02-08-2010, 09:34 AM
|
#2 (permalink)
|
Yüzbaşı
Üyelik tarihi: Jul 2010
Mesajlar: 736
Tesekkür: 2,123
781 Mesajinıza toplam 3,631 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Cevap: İnsanların Öfkesini Çekmekten Kurtulmak Merhabalar. Yeni ayın ilk haftasının ilk iş gününde herkese merhaba. Yazdığın konu ile ilgili bir şey paylaşmak istiyorum. Çok sevdiğim bir dostum kendisinin paratoner olduğunu söylemişti. Paratonerin yıldırımı üzerine çekmesi gibi, arkadaşımda tüm insanların öfkesini ve tüm aksilikleri çektiğini savunurdu. Tabiki böyle bir şeyin olması mümkün değil. Bu düşünce üst üst gelen bir kaç aksilikten kaynaklanıyor. Bir arkadaşınız sizi üzebilir, ardından biri daha üzebilir. Ama çevremizdeki herkes bizi üzecektir diye bir şey yok. Türkçe'de "DOST KAZIĞI" diye bir terim var. Bu terim hayatımıza, nasıl giridi? Maalesef hayat toz pembe değil. İnsanlar sizi bu gün sevebilirken yarın bir gün, verdiğiniz sırrı aleyhinizde kullanıp sizi rencide edeblir. İnsanlar her konuda fikir yürütebilir, her şeyi yargılayabilir. Bunun önüne geçmemiz mümkün değil. Bu durumda ne yapmamız gerek. Öncelikle çevremizdeki insanlara; yerinde, zamanında ve dozunda küçük tatlı ikazlar da bulunarak rahatsız olduğumuz konuları dile getirebiliriz. Eğer işe yaramıyorsa "Sana hayatta başarılar" diyerek yanından uzaklaşabiliriz. İnançların yargılanması konusun da ise şunu söyleyebilirim. Alemlere Rahmet olarak gönderilen Peygamber (SAV) efendimiz insanları yargılamadı. Peygamber olduğu halde insanları inandığı şeye dostça davet etti, her zaman tatlı bir dil kullandı. Önümüzde böyle güzel bir örnek varken, insanları üzerek inandıkları şeylerle yargılamak bana çok anlamsız geliyor. Mevlana yürekli olmaya ihtiyacımız var, hem de çok ihtiyacımız var...
__________________ Aman dikkat!!! Aklınıza gelen, başınıza gelebilir. Bu yüzden pozitif düşünün, olumlama yapın, her anın tadına varın. Güzel düşünün, iyi yaşayın. Karamsarlıktan, umutsuzluktan, enerjinizi düşürecek her şeyden uzak durun. |
Offline
| |