KELEBEK ÖMRÜM...
Bir kelebeğin ömrü gibidir benim ömrüm
Hergün ölüp ölüp yeniden dirilirim
Her yeni güne yeniden merhaba derim.
Bir kelebeğin ömrü gibidir benim ömrüm
Her yeni günle yeniden doğarım ben de
Bir günlüktür yaşamım
Ve mutluluklarım, üzüntülerim, yaşanmışlıklarım…
Her yeni günde yeniden başlarım hayata
Unuturum geçmişi bir anda..
Unutmam da aslında unutmuş gibi yaparım galiba..
Bırakıveririm her şeyi arkamda ve yeni güne yeni merhabalarla başlarım
Sanki dün hiç bir şey olmamış gibi…
Bir kelebeğin ömrü gibidir benim ömrüm
Her yeni güne yeni bir kanat çırpışla başlarım
Ve yeni bir merhabayla…
Sanki önceden hiç yaşamamış gibi,
Yaşadığımı bilirim de hatırlamak istemediğimden bir kelebeğe benzetirim kendimi
Unutmam aslında hiçbir şeyi de unutmuş gibi yaparım adeta
Yaşamak uğruna
Yaşatmak uğruna
Bir kelebeğin ömrü gibi de olsa
Hiç unutulur mu yaşananlar,
Mutluluklar, hele de acılar, kederler, kırgınlıklar,kırıklıklar…
Neden mi?..Çünkü ben bir kelebek değil, insanım da ondan..
Ama bir kelebek gibi görünürüm herkese…
Bilen bilir de içimi, bilmeyen bir kelebek zanneder hep beni..
Bir kelebek gibidir benim ömrüm
Ve her yeni güne Mevlâna Camî'nin sözüyle başlarım;
“Dünle beraber gitti cancağızım, ne kadar söz varsa düne ait şimdi yeni şeyler söylemek lazım”
alıntı...