filmin adı:ufaklığın büyük dersi
yazan:hülya
seneryo:hülya
düşünen,derleyen,toparlayan,minimum,maksimum ne varsa hepsini yapan yine:hülya
başrol:hülya
misafir oyuncular:biri çocuk,diğerleride misafir(isim verip karışıklığa neden olmayalım)
soğuk bir sonbahar sabahıdır..dışarda yazdan kalma bir kaç yaprak da yere düşeyim mi düşmeyeyim mi diye beklemektedir..ancak esen rüzgarlar yaprakların bu kararsızlıklarına aldırış etmeden,sonbaharın gereklerini yerine getirerek tüm yaprakları da yerlere düşürmeyi başarmıştır..yağmurun yağacağını her ne kadar havadurumu programları bildirsede,gökyüzünde gezen bulutlarda,aha yağdım aha yağacam diyerek insanlara şemsiyesiz dışarı çıkmamaları gerektiğini göstermektedir..hülya her zamanki gibi çocukları tarafından yine istem dışı uyandırılmıştır..telkinleri dinlemeden önce kızarak uyanırken,telkinlerin etkisiyle artık kızarak uyanmamayı da öğrenmiştir..güne neşeyle başlamanın neşeyle sonlanmasına büyük etken olacağını da biliyordur..sabah uykusundan ayıkmak için her zamanki kahvesini kendine hazırlarken bir taraftan da çocukların sabah sütlerini hazırlıyordur..o sırada tel.i çalar..arayan bir arkadaşıdır..alış verişe gitmeyi teklif ediyordur..karar verirler öğleden sonra alışverişe çıkacaklardır..vakit gelir buluşurlar,çoluk,çocuk,büyük küçük kim varsa,cümbür cemaat alışverişe çıkarlar..neşeyle girdikleri alışverişten çocukların yaramazlıklarıyla,harpten çıkmışçasına bezgin,bitmiş ve tükenmiş halde dışarı çıkarlar..her anne çocuğuna bir dahaki sefere yanlız geleceğini söylerken..hülya kendinden emin bir şekilde,çocuklarına kendisini üzmedikleri için teşekkür eder..arabaya doğru gidiyorlardır..hülya bagajı açar,alışverişleri yerleştirir..çocukları bindirir..arkadan yavaş adımlarla gelen arkadaşının sesiyle başını kaldırır..arkadaşı,orada duran bir çocuğa kızıyordur..çocuk başını öne eğmiş öylece bakınırken,hülya merak eder..arkadaşına;
hülya:ne oldu arkadaşım,neden kızdın?der
arkadaş:ya bu sokak çocukları hep böyleler,,zaten sinirlerim tepemde çocuklar bunalttı..elimde poşetler..bu çocukta önüme geçmiş illa sakız al diyor..bozuk param yok dedim..abla al bak çocuklar istediler..almıycan mı abla?hadi abla hadi abla...ayyyyy deli etti beni..
hülya:iyide arkadaşım bağırmana ne gerek vardı ki?sen böyle yapmazdın ya şaşırdım..baya bunalmışsın anlaşılan..ama yazık çocuğa bak ne dediysen ağlıyor..
arkadaş:ne diycem..sinir oldum..çekil git tinerci..parayı alcanda ne olcak..ne alcanı bilmiyormuyum..dedim..eee biraz da kızdım..neyse hadi gidelim...der,
diğer arkadaş ve hülya,çocuğun orada ağladığını gördükleri için dayanamazlar..yanına giderek hiç değilse gönlünü almayı istemektedirler..ve yanına doğru giderler..birazda korkuyorlardır..tinerci mi değil mi diye..
hülya:merhaba,kusura bakma arkadaşımızın yanında bozuk para yokmuş,ondan alamamış sakızlarından..sende ısrar edince..biraz bunalmıştı canım benim üzülme lütfen..
çocuk:bana çok kızdı.. ben abla..ben bişey demedim ki..çocukları sakız istedi..önce istedikleri için çocuklarına kızdı..yanıma yaklaşmasınlar diye çocuklarını çekiştirdi..ben cüzzamlıyım abla yaa..
diğer arkadaş:kıyamam sana..elbette değilsin..ama inan o arkadaşımız da normalde böle değildir..sen kusuruna bakma ablacım..biz alalım senden sakız..oldu mu?
çocuk:hayır abla ben size sakız satmam..ben o ablaya da parayla satmayı istemedim..sabah çok açtım..beş kuruşumda yoktu..kıvranıp duruyordum soğukta..markete de sıcak sıcak ekmekler geldi..karşı lokantadan et kokuları..açım yaa canım çekti..bende biri sakızlardan alsa da bende birşeyler yesem..dedim..aradan fazla geçmedi..bir teyze yanıma geldi..bana 5 ytl verdi..sakız kutusunu verdim almadı..onlar sende kalsın dedi..o an benim paraya ihtiyacım vardı,teyzede ihtiyacımı karşıladı..ama sakızları almayışı beni üzdü..borçlu hissettim kendimi..bende bu yüzden birinin canıda bu sakızlardan çekerse bende para almadan sakızları vericem dedim..ablaya bu yüzden ısrar ettim,çocuklarının canı çekmişti..bozuğum yok deyip durdu..beni hiç dinlemedi..oysa ben para istemedim ki..sadece sakızlardan al abla dedim..kendi konuştu,kendi duydu..üstelik bana da ağır konuştu..tinerci dedi bana..oysa babam yok,annem ve kardeşlerimle çalışıyoruz..sakızla okul harçlığımı çıkaarıyom ben..
sözler susmuştur..arkadaşlar birbirlerine şaşkın ve hüzünle bakarlar..hikaye onları çok üzmüştür..gözlerinden akan yaşları artık saklayamaz haldedirler..diğer arkadaşlarıda yanlarına gelir..neden ağladıklarını anlamaya çalışır..hülya olanları anlatır..arkadaşı çok üzülmüştür..dinlemeden öfkesinin sesine kulak verdiği için..çocuktan özür diler..sarılır,gönlünü almaya çalışır..çocuk sevinir tüm olanlara..elindeki sakızları oradaki çocuklara dağıtır..anneler parasını vermeyi isteselerde,çocuk kabul etmez ve almaz..şöyle der;
çocuk:ben ihtiyacım olan parayı bu gün kazandım..bu sakızlar zaten satılması gerekenlerdi..oysa fazladan elimde kaldılar..bunlarda bu çocukların hakkı demek ki..yarın nasılsa ben yenilerini kazanıcam..rıskım bir yerlerden gelir ablalarım..merak edip ağlamayın..
UFAKLIĞIN BÜYÜK DERSİ,hülya ve arkadaşlarına ömür boyu unutamayacakları,tebessüm ve gözyaşlarıyla hatırlayacakları bir anı olmuştur artık..arabaya binerler,kimsede ses yoktur..hayat onlara yeni bir şeyleri daha öğretmiştir..herkez alması gerekenleri almıştır..aralarında karar alırlar..bir daha o markete kim gider ve o çocuğu orada görürse mutlaka sakızları alacaktır..lakin o günden sonra bir daha o çocuğu orada ne hülya,nede arkadaşları görememiştir..
_____son___
hülya film sundu..