Albay
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 145,988
Tesekkür: 45
92 Mesajinıza toplam 143 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Sarı Humma Sarı Humma
Sarı Humma
Sarı humma sivri sineklerle geçen viral hemorajik ateşli bir hastalıktır. Yüzyıllardan beri düzensiz aralıklarla salgınların oluştuğu Afrika ve Güney Amerikanın tropikal bölgelerinde endemik olan bir hastalıktır. DSOya göre, her yıl 2000 sarı humma vakası görülmektedir ve bunların 30.000i ölümle sonuçlanmaktadır. Vakaların %90dan fazlası Afrikada, 150N ve 150S enlemleri arasındaki riskli alanlarda 500 milyondan fazla insan yaşadığı bölgede ortaya çıkmaktadır. Sarı hummanın görüldüğü bölgelere yolculuk eden 3 milyondan fazla kişi, sarı humma hastalığına yakalanma riski taşımaktadır. Sarı hummanın özgün bir tedavisi bulunmamaktadır. Ancak 60 yıldan beri, etkinliği yüksek olan bir zayıflatılmış canlı aşı mevcuttur (1).
Hastalık
Sarı hummanın ilk klinik tanımı 17. yüzyılda Yucatana (Meksika) dayanmaktadır. Buna göre, amaril virüsü ve sivrisinek vektörü Afrikada köle ticareti yapılan bölgelerden ortaya çıkmıştır. Virüsün Aedes aegypti sivrisineği ile geçişine dair kanıtlar 20. yüzyılın başında Reeds ve ark. tarafından gösterilmiştir (2).
1927de eş zamanlı olarak Gana, Senegal ve Dakardaki Pasteur enstitüsünde amaril virüsü izole edilmiştir. Asibi suşu ve Fransız suşunun izolasyonu, amaril aşılarının geliştirilmesini sağlamıştır.
Amaril virüsü flaviridae ailesinden Flavivirus genomundan bir arbovirüstür.
Enfekte sivrisineğin sokmasını takiben virüs bölgesel lenf düğümlerine, karaciğere, dalağa, kemik iliğine, myokarda ve nadiren ensafalona göç etmeden önce inokülasyon yerinde çoğalmaya başlar (virüs nörotropik olmaktan ziyade viserotropiktir). Virüs inkübasyon dönemi boyunca ve hastalığın başlangıç döneminde, Aedes aegypti türü kan içen sivrisineği istila edecek kadar yeterli sayıda, kanda bulunur. Amaril virüsü ile enfeksiyonu takiben hızlı bir immün cevap gelişir. Korumadan sorumlu başlıca aracılar olan özgün nötralizan antikorlar, birinci haftanın sonunda ortaya çıkar ve yıllarca devam eder (1).
Enfekte sivrisineğin sokmasından sonra inkübasyon dönemi yaklaşık 3-6 gün sürer. Hastalığın başlangıcı klasik olarak anidir. Klinik tabloda tipik olarak ateş, titreme, baş ağrısı, lumbo-sakral bölgede ağrı, bulantı ve baş dönmesi görülür. İyileşmekte olan sarılığın olmadığı hastalıkta,ateşin ortalama süresi 3-4 gündür ve tam iyileşme görülür. Ancak, vakaların yaklaşık %15inde hastalık kısa remisyon dönemleri (24-48 saat) ile birlikte veya olmaksızın ateş, kusma, karın ağrısı, sarılık, böbrek yetmezliği ve hemorajik belirtilerin görüldüğü daha ciddi şekle doğru ilerler. Bu ciddi şekil pıhtılaşma faktörlerinin sentezindeki azalmaya ve tüketim koagülopatisine bağlıdır. Karaciğer ve böbrek yetmezliği olan hastaların yaklaşık %20-50si genellikle hastalığın başlamasından sonra 7-10 gün içinde kaybedilir. Mortalite çocuklarda ve yaşlılarda en yüksek orandadır. Sarı hummadan kurtulan hastalarda uzun süreli asteni görülebilmekle birlikte karaciğer ve böbrek lezyonlarının düzelmesi genellikle tamdır. İnsanda sarı hummanın özgün patojenik mekanizmaları tam olarak anlaşılamamıştır (1). Hastalığın özgün tedavisi bulunmamaktadır.
