Merva Ulusoy; Daima Planlı ve Hep Başarıya Endeksli

[Bluesky24]

Merva Ulusoy'u, her hafta ekranda, iş dünyasının en önemli isimleriyle izliyoruz. Onu bazen rahmetli Sakıp Sabancı gibi en tepedeki işadamları, bazen de yurtdışından gelen değerli konuklarıyla izledik, izliyoruz.

CNNTÜRK'te yayınlanan "İş'te Gündem" programıyla adından söz ettiren Ulusoy, tanınmış bir ailenin kızı. Viyana American Webster Universityden mezun. Yöneticilik ve pazarlama eğitimi almış. Ayrıca Londrada American Webster Universityden Uluslararası Ticaret master'ı yapmış.







Diplomaları sadece bunlarla sınırlı değil elbette. İş Yaşamı 1993te başlıyor. İş serüveninde de önemli projeler dikkat çekiyor. Örneğin 1996 İstanbul Milli Olimpiyat Komitesi danışmanı olarak "Lowe Adam" ajansında çalışıyor. Her işinde "artı"larla anılıyor.







2000'de kızını doğurmak üzere New York'a giden Ulusoy, 2003'te tekrar Türkiye'ye geliyor. Ve farklı bir işe imza atıyor. Bu kez sırada bir TV ekranı yoluyla milyonlarca insanla tanışmak var.. Merva Ulusoy'un CNN Türk'teki programının reytingleri ortada... İçeriğinden, prodüksiyonuna kadar her aşaması Onu ilgilendiriyor. <BR style="mso-special-character: line-break"><BR style="mso-special-character: line-break">



Çekimlerle, seslendirmelerle geçen bir günün ardından evde minik kızı Meyra ile buluşuyor. İş sorumluluğunun üzerine, 4,5 yıldır artık "annelik sorumluluğu" da eklenmiş. Hem kendisiyle hem de hayatla barışık olduğunu söylüyor. Belli ki, sevgiyle büyümüş.. Ailesinden sürekli sevgi ve saygıyla söz ediyor. Anne tarafından adeta bir "sevgi ve ilgi çemberi" içinde bütün kardeşler.. Ama yanıtlarından anlaşıldığı kadarıyla, yıllar önce yitirdiği babasının da yaşamında çok özel bir yeri var..







"Hayatımı kendim yönlendiriyorum. Kararlarımı kendim veriyorum. Dolayısıyla mutsuz olabileceğimi düşündüğüm bir adımı atmıyorum" diyor. Hem akıllı bir kadın, hem iyi bir anne... Başarılı bir kariyer.. Sevilen bir iş.. Bunların hepsinin yanında Merva adı var. Kadınvizyon'un sorularına yanıt veren Ulusoy, bu başarılarındaki sırları da anlattı bize. Tabii sevgilerini, zevklerini, mutluluklarını ve kırgınlıklarını da paylaştı..







KadınVizyon : Herkes sizi Ulusoy soyadından dolayı zaten tanıyordu. Televizyon maceranız nasıl başladı?







Merva Ulusoy : Lisana merakım var. Türkçeme de çok düşkünüm. Dialogun ilk mezunlarındanım. Can Gürzap, Haluk Kurtoğlu , Yalçın Boratapdan ses, nefes, diksiyon, artikulasyon, güzel konuşma dersleri almıştım.







İlk olarak Mithat Bereket bana rahmetli babam Cemal Ulusoyun belgeselini hazırlarken televizyonda bir program yapmayı önermişti. O zaman onunla NTVde görüşmüştüm. Ardından Star ve ATV kadın programı, anne-çocuk programı, kültür, sinema programları yapmamı teklif ettiler.







Amerikadaki Entertainment TVde Red Carpet/Kırmızı Halı showu vardır. Benzer programlar düşündüler. Derken CNN TÜRKün Genel MüdürEfe Önbilgin CNN TÜRKte iş dünyası ile ilgili program yapmamı teklif edince geçmişim, aldığım eğitim ve iş tecrübemle örtüştüğiçin hemen kabul ettim. Görüşmenin ilk on dakikasında anlaşmıştık. Deneme çekimi için hemen stüdyo hazırlandı. Prompter akmaya, ben de okumaya başladım. Ertesi gün sabah 10da Hürriyet Medya Towersdaki eski yerimizde, "İşte Gündem"n logosu, jeneriği, müziği, içeriği ve ilk konuk olarak düşündüğüm Bülent Eczacıbaşı ile görüşmelerim başlamıştı bile.







.KadınVizyon :İş'te Gündem'in benimsemesinin en önemli nedenleri sizce nedir?







Merva Ulusoy : Detaylara önem vermemiz, zorluklardan çekinmememiz, birbirimizle çok iyi anlaşmamız, anlayış göstermemiz, yardımlaşmamız. Haftanın gündemini yakalarken ya da haftanın özel röportaj konuğunu seçerken titiz davranmamız. Her zaman yedek program çekmemiz.







