Pasif agresif

[OPTİMİS]

PASİF-AĞRASİF
Birisine beddua edecekseniz! Pasif-agresif bir eşle veya çocukla yaşa;
Yada pasif-agresif bir eş/çocuk nasip olsun sana,bunun rahatsızlık olduğunun farkına varmayın/varmasın demeniz yeter onun cehennemi yaşaması için!!! Otoriteyi temsil eden her türlü güç odağı ile eşitlenmeyi, hatta onların otoritesi olmayı içten içe sızı gibi dileyen, otorite olamamasının hıncını sürekli koynunda yılan gibi besleyen olsun.
Gücü ele geçirmek için zeki olmak, sabırlı olmak, iyi niyetli olmak, cesur olmak ve riskle yaşamak, kabullenici olmak gerektiği gibi detayları fark etmeyi es geçsin.
Tercihler yapmadan, yorulmadan, riske girmeden beklentilerinin, gecikmeden anında yerine gelmesini arzulayarak/dayatsın.
Hamama getirilen turşu ve dolmaları yesin, yunup yıkanıp tertemiz olsun ama terlemesin-YORULMASIN, soyunmasın.
KISKANÇ olsun çok kıskanç fakat çaktırmasın.
Kıskançlığı fark edilirse binlerce bahaneyle kıskançlık yapmadığını, sebeplerinin olduğunu söylesin, kendinide inandırsın.
Kıskandığı şey her ne ise kıymetini bilmesin, onu hor kullansın, elindeyken aşağılasın.
Kendisi ne bedenini nede zekâsını hiç beğenmesin.
Fakat çevresindekiler;
Hele ki otorite olarak hedef yapıp en küçük açıklarını aradığı güçler;
Onun muhteşem güzelliğine, harikulade zekâsına, beğenilerine, tercihlerine, bilgi ve konuşmalarına hayran olsun.
Şefkat ve merhametin ne olduğunu bilmesin, KARŞISINDAKİNE GÖSTERMEK İÇİN sözlük anlamını dahi merak etmesin.
Sık sık yaptığı hatalarda, haşin davranışlarda, karşısındakini ezerek kırmalarda kendisine anlayış, sempati ve şefkat gösterilerek merhamet edilmesini beklesin.
MADDİYATÇI olsun, kendisine menfaat sağlayacaklara YALTAKLANSIN.
Başta kendisi hiç bir şeye ve hiç kimseye GÜVENMESİN-İNANMASIN.
Başı sıkışmadığı sürece hiç bir KUTSALI OLMASIN.
Empati kurmamak için dirensin, kendisinin kusurları için muhatabının empatik davranarak affetmesini istesin. Yardım etmek isteyenlerin, kahrını bile bile çekenlerin aciz olduğuna hükmetsin.
Sahip olmak için dikkat, özen, ihtimam, sabır, sevgi, iyi niyet, kıymet bilirlik gerekirken;
O sabırsız-özensiz-kaba-ihtiyaç duyduğu anda dikkatli, sonrasında savruk, sinirli-geçimsiz olsun.
Hoyrat davranmanın kendisinin en doğal hakkı olduğunu düşünsün. Böyle davrandığı İnsanların alınganlığının kendisine düşmanca olduğunda diretsin.
Her türlü iyiliğe ve iyi niyete burun kıvırsın, görmemezden gelsin.
Kendisinin LÜTFEDİP ara sıra bilmeyerek gösterdiği iyi niyet-sabır-uysallık ve iyiliğe tapılmasını, hiç unutulmamasını emretsin.
İlişkinin bu günü ve geleceği ile ilgili diğerlerinin gösterdiği zarafeti ve aldığı tedbiri aşağılamak ve hatta bozmak için alabildiğine eleştirsin/aleyhinde konuşsun yetersiz bulsun.
Muhatapları ile ilgili ya da yaptığı/yapacağı şeylerle ilgili kendisini aşırı bulan-haksız bulan İÇ SESİNDEN ötürü kendisine öfkelenip düşman gördüklerini cezalandırsın.
Suçluluk duyduğunda geçmişte kendisine beklediği kadar iyi davranılmadığı şarkısıyla teselli bulsun.
Suçluluk duyguları içinde yavuz hırsız olup muhataplarını suçlayıp onlara saldırsın.
