Çocuk Başbakan Büyük Başbakana 3 çocuğu soracak mı?.
Bugün 23 Nisan, neşe doluyor insan. İlkokuldayken 23 Nisan'larda hep bu şarkıyı söylerdik. Hâlâ söyleniyor mu? Sanmam. Çünkü çocuklar da gençler de çok mutlu değil.
Eskiden daha mı mutluyduk? En azından daha yüksek moral değerlere sahiptik. En azından geleceğe daha bir umutla bakabiliyorduk...
Peki bugünün çocukları neden neşeli değil? Neden mutsuz? Neden gelecek endişesi içinde?
Bu konuda yüzlerce madde sıralanabilir. Ama sanki en önemlisi, çocukluklarını doya doya yaşayamıyorlar.
Sadece o kadar mı?
Hâlâ bebek ölümlerinde dünyada en ön sıralardayız.
Yeni doğan yüz binlerce çocuğumuzun nüfus kaydı bile yok.
Okulöncesi eğitimde Avrupa'nın en gerisindeyiz.
Anayasal bir zorunluluk olmasına rağmen, yüz binlerce, hatta milyonlarca çocuğumuz temel eğitim hakkından yararlanamıyor.
İyi okul bulmak, zorun da ötesinde, olanaksız gibi.
Anadolu liseleri, kolejler ve fen liseleri için SBS yarışı ilköğretim 3'üncü, 4'üncü sınıflara kadar indi.
Ekonomik durumu iyi olmayanların iyi eğitim alma hakkı her geçen gün azalıyor.
Mesleki eğitim can çekişir hale geldi.
Üniversiteyi kazanmak, mezun olmak, iş bulmak bir ömür törpüsü haline geldi...
Böylesi bir ortamda, dünyada çocuk bayramı olan tek ülke olsak ne olacak, olmasak ne olacak!
Yılda bir kez, birkaç dakikalığına, onları en önemli koltuklara oturtup gururlarını okşayarak neyi değiştirebileceğiz?
Bir parmak bal artık onları mutlu etmiyor. Daha fazlasını istiyorlar. Eğitimin de, yaşamın da, geleceğin de.
Ne olur onlar çocuk, çabuk unuturlar, o kadarına da akılları ermez deyip geçmeyin.
Her şeyin öylesine farkındalar ve miniminnacıkken öylesine derin yaralar alıyorlar ki, bir ömür boyu onun izlerini taşıyorlar. Kendileriyle yaptığımız röportajlarda öylesine çarpıcı sorular sorup yorumlar yapmışlar ki, şaşıp kaldık.
Bu yüzden, çocuklara karşı samimi olmak, onların devleti yönetenlerin umurunda olmadığını söylemek, galiba en dürüstçesi olur.
Merak ediyorum, bugün Başbakanlık koltuğuna oturacak çocuk Başbakan, gerçek Başbakan'a, "Siz ille de 3 çocuk yapın dediniz. Peki, onlar için ne yaptınız?" sorusunu soracak mı?..
Özetin özeti: Demokrasiyi ve çocukları ne kadar çok sevdiğimiz artık sözde kalmamalı...
Abbas Güçlü'nün 23 Nisan tarihli bir yazısından alıntı..Fazla söze gerek yok. Yapılacak çok iş var...