[hiçyoktum]

orta yaş kıriizine erken girenlerdenim.geçen yıl artmış olmakla beraber sürekli hayatımdaki nerdeyse herşeyden nefret boyutunda bıkkınlık hissediyorum.hiç birşey planladığım gibi olmadı ne iş ne , ne okul nede sosyal çevre.ama bişey var bi sancı sanki doğum sancısı gibi ama bu herneyse doğmak bilmiyor.kıvranıyorum ruhsal boyutta resmen.bu ruh haliyle ilk defa geçen yıl okuduğum the secret' ı ve yine o dönem aldığım benzeri kitapları okumaya başladım ve aynı yasayı farklı bakış açılarıyla anlatan yeni kitaplarda aldım tabi..meditasyon, kuantum fiziği, tasavvuf,konsantrasyon derken aslında teoride hepsinin bu yasayı onayladığını görmekle beraber pratiğe dökmek tembelleşmiş zihnime biraz zor gelsede.gün içerisinde sürekli zihnimden neler geçtiğiyle ilgili farkındalık yaratmaya çalışıyorum.geçen hafta arkadaşımla otururken ona dedimki:hani yabancı filmlerde izliyoruz ya insanlar arabalarıyla giderken felan telkin kasetleri dinliyorlar türkiyede yokmu ya böyle kasetler?
buna ihtiyacım olduğunu sanırım güçlü bi sinyalle evrene bildirmişim.ÇÜNKÜ çok tesadüfi bişekilde buldum siteyi.ve bu bir işaret diyorum...

[hayatimdegisti]

Hoş geldiniz...
Bugünlerde aramıza yeni katılan yada üye olduğu halde yazmayan üyelerimiz paylaşımlarda bulunuyorlar.Bu çok sevindirici.
Burayı bulmuş olmanız bence de bir tesadüf değil...Bence de bu bir işaret.
Paylaşımlarınızın devamını bekliyoruz.

"ama bişey var bi sancı sanki doğum sancısı gibi ama bu herneyse doğmak bilmiyor."

Varoluş sancısı denir buna felsefede.. Samuel Beckett veya Jean Paul Sartre okursanız daha detaylı olarak kavrarsınız.. Ama telkinlere çok zıt düşen şeyler onlar, kendinizi fazla kaptırmanızı tavsiye etmem.. Telkinler etkisini gösterdikten 1-2 ay sonra okuyun.. Böylece nerden nereye geldim karşılaştırması yapabilirsiniz.. Belki ardından da bir seçim :)

Benim ergenlik döneminde tanıştığım isimlerdi bunlar ve o duygusal karmaşayla birleşince "pek de olumlu olmayan" düşüncelerim oldu..