Reversinin günlüğü-yada değişmesi

[reversi]

teşekkürederim redflowers.Amin 96
kendinize iyi bakın sevgi ile....

[yeni bir hayat]

Merhaba reversi;

Kızkardeşin için acil şifalar diliyorum. Ameliyatının iyi geçtiğine sevindim..

Canım benim kardeşinin iyi olmasına sevindim .ayrıca nerede olursan ol kendini bırakmayışın da çok güzel seni kutluyorum.

[reversi]

selamlar 96 bugün izinliyim ve onun içinde evdeyim.evimin keyfini çıkarıyorum ,müzik dinliyorum ,telkinlerimi dinliyorum yani sözün kısası tembellik ediyorum.
birazdan da kitabımı okumaya başlayacağım tekrar görüşene kadar hoşkalın mutlu kalın

[reversi]

ve bir gün daha bitiyor. 96 bugün havadan mıdır ?nedendir bilmem ara ara sıcak basıyor ve terliyorum.kelimenin tam manası ile bomboş bigün geçirdim;bir kez daha sevdiğim bir işe sahip olduğum vede çalıştığım için teşekkür ettim.ho'oponpono yu yapıyorum ,seviyorum ,lütfen beni affet ,teşekkür ederim 96 özür dilerim sürekli bu sözleri tekrarlıyorum içimden.gandinin hayatını da okumaya başladım;o da tıpkı bizim gibi arayış içinde yaşamış hayatını bakalım onun hayatından neler öğreneceğim.bu arada "mülemmelliğin rehberi " diye bir kitap var ona devam ediyorum.az da olsa bugün yağmur yağdı şehrime ,sonbahar yüzünü göstermeye başladı şükürler olsun 96 işte böyle bir günün hikayesi daha sonlanacak ,tv de bir dizi var onu izleyeceğim;eee milenyumun son romantiklerinden biri olarak seviyorum bu tip dizileri seyretmeyi...sevgi olan herşeyi seviyorum ben...neyse yazacak bişi bulamıyorum ve sanırım saçmasapan şeylere daldım .yarın görüşene kadar sevgi ile hoş ve mutlu kalın

[reversi]

sevgili günlüğüm merhaba,
seni boşladığımı zannetme ,kayde değer birşey olmadığı yada bulamadığım için yazamadım epeydir.Bugün neden mi yazıyorum?Yazıyorum çünkü senden ,siz tüm dostlardan bir akıl istiyorum.Bir şey öğrendim bugün ,şaşırmadım duyunca...üzüldüm mü ? yooo... ama yinede garip oldum.Biliyorsun 2 hafta kadar önce kardeşimin ameliyatı dolayısıyle il dışına gitmiştim.Sıkıcı bir toplantının arkasından ve bu gün öğreniyorum ki arkamdan çok çirkin dedikodular çıkmış.O gün toplantıda olanlardan bahsettim mi hatırlamıyorum ama rahatsızdım ve aynı gün aramıza yeni birinin katıldığını şirketçe hep birlikte öğrendik.Neyse ben toplantı biter bitmez rahatsız olduğumdan ayrıldım ordan ve de pazartesi izin aldım salı izne çıktım.Bu gün öğrendim ki;ben yokken bir zamanlar çok değer verdiğim ve şirkette kalmama sebep olan dostum zannettiğim kişi (2-3 yıldır o kişinin gerçek yüzünü görme fırsatı buldum çok şükür )arkamdan "ben güya insanları o yeni gelen arkadaşa karşı dolduruyormuşum ,onları olumsuz etkiliyormuşum"falan filan bu ve buna benzer şeyler söylemiş.Cuma günüde çok sevdiğim bir abimiz var bana dedi ki:sen ya da siz toplantıda o yeni gelen çocukla ilgili konuşmuşsunuz" ben kesinlikle konuşmadım ,durmadım ki orda rahatsızlandım vede eve gittim dedim. Dün sabahta o tip bir cümleyi daha önce bahsettiğim amirim demekten hicap duyduğum kişi söyledi.Biliyorum bu durumda olayı önemsememem ve kale almamam lazım .ama içimden bir seste bu kişilerin bu sapkın psikopat düşünce ve tavırlarına bir ders verilmesi lazım ve bunu bir şekilde senin yapman lazım diyor.Aslına bakarsanız konuyu pek önemsemiyorum ama gerçekten bu pisliklerden kurtulmamız için birilerinin bir şey yapması lazım .evet lütfen bana akıl verin ,susayım mı? yoksa bir şekilde her ikisine de bir ders vereyim mi_?ders vereceksem ki doğrusunun bu olduğunu düşünüyorum nasıl ?bana yardımcı olursanız sevinirim.kızgın değilim gerçekten ama bilmiyorum ya...sizleri seviyorum ...

