YÖNETMEN ARTUN YERES VEFAT ETTİ
Türk sinemasının yönetmen ve senaryo yazarlarından Artun Yeres vefat etti. Bir süredir karaciğer ve kolon kanseri tedavisi gördüğü öğrenilen Yeres'in, durumunun ağırlaşması sonucu dün akşam yaşamını yitirdiği öğrenildi.
1944'te İstanbul'da doğan Yeres, Türk ve Fransız okullarında eğitim gördükten sonra Güzel Sanatlar Akademisi'ne devam etti.
Yönetmen Ömer Lütfi Akad'a yönetmen yardımcılığı yaparak sinema hayatına başlayan Yeres, İstanbul Sinematek Derneği'nde görev aldı. 1968'de bir grup genç sinemaseverle birlikte ''Genç Sinema'' adlı hareketin içinde yer aldı.
Daha sonra reklam filmlerine yöneldi. 1968 yılında Vietnam savaşı fotografları ve Goya'nın gravürlerinden yola çıkarak Çirkin Ares isimli belgeseli çekti. 1969 yılında Nazım HİKMET'in bir şiirinden yola çıkarak Onlar ki isimli belgeseli çekti. 1970 yılında Nazım HİKMET'in " Meşhur Adamlar Ansiklopedisi" isimli şiirinden esinlenerek bir fotograf sergisi açtı. Daha sonra çeşitli gazetelerde çalıştı. 1986 yılında sinemaya geri döndü. 20 civarında tecimsel film ve çeşitli Tv dizileri çektikten sonra Buluşma isimli sinema filmini çekti.
"Reklam filmleri çekiyordum, animasyon yapıyordum. 1500 Lira maaş alıyordum, bu maaştan artırdıklarımla negatif film alıp kısa metrajlı filmler yapıyordum. Bir arkadaşım bana 30 bin lira vererek fotoroman çekmemi istedi, ben de kabul ettim. "
Kaynak - Yeşilçam'la Yüz Yüze / Burçak EVREN. Alıntı - Güneş, Temmuz 1991
*****
Yönetmen Artun Yeres Vefat Etti
Türk sinemasının yönetmen ve senaryo yazarlarından Artun Yeres vefat etti.
Bir süredir karaciğer ve kolon kanseri tedavisi gördüğü öğrenilen Yeres'in, durumunun ağırlaşması sonucu bu akşam yaşamını yitirdiği öğrenildi.
1935'te İstanbul'da doğan Yeres, Türk ve Fransız okullarında eğitim gördükten sonra Güzel Sanatlar Akademisi'ne devam etti.
Yönetmen Ömer Lütfi Akad'a yönetmen yardımcılığı yaparak sinema hayatına başlayan Yeres, İstanbul Sinematek Derneği'nde görev aldı. 1968'de bir grup genç sinemaseverle birlikte ''Genç Sinema'' adlı hareketin içinde yer alan yönetmen, sinema filmlerinin yanı sıra belgesel filmlere de imza attı.
Artun Yeres, 1968'de İstanbul Hisar Kısa Film Yarışması'nda ''Çirkin Ares'' filmiyle Jüri Özel Ödülü, 1969'da aynı yarışmada ''Onlar ki...'' filmiyle birincilik ödülü, 1995'te İnci Aral'ın ''Buluşma'' adlı hikayesinden aynı adla uyarladığı filmiyle İzmir Film Festivali özel ödülü, 1995'te 32. Antalya Film Festivali'nde ''Dün, Bugün, Yarın'' adlı senaryosu ile ''En İyi Senaryo'' ödülü, 2002'de 46. Tokyo Film Festivali'nde ''Mevsimler'' adlı kısa filmiyle ''Gümüş Ödül'' ve 2005'te Türk sinemasına katkılarından dolayı ''Emek Ödülü''ne değer görüldü.
