Cevap: Astral Meditasyon ve Ters Düşünme Bir Uygulama Örneği
Demin astral seyahate çıktım. Size detaylı olarak ne olduğunu anlatayım.
Dün gece saat 4'te yattım. Sabah 10'da işim vardı, telefonu kurdum 9'a. Tam uykumu alamadım. Uyandım işte işimi hallettim. 1-2 saat sonra eve geldim, yatağa uzandım. Baktım uykulu gibiyim. Üstüm giyinikti.
Sonra uzandım. 5 dakika sonra uğultu başladı. Zaten düşünemiyordum yorgunluktan. Sonra bir uğultu başladı, çıkıyor gibi oldum, olmadı. Sonra nefesimi izledim rüzgar eser ya böyle sokakta yüzüne çarparken bir ses çıkar öyle bir ses oldu ve gözümün önüne bir görüntü geldi girdap gibi bir görüntü winamptaki efektler gibi böyle girdabın içine çekilir gibi damalı taşlardan oluşan bir girdap renkli renkli kareler sonra pencerenin önündeydim.
Yalnız gözünüzü açmamanız lazım iyice beklemeniz lazım. Gözünüze görüntü gelmiyor beyazlaşıyor her taraf. O esnada görüntüyü sen yaratıyorsun imajinasyonla.
Ben pencerenin önünü hissettim. Sonra karşı apartmandaki iki arkadaşın odasını gördüm takılıyorlardı odada onların yanına gittim 5-10 dakika onları izledim. Çok eğleniyorlardı sonra annem girdi odaya birden uyandım.
Bu görüntünün oluşma olayı önemli. Dediğim gibi rüzgar sesine benzeyen uğultuyla girdaba çekilmeyi başarırsanız gerisini yine anlatırım ama imajinasyon olmadan görüntü oluşturamazsınız. Adeta camın önünde durduğumu hissettim. Yoksa görüntü gelmeyecekti ve o çekilme hissiyle meditasyona benzer bir durum yaşayacaktım sonra bitecekti.
Tam dediğim gibi uyku saatleriniz bozulduğunda deneyin bir kez deneyim yaşayın sonra demek istediğimi anlayacaksınız. Ondan sonra şunu diyebileceksiniz evet şimdi 1 saatte beklesem çıkamam kafam çok dolu.
Ayrıca şunu da söyleyeyim;
Astral seyahatteyken uyanık olduğunuzu sanıyorsunuz. Yani rüyada olduğunuzu sanmıyorsunuz. Sanki unutuyorsunuz uyuduğunuzu. Tamamen gerçek yani her şey.
Bazen siz de aslında astral seyahate çıkıyorsunuz ama astral seyahat olduğunu bilmiyorsunuz. Hepinizin başına gelmiştir. O kadar gerçektir ki başka bir yerdesinizdir. Sonra uyanırsınız rüyaymış. Aslında rüya değil, lusid rüya da değil astral seyahat bu işte. Çünkü gördüğünüz yer gerçek. Lusid rüya olsaydı rüyada olduğunuz anlayabilirdiniz. Astral seyahatteyken astral seyahatte olduğunuzu uzun bir süre anlayamıyorsunuz ilk başta. Gerçek sanıyorsunuz gerçekten sanki ben karşı apartmana ziyarete gittiğimi orda oturduğumu filan sandım.
Çıktığınızda beyaz ekran gözünüzün önündeyken gözünüzü kesinlikle açmamalısınız. Gözünüzü açınca biter. Çünkü bilinçlisiniz uyumuyorsunuz. Zaten bilinçsiz olsaydınız astral seyahat olmazdı.
Çıkınca o beyaz ekrandayken (ışıklı gibi) istediğiniz görüntüyü imajine ederseniz oraya ışınlanırsınız ve birden görüntü detaylanarak gerçek zamana geçilir.
Astral seyahat bundan ibaret. Boyut geçişlerinde imajinasyon ve farkındalık çok daha ileri seviyede olmalıdır.
Fakat bazı durumlarda odanızda aynı pozisyonda gözünüz açık durduysanız ve imajinasyona yatkınlığınız varsa çıktığınızda kendinizi odanızda gibi hissedip odanızda olabilirsiniz. Kısaca imajinasyon kabiliyeti her insanda farklıdır. Ders çalışmak gibi... Bazı insanın kafasına bir kerede girer, bazısı 10 kere okuyunca anlar. Ama imajinasyon zor değil. Çünkü çıkmak çok kolay ama tamamen bir modu var. Şimdi çıkabilirim veya şu an kafam çok dolu çıkamam diye net bir şekilde anlarsınız çıkıp çıkamayacağınızı. Öyle yatağa uzanıp 1-2 saat bekliyorsanız boşuna uğraşıyorsunuzdur canınıza yazık ağrır her tarafınız. |