Yaşamınızı Kendiniz Yaratacaksınız…

[Merto]

İstediğiniz kadar mutlu ve sağlıklı olabilirsiniz. Her şey düşüncelerinizi neye odakladığınıza ve kendinizi kiminle ya da neyle kıyasladığınıza bağlıdır.

Zihninizden hep şanssızlıklarınız ve hatalarınız geçiyor olabilir. Kendinizi sürekli kaybeden, hiçbir zaman başarıya ulaşamayacak, hiçbir zaman istediği yaşamı yaşayamayacak biri gibi görüyor olabilirsiniz. Ya da tersine hep zaferlerinizi düşünebilir ve kendinizi her zaman kazanmaya programlanmış görebilirsiniz.

Yaşamınız boyunca çeşitli seçimler yaparsınız. Seçimlerinizin bir kısmı çok yerindedir. Bazıları vasat, bazıları da düpedüz aptalcadır. Kararlarınızın sizde bıraktığı anılarla ne yapacağınıza karar vermek bir sanattır. Bu anıların sizi utandırmalarına, sizi sürekli geriye çekmelerine ve daha da yanlış kararlar almanıza neden olmalarına izin mi vereceksiniz? Yoksa geçmişteki hatalarınızdan ders alacak, bunları aşmış olduğunuz için kendinizi rahatlamış hissedecek ve aldığınız dersleri ileriye doğru yürümek için mi kullanacaksınız?

Yaşamda yapılan önemli hatalardan bir tanesi, hayallerimize zaman sınırı koymaktır. Hayallerinizin, siz hazır olduğunuz zaman gerçekleşmelerini istiyor olabilirsiniz. Eğer o anda ve orada gerçekleşmezlerse siz bu hayallerinizden vazgeçebilir ve daha azına, daha da kötüsü hiçbir şey elde etmemeye razı olabilirsiniz. Üzülebilir, bunalıma girebilirsiniz. Yine kaybettiğinizi ve bunun hep böyle gideceğini düşünebilirsiniz.

Oysa bir başka yol daha vardır. Hayalleriniz sizin istediğiniz zamanda ya da sizin istediğiniz biçimde gerçekleşmeyebilirler ama daha sonrasının çok geç olduğunu kim söyleyebilir? Yaratıcı ve esnek olduğunuzu unutmayın. Yaşamınızın farklı aşamalarında hayallerinizi her zaman değiştirebilir ve bunları farklı bir şekilde gerçekleştirmek için çalışmaya devam edebilirsiniz. Onun için hayallerinizden vazgeçmeyi, bir kere gerçekleşmediler diye pes etmeyi kabul etmeyin. Hayallerinizi yeni durumlara, değişen koşullara göre yeniden biçimlendirme yaratıcılığını, azmini ve zekasını geliştirin. Sonra da ne kadar uzun sürecek olursa olsun hayallerinizi gerçekleştirmek için ne yapmanız gerekiyorsa yapın.

Hayaller insanların yaşamasını sağlar. Nazi toplama kampından kurtulmayı başarmış olan Viktor Frankl, Auschwitz gibi bir cehennemden sağ çıkmasını, bir gün kitabını yayınlama hayaline borçlu olduğunu söyler. Kitabının orijinal taslakları imha edildiği için Frankl kitabını en baştan başlayarak kampta bulabildiği her türlü kağıt parçasının üzerine yeniden yazmıştır. Bunu yaparken bir gün buradan kurtulup kurtulamayacağını bilmemektedir. Ancak 1945 yılında kamptan çıkmış, büyük hayalini gerçekleştirerek kitabını yayınlamış ve sonra da “Man's Search for Meaning” adlı kitabını kaleme almıştır.

Yaşamınızda her zaman için hayal kırıklıkları, üzüntüler, stres olacaktır. Sorunlarınızdan birini çözdüğünüz için sevinmeye fırsat bulamadan bir başka sorun ortaya çıkar. Bu gibi olayların sizi olusuz etkilemelerine izin verirseniz cesaretiniz kırılır, pasif kalır ve hiçbir istediğinizi gerçekleştiremezsiniz.

Cesaretinizi kaybettiğinizi hissettiğiniz zamanlarda olasılıklar üzerinde düşünmeyi tercih edin. Viktor Frankl gibi olağanüstü zor koşullarda yaşamış ve eskisinden daha güçlü olarak yaşama dönmüş insanları düşünebilirsiniz. Yeteneklerinizi, üstün özelliklerinizi kullanabilirsiniz. Durumunuzu enine boyuna değerlendirebilir ve daha da kötü olabileceğini düşünebilirsiniz. Daha kötü olmadığına sevinip daha iyi olması için çaba gösterebilirsiniz.

Gerçekleştirebileceğiniz hedefler belirleyebilirsiniz. Bunları nasıl gerçekleştireceğinize ilişkin planlar yapabilirsiniz. Planlarınızı uygulamak için küçük ve kendinize uygun adımlar atabilirsiniz. Bu adımlarla daha büyük bir plana doğru yürüyebilir; elde ettiğiniz küçük kazanımlarla büyük bir zafere yol alabilirsiniz.