FİLMOGRAFİSİ
- ASİ GENÇLER - 1972
- DADAŞ HASAN - 1975
- KIR ÇİÇEĞİ - 1985
- İSTEK - 1986
- BİR GÜNLÜK AŞK - 1986
- HATA - 1987
- YİRMİDÖRT SAAT - 1987
- GENÇLİK YILLARI - 1987
- BİR YAZ YAĞMURU - 1988
Oyuncular: Yaşar ALPTEKİN, Nazan AYAZ
- YENGEÇ BURCU - 1988
Oyuncular: Kenan KALAV, Nilgün BUBİKOĞLU
- GECE - 1989
Oyuncular: Ahu TUĞBA, Yalçın GÜLHAN
- KİLYOS CİNAYETİ - 1989
Oyuncular: Kenan KALAV, Arzu AYDIN
- YÜREĞİN AYNASI - 1993
- BULUŞMA - 1994
Oyuncular: Aytaç ARMAN, Ayşe Emel MESCİ
Konusu: Uzun bir gece boyunca gelişen, gördüğü işkence nedeniyle sakat kalan bir erkekle yeniden kavuştuğu eşi arasındaki sorgulamayı kimi zaman düşsel, kimi zaman simgesel ve tutkulu görüntülerle beyazperdeye aktarır.
- TELE ANAHTAR - 1994
Oyuncular: Demet AKALIN, Yalçın ÖZDEN
- BİR DELİKANLI - 2000
- YARALI KURT - 2000
SENARİST FİLMOGRAFİSİ
Donkişot Sahte Şövalye - 1971
Aşık Oldum - 1985
Bir Günlük Aşk - 1986
Aşığım Aşık - 1987
Yirmidört Saat - 1987
Gençlik Yılları - 1987
Bir Yaz Yağmuru - 1988
Yengeç Burcu - 1988
Gece - 1989
Kilyos Cinayeti - 1989
Buluşma - 1994
Tele Anahtar (1994): Delikanlı çalıştığı iş yerinde bir kızla tanışır. Kızdan hoşlanır. Ancak çok utangaçtır. Bir türlü derdini anlatamaz. Oysa iş yerinin kurnaz patronuda kızın peşindedir.
Oyuncular: Demet Akalın, Yalçın Özden
Senaryo yazarı: Artun Yeres
Görüntü yönetmeni: Hüseyin Ererez
Özellikler: Renkli, 35 mm
Kamera : Hüseyin Ererez
Yapımcı: Sezer İnanoğlu
Yapım: Sezer Film
Tür: Komedi
Yıl: 1974
Kaynak: Kültür Bakanlığı
Özlem, Düne... Bugüne... Yarına - 1995
Yaralı Kurt - 2000
TELEVİZYON FİLMLERİ
Hata Kimde? / 52 bölüm
Tophaneli Osman - 2000
YÖNETMENLİĞİNİ YAPTIĞI BELGESELLER
Çirkin Ares - 1968
Onlar Ki (16 mm)- 1969
HIROSHIGE VE HOKUSAI'DEN MEVSİMLER (2002):
Yapımcı: Üstün Karabol
Senaryo: Uygar Asan, Artun Yeres
Görüntü Yönetmeni : Sacit Işılay, Handan Öz
Süre: 12 Dakika
Hiroshige ve Hokusai'den Mevsimler adlı çalışmada, Japon resim sanatında doğa betimlemeleriyle bilinen ve başta empreyonistler olmak üzere pek çok Avrupalı ressamı etkileyen Ando Hiroshige ve Katsushia Hokusai'nin resimleri ile Haiki şiirinin büyük ustası Matsua Basho anlatılıyor ve sanatçıların resimlerinden yola çıkılarak bir yılın dört mevsimi çizgilerde canlandırılıyor.46. Uluslararası Japonya Film ve Video Yarışması’nda "Mevsimler" ikinci olarak Gümüş Ödül aldı.
Film yaklaşık bir yıllık zaman dilimi içinde gerçekleşir. 17. yüzyıl Japon ressamlarından Hokusai ve Hiroshige ile ilgili dökümanlara ulaşıldıktan sonra Japon Haiki şiirleri taranır.. Bunların arasından sadece 5 tanesi filmde kullanılmak üzere seçilir. Müzik konusunda uzun süreli araştırmalar gerçekleştirilir.
