Yüzbaşı
Üyelik tarihi: Apr 2010
Mesajlar: 996
Tesekkür: 1,234
980 Mesajinıza toplam 4,011 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Cevap: Kendimden Özür Diliyorum! Bütün bunlar tüm bu yaşadıklarım şu an var olan beni oluşturdu. Bana çokOyun içinde oyunlar kurdum. Kendimle yüzleştiğimde şimdi görebiliyorum neler öğrendiğimi. şey öğretti.Sadece yaşadığım anlar ben bunu göremedim ve olumsuz enerjiler içinde yaşadım. Tüm bu yaşanan deneyimler ile kendimi tanıdım, durum ve şartlar değişince, korku ve endişeler hayatı yönetince nasıl yaşamlar olabileceğini, aslında kim olmadığımı öğrendim. Anne ve babamla olan ilişkimde saygı ve sevgi olduğunda, yaşamımın mükemmel akışta olduğunu, her insanın kendi hayatından sorumlu olduğunu, başkalarının sorumluluklarını üstlendiğinde onları güçsüzleştirdiğini, yaşam içindeki sorumlulukların paylaşılması gerektiğini öğrendim.Kendim için "Hayır" demeyi öğrendim.Hayır diyebilmenin, gücünü eline almak olduğunu, gerektiği gibi sevgiyle davranmanın her insanı mutlu edebileceğini öğrendim. Suçunda hatanın da olmadığını, sadece olanın var olduğunu, var olanın yalnız sevgi olduğunu anladım. Affetmenin yaşanan olaydaki sevgiyi farkbir biçime sığmayacağını öğrendim.Olumsuz yaşanan her şeyin içinde bile sevgi olduğunu, kabullenmenin insanı nasıl özgürleştirdiğini öğrendim. Kendimden kaçışın kendime söylediğim yalanların üstünü sadece sevginin sıcaklığının açacağını, kalbimin ne kadar katı olduğunu gördüm. etmek olduğunu anladım. Sevginin biçimsizliğini, hiç Acıma ve üzüntü duymak yerine şefkat ve anlayış ile bakmayı, tüm insanların aslında benim bir parçam olduğunu, biz olmanın ben olmaktan çokgibi kabul edilirse o parçamı kabul edebileceğimi, kendi içimde bütünleşeceğimi gördüm. daha ilahi olduğunu anladım.Yaşanan tüm deneyimlere saygı duyulursa, sevgi ile bakılırsa olduğu Söylendiğim şikayet ettiğim hayatı yaşarken sanki haklı çıkmak adına inatla bu hayata devam etmek istediğimi, seçimlerimi ve davranışlarımı değiştirdiğimdeyse yaşamın acı değil de mutluluk getirdiğini anladım. Kimseden ne üstün ne aşağı olabileceğimi herkesle eşit olduğumu anladım.Sevmediğin işte çalışmanın ruhunu hapsetmek olduğunu öğrendim. Hastalıkların sadece benim olumsuz düşüncelerimin bir sonucu olduğunu kendimi düzeltmem için, yaşamımdaki tıkanıkları anlatmak için, yaşamımda olduğunu öğrendim. Ne paranın, ne mal-mülkün, ne kariyerin nede yaşamındaki bir insanın güvencen olmadığını, tek güvenin Kaynakla olan bağlantın olduğunu öğrendim. Kendime ve yaşama güvenirsem yaşamımda hiçbir şekilde güvensiz insanların olmayacağını, gerçek güvenin gerçek sevgiden geçtiğini öğrendim.Yaptıklarımın sorumluluğunu alırsam büyüyebileceğimi artık çocuk olmadığımı başkalarının üstüne suç atmadan cesaretle yaşanması gerektiğini öğrendim. Kapattığım kapıya bakmaya devam edersem açılan kapıları göremeyeceğimi anladım. Başarısızlığın aslında yarı yoldayken vazgeçmek olduğunu öğrendim. Hiç bir şeyi kontrol edemeyeceğimi, sadece yaşanan olaylar karşısında nasıl davranacağımı seçme kararının, bana ait olduğunu öğrendim. Hayatta her şeyin bir olasılık olduğunu neye güç verirsem onun gerçekleşeceğini öğrendim. Ruhumun istekleri doğrultusunda yaşadığımda enerjimin nasıl yükseldiğini böylece huzurun, mutluluğun sevincin içinde nasıl var olabileceğimi öğrendim. Yaşamımda üzüntü ve acı varsa yolumdan saptığımı ruhuma ihanet ettiğimi öğrendim.Tutunursam bırakmayı red edersem yaşamımda yeni için yer açamayacağımı iyi ve güzel şeyleri yaşamıma alamayacağımı, bu yüzden bırakmam gerektiğini öğrendim. Başkalarını affedip, onları özgür bırakırsam yaşamımdan gitmelerinden korkarken aslında affetmenin ve özgür bırakmanın ayrılık perdesini kaldırdığını, yalnızlığa değil de tekliğe, tamlığa götürdüğünü ve daha çok çoğalmaya neden olduğunu öğrendim. Beklenti içinde sevginin olamayacağını yapmış olduğumuz her hareket,düşünce ve davranışın altında gerçek sevgi olursa akışta olabileceğimi,o zaman yaşamın bana armağanlar gönderdiğini öğrendim. Kendime yaşama olan