Frenleri hiç tutmasın.
Konuşmaya başladığında ne kadar gereksiz ve bezginlik veren detay varsa anlatsın.
Suçluluk duygusunu/düşmanca hislerini gizleyen bahaneler ve tarifleri sıralasın, sonuna kadar sabredilsin.
Sözü öyle ya da böyle kesilmesin.
Sözünü kesenler düşman olduklarını/düşmanca davrandıklarını anlasınlar diye HAŞLAYACAĞI fırsatları beklesin.
Fırsat olduğunu sandığı an geldiğinde konuyla alakalı olsun olmasın hemen DÜŞMANCA davranıp karşısındakini şoke edip, doğduğuna pişman etsin.
Hep GEÇMİŞTE yaşasın, geçmişteki olumsuzlukları yaşasın yaşatsın, intikamını bu gün alsın. Hayalperest olsun, gelecekte en romantik aşkı yaşayacağına, sarayların, insanların sahibi olacağına dair hayalle kurup TANRILIK taslasın.
Verilenler değersiz, verdiği değer biçilemez olsun.
Karşılık esasına inansın.
İyiliklere karşılık duyarsız olsun.
Kabahatler ve kötülükleri hiç unutmayıp yerli yersiz karşılığını kat be kat versin.
Başkaları için vefayı hiç tanımasın.
Hep kendisine vefalı, sonuna kadar sadık olunmasını istesin
UNUTKAN olsun, unutkanlığının meziyet olarak görülmesini beklesin.
Kendisinin çıkarına olmayanları hiç ama hiç unutmasın.
Kendi yaptığı iyilikleri ve kendisine yapılan kötülükleri çok ama çok A B A R T S I N.
Kendisine yapılan iyilikleri ve elindeki nimet/imkân ile olanakları KÜÇÜMSESİN.
Karşısındakinin kafasının içini okuduğunu sansın.
Muhatabının kafasından sürekli kendisi için kötülük geçtiğine inansın.
Söylenenleri yorumlasın, peşin hükümlü dinlesin, gerçek anlamları dışında aşağılamalar yada düşmanlıklar çıkarsın.
KIYMET BİLMESİN, KIYMETİNİN BİLİNMEDİĞİNE HEP YANSIN.
Başladığı işlere hep çekinceli, hep tereddütlü ve hep korkarak girişsin.
Başladığı şeyleri bitirmemesi için bahaneler arasın. Bitiremeyeceği-öğrenemeyeceği ortaya çıktıkça sinirlensin çatacak yer arasın.
Müşterek yaşam içerisinde paylaşması gerekenleri paylaşmasın haris olsun. Üzerine düşen şeyleri yapmaktan kaçınsın hep savsaklayıp, itiraz etsin.
Kendisinin dışındakiler için görev olarak gördüğü ev işlerini dahi yaparken MUTSUZ olsun, bunları angarya olarak görsün.
HADİ CANIM SENDE Mİ DİYORSUN?Böyle Beddua olmaz mı?
Bu tür insanlara özünde ne kadar aşık olunsa da,ne kadar muhtaç olsalar da kahırları çekilmez mi?.
Onu da bunun rahatsızlık olduğuna ikna edemez, tedavisinin kendiliğinden olması sihrini yaratamazsın.
Bu bir rahatsızlıktır, Dünyayı zindan eder inan.
Tedavisi mümkündür ve hatta Uzmanlarca çokta kolaydır.
Ya tedavi konusunu acilen gündeme alıp gerçekleştireceksin.
Yada uzaklaşacak sın;Uzaklaştıracaksın.KENDİN KALABİLMEK,HAYATI LEZZET ALARAK YAŞAYABİLMEK İÇİN!!!...

[Phoenix26]

Kimsiniz bilmiyorum ama işte başanmaya çalıştığım kadına sen busun lan diyecek olsam bu olurdu. BRAVO BRAVO.... mümkün olsa elinizi sıkardım...
Size kim çektirdi... NAsıl bu kadar güzel tespit ettniz gerçekten bravo...

[OPTİMİS]

Yukarıda yazılanlar kişisel deneyim değildir.
Ruhsal dalgalanmalar-psikolojik rahatsızlıklar konusunda danışman olarak ne özümsedimse onlardan yola çıkmış örneklemelerdir.