Tekil Mesaj gösterimi
Alt 15-05-2009, 03:28 PM   #4 (permalink)
roxie
Guest
 
Mesajlar: n/a
Standart Cevap: ESKİ ARKADAŞLARIMLA GÖRÜŞMEK İSTEMİYORUM:(

Sevgili Motorhead,

Mutlulukla mutsuzluk terazide eşit kefendedir... Yani demek istiyorum ki, "mutluyum" dediğimiz zaman kendimizi kandırmış oluyoruz da, neden "mutsuzum" dediğimiz zaman gerçekleri söylemiş oluyoruz? İnsan zihni kendini devamlı kandırır.. Herşey bizim için beynimizle, duygularımızla, sezgilerimizle algıladığımız gibidir ama bunlardan hiç biri mutlak olarak "doğru" değildir... Bana göre hayat bu anlamda bir yanılsamadan ibaret. Kendi doğrularımıza inanıp güvendiğimiz ve başkaları da böyle yaptığı için bize normal gelen bir yanılsama... O halde mutluyum diye kendimi kandırmak varken, neden mutsuzum diye kandırayım ki?

Bu site bana da ilk başta çok yüzeysel gelmişti, ki ben depresyon tedavisi görme aşamasındayken doktorun kapısından dönmüş ve bu siteyle karşılaşmış bir insan olarak söylüyorum bunları. Burada the secret isimli kitap konusunda örneğin çatlak ses çıkaran insanlardan biriyim. Ama biliyorum ki bu sitede üslubuyla yazılmış her eleştiri, her yorum olgunlukla kucaklanıyor. Hiç kimse "vay efendim sen bizim pozitifliğimizi bozdun bize negatif yaydın" diyerek uzaklaştırmıyor sizi. O yüzden yazın. Hep yazın... ve bana göre bu sitenin felsefesi de (özellikle meditasyonla ve reikiyle uğraşan üyeleri adına söylüyorum) bahsettiğiniz diyalektiğin tam merkezinde. Bütünleştirici ve bağışlayıcı. Yaşamı olduğu gibi kabullenmeyi öğrenmiş insanların bakış açılarıyla o kadar sık karşılaşıyorum ki burda.


Yaşınızın da benden büyük olduğunu tahmin ediyorum o yüzden şunu da rahatlıkla söyleyebiliyorum ki bu sitede ruhu benimkinden de yaralı, benim yaşadıklarımdan çok daha fazlasını ve ağırını yaşamış ve bütün bunları tamir etmek için uğraşıp didinen pek çok insan var. Nasıl eliniz kesilip kanadığında onu iyileştirmeye çalışıyorsanız. Bu insanların çabasına ben çok saygı duyuyorum... Polyannacılık başlangıç seviyelerinde ortaya çıkan bir durum. Bu işin gerçek ustalarının böyle yapmadığını keşfettiğim için zaten aylardır buradayım.

Elinizden akan kanı yalayıp tadından haz almanız da mümkün tabi (metal müzik açısından oldukça güzel bir örnek olduğunu düşünüyorum zamanında ben de çok dinledim) ama bu da acı üzerinden dolaylı bir mutluluktur...
İnsanın bazen karanlık gecelerde, acısında, hüznünde, gözyaşlarında kaybolup gitmesinde de bir huzur vardır, kendini tanımanın anlamanın çözümlemenin en güzel yollarından biridir bu.. Ama bence bu mutluluğun çizdiği çerçevenin dışında bir edim değil, tam tersine tam da merkezinde.
  Alıntı ile Cevapla