Yumurta bağışı Tüp bebek
tedavisine başvuran çiftlerin bir kısmında zaman zaman
tedavinin iptal edilmesi gerekebilir. Çiftlerin çocuk sahibi
olma umudunu tüketen bu iptallerin altında yatan nedenlerden
birisi de tedavide kullanılacak sayı ya da kalitede yumurta
hücresi elde edilememesidir. Yaşı ileri olan kadınlarda bu
beklenilen bir durumken ne yazik ki bazen çok genç kadınlarda
da yumurtalıklardan beklenilen cevap alınanamakta ve yüksek
dozlarda ilaç kullanılmasına rağmen ya hiç folikül
gelişmemekte, ya çok az sayıda gelişen folikül içinden
yumurta çıkmamakta ya da elde edilen yumurta hücreleri
mikroenjeksiyon işleminde kullanılabilecek nitelikte
olmamaktadır. Bu durum azalmış over rezervi olarak
tanımlanmakta ve bu kadınlar da İngilizce'de zayıf cevap
veren yumurtalık anlamında "poor responder" veya
"bad response" olarak adlandırılmaktadır.
Zayıf over cevabı olan kadınların tamamına yakınında
yumurtalık kapasitesi hakkında bilgi veren FSH hormonu yüksek
bulunmaktadır. Yaşamlarının herhangi bir döneminde FSH
yüksek olarak saptanan kadınlarda bu hormonun seviyesi dönem
dönem düşmeler gösterebilse de, genelde yumurtalıkların
ilaçlara verdiği cevap istenilen düzeyde olmamaktadır.
Yumurtalıkların fonkisyonlarını erken dönemde
yitirmelerine neden olan pekçok faktör bulunabilir. Bunlar
arasında en önemlileri genetik nedenler ve endometriozisdir.
Ayrıca kanser ya da başka nedenler ile yumurtalıkları
alınmak zorunda kalan veya kemoterapi ve radyoterapi sonrası
menopoza giren kadınların da tüp bebek yöntemiyle bile çocuk
sahibi olmaları olanaksızdır.
Yumurtalık ve yumurta nedenli kısırlık sorunu yaşayan ve
kendi yumurta hücreleri kullanılarak hamilelik elde edilemeyen
kadınlar için günümüzde son bir tedavi alternatifi daha
vardır: YUMURTA BAĞIŞI ya da bilimsel
adı ile OOSİT DONASYONU
Yumurta bağışı nedir?
Yumurta bağışı herhangi bir kısırlık sorunu olmayan
kadınlardan geleneksel tüp bebek tedavilerinde olduğu gibi
yumurta hücresi elde edilerek bu yumurtaların bir başka kadın
için kullanılmasıdır. Burada verici kadından elde edilen
yumurtalar alıcı kadının kocasının spermleri ile
döllendikten sonra alıcı kadının rahmine transfer edilir.
Bu uygulama sonrasında doğacak olan çocuk genetik olarak
babasının özelliklerini taşıdığı halde onu doğuran
kadının genetik özelliklerine sahip olmayacaktır.
Kimler yumurta vericisi
olabilir?
Yumurta bağışı tedavileri alıcı kadının tanıdığı ve
bildiği kızkardeş, akraba ya da arkadaş gibi kişiler
kullanılarak yapılabileceği gibi hiç tanımadığı bir
kadının yumurtası kullanılarak da gerçekleştirilebilir.
Yumurta bağışı yapmak isteyen kadınlarda bir takım
özellikler aranmaktadır. Gelişmiş ülkelerin pek çoğunda bu
konu ile ilgili düzenlemeler vardır. Belirli şartları
sağlayamayan kadınlardan yumurta alınmamaktadır. Amerikan
Üreme Tıbbı Cemiyeti (ASRM) yayınladığı kılavuzda
başarı şansını arttırmak ve riskleri azaltmak için bazı
kurallara uyulmasını önermektedir.
Yumurta vericisi kadının 18-35 yaşları arasında olması
gerekmektedir. Şart olmamakla birlikte üreme potansiyeli
kanıtlanmış yani daha önceden hamile kalmış kadınlar bu
işlem için daha uygun adaylardır.