inancımı, sevgimi, güvenimi, gücümü, değerimi yitirdiğimde Tanrının bir parçası olduğumu , onun sureti olduğumu, onun bana olan inancını, güvenini, sevgisini hatırlamayı, bu yüzden bu dünyada olabildiğimi ondan gelen bu muhteşem güç ile bir olursam, her düştüğümde tekrar ayağa kalkarak ilerlemeyi hiçbir şey için geç olmadığını, asla yalnız olmadığımı her anın yeni bir başlangıç olduğunu öğrendim. Eğer bütün bunları red edersem kendime en büyük ihaneti yaptığımı, kendimi red ettiğimi öğrendim. Her düştüğümde yere bakarsam olduğum yerde sayacağımı ancak başımı kaldırıp kalkma kararını verirsem ve harekete geçersem bana uzatılan elleri görebileceğimi, o zaman tüm desteğin benimle olduğunu öğrendim. Ölümünde, doğum kadar yüce olduğunu, sevgiyle kabul edilmesi ve saygı duyulması gerektiğini öğrendim. Sevginin muhteşemliğini, tılsımını karanlığı nasıl ışığa çevirdiğini sevginin olduğu yerde hiçbir şekilde olumsuzluğun olamayacağını öğrendim. Değişimlerin bana güzellikler getirdiğini öğrendim. Yaşama ne veriyorsan, nasıl bakıyorsan, sana aynı şekilde hizmet ettiğini öğrendim.Önce ben mutlu olursam, ruhumun isteği doğrultusunda hareketçok seversem, kendi değerime sahip çıkarak Tanrının bana armağan etmiş olduğu tüm edip ruhuma hizmet edersem, kendimi onaylarsam, kendimi Tanrısal özelliklerime sahip çıkarak yaşarsam, işte o zaman yaşamın mutluluk, sevinç ve haz verdiğini öğrendim. Böylece daha çok insana hizmet edebileceğimi öğrendim. Mükemmelliği dışarıda aramayı bırakıp kendi içimdeki mükemmelliğin kapısını açtım. Doğuştan mükemmel olduğumu, her şeyin içimde olduğunu, dışarıda bir şey aramanın anlamsız olduğunu hatırladım. Armağanlarımı sevgiyle kucakladım. Hedeflerim isteklerim gerçekleşmiyorsa inançsız olduğumu yada şüphe duyduğumu öğrendim. Olumsuz yaşanan her olayın güzel şeyleri arzulayabilmen için yaşadığını, arzu duygusunun yaşanması için deneyimlendiğini bunlara şükrettiğinde, minnettarlık içinde yaşadığında sahip olduğun tüm güzelliklerin büyüdüğünü öğrendim. Farkında olursan eğer, sınırlarını kaldırırsan, yaşanan olaydaki hizmeti ve sevgiyi görmeye niyet edersen her deneyimin insanı ne kadar büyüttüğünü, ilerlettiğini öğrendim…sonuçta kendimi olduğum gibi sevgiyle kabul etmeyi öğrendim, ben kendimle barıştım. Tanrının parçası olarak kendimle barıştığımda,Tanrıyla barıştım.Kendimi kucaklamayı öğrendim. Kendimle barışıp, kendimi tam olarak kucakladığımda hayatımın sorumluluklarını alınca gözümdeki perde kalktı ve sanki dünyadaki tüm perdeler kalktı. Artık kalbim açık ve sevginin yaşamımda özgürce dolaşmasına izin veriyorum. Tüm ruhumla, benliğimle, kalbimle seviyorum kendimi, insanları ve yaşamı. Diliyorum ki her an büyüyen sonsuz olan bu sevginin içinde birlikte olalım aynı haz ve sevinç duygusuyla…
İşte bu yazıya istediklerinizi ekleyin,istediklerinizi çıkarın…bence eklenecek ve öğrenilmeye devam edecek çok şey var. Kendinizle yüzleşmeyi ister buradan okuyun ister yazın çizin yırtın atın…ama bugüne kadar ne yaşadıysanız derslerinizi alın ve artık bırakın. Kendimizle yüzleşmek, hayatımızın sorumluluğunu almak çok rahatlatıcı bir duygudur… Şunu demek "Evet ben yaptım, ben böyle hissettim ve yaşadım bu yüzden bu şekilde davrandım tüm sorumluluk bana ait" diyebilmek ne kadardeneyim bizi bir şekilde rahatsız ediyorsa, bunun sonraki adımı kendimizi iyi hissettirecek şekilde atabilmek. Sonuçta geçmiş yaşandı ve bitti. Şu an var. Şu an senin geleceğin. Şimdi,hayatı sevgiyle mutlulukla sevinç ve coşku içinde yaşama zamanı.
özgürleştirici. Önemli olan yaşamış olduğumuz Bu ay on bir ayın sultanı olan, tüm insanları bir araya toplayan, inancın yükseldiği,duaların buluştuğu Ramazan Ayında sevginizi, zamanınızı, paranızı, yaşamınızı, gülümsemenizi, daha çok insanla paylaşın ve bu sadece bir başlangıç olsun bu ay ile sınırlı kalmasın. Kalpleriniz sevgi, şefkat, anlayış ile atsın paylaşmanın güzelliğini ve büyüsü tüm yaşamınızı sevgiyle sarsın.
Füsun Paşa
Yaşam Koçu
Livcon International Certified Coach fusun.pasa@mailmedianetwork.com |