<br clear="all"/>
Epidemiyoloji
Hastalığa karşı bağışıklığı olmayan kişilerin enfekte sivrisinek tarafından sokulması sarı hummanın tek geçiş yoludur. Hastalığın kent tipi veya selvatik şekilleri hastalığın bulaşma döngüsü ile ayırt edilir.
Genellikle yaygın salgınlar oluşturan kent tipi sarı humma, hastalığın enfekte kişilerden Aedes aegyptiye karşı korumasız olan kişilere geçişi ile oluşur. Kent tipi esas olarak Afrikada görülür.
Selvatik şekil ise, esas olarak insan dışındaki primatlarda enzootik viroz oluşturur; ancak çeşitli sivrisinek vektörleri bazen insanlarda izole vakalara veya Afrika ve Güney Amerikanın orman bölgelerinde küçük salgınlar oluşturabilirler (1).
DSO sarı humma vaka sayısını yılda 200,000 olarak tahmin etmektedir. Bunların 30,000‘i ölümle sonuçlanmaktadır. Vakaların %90ından fazlası Afrikada 150N ve 150S enlemleri arasında, 500 milyondan fazla kişinin yaşadığı yüksek riskli alanlarda görülmektedir. Sarı humma aynı zamanda hastalıktan etkilenen bölgeleri ziyaret eden 3 milyondan fazla kişi için de önemli bir risk oluşturmaktadır (1).
1940da vektörü yok etmeye yönelik girişimler Arjantin, Bolivya, Brezilya, Ekvator, Panama, Paraguay, Peru ve Uruguayda kent tipi hastalığın tamamen ortadan kalkmasını sağlamıştır. Bununla birlikte kent tipi vektör (Aedes aegypti) Guyana, Trinidad, Tobago ve Venezuelada hiçbir şekilde elimine edilememiştir. Son yıllarda, Ae. Aegypti ile reinfestasyona bağlı olarak Bolivyada kent tipi sarı humma yeniden görülmüştür. Bu vektörün tüm Güney Amerikada yeniden ortaya çıkması kent tipi hastalığın bu kıtada yeniden ortaya çıkma riskini artırabilecektir (1).
Sarı hummanı insidansı ile ilgili bilgiler düzenli şekilde güncellenmekte ve DSO ve Amerikan CDC (Centers for Disease Control and Prevention, Division of Quarantine; Hastalık Kontrol ve önleme Merkezi, Karantina Bölümü) tarafından haftalık epidemiyolojik raporlar şeklinde yayınlanmaktadır.
Aşının tarihçesi ve aşılama stratejisi
Amaril aşıları, Asibi ve Fransız suşlarının 1927'de izolasyonu ile birlikte geliştirilmeye başlamıştır. Zayıflatılmış canlı aşılardan önce geliştirilen ilk inaktif aşılar başarı sağlamamıştır.
Günümüzde, sarı hummaya karşı tek aşı amaril 17D aşısıdır. Bu aşı 1927'de Gana'da izole edilen ve civciv embriyo dokusunda ardarda pasajlarla zayıflatılan amaril virüsünden (Asibi suşu) üretilmiştir. Bu zayıflatılmış aşı virüsü iki şekilde bulunmaktadır. Bunlar, dizilimleri %99.9 homolog olan 17D-204 ve 17DD alt suşlarıdır (1). Her ikisi de aşı suşları olarak kullanılmakta ve aşı üretmek üzere pek çok ülkede civciv embriyosunda kültüre edilmektedir (1).
17D aşısının etkinliği preklinik bulgulara ve aşının uygulandığı kişilerin %95'inden fazlasında nötralizan antikor oluşumunun gösterilmesine dayanmaktadır.
Aşağıdaki bulgular aşının bu alandaki etkinliğini ortaya koymaktadır:
- Aşının kullanılmasından önce, sarı humma ile laboratuvar enfeksiyonları oldukça sık görülürken, bu durum günümüzde çok nadirdir.