[Belgin ∞]

  En iyi cevap gerçekten susmak mıdır?Evet belki bazen.Ama her zaman değil.Susmak bazı zamanlarda kabulleniştir,bazen umursamamaktır,bazen de adam sendeciliktir bana göre.

  Kızgın olmanı gerektiricek bir durum yok zaten yani şöyle bir söyleyen kişileri baz alırsak.Gidip çata çat konuşmak haklıyken haksız duruma düşürebilir bazen.Eğer mümkünse yeni gelen arkadaşına bir hoşgeldin kahvesi ısmarlayabilirsin çalıştığınız yerde.Ya da yanına gidip kendini içten bir şekilde tanıtabilirsin.Hem kendini yalnız hissetmemesine de neden olur.Sonuçta siz tecrübelisiniz.Amirine ya da arkandan konuşan kişiye konuşmaktansa onların uydurduğu bir olayın yalan olduğunu davranışlarınla ispatlamak daha doğrudur diye düşünüyorum.

  Sevgiler.

[reversi]

canımcım sevgili redflowers ,yeni gelen arkadaşımla hiç bir sorunumuz yok ki.hatta güzel sohbetler bilem ediyoruz.biliyor musun ben 13 yıldır bu şirketteyim ve her yeni gelen arkadaşı tecrüblerimle yol gösteririm hep ,herkese karşı da olumlu ve akıl hocasıyımdır.ama diyorum ya sorun benim neler yaptığım yada nasıl hareket ettiğim değil bu iki kişi gittikçe sapıtıyor ve toplum için zararlı hale dönüşüyor toplumu temizlemek mi gerek yoksa kendi kendilerine yok olmalarını mı beklemek.sanırım kendi kendilerini imha etmelerini seyretmek çok hoş olacak ama genede canlarını yakmak da hoş olurdu yani... biliyorum ama napıyım kötüyüm ben kötü
şeyltanca planları olan varsa paylaşsın benimle onları kendi silahları ile biribirlerini vurmalarını bekleyecek kadar arkadaşlarımın sabrı kalmadı ya
sevgi ile

[reversi]

sanırım doğrusu bu ve bu sitede bulduğum yazı gerçekleri ne yapmam lazım geldiğini gösterdi .şükürler olsun 96 iyi ki varsınız....


Hiçbir Tartışma Kazanılmaz!

Bir tartışmadan en iyi sonucu almanın tek yolu vardır, o da tartışmaktan kaçınmak, hem de tıpkı çıngıraklı yılanlardan ya da deprem sırasında eski bir evde olmaktan kaçındığımız gibi. Her on tartışmadan dokuzu bittiğinde, taraflar kendilerinin haklılığından tartışmaya başlamadan önce olduklarından çok daha fazla emindir.

Tartışmalarda öfkelendiğimiz zaman, gerçek için değil, kendi hesabımıza çalışmaya başlarız. -Thomas Carlyle

* Sorun, birlikte iş yapmaya çalıştığınız kişilerle sürekli tartışıp onları aşağılamaya çalışmanızdan yada sizin aşağılanmazdan kaynaklanabilir.
* Yapılması gereken şey iletişimde olduğunuz kişilere konuşmaktan ve sözel tartışmalardan kaçınmayı öğretmek olabilir.

Eğer karşı çıkar ve tartışırsanız, bazen belli bir zafer kazanabilirsiniz, ama bu içi boş bir zafer olacaktır, çünkü bu yolla karşındakinin sempatisini asla kazanamazsınız. Haklı, hem de çok haklı olabilirsiniz, ama iş karşınızdakinin fikrini değiştirmeye gelince büyük bir olasılıkla hiçbir şeyi değiştirmeyecektir.
Bir yanlış anlamayı ortadan kaldırmanın yolu da hiçbir zaman tartışmak değil, ancak ılımlılık, diplomasi ve karşınızdakinin bakış açısını anlamaya istek duymaktır.

Mümkün olduğu kadar iyi bir noktaya gelmek isteyen hiç kimsenin, kişisel tatmine ayıracak zamanı yoktur. Üstelik öfkesini ve öz denetimini kaybetmesinin oluşturacağı sonuçlar da bu amaç için çok zararlıdır.

Yolda bir köpekle karşılaştığınızda, önce geçmek için ısırılmaktansa, ona yol vermek daha iyidir. Çünkü ısırılmanın acısını köpeği öldürmek bile geçirmez. Anlaşmazlıkları olumlu karşılayın ve sloganı hatırlayın: İki ortak her konuda anlaşıyorsa, aralarından bir fazlalıktır. Eğer sizin düşünmediğiniz bir nokta varsa, dikkatinizin o nokta üstüne çekilmesinden hoşnutluk duyun. Belki bu anlaşmazlık, size çok büyük bir hatayı daha yapmadan düzeltme fırsatı verecektir.

İçinizden gelen ilk tepkiye asla güvenmeyin. Bir anlaşmazlık durumunda ilk doğal tepki her zaman savunmaya yöneliktir. Dikkatli olun ve ilk tepkinizi vermeden önce düşünün. Düşünmemek yararınıza değil zararınıza olabilir. Öfkenizi kontrol edin. Unutmayın, bir insanın değerini onu neyin öfkelendirdiğine bakarak anlayabilirsiniz.

Önce dinleyin. Karşınızdakine konuşma fırsatı verin, bırakın sözünü bitirsin, direnmeyin, savunmaya geçmeyin ve tartışmayın, bu sadece aranıza engeller koyar. Siz, daha yüksek anlayışsızlık duvarları yerine, anlayış köprüleri kurmaya çalışın.

Eğer senin aklın varsa, başka bir akıl sahibi ile dost ol da işlerini ona danışarak yap. (Mevlana)


Bir anlaşma noktası arayın. Karşınızdakinin sözlerini dinledikten sonra, önce aynı fikirde olduğunuz noktaları ele alın.
Dürüst olun, Hata yaptığınız yerleri arayın ve bulduğunuzda bunu itiraf edin. Hatalarınız için özür dileyin. Bu karşınızdakinin silahlarını bırakmasını ve kendini savunmaktan vazgeçmesini sağlayacaktır.
Karşınızdakinin fikirlerini düşüneceğinize söz verin ve bunu içtenlikle yapın. Karşınızdaki haklı olabilir. Bu aşamada karşınızdakinin düşüncelerini gözden geçirmeniz, karşı çıkmakta inat edip kendinizi tartıştığınız kişin ‘ Sana söylemiştim ama dinlemedin ‘ diyebileceği bir noktada bulmaktan çok iyidir.

Karşınızdakine, gösterdiği ilgiden dolayı içtenlikle teşekkür edin. Bir konuda sizinkinden farklı fikirler ileri sürme zahmetine giren kişi, sizinle aynı şeylerle ilgileniyordur. Onları size gerçekten yardım etmek isteyen kişiler olarak düşünün, böylece karşınızda yer alan birini yanınıza çekebilirsiniz.

Eyleme geçmeyi, her iki tarafa da sorun üstüne düşünecek zaman bırakacak kadar erteleyin. O gün ya da ertesi gün yeni bir toplantı yapmayı önerin. Bu toplantıya hazırlanırken kendinize bazı sorular sorun:

* Karşımdaki tamamen ya da kısmen haklı olabilir mi?
* Öne sürdüğü görüşlerde doğruluk payı var mı?
* Sorunu çözebilecek olan şey benim yaklaşımım mı?
* Verdiğim tepki karşımdakini yanıma mı çeker yoksa benden
* daha da uzaklaşmasına mı neden olur ?
* Tepkilerim, iyi insanların hakkımdaki görüşlerini ne şekilde etkiler?
* Kazanırsam bunun bedeli ne olacak?
* Sessiz kalmam anlaşmazlığın giderilmesini sağlar mı?
* Bu zor durum benim için fırsat mı?


Opera tenoru Jan Peerce, evliliği ellinci yılına yaklaşırken şöyle demişti: ‘Karım ve ben uzun süre önce bir anlaşma yaptık bu anlaşmaya birbirimize ne kadar kızarsak kızalım uyduk. Birimiz bağırırken, diğeri dinlemek zorunda çünkü iki insan bağırdığı zaman ortada iletişim kalmıyor ve sonuç sadece anlamsız bir gürültü oluyor.

Bir tartışmadan en iyi sonucu almanın tek yolu, tartışmaktan kaçınmaktır.

-alıntı-

Bu ne güzel bir çözüm bak sen artık kendinin farkına vardın varalı kendi çözümlerinide kendine faydalı olacak şekilde buluyorsun .

Seni gönülden kutluyorum işte bu senin farkındalığının başarısı .