RESSAMLAR
KATSUSIKA HOKUSAI (1760-1849)
Birçok Avrupalı ressam, Japon resmiyle Hokusai yoluyla tanışmıştır. Başta Gaugin, Degas, Van Gogh ve Toulouse-Lautrec'i etkilemiş olan Hokusai'nin çeşitlilikleriyle dikkati çeken binlerce yapıtı vardır. Yapıtlarının çoğunda halkın günlük yaşamını yansıtmıştır. Hokusai sayesinde manzara estampı büyük aşama göstermiştir.
ANDO HIROSIGE (1799-1858)
Belki de hiçbir Japon ressam, insanın doğaya bağlılığını ve sevgisini, duygusal ve şiirsel yönleriyle Hiroşige kadar verememiştir. Hiroşige, ülkesinde olduğu kadar, Avrupa'da da Hokusai ile birlikte tartışılmaz kabul edilmiştir.
- Beş büyük Avrupalı ressamın hayatını ve eserlerini anlattığı filmleri
Leonardo da Vinci: Tanrının Torunu / 24 dk.
Paul Gauguin: Güzelim İlkellik / 12.5 dk.
Egon Schiele: Aynadaki Suret / 12 dk.
Rene Magritte: Gizemin İmajı / 12.5 dk.
Edward Hopper: Yalnızlık Baladı / 14 dk.
ÖDÜLLERİ
- 1968'de İstanbul Hisar Kısa Film Yarışması'nda ''Çirkin Ares'' filmiyle Jüri Özel Ödülü,
- 1969'da İstanbul Hisar Kısa Film Yarışması ''Onlar ki...'' filmiyle birincilik ödülü
- 1994 İzmir Film Festivali’nde "Aralık"‘En İyi Film’ seçilir
- 1995'teİzmir Film Festivali'nde İnci Aral'ın ''Buluşma'' adlı hikayesinden aynı adlauyarladığı filmiyleözel ödülü,
- 1995'te 32. Antalya Film Festivali'nde ''Dün, Bugün, Yarın'' adlı senaryosu ile ''En İyi
Senaryo'' ödülü
- 2002'de 46. Tokyo Film Festivali'nde ''Mevsimler'' adlı kısa filmiyle ''Gümüş Ödül''
- 2005'te Türk sinemasına katkılarından dolayı ''90. Yıl Emek Ödülü''
KİTAPLARI
- GÖSTERMENİN SORUMLULUĞU: Artun Yeres'in Don Kişot Yayınları’ndan çıkan bir yönetmenler seçkisi. kitapta seksen yönetmenin kısa özgeçmişleri ve sinemaya dair kendi ağızlarından düşünceleri var. küçük bir kaynak kitap.
- 65 YÖNETMENİMİZDEN YERLİLİK, ULUSALLIK, EVRENSELLİK GERİLİMİNDE SİNEMAMIZ: Bilinçli bir seçme ve ayıklamayla Türk sinemasının yönetmenlerini, "yaptıklarıyla" değil "söyledikleriyle" karşımıza getiriyor. Söyleşiler bir mozaiğin irili ufaklı ve öznel parçalarını oluşturuyor. Söylenenlerin kimi iddialı, sinema kültürüyle renklendirilmiş, kimisi ise solgun, içeriksiz ve yer yer ironik. Kitap, bugün hızla ‘global pazarın metaına’ dönüşmekte olan dünya sinemasının geleceğinde yerimizin ne olabileceği, ne olması gerektiği tartışmalarının; geçmişteki, "yerli sinema"yı ulusal bir sinema kimliğine büründürme gayret ve arayışlarının yerini aldığı bir dönemde, yönetmenlerimizin sinemamıza ve sinemaya nasıl baktıklarını anlatıyor.
- SAKINCALI 100 FİLM: Bundan tam 110 yıl önce sinema, henüz emekleme çağındayken sansürle tanışmıştır. O günden bugüne sansür, kimi ülkelerde gitgide engelleyici bir süreç haline gelmiş, kimi ülkelerde ise farklı uygulamalarla örtünüp yumuşatılmıştır, ancak hiçbir zaman tamamen yok olmamıştır.
Bu çalışmada, çeşitli ülkelerde gerçekleştirilen sansür uygulamalarına ve bu uygulamaların nedenlerine değiniliyor. Ayrıca 1895-2005 yılları arasında sansüre uğramış olan binlerce film arasından “100 sakıncalı film” tartışılıyor, bu filmlerin yasaklanma nedenleri irdeleniyor.
- BİR MICHELANGELO ANTONIONI KİTABI:
- GÜNDÜZ GÜZELİ ÇEKİM SENARYOSU: LUIS BUNUEL KLASİĞİ: Gündüz Güzeli filmi Luis Bunuel'in kendine özgü erotik klasiklerinden biri. Cinsel saplantılarını düşlerinde gerçekleştiren, erdemli, evli genç bir kadın, giderek düşsel fantezilerini gerçekten ayırt etmekte zorlanır. Yaşadıkları bir düş müdür, yoksa düşleri gerçek midir? Bunuel bu sorunun yanıtını izleyiciye bırakıyor.
- BİR PIER PAOLO PASOLINI KİTABI: .... Pasolini özellikle erkek cinselliğine hayranlığı vurgular. Cineselliklerini yırtık pırtık giysilerin ardında cömertçe sergileyen, sürekli istekle kıvranan ve bu isteklerini kompleksizce doyuran genç bedenler, bir tür proloter cinselliği tablosu oluştururken, Pasolini cinselliğinin ilkel toplumlara ve onları dinler öncesi cinsellik anlayışı ve uygulamasına olan ilgisini de sezdirir. Günah kavramının varolmasından önceki bir cinselliktir bu... Sakıncasız, çekincesiz ve utanmasız.. Çıplaklık, serbestçe yaşanan cinsellik onun filmlerinde ilkel toplumların büyüsünü oluşturan öğelerden biri olarak gelir ve bu çağdaş estetiğin süzgecinden geçerek filmlerine katılır.' (Atilla DORSAY)
- KİRAZIN TADI / ÇEKİM SENARYOSU - BİR ABBAS KİYARÜSTEMİ KLASİĞİ :
Yeni İran Sineması'nın kurucularından olan ve sinema tarihinin ustaları arasında yerini alan Abbas Kiyarüstemi'nin "Kirazın Tadı" adlı filminin senaryosu. Ülkemizde bugüne kadar yayımlanmış senaryo kitaplarından farklı olarak hazırlanan bu dizide yer alacak filmlerin çekim senaryolarında; plan ölçekleri, kamera hareketleri, mizansenler ve diyaloglar kare kare izlenerek hazırlandı. Çekim senaryosuna ek olarak; filmin özetine, yönetmenin özgeçmişine, filmografisine ve sinema hakkındaki bazı görüşlerine de yer verdik.
"Kirazın Tadı" ulusa bir sinemanın uluslar arası ününü sağlayan yapıtlar arasında bulunmakla, "Halk Sineması"nın geçerli bir örneği olmaktadır. Yapısı ve içeriği bakımından son derece sağlam ve yalın olan "Kirazın Tadı"nı sinemada yapılabileceklere bir örnek olarak sinemasever okurlara sunuyoruz.
- RASHOMON ÇEKİM SENARYOSU: Doğu bilgeliğinin ön koşulu olan 'gerçeklik' görelidir. Doğu'da gerçeklik, çok kez görünende değil, zihinde biçimlendirilerek ya da imgelem gücünden varolur. Neleri, nasıl görme tutkusundaysa, ancak oraya doğru odaklanır.
Bir cinayetin ardından dört tanığın sorgulanması sırasında, her bir tanığın gerçeği kişisel konumlarına göre kurgulayarak anlatmasıyla "Rashomon", tek gerçek inancına indirgenmiş Batı ussallığının yadsınışıdır. İnsan ilişkileri, gerçeklik üzerine söylemiyle "Rashomon", sinema tarihinin en etkili filmlerinden biri olmasının yanısıra, Doğu sinemasının bilincine varılmasında da ilk öncü filmdir.
Devami...