Administrator
Üyelik tarihi: Apr 2009
Mesajlar: 4,053
Tesekkür: 19,481
3,779 Mesajinıza toplam 10,280 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Olumlama ve Olumsuzlama Olumumlama yanı sıra olumsuzlama ile ilgili bir yazı; Olumlama cümleleri zihnimizde ve bilinçaltımızda var olan olumsuz inançları ve korkuları olumluya dönüştürmek amacıyla kullanılan sözcükler-anlamlar bütünüdür. Bunun tersini düşünecek olursak da , ‘olumsuzlama’ sözcükleri ve cümlelerinin de, var olan olumlu inançları ve duyguları hızlıca olumsuza dönüştürmekte olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Bilinçaltımızda sahip olduğumuz bazı korkular ve inançlar, yaşam yolumuzda çeşitli fiziksel ve piskolojik rahatsızlıklar olarak tezahür etmektedir. Bilinçaltımızı yeniden şekillendirebilmenin en pratik ve bağımsız yolu ise olumlama cümlelerini düzenli bir şekilde kullanmak suretiyle zihnimizi dönüştürmekten geçmektedir. Zihin, bilinçaltını eğitmek için iyi bir araçtır. Zihnimizi kontrol altına almayı başardığımızda, bilinçaltının olumsuz inançlarından ve korkularından özgürleşmemiz de mümkündür.
Şimdi her türlü duygudan uzakmış gibi görünen para/parasızlık sözcükleri ile ilişkilendirilen olumsuzlama söylemlerine bir göz atalım.
PARA/PARASIZLIK: Bıktım artık ayın sonunu zar zor getirmekten, inşallah bu ay da açık vermem. İnşallah bu ay maaşımdan kesinti yapılmaz. Şirket küçülücek diye dedikodular dönüyor, umarım beni de atmazlar. Parasızlığın da güzel tarafları var, parasız insanlar, parası olanlara nazaran daha insancıl, daha halden anlar oluyorlar ne hikmetse. Parasız insanların cebi küçük ama yüreği büyüktür.
Zihni olumsuza odaklı insanların çoğu para/parasızlığı, yukarıdaki ya da benzeri ‘olumsuzlama’ cümleleri ile birlikte anar. Söylemlerimiz önemlidir, çünkü söylemlerimiz hızlıca düşünce kalıplarına, düşünce kalıpları da olumsuz bilinçaltı kalıplarına dönüşür.
Gerçek olumlama cümleleri, içinde hiçbir korku ya da olumsuzluk barındırmaz. Umarım şu olmaz, İnşallah bu olmaz. Umarım bir engel çıkmaz vb. cümleler içlerinde ‘inşallah’ ve ‘ummak’ sözcüklerini barındırdıkları için olumlama cümleleri değildirler. Kesinlikle negatif cümlelerdir ve bilinçaltında negatif duygu olarak depolanırlar. Umarım işsiz kalmam cümlesi bilinçaltımızdaki işsizlik korkumuzu besler, büyütür ve işsiz kalacağımıza bizi inandırır. Bilinçaltındaki bu inanç, duygu olarak kendini agresiflik ve güvensizlik olarak gösterir. Eski doğal, çalışkan, üretken insan yerine işine konsantre olamayan, kimsenin sebebini anlayamadığı bir gerginliğe sahip, çevresiyle uyum sağlamakta zorlanan bir çalışan haline geliriz ve sonunda gerçekten de ilk işten çıkarılanların arasında yerimizi alırız, çünkü söylemlerimizle önce zihnimizi, ardından bilinçaltımızı kendi kendimize ikna etmişizdir. Bu ikna eylemiyle birlikte ortaya çıkan duygularımız ise bizi davranış bozukluğuna sürüklemiş ve işveren karşısında bizi yenik duruma düşürmüştür. Parasız insanların daha ‘iyi’ insanlar olduğuna bilinçaltınızı inandırırsanız, ‘kötü’ insan olmamak için parasal fırsatları göremeyen bir insan haline gelirsiniz, çünkü bilinçaltınız bilincinize bu kodlamayı vermektedir.
İşsizlik-parasızlık korkusu yaşıyorsanız yapabileceğiniz olumlamalardan bazıları şunlar olabilir: Ben güvendeyim. İşimi seviyorum. Sahip olduğum işi hak ediyorum. Ben değerli bir insan ve değerli bir personelim. (bu cümleyi ‘benden vazgeçemezler’ diye bitirirseniz tüm olumlamayı iptal etmiş olursunuz, çünkü ‘vazgeçemezler’içinde kibir barındırır, kibir olumsuz bir duygudur) Evrende herkese yetecek kadar bolluk bereket var. Ben de bu bolluk bereketten faydalanıyorum. Kendimi güvende hissediyorum. Geleceğimde herşeyin iyi olduğunu biliyorum. Yaşam sürecine güveniyorum ve kendimi bu sürecin akışına bırakıyorum. Paraya saygı duyuyorum. Parayı hak ediyorum. Parayı seviyorum. Parayı kabul ediyorum.
Kendi olumlama cümlelerimizi ihtiyaçlarımıza göre kendimiz şekillendirebiliriz. İşin püf noktası kişinin zihnini izlemeyi öğrenmesinde yatıyor. Zihninizi yakalamaya çalışın, söylemlerinizi izlemeye başlayın, bir tam gün boyunca en çok hangi sözcükleri kullandığınızın, en çok ne tür düşünceler, hayaller ürettiğinizin ayırdına varın, bunları irdeleyin ve hangi olumsuz inançla örtüşebileceğini tahmin etmeye çalışın. Cevap her zaman sizin zihninizde. Söylemlerinizi ve düşüncelerinizi takip etmek çok zor değildir. Evde yanlızsınız ve kahvenizi yudumluyorsunuz, ne tür hayaller kuruyorsunuz? Sürekli hayali düşmanlarla kavga ediyor musunuz? Birilerine hayali olarak ‘haddini’ bildiriyor musunuz? Durmadan hesap-kitap yapıyor musunuz? Geçmişte yaşadığınız bir olayı, trafikteki bir magandayı, eşinizle olan bir tartışmayı döndürüp döndürüp düşünüyor musunuz? O anıları senaryolaştırıyor musunuz? Kendinizle başbaşa kaldığınızda yapmayı çok arzu ettiğiniz herhangi birşeyin detaylı olarak hayalini kurabiliyor musunuz? Yapmak istediklerinizi, hayatta hoşunuza gidenleri, hayallerinizi de, hayali düşmanlarla kavga ettiğiniz senaryolarda olduğu kadar uzun süre düşünce ile besleyebiliyor musunuz? Yoksa hayallerinize 2 satır, hayali düşmanlarınıza 100 paragraf mı ayırıyorsunuz? Kendinizi dinleyin...Zihninizi ise sadece gözlemleyin...
Sürekli negatif düşünceler-hayaller ürettiğinizin, gün içerisinde sürekli olumsuzluk içeren, suçlayıcı ya da alıngan söylemlerde bulunduğunuzun farkına varmak en büyük adımdır. Farkına vardıktan sonra söylemlerinizde ve düşüncelerinizde bilinçli değişiklikler yapmaya başlarsınız. İlk başta bunlar çok küçük ‘ince ayar’lardır, ör: Nasılsın? sorusuna, ‘Ne olsun işte, idare ediyoruz’ yerine, ‘Harikayım’ gibi bir afirmasyon kullanmaya başlarsınız. Öyle hissetmeseniz de, bu söylem-afirmasyon bir alışkanlık haline gelir ve zamanla cidden kendinizi daha zinde hissetmeye başlarsınız, çünkü bilinçaltınız kendinizi iyi hissetmeye kodlanmıştır. Sonrasında ise hayali düşmanlarla uğraşmanın sizi ne kadar yormakta olduğunu algılamaya başlar ve her hayali tartışmayı bir yerinde kesersiniz. İlk başta en sonlarına doğru, daha sonraları da daha yeni tartışmaya başlamışken. Korkularınızın neler olduğunu düşüncelerinizi takip ederek bulmaya başladığınızda, olumlama cümlelerinin neler olabileceğini zaten algılıyor olacaksınız ve doğaçlama olumlamalarla hayatınız her gün biraz daha huzurlu, sakin, mutlu ve neşeli olacak.
kaynak: KENDİME GEL YAŞAM REHBERİ - Olumlu Telkin |