[Silvara]

DKZ yi bulamadım o yüzden içeriğini bilmiyorum. Ama şu herşeyi yiyip zayıf olmak konusu aslında çok kolay. Bende onlardan biriyim, yani kalori yapan herşeyi yiyen ve kilo almayan kesimden. Aslında olay o kadar basit ki.
İl şey sadece açken yemek. Eğer karnın toksa neden yiceksin ki? Yemek yemek açlığı doyurmak içindir. Tokken yemek yemeyi gerektircek birşey yoktur ki.
Şimdi öncelike annelerinizden, anane yda babanelerinizden öğrendiğiniz o peşinden koşar, yok kısmetin cart olur curt olur kelimelerini unutuyosunuz. sonra acıktınız yemek mi yiceksiniz hazırlıyosunuz yada alıyorsunuz ne yemek istediğinizi; yavaşş yavaşş tadına vara vara ve arada su yada çay yada meyve suyu (su tavsiye ederim) içiyorsunuz. Yavaş yavaş ama hissederek. sonra baktınız yemeğin yarısı tabakta ama geçti açlık hissiniz, bırakıyosunuz onu. İster kaldırın dolaba ister kediye köpeğe verin aşağı indirip. Doydunuz şimdi üzerine şöyyle güzel bir kahve çay vs. ne içmek isterseniz içiyosunuz. Olayın sırrı doyduğun anda açlığın geçtiği anda bırakmak. Sonra tekrar acıktığınızda hafif de olsa açlığınız hemen canınız ne istiyorsa yine aynı ritüel. Günde 6 yada 7 kere yiyebilirsiniz. (ben öyle yapıyorum)
Burda püf nokta abur cubur gibi sağlıksız şeyleri fazla yememek. Ama ben cips de yerim, tatlıda yerim, pizza yada hamurişi de yerim. Börek kek pasta bayılırım. Ama Salata da yerim zeytin yağlı da. Tek bir salata benim bir ögünüm olabilir.
İkinci püf nokta ise meyve. Meyve çok tüketirsen, metanolizman hızlı çalışır.
Üçüncü püf nokta ise yemekten sonra asla ve asla tatlı yada meyve yememek. Çünkü o zaman vücüt yemekten aldığı şekerin emilimini yaptığı için snaırım tatlı ve meyveden geleni yağ olarak depoluyor.
Yemekten 2 saat sonra felan yiceksin tatlı yada meyveyi.
Benim genel beslenme skalamda salata ve su birinci sıradadır.
Öyle yediği yarıyo bunun yok yediğini çabuk yakıyor yok su içse yarıyor felan gibi laflar fasa fiso.
Eğer vücuda sen keşeri tuzu depolatırsan tabii ki yediğin yarar.
Vücut ne istiyorsa onu vereceksin. Fazlasını değil.
Zamanla da porsiyonların büyük porsiyondan küçük porsiyona geçecek.
Ben lokantada felan yemek yedm mi artanı paket yaptırır evin ordaki kediye köpeğe yediririm. Asla tabağımı bitirmek için zorlamam kendimi.
Tabii bunlara ek olarak spor yaparsanız çok daha sağlıklı bir bünyeniz olur. Spor derken öyle annem babam gibi yürüyüş deniyorum. Gidip adam gibi haftada 3 kere 1 er saatten fitnes aktivitesi. Çünkü genç vücüdu yürüyüş kesmez. Genç vücudun kaslarını çalıştırman gerekir.

DKZ ile bilgilenmedim..sanırım her şeyi yiyebilen kesimden olduğum için..her şeyi yerim fakat asla kilo almam..30 yılda zar zor 20 kilo alabildim... aldığım her kilo gitmek için kapı arkasında bekler,kilolarımın tek çarığı ayağındadır, diğeri elinde...
doyduğumu hissettiğim zaman yiyemem...yemek ziyan etmemek gibi bir sorunum yok, tabağıma az yiyecek alırım..tokluk hissetmiyorsam bir miktar daha alırım...eğer restoranda isem veya evde hani olmazda, olduda oldu ve tabağıma çok yemek aldım..doyduğum anda tabağımdaki yemek miktarı ne olursa olsun..ya sokaktaki köpeklere veririm, yada kedilere...bu şekilde yemek israfı denen şeyinde önüne geçmiş olurum..sonuçta onlarında bakılması gerekir diye düşünüyorum...bence, eğer metabolizmada sorun yoksa kiloları bizler söylemlerimizle tutuyoruz sanıyorum...söylemlerinizi değiştirin acilen..birde mutfağa girerken...ağzınızı sulandıracak yemekler yapmayın...ablamdan biliyorum..daha mutfağa girmeden kafasında ful bir menü hazırlar...ocağın başına geçtiği andan itibarende döktürür gavurun kızı....mutfaktan çıkası gelmez...yaptığı yemeğin lezzetini düşündükçe...yanına ay şunuda yapayım..ay bunuda yapayım diye ..o mutfağa girdiğinde biz..yuvana dön abla diye pankart hazırlayalımmı diye düşünmeye başlarız..şaka bir yana ..ben hepinizin kilolarının beninkilere benzediğini düşünüyorum..yalnız mutfakta çok kalmayın..

[duru79]

Silvira dkz güzellik ve bakım klübünde dkz ile ilgili bilgileri ben yazdımistersen bakabilirsin.Ama zaten sen dkz yapıyorsun yani açken yiyorsun tokken yemiyorsun.

Sdcrmn eğer dkz yapmak istiyorsan yapabilirsin yani bir süre yaptıktan sonra kendi yemek saatlerine,sosyal hayatına göre değiştirebilirsin.Çünkü belli bir zaman sonra nezaman acıkıcağını kestirebiliyorsun.

Yıllardır bize öğretilen bazı kalıplar var.Bazı yiyeceklerden yersen kilo aldırır diye.hiç bir yiyecek kilo aldırmaz.Mesela salata yada meyve acıkmadan yersen yada doyduğun halde devam edersen vücut depo yapar.ve ozaman kilo alınır.

Dünya da herşey dengeli herşeyin bir karşıtı var.Mesela iyi-kötü,sıcak-soğuk,erkek-kadın,yaşam-ölüm,aktif-pasif gibi e bu durumda şişmanlatan yiyecek varsa zayıflatan yiyeceklerinde olması gerekir.Ama maalesef ne zayıflatan nede şişmanlatan yiyecek var.Hiç bir yiyecek kilo aldırmaz.Şimdi bana bazılarınız kızacaksınız ama bu bize zorla dayatılan bir düşünce tarzı.Eğer stok yapmazsanız istediğiniz her şeyi yiyerek kilo verebilirsiniz.

Bu arada yemeğin üzerine içilen çay yada kahve vücuttan demiri eksiltiyormuş.Yemek yedikten sonra en az 1 saat kahve ve çay için beklemek gerekiyor..

[Silvara]

Hımm yemek sonrası kahve yada çay için dediklerini aklımda tutayım o zaman durucum. Çok saol, belkide bendeki demir eksikliği o yüzdendir. 1 saat sonra içmeye özen göstereceğim. Saol uyardığın için.

[duru79]

rica ederim silvira

Bu arada ben dkz ile 7 kilo verdim nerdeyse 1.5 aydır tartılmıyorum 31 aralıkta kısmetse tartılıcam.Kilo konusunu açan ve kaç kilo verdiklerini söylemeyen diyenlere duyurulur wave

Silvara Nickli Üyeden Alıntı

Hımm yemek sonrası kahve yada çay için dediklerini aklımda tutayım o zaman durucum. Çok saol, belkide bendeki demir eksikliği o yüzdendir. 1 saat sonra içmeye özen göstereceğim. Saol uyardığın için.

[cagsen]

shamanic Nickli Üyeden Alıntı

doğduğunuzda şişman, çirkin, yaşlı, kel değildik.

düşünceden sonra söz, yaratıcılığın önemli ikinci aşamasıdır.
söz, bizim iletişim aracımızdır. bir söz bir hayatı değiştirebileceği gibi, mahvedebilirde.

yıllar önce hitler, sözlerinin gücü ile binlerce insanın hayatında rol oynadı.
hitlerin sözlerinin gücü negatife dayandığından sonuçların ne kadar acı ve yıkıcı olduğunu hepimiz biliyoruz.
insan beyni tohum ekildiğinde çiçek açan tarla gibidir. beynimizin tohumu, fikirlerimiz ve düşüncelerimidir.

hepimizin beyni ekilmeye hazır tarla gibidir.
içine doğduğumuz ağ insanları her yönden negatifliklerle bombalayarak robotlaştıran bir sistem olduğundan,
bizler farkında bile olmadan robotik bir şekilde negatif düşünceler arasında gel git oynarız.

bir arkadaşınızı gördünüz ve şöyle dediniz;”yahu senin benzin kanserliler gibi çok soluk”.
eğer arkadaşınız buna gerçekten inanırsa. inanın bir yıla kalmadan kansere yakalanma olasılığı çok fazladır.
bir hafta ayağım ağrıyor dediğinizde hafta bitmeden ayağınız ağrımaya başlar.

insan hayatında sözler bu denli güçlüdür. sözünüze dikkat etmek, sözünüzü kendinize karşı kullanmamaktır.

uff şişmanım, çirkinim, yaşlanıyorum, saçlarımı kaybediyorum, aptalım, hiç bir haltdan anlamıyorum, hiç bir zaman iyi olamayacağım vs
gibi düşünceleri sözlere dökmeniz, bir silah alıp alnınıza dayamanızdan daha kötüdür.

zira bu düşünceler, size acı çektirerek yaşarken öldürür.
sizi kendinizden, aslınızdan, insan olmaktan uzaklaştırır.
bu tarz aklınıza gelen sözleri kesinlikle kullanmayın.
inanıp kabullenmeyin.
bunlar "içinde yaşadığım sistemin ego mekanizmasını kullanarak insanlığıma karşı oynadığı bir oyun" diye kendinize hatırlatın.
çünkü bu sözler beyninizin bir mekanizması olan ve sistemin bize karşı silah gibi kullandığı ego tarafından yaratılır.
sizi gerçekmiş gibi inandirdip düşünmeye ittiğinden, belirli bir süre sonra tüm negatiflikleriniz gerçekleşmeye başlar.

bizler düşündüklerimiz, konuştuklarımız vkee davranışlarımızla kendi hayatımızı yaratıyoruz.
sistemin silahı olan egonun yaratıcısı yıkım yerine, sevgiyi ve pozitif düşüncelerle yaratmayı, insan olmayı seçmemizin zamanı.

medi hanımın katkılarıyla sevgiler...

keldiiiiik keldik