Çocuklarda Sanat Eğitimi
Çocuklarda Sanat EğitimiYaratıcılıkla ilgili tespitleri yaptıktan sonra, yaratıcılığın kullanıldığı en önemli üretimlerden biri olarak sanat ya da resim diye düşünürsek, sanat eğitimcileri veya resim öğretmenlerine büyük sorumluluklar düşüyor.
Çünkü onlar en saf halleriyle, henüz dış etkenlerden çok fazla etkilenmemiş kişiler. Her davranışımız ve yönlendirmelerimiz onların kişiliğinin oluşmasında önemli bir etkendir.
Resim, çoçukların kendilerini ifade etmelerinde kullandıkları en önemli dillerden biridir. Belkide sözlerle ifade edemediklerini, resimle daha direkt olarak ifade edebilirler. Onlar iç dünyaları ile dış dünya arasında kurdukları bağlantıyı kağıda aktarırlar.
Dolayısıyla resim, çocukların çok hoşlandığı bir üretimdir. Resim yapmayı sevmeyen çocuk yoktur. Çünkü resimle fikir ve duygularını ifade ederler.
Renk, şekil, doku ve dizayn konusunda deneyim edinirken ve bunlarla uğraşırken duyusal deneyimlerini geliştirirler. Farkında olma, kendini, çevresini ve doğayı keşfetme duygularını yaşarlar. Bütün bu deneyimler estetik gelişimin başlangıcıdır. Çocuklar bu deneyimleri yaşarken yapmamız gereken onlara özgürce üretebileceği bir ortam hazırlamaktır.
Çocukları yetenekli, yeteneksiz diye ayırmak yerine, özgün düşünceler üretme ve yaratma konusunda özendirici ve yüreklendirici olmak gerekir. Onların yaptığı resimlere saygı duyarak, inanarak, ödüllendirerek, olumlu tepki vererek kendilerine olan güvenlerini arttırmalıyız. O zaman daha yaratıcı olduklarını ve 'ben yapamam', 'ben beceremem' diye düşünmekten uzaklaşıp, 'ben güzel resim yapabiliyorum', 'yaptıklarım beğeniliyor' diye düşünerek bastırdığı becerileri ve duygularını ortaya çıkarmak üzere davrandığını gözlemleyebiliriz.
Her tür olumsuz müdahale ve otorite onların çekingen ve ürkek davranmasına neden olur. Çocuklar yetişkinlere göre daha gerçeküstü düşünürler. Gerçek nesneler yerine semboller kullanmayı tercih ederler. İç dünyaları çok zengindir. Nitekim çocuklar için yazılan hikayelerde, çizgi filmlerde herşey fantastiktir.
Biz de onlara 'Hiç yeşil saç olur mu?', 'İnsan evden büyük olmaz.', 'Gökyüzünde balık olur mu?' gibi uyarılarda bulunmamalıyız. Onlar dünyayı algıladıkları ve hissettikleri gibi kağıda aktarırlar. Bizim onlardan birer yetişkin gibi resim yapmalarını beklememiz doğru olmaz. Tam tersine soyutlama yeteneklerini desteklemeli ve geliştirmeliyiz.
'Ben kedi yapamam', 'Ben ağaç yapamam' diyen bir çocuğa yapabileceğine inandırarak rehberlik yapmamız gerekir. Çocuklar içinden geldiği gibi kedi, ağaç yaparlar. Kediye benzememiş, ağaç olmamış gibi uyarılarla yapamayacağını düşünmeye başlarlar.
Çocuklara güven kazanabilecekleri bir ortam yaratılmalıdır. Bu onları cesaretlendirecek, kendilerine olan güvenlerini arttıracak, kendilerini sevmelerini sağlayacak ve heyecanlandıracaktır.
Her seferinde ben güzel resim yapıyorum duygusuyla daha yaratıcı ve üretken olacaklardır.
Çocuklar için önemli olan bir unsur da, ortaya çıkan iş değil üretirken geçirdiği süreçtir. Yaratma ve üretme esnasında aldığı keyif ve mutluluk onlar için yeterlidir.
Bu sürece saygılı olmamız gerekir.
Renkleri karıştırıp yeni renkler elde etmek, kağıda sürüp etkisini görmek, kırmızının yanına maviyi sürdüğünde duyduğu heyecan onları mutlu eder.
Renk, şekil, doku, büyük, küçük ve oran duygusunu bu deneylerle kazanacak, malzemenin olanaklarını keşfederken, kendi de keşfetme heyecanını yaşayacaktır.
Dünyayı ve kendini nasıl hissettiğinin ve duyduğunun aktarımını yapacaktır. Tüm bu keşifleri yaparken güven ve gurur duygusunu geliştirecektir.
Atölyede ya da sınıfta arkadaşlarıyla yaptıkları bu çalışmalar onlara farklılıkları sevmeyi, başkalarını takdir etmeyi ve sınıf içinde yapılan değerlendirmeler de onlara eleştiriyi kucaklamayı öğretir.
Çocuklarla grup çalışmaları yaptırarak, birlikte üretmenin keyfini yaşamalarını sağlamalıyız.
Dilek Demirci Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. |