Unutmayın, bu sizin yaşamınızdır. Yaşamınız, siz nasıl olmasını isterseniz öyle olur.

Ancak istediğiniz yaşamı yaşayabilmek için ne yapmanız gerektiğini bilmeniz ve cesaretle harekete geçmeniz gerekir.

Joan Marques, The Awakened Leader adlı kitabın yazarı ve Academy of Spirituality and Professional Excellence'ın kurucusudur.

[esen27]

sayın merto ya teşekkür ederim yazıları ve destekleri için.
yazımı daha sonra yazacaktım fakat konu kendi düşüncelerini yürülüğe koymak olunca canım annemin kendi düşüncesini nasıl ve çabuk oluşturduğunu anlatmak istiyorum.
sitedeki dostlar annemin intersisyel akciğer hastası olduğunu çaresinin olmadığını fakat önce ALLAH ın sonra reiki şifası dostların gönderdiği şifalar
bitkisel ilaçlar sayesinde hayatını sürdürmeye 3 yıldır devam ettiğini biliyorlar.
takii abimin yanına 3 ay önce kalmaya gidene kadar
aralarında daima bir mesafe bulunan abim ile annem çok güzel bir dostluk yakalayıp birbirlerine sevgi ile sarıldılar.artık abim annemin koçu
oda annesine hizmetinde bakımında hiç kusur bırakmayan bir evlat olmuştu.
takii 25 nisan sabahına kadar.abim aniden kalpkrizi geçiriyor ve bilinç kapalı bir şekilde yoğun bakıma düşene kadar.
anneme her nekadar umut verici sözlerle 4 gün oyalasakta kadın zehir gibi
bu satte kadar yoğun bakımdan çıkmayan oğlumun acısını bana gösterme ALLAHIM diye dua etmeye başladı 24 saat sonra mide ağrısı ile götürdüğüm hastahanede annemin sinir midesine vurmuş sancı yapıyordu.iki doktora sakinleştici vursanız mide ağrısı duracak dediğim halde tansiyon sıfırlanır vuramayız dediler.bu arada annem devamlı bana bir ilaç verin uyanmayayım bu acıyı tatmayım diye duaya başlamıştı.ben tahlil ve tetikler için koşuşturken başka bir doktor gelmiş
oğlum bana bir iğne vur sancım dursun .doktor acısını hafifletmek için iğne vuruyor.ben dışarıdan geldim ağrımı geçiremedin kızım dedi.anneciğim tahlillerin temiz yarım saatte kadar gecek dedim ve öptüm sevdim.10 dakika sonra kollarımda uyuştu ve kalp durdu acısı bitmişti.kalbi daha sonra çalıştırdılar ama 3 saat sonra hayatta gözlerini kapadı.
abim annemin vefatından 4 gün sonra annemin kabrini ziyaret dönüşü vefat etti.bizler çaresizlik içinde ikisinin mevlütünü bir okuttuk.bir evden iki cenaze çıktı.neden
annemin durumu ağır değildi.o haliyle yaşabilirdi.abim kalp hastasıydı ama son ana kadar sağlıklı sayılabilecek bir yaşantısı vardı anneme çok iyibakıyor onu mutlu ediyordu.
neden diye soruyorum tekrar
annemin hayatta iki dileği vardı. elle ayağa düşürme
evlatlarımı acısını gösterme.
insan gönülden isterse zet hızıyla arzular yerine geliyor.
daha yacak çok şey var ama benden bukadar
isteklerin günülden olması dileğiyle sağlıklı kalın mutlu olun
saygılar sevgiler

güzel kardesim acini paylasiyor sabirlar diliyorum
mekanlari cennet olsun.

[Merto]

Sevgili Esen,

Öncelikle taze acını elimden geldiğince paylaşırım. Yolları ışık olsun.
Kolay bir deneyim olmadığını kendi tecrübelerimle bildiğim için, böyle bir zamanda yazdığın bu cümleler bence harika bir farkındalık ve cesaret içeriyor.

Sevgili Annen ve Abinin son günlerinde yakaladıkları yakınlaşma ve yoğun paylaşım onlarında yüksek bilinç düzeyinde yolculuklarına çıktıklarının - insani bakış açısından - göstergesi bana göre.

Asıl aldığım mesaj ise; biz çok farkında olmasak dahi derinden istediğimiz şeylerin bir şekilde gerçekleştiği, gerek ilahi düzen tarafından gerekse bizim duygu, düşünce, tutum üçlememiz ile gerçekliğe yansıdığı.

Paylaşımın için teşekkürler, sevgiler.
MERT.

[arca]

Toprakları bol olsun Esencim. Allah sana sabır versin.

[vogue1976]

Allah rahmet eylesin.
Mekanlari cennet olsun...
Son dönemlerini birlikte gecirebilmis olmalari cok güzel.