Albay
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 432,578
Tesekkür: 0
429 Mesajinıza toplam 518 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Archimedes (Arşimet)
Archimedes neyi bulmuştu? Neyin
coşkusu içindeydi? Bu soruyu yanıtlamaya geçmeden kısaca Archimedes'i,
yaşadığı dönemi tanıyalım. Grek kökenli bir aileden gelen Archimedes,
Sicilya'nın Siraküz kentinde doğdu. Babası tanınmış bir astronomdu. Öğrenimini,
dönemin bilim merkezi olan İskenderiye'de tamamladı; Euclid geometrisi onu
nerdeyse büyülemişti. Siraküz'e döndükten sonra tüm yaşamını matematik ve
bilimsel çalışmalara verdi. Archimedes'in dikkat çeken bir özelliği çok
yanlı bir araştırmacı olmasıydı: ilgi alanı kuramsal matematikten uygulamalı
fizik ve savaş mühendisliğine uzanan çeşitli alanları kapsıyordu. Bilimsel
kişiliğinde göz alıcı teknisyen becerisiyle üstün matematik yeteneğinin
birleştiğini görmekteyiz. Ama ilgi odağında öncelikle koni kesitleri,
hidrostatik ve dengeye ilişkin kuramsal sorunlar yer alıyordu. Problem çözme
büyük tutkusuydu. Söylentiye göre, kumsalda bir geometri problemi üzerinde
uğraşırken kendisine yaklaşan Romalı askerlerin farkına varmaz, saldırıya
uğrayarak yaşamını yitirir. Sorumuza dönelim: Archimedes neyin
heyecanıyla kendim sokağa atmıştı? Ayrıntıya girmeden yanıtı bir cümlede
verelim: fizikte şimdi Archimedes ilkesi diye bilinen bir doğa yasasını
bulmanın heyecanıyla! Hikâyeyi hemen herkes bilir: Siraküz'ün despot
kralı Hiero, ölümsüz Tanrılar tapınağına konmak üzere kentin tanınmış
kuyumcusuna som altından bir taç yapması emrini verir. Kuyumcu, kralın sağladığı
altın ağırlığındaki tacı zamanında tamamlar, teslim eder. Ne var ki, kimi
söylentiler kralı, tacın yapısına gümüş karıştırıldığı kuşkusuna düşürür. Kral
gerçeği öğrenmek ister. Daha o zaman her maddenin kendine özgü bir
ağırlığı olduğu, örneğin, bir altın parçasının aynı büyüklükteki gümüş
parçasından daha ağır çektiği biliniyordu. Ne ki, kralın elinde aynı biçim ve
büyüklükte saf altından başka bir taç yoktu ki, ağırlık mukayesesi yapabilsin.
Bilinen tek seçenek tacı eritip küp biçiminde dökmek, aynı büyüklükteki küp
altınla terazide tartmaktı. Ama bu çözüm, uzun emek ve ince bir ustalıkla
işlenmiş olan tacı yok etmek demekti. Sorun, tacı bozmaksızın kullanılan altın
miktarını belirleyebilmekti. Buyurgan kral çaresizdi; ama aptal değildi. Sonunda
bilime başvurma gereğini anlar, sorunun çözümünü Archimedes'den ister.
Hikâyede, Archimedes'in çözüm arayışında düşünsel düzeyde nasıl bir
uğraş verdiğinden söz edilmiyor; sadece, banyo küvetine ayak attığında çözümün
bir anda aklına nasıl geldiği vurgulanıyor. Archimedes küvete ayak atınca su
düzeyinin yükseldiğini fark eder, oturunca suyun taştığını görür ve hemen suya
daldırılan bir nesnenin oylumunun, yapısal biçimi ne olursa olsun, taşırdığı
suyun oylumu ile belirlenebileceğini anlar. Öyleyse yapacağı şey basitti: suyla
dolu bir kaba tacı daldırmak, oylumu taşan suyun oylumuna denk altın parçasıyla
tacı tartmak! Deney tacın saf altın olmadığını ortaya çıkarır; kurnaz usta
suçunu yaşamıyla öder sonunda. Hikâye bu. Gelelim olayın bizi
ilgilendiren yönüne. İlk bakışta, pratik düzeyde sıradan görünen bu
buluş, aslında, bilimsel yöntemin işleyişini gösteren ilginç bir örnektir.