- Brezilyada ve Güney Afrikanın diğer ülkelerinde 50 yıldır yapılmakta olan gözlemlere göre selvatik sarı humma sadece 17D aşısı ile aşılanmamış kişilerde görülmektedir. Ayrıca yeni vakaların ortaya çıkışından sonra aşılama hastalığın hızla kaybolmasına neden olmuştur.
- Pratik olarak sarı hummanın Afrika'nın Fransızca konuşulan bölgesinde tamamen ortadan kaldırılması 1941'de Fransız nörotropik suşun kullanıldığı zorunlu aşılama kampanyası sayesinde gerçekleşmiştir. Yüksek aşılama oranlarına ulaşılmış ve hastalık mikrobu ile karşılaşma devam etmesine rağmen hastalık insidansı önemli ölçüde azalmıştır. Aynı dönemde rutin aşılamanın yapılmadığı İngilizce konuşulan komşu ülkelerde ise epidemiler görülmüştür (2)
Toplumda amarile karşı bağışıklığı kısa sürede güçlendirmek üzere, sarı humma riskinin yüksek olduğu ülkeler için önerilen başlıca strateji 17D aşısının kullanılmasıdır. Bu nedenle, amaril aşısı ulusal aşılama programlarında yer almaktadır. Epidemi gelişmesi durumunda ilave stratejiler belirlenmektedir.
Ayrıca, amaril aşısı endemik alanlara yolculuk yapanlara da uygulanmalıdır (amaril aşısının kontrendike olmadığı koşullarda) (1).
Amaril virüsünün bir ülkeden diğerine yayılmasını önlemek amacı ile DSO tarafından uluslararası düzenlemeler yapılmıştır. Sarı hummaya karşı zorunlu aşılama, amaril virüsünün yatkın olan ülkelere (yani vektör olan sivrisineğin ve konak primatların mevcut olduğu ancak hastalığın bulunmadığı ülkelere) taşınmasını önlemektedir.
Kontamine olmuş bir yolcunun ülkeye girişini takiben virüs sivri sineklere ve primatlara ve daha sonra da yerel topluma geçebilmektedir. Böylece, Sarı Humma hastalığına karşı korumasız ülkelerde sarı humma taşıma riski yüksek olan ülkelerden gelen tüm yolcuların (riskli ülkelerden transit geçmiş olsalar dahi) aşılanması gereklidir.
Uluslararası yolculukta, enfekte bölgelerden veya sadece endemik bölgelerden gelen kişilerin, son 10 yıllık dönemde sarı hummaya karşı aşılandığını gösteren bir belge (yolculuğa çıkmadan önceki 10 gün içinde alınmış) almaları önerilmektedir (4).
<br clear="all"/>
Sonuç
60 yıldan daha uzun bir süredir amaril aşı kampanyasının etkinliği bilinmektedir. Ancak sarı humma hala Afrika ve Güney Amerika'nın tropikal bölgelerde önemli bir problem olmaya devam etmektedir.
Sarı humma riski taşıyan ülkelerde epidemileri önlemek ve savaşmak için aşılama önerilmektedir. Ayrıca aşı, riskli alanlara yolculuk yapanlar için de önerilmektedir.
Kaynaklar
1. Yellow fever vaccine. DSO position paper. Wkly.Epidemiol.Rec. 2003;78(40):349-59.
2. Monath TP. Yellow Fever Vaccine. In: Plotkin SA, Orenstein WA, editors. VACCINES 4th ed. 4th ed. Philadelphia: Saunders; 2003. p. 1095-176.
3. Cetron MS, Marfin AA, Julian KG, Gubler DJ, Sharp DJ, Barwick RS et al. Yellow fever vaccine. Recommendations of the Advisory Committee on Immunization Practices (ACIP), 2002. MMWR.Morb.Mortal.Wkly.Rep. 2002;51(RR-17):1-11.
4. Fièvre Jaune. Voyages Internationaux et Santé 2003. 2003 ed. OMS; 2003. p. 111-2 Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. |