Bir de gazetecilik geçmişim olmadığı için röportaj akışını daha samimi ve sıcak bir havaya sokabiliyor olmam. Konuklarımla sanki sohbet eder gibi soru cevap yapabilmemden ötürhava bir anda ısınıyor. Onların kamuoyuna yansımayan, ama seyirci veya dinleyiciye enteresan gelecek bilinmeyen, açıklanmamış yönlerini aktarabiliyor olmam programı ilginç kılıyor.







KadınVizyon :Biraz da özel beğenilerinizle ilgili sorular sormak istiyorum. Sinema veya müzik.. hangisi sizin için önemlidir? İkisini de düzenli takip eder misiniz?







Merva Ulusoy : Sinema en önemli hobim. Hatta Amerikadan dönmeden New York Universitesinde sinema üzerine eğitim almak üzere kayıt olmuştum. Ailemde yaşanan beklenmedik bir sağlık sorunu dolayısıyla, bir haftalığına İstanbula döndüm seneler sonra. Dönüş o dönüş. İstanbula yerleştim. Birlikte yaşadığım kuzenim arkamdan kalan eşyalarımı yolladı ve bir daha ayrılamadım.







Ancak müziksiz yaşayamadığım da bir gerçek. Arabaya bindiğimde veya eve girdiğim anda müziği açarım. Gece yatıncaya kadar da kapatmam.







KadınVizyon : Rahatlamak için hangi müziği seçersiniz?







Merva Ulusoy : O tamamen o anki ruh halime bağlı. Bazen Pavarotti ya da Bach, bazen Tiesto ya da Cafe del Mar, bazen Sezen Aksu ya da Gülşen, bazen de Sting ya da Beyonce. Ama müzik hep var.







KadınVizyon :Hayatta nelere şaşırarak bakıyorsunuz? Yani hala "alışamadığınız" neler var?







Merva Ulusoy : İkiyüzlülüğe ve insanların birbirlerinin yüzlerine bakarak politik olmak amacıyla yalan söylemelerine. Çekememezlik, kıskançlık, hırstan gelen öfke insanları sonunda mutsuzluğa itiyor.







KadınVizyon :İlk anda pozitif bir enerji yayıyorsunuz. Bunun nedeni nedir? Sürekli olumlu yönünden mi bakarsınız hayata?







Merva Ulusoy : Devamlı gülümsediğim hatta röportajlarımda Avrupa Birliğine üyeliğimiz ya da tek haneli enflasyon ile ilgili soruları bile sırıtarak sorduğum için, eleştiriler alıyorum. Bilinçli yapmıyorum kesinlikle. O galiba istemeden oluyor. Yaptığım işten keyif alıyorum. O da ekrana yansıyor bir şekilde. Ama genelde de mutlu bir mizacım var.







KadınVizyon : Büyürken anneniz mi, etkili oldu üzerinizde, babanız mı? Şunu da sormak istiyorum.. Evde en çok kime düşkünsünüz? (Biraz özel oldu ama)







Merva Ulusoy : Annem evde babamın deyimizle içişleri bakanıydı. Özel hayatımız, arkadaş çevremiz, eğitimimizle yakından ilgiliydi. Babam bizim bütün sorumluluğumuzu anneme bırakmış olmakla beraber önemli tüm kararlarda son sözo söylerdi.







Biz 4 kardeşiz, üç kızın üstüne bir erkek. Karadenizli olmamızdan dolayı ve en küçüğümüz olması ötürüyle erkek kardeşim biraz gözbebeğimizdi diyebilirim. Ama yine de ayrıcalık hissetmeden büyüdük. Birbirimize çok bağlı bir aileyiz. Hayattaki en yakın dostlarım annem ve kardeşlerim.







KadınVizyon : İş dışında zamanınızı nasıl geçirirsiniz? Bir gününüz nasıl geçer?







Merva Ulusoy : Sabah 7de cep telefonumun alarmı çalar. Kızım Meyrayı uyandırıp, okula yollarım. Sonra senelerdir en yakın oda arkadaşım olan koşu bantımın üstünde 8 haberlerini seyrederek bir saat koşarım. Hazırlanıp işe giderim. İşte Gündemin içerik planlamasından prodüksiyonuna kadar her aşamasında bizzat bulunuyorum. Röportaj hazırlıkları, çekimler, montaj, seslendirme... Bütün günümüz çok yoğun geçiyor. Hatta öğlen yemeklerini bile çoğu zaman masamda bir tostla geçiştiriyorum. Akşam çıkışta direkt eve gidip kızım uyuyuncaya kadar elimden geldiğince onunla vakit geçiririm. O yatınca kendi sosyal hayatıma devam ederim.Bu röportajın devamını Merva Ulusoy; Daima Planlı ve Hep Başarıya Endeksli - 2 başlığı altında okuyabilirsiniz.



Kaynak:Kadınvizyon