Araştırmacı çözüm isteyen bir sorunla karşı karşıyadır. Sorun, ne salt mantıksal
düşünmeyle çözümü verilebilecek matematiksel türden, ne de klasik Grek
filozoflarının yönelik olduğu metafiziksel türden bir sorundu. Sorun, çözümü
gözlem ve gözleme dayanan düşünce (hipotez) gerektiren bir sorundu. Tacın som
altından olup olmadığı sorusuyla küvetteki su düzeyinin değişmesi gözleminin
ilişkisi ne olabilirdi?Küvete girildiğinde su düzeyinin değiştiğini fark
etmek bir gözlemdir. Olasıdır ki, Archimedes'den önce de pek çok kimsenin
gözünden kaçmamıştır bu olay. Ama Archimedes'e gelinceye dek hiç kimsenin gözlem
konusu bu olayla herhangi bir nesnenin maddesel niteliği arasında ilişki
kurduğunu bilmiyoruz. Bir araştırmacıya üstün bilim adamı kimliği kazandıran şey
(buna ister sezgi, ister yaratıcı zekâ, ister deha diyelim) işte sıradan
kimselere kapalı kalan bu türden bir ilişkiyi
kurabilmektir.Archimedes'in aynı soruna ilişkin bir başka gözlemi daha
vardır: küvete oturduğunda, su düzeyindeki yükselmenin yanı sıra gövde
ağırlığında hissettiği hafifleme. Bu ikinci gözlem onu, sonucu bakımından çok
daha önemli yeni bir ilişki kurmaya götürür: hafiflemenin taşan suyun ağırlığına
eşit olması. Bu demektir ki, sudan daha yoğun bir nesne, suya daldırıldığında,
taşırdığı suyun ağırlığınca ağırlığından yitirir. Archimedes ilkesi denen bu
ilişki hidrostatik diye bilinen fizik dalının temel taşıdır. Ne ki, iş bu
kadarla kalmaz: Archimedes hidrostatiğin temelini attığı gibi fiziğin ana dalı
mekaniğin de temelini atar. Kaldıraç, pratik yararı çok eskiden bilmen,
çeşitli uygulama alanları olan bir ilkeye dayanır. Helenist dönemden 2000 yıl
öncesine uzanan Asur ve Mısır uygarlıklarına ait pek çok yapı ve yontularda
ilkenin örneklendiği görülmektedir. Archimedes'in yaptığı ilkeyi teorik yönden
temellendirmek olmuştur. Geçmişten gelen uygulama ve gözlem birikimi ilkeyi
doğrulayıcı nitelikteydi kuşkusuz; ama bu Archimedes için yeterli değildi.
Archimedes, Eşit olmayan iki ağırlık, destek noktasından bu ağırlıklarla ters
orantılı mesafelerde dengelenir, diye dile getirdiği ilkeyi bir yasa (ya da
teorem) olarak ispatlama yoluna gider.Bilindiği gibi o çağda bir bilimin
yetkinlik ölçütü önermelerinin aksiyom ve teorem olarak dedüktif bir dizgede
düzenlenebilmesiydi. Bunun bilinen en çarpıcı örneğini Euclid geometrisi ortaya
koymuştu. Euclid'i örnek alan Archimedes benzer başarıyı önce hidrostatikte,
sonra mekanikte gösterir. Matematikte bir teoremin ispatında olduğu gibi,
kaldıraç ilkesinin ispatında da doğruluğu ya apaçık sayılan ya da gözlemsel
olarak kanıtlanmış bir kaç temel önermeye (aksiyoma) ihtiyaç vardı. Nitekim
Archimedes ispatında şu iki önermeyi öncül olarak almıştır: (1) Destek
noktasından eşit uzaklıkta bulunan eşit ağırlıklar dengede kalır. (2)
Destek noktasından eşit olmayan uzaklıklardaki eşit ağırlıklar dengeyi bozar;
daha uzakta olan ağır basar. Archimedes, bu iki önermenin kaldıraç
ilkesini (ya da bu ilkeye eşdeğer olan çekim merkez ilkesini) içerdