blue jaloon

Kadın gibi kadınsın
Ne kadınsın be

Taş gibi bir kadınsın yüreğin pamuktan yumuşak

Üstelik bembeyaz
Ak ve de pak

Üstü kapalı söylerim kimse bilmesin seni
Olma benden başka kimseye aşikar ve aşk

Saçların bir tek bana savrulur
Kaşların bir tek bana yay

Kirpiklerin bir tek beni vurur bana vuran ok

Gamzelerin bir tek bana ateş alav ve tandır kuyusu
İçine düştüğüm

Gözlerin bir dipsiz kuyu okyanus bir tek ben içinde yüzdüğüm

Burnun bana bir hokka
Yanakların bana bir pembe gül

Dudakların
En kızılından bir dut
Boynun bende bir tek bir kuğu gıdığın bir tek bana en çılgın

Ve ille de o endamın
Ruhunun asaletine bürünmüş

Yüreğinin inceliğiyle donanmış
İlle de o endamın

Bir tek bana bir sütun bir mermere oyulmuş

Kadın gibi kadınsın
Ne kadınsın be

Taş gibi bir kadınsın yüreğin pamuktan yumuşak
Üstelik bembeyaz
Ak ve de pak

Üstü kapalı söylerim kimse bilmesin seni

Olma benden başka kimseye aşikar ve aşk

Sözlerin bir tek beni eritir
Gözlerin bir tek beni vurur

Nazın
Kaprisin
Kaçışın ve kimi de o gavurluğun

“Çile bülbülüm çile”
Yüreğim senin elinde
Elimde yüreğin

Bam teli gidişin bam teli gelişin

Şiirim
Melodim şarkım ve de türküm

Bir tek sen olursun asi ve ak ve de pak dünüm bugünüm

Senden öğrendi sevilmeyi yüreğim

Senden öğrendi
Karşılıksız
Ve çıkarsız beklentisiz sevmeyi

Mutluluğumu istersin benle mutlu olursun
Mutsuzsam üzülürsün
Mutsuzsun

Yüceltir beni yüce yüreğin

Selam gönderirsin sakallı deliye
İhtiyar balıkçı ve en beyaz martıya

Yolumu gözlersin
Yolunda gözlerim
Dönersin tepemde sen olursun o en beyaz martı

Kadın gibi kadınsın
Ne kadınsın be

Taş gibi bir kadınsın yüreğin pamuktan yumuşak
Üstelik bembeyaz
Ak ve pak

Üstü kapalı söylerim kimse bilmesin seni

Olma benden başka kimseye aşikar ve aşk

Kıyamete kalsın dersin bu aşk

Mahşer olsun adı
Mahşerden bir önceki milat

Mahşerden bir önceki gün
Kıyametten bir önceki saat ben orada olacağım hep

Kadın gibi kadınsın
Ne kadınsın be

Gece gibi bir kadınsın bir tek bana ama
Ay
Ve yıldız ve yakamoz

Deniz gibi bir kadınsın her kıyısı ben
Rüzgar
Ve fırtına ve bağrımda en güzel esinti ve dalgalar

Güneş gibisin
Gün
Gökyüzü
En beyazından bir bulut ve çiçek ve ağaç ve kelebek

“Sevenler mesut olmaz derlerdi inanmazdım” çalıyor bak radyoda
İster inan
İster inanma

Sen çok seversin
Ben de

“Ben cefanın kederi hem kışı hem yazıyım
Yeter ki sen mutlu ol ben her şeye razıyım” diyor bir de

Her mevsim sen oluyorsun her şarkıyla bana hep bende

Sonbahar en sarısından ve hazan sonra
Kış en beyazından ve kar

Yaz
En yakıcı kavurucu cinsinden

Ve hep açan bir papatya en son mevsim sen hep ilkbahar

Kadın gibi kadınsın
Ne kadınsın be

Taş gibi bir kadınsın yüreğin pamuktan yumuşak
Üstelik bembeyaz
Ak ve de pak

Üstü kapalı söylerim kimse bilmesin seni

Olma benden başka kimseye aşikar ve aşk

“Gel artık
Dön artık” ben demiyorum şair söylüyor şairin yalancısıyım

Kopar kıyameti
Getir mahşeri

Yak bu kara kuru adamı
Bir selamın bile yeter
Başım gözü üstüne

El ver şiire
Nefes ver

Bir beyaz dağ kal gönlümde ben de hep bir eşkıya en asisinden

Bak
Yine tepemde dolanıyor en beyaz martı
Bugün de akşam olmakta

Gökyüzü kızıla boyalı yanıyor gökyüzü yüreğim kızıl

Bir tek bana gönder yüreğini
Kızıl ve beyaz olayım

Gül göğsünden havalanmıştır o martı bilirim

Konsun isyan ateşimde göğsüme

Kon en güzel halinle hayallerimdeki gibi pervasız göğsüme

Kadın gibi kadınsın
Ne kadınsın be

Taş gibi bir kadınsın yüreğin pamuktan yumuşak
Üstelik bembeyaz
Ak ve pak

Üstü kapalı söylerim kimse bilmesin seni

Olma benden başka kimseye aşikar ve aşk

Sen varsın ya ondan mutluyum

Mutluyum mutluluğun şiirini yazamasam da

Mutluyum
Ölüm Allah’ın emri

Uzat kardan beyaz ellerini bekle beni
Aşkın kıyametinde

Sevdanın mahşerinde

Sevginin en sırat köprüsünde

Kıldan ince kılıçtan da daha keskin tıpkı hayallerimdeki gibi
Bekle o en güzel halinle

Uzat
Kardan beyaz ellerini

Unutma
Sen demiştin bir başka dünya daha var aşka aşikar.