Yumurta vericisi kadınların işlem öncesi aşağıdaki
durumlar açısından incelenmesi ve değerlendirilmesi gerekir:
Sistemik hastalıklar
Kalıtsal hastalıklar
Psikiyatrik hastalıklar
Madde ve ilaç bağımlılığı
HIV (AIDS) başta olmak üzere HTLV-1 (lösemi virüsü),
Hepatit B ve C, Frengi, Bel soğukluğu ve klamidya gibi
enfeksiyöz hastalıklar
Kan grubu tespiti
Kan hormon düzeyleri
Ayrıca yumurta vericisi kadınların kistik fibrozis, Akdeniz
anemisi, orak hücreli anemi gibi genetik hastalıklar
açısından taşıyıcı olup olmadıkları mutlaka
incelenmelidir.
Bazı ülkelerde yumurta vericisi kadınlara birkaç bin
dolardan onbinlerce dolara kadar değişen ücretler
ödenmektedir. Bazı ülkelerde ise bu iş için ödenecek miktar
yasalar ile sınırlandırılmıştır ve yumurta için değil
masraflar için ödeme yapılmaktadır. .
Bir kadının kaç kez yumurta bağışı yapabileceği
konusunda belirli bir bilgi yoktur. Ancak genel olarak aynı
kadından elde edilen yumurtalar ile en fazla 10 bebeğin
dünyaya gelmesi durumunda o kadından artık yumurta
alınmaması önerilmektedir.
Kimler yumurta bağışı için
uygun adaylardır?
Yaklaşık her 35 kadından birisinde çocuk sahibi olmayı
sağlayacak yumurta hücresi elde edilememektedir. Bu çiftlerin
önünde dört seçenek vardır: yılmadan tedavi denemelerine
devam etmek, evlatlık edinmek, çocuk sahibi olma fikrinden
tamamen vazgeçmek ya da yumurta bağışı programına dahil
olmak.
Bir başkasına ait yumurta hücresi kullanılarak elde edilen
gebelik ve bunu takip eden sağlıklı bir bebeğin doğumu ilk
kez 1984 yılında bildirilmiştir. İlk başlangıçta oosit
donasyonu erken menopoza giren kadınlar için önerilen bir
yöntemdi. Ancak zaman içerisinde endikasyon alanları
genişleyen bu tedavi yaklaşımının önerilebileceği adaylar
şunlardır:
Prematür (erken) over yetmezliği olanlar
Doğuştan rahimi olduğu halde yumurtalıkları olmayan
kadınlar
Kanser, endometriozis ya da benzeri nedenler ile
yumurtalıkları alınan kadınlar
Kemoterapi ya da radyoterapi sonrası yumurtalık
fonksiyonu yitiren kadınlar
Endometriozis ya da bilinmeyen nedenler ile yumurta
üretimi azalmış olan kadınlar
Menopozdaki kadınlar
Daha önceki tüp bebek denemeleri yumurta ya da embryo
kalitesizliği nedeni ile başarısız olmuş çiftler
Bazı tür genetik hastalıklara sahip olan kadınlar
Tıpkı yumurta vericisi kadınlarda olduğu gibi alıcı
adayı kadınlarda da HIV, Hepatit B ve C gibi enfeksiyon
hastalıkları araştırılmalı, önceden yapılacak muayene ve
değerlendirmede olası bir gebeliği sonuna kadar taşımasına
engel olabilecek rahim bozukluklarının olmadığı
gösterilmelidir. Ayrıca 45 yaşın üzerindeki kadınlarda kalp
hastalığı, yüksek tansiyon ve şeker hastalığı gibi
gebelikten olumsuz etkilenebilecek hastalıkların olup
olmadığı mutlaka kontrol edilmeli gerekli olması durumunda
mammografi dahil olmak üzere tüm incelemeler eksiksiz
yapılmalıdır. Bu çiftlerde işlem öncesi psikolojik
desteğin yararı olabilir.
Yumurta bağışının ilk kez tanımlandığı 1984
yılından beri tüm dünyada hamile kalması olanaksız olan
pekçok kadın bu yolla çocuk sahibi olmuştur. Bu kadınlar
arasında önemli bir kısmı menopozdaki ileri yaş
kadınlardır. Literatürde 63 yaşında yumurta bağışı ile
hamile kalan ve 1994 yılında sezaryen ile doğum yapan bir
kadın bildirilmiştir. Öte yandan 55 yaşında bir başka
kadın 1998 yılında dördüz bebeklerini dünyaya getirmiştir.
Donasyon tedavileri nasıl
yapılır?
Yumurta bağışı tedavilerinde hem yumurta vericisi hem de
yumurta alıcısı kadının eş zamanlı olarak tedavi edilmesi
gerekir. Bu amaçla ilk önce her iki kadının adet dönemleri
birbiri ile eş zamanlı hale getirilir bunun mümkün
olmadığı durumlarda alıcı kadının adet kanaması
başlayana kadar verici kadına kendi hormonlarını
baskılayıcı tedavi uygulanır. Adetler senkronize edildikten
sonra verici kadının yumurtalıklarını uyarmak üzere klasik
tüp bebek tedavilerinde uygulanan tedavi başlanır. Alıcı
kadında ise rahim iç zarını kalınlaştıracak tablet
tedavisine başlanır. Bu tedavi dondurulmuş embryo
tedavilerinde uygulananın aynısıdır. Verci kadının
follikülleri yeterli büyüklüğe ulaştığında çatlatma
iğnesi yapılır ve bundan 36 saat sonra yumurta toplama işlemi
yapılır.
Bu aşamaya kadar verici ve alıcı kadının aynı ortamda
bulunmaları gerekmez ve çoğu tedavi programında ne verici
kadın yumurtalarının kimin için kullanılacağını ne de
alıcı kadın kimin yumurtalarının kullanıldığını bilmez.
Elde edilen yumurtalar alıcı kadının eşinin spermleri
kullanılarak döllenir ve oluşan embryolar alıcı kadının
rahminin içine transfer edilerek 12 gün sonra gebelik testi
yapılır.
Yumurta bağışı sonrası başarı şansı yani gebelik elde
edilme oranı, başka bir nedenle tüp bebek tedavisine alına
genç yaştaki hasta grubundaki başarı şansı ile benzerdir ve
%50'nin üzerindedir. Ayrıca yumurta bağışı ile oluşan
gebeliklerin seyri normal yoldan ya da klasik tüp
bebek/mikroenjeksiyon tedavileri ile olanlardan daha farklı
değildir.
Yumurta paylaşımı nedir?
Başka bir kadının yumurtaları kullanılarak yapılan
alternatif bir tedavi de yumurta paylaşımıdır. Bu uygulamada
tüp bebek tedavisinde olan bir kadından elde edilen
yumurtaların bir kısmı donasyon tedavisi adayı olan başka
bir kadın için de kullanılır.
Tüp bebek tedavisi gören 35 yaşın altında ve gerekli
tarama ve incelemelerin yapıldığı kadınlar eğer isterler
ise yumurtalarının bir kısmını başka bir kadının
kullanması için bağışlayabilirler. Böyle bir durumda
pekçok merkez yumurtaları kullanılan çifte uygulanan ücrette
önemli bir iskontoya gitmektedir.
Yumurta paylaşımın yazılı kuralları olmamakla birlikte
pekçok merkez 35 yaş üstü kadınları bu programa dahil
etmemekte, yazılı onay veren ve şartları kabul eden uygun
kadınlardan elde edilen yumurtaları eşit sayıda
paylaştırmakta ve her iki kadına da birbirleri hakkında
hiçbir bilgi vermemeyi tercih etmektedirler.
Yumurta paylaşımı konseptinin ortaya çıkmasında birçok
faktör rol oynamıştır. Bunlar arasında en önemlisi
infertilite sorunu yaşamayan bir kadının dışarından verilen
ilaçlar ile tedavi edilmesi gerekliliğinin olmaması ve
sağlıklı bir kadının bu tedavinin potansiyel yan
etkilerinden korunmasıdır. Öte yandan gelir düzeyi düşük
ancak infertilite sorunu yaşayan çiftlerin tüp bebek
tedavilerine daha kolay ulaşmasına yardımcı olması da bir
başka faktördür.
Yasal ve etik sorunlar ve
ülkemizde ki durum
Sosyal yaşamı düzenleyen, yazılı olan ve olmayan kurallar
yaşayan kavramlardır. Bilim ve teknoloji ile yaşamı
ilgilendiren her alanda görülen gelişmeler bu kuralların
zaman içinde ister istemez değişmesine neden olmaktayken bazı
durumlarda düzenin koruyucusu olan yasalar çağın ve
bireylerin gereksinimlerinin çok gerisinde kalmaktadır.
Dünya üzerindeki ülkelerin pekçoğunda yumurta ve sperm
bağışına izin verilmekte ve bu uygulamalar yasalar ile
kontrol altına alınmaktayken ülkemizde ne yazık ki kanunlar
tarafından yasaklanmaktadır. Türkiye'de bir sperm ya da
yumurta hücresinin, hücrenin sahibi olan kişiler için
kullanılması yani yumurta ve sperm bağışı kesinlikle yasaktır.
Ancak kısırlık sorunu yaşayan ve yumurta ya da sperm
bağışı dışında hiçbir tedavi alternatifi olmayan pekçok
çift olduğu göz ardı edilemeyecek bir gerçektir. Bir
başkasının üreme hücresinden yararlanarak çocuk sahibi
olmak pekçok birey için kolaylıkla kabullenilebilecek bir
durum değildir. Öte yandan bu durumu kabullenen çiftlerin
kaşısına, haklarını güvence altına alan düzenleyici
yasalar yerine engelleyici yasalar koymak haksız olduğu kadar
etkisi de kısıtlı bir uygulamadır.
Türkiye'nin de dahil olduğu bazı ülkelerdeki bu
yasaklamalar yeni bir turizm türünün doğmasına neden
olmuştur: üreme turizmi.
Olanağı olan kişiler gereksinim duydukları ve kendi
ülkelerinde yasak olan tedavileri almak için başka ülkelere
seyahat etmek durumunda kalmaktadırlar. Ülkemizde de
yadsınamayacak sayıda çift yumurta ve sperm bağışı yoluyla
çocuk sahibi olmak için Yunanistan başta olmak üzere dış
ülkelere seyahat etmek zorunda kalmaktadır. Bu durum zaman ve
işgücü kaybının yanısıra binlerce doların gereksiz yere
yurtdışına akmasına neden olmaktadır.
Her türlü organ bağışı serbest olduğu halde yumurta ve
sperm bağışının yasak olması nedeni ile genç yaşta kanser
nedeni ile üreme hücrelerini kaybeden ya da erken yaşta
menopoza giren pekçok kadının anne olma hakkı ne yazik ki
kanun gücüyle elinden alınmaktadır.
Yasal kurumların biran önce bu konuda harekete geçmesi,
bilimsel çevrelerde tartışıldıktan sonra gerekli
düzenlemelerin yapılması ile bu çiftlerin mağduriyetleri
giderileceği gibi ülkemizin gereksiz yere döviz kaybetmesi de
engellenecektir.
******
KAYNAKLAR
Antinori S, Gholami GH, Versaci C,
Cerusico F, Dani L, Antinori M, Panci C, Nauman N.
Obstetric and prenatal outcome in menopausal women: a
12-year clinical study. Reprod Biomed Online 2003 Mar
6:257-61
Blyth E. Subsidized IVF: the development of 'egg sharing'
in the United Kingdom. Hum Reprod 2002 Dec 17:3254-9
http://www.hfea.gov.uk
Human Fertilisation and Embryology Authority (1992) Directions
given under the Human Fertilisation and Embryology Act.
Ref D 1991/2. Human Fertilisation and Embryology
Authority, London
Human Fertilisation and Embryology Authority (1998b) Paid
egg sharing to be regulated, not banned (press
release). Human Fertilisation and Embryology Authority,
London. 10 December.
Leeton J, Trounson A, Wood C. The use of donor eggs and
embryos in the management of human infertility. Aust N Z
J Obstet Gynaecol 1984 Nov 24:265-70
Pennings G.Reproductive tourism as moral pluralism in
motion. J Med Ethics. 2002 Dec;28(6):337-41.
Remohí J, Gartner B, Gallardo E, Yalil S, Simón C,
Pellicer A. Pregnancy and birth rates after oocyte
donation.Fertil Steril 1997 Apr 67:717-23
III. Gamete and embryo donation. Hum Reprod 2002 May
17:1407-8
******
[/b] Geri
10 Şubat 2008
Saat: 14:20
UYARI
Çin
Malı ürünlere dikkat !
Unutmayın!
Çalışan
anne adayları: Doğum
öncesi iznine ayrılmak için yapmanız gereken
işlemleri unutmayın
Kaynak: Dr. Mumcu Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. |