksiksiz yaptı.



batuhan: maçın adamı. ağabeylerinin arasında olumlu şeyler yapmak isteyen bir çocuk görünümündeydi. 67. dakikada gol için medet umulan futbolcu pozisyonunu kaldıramayacak bir sürü çocuğa göre oldukça başarılı bir performans gösterdi. bir çok pozisyonda topları arkaya aşırdı, arkadaşlarına indirdi. gerekli asistleri yaptı ama gol bir türlü gelmedi. goldeki son vuruşu özellikle çok güzeldi...



gelelim zürich maçı öncesi dikkat edilmesi gerekenlere



1. duran toplarda ön direk sevdası bitsin. takımın yarısı iyi orta yapabilirken pozisyonlar boşa gidiyor.

2. öncelikli hedefimiz gol yememek olduğundan orta sahada koray ve cisse birlikte oynamalı. onların önünde delgado hem santrafor hem de gole dönük orta saha olarak daha verimli olabilir. böylelikle yemeden atacağımız erken bir gol bizi tur adına rahatlattırır.

3. takım toplu halde hücum etmeyi bilmiyor. zürich maçında hücum yapılırken en azından hızlı bir kanat oyuncusu veya dm geride kalarak ani karşı atakları savunmalı. dünkü maçta tam 4 kere gaziantepspor beşiktaş defansını az adamla yakaladı. dikkat!!!



beşiktaş uzun yıllar sonra hem gaziantepspor'u deplasmanda yendi hem de ligde 3'te 3 yaptı. eğer takım şampiyonlar ligine girebilirse daha güzel günler taraftarları bekliyor olacak.



Kaynak: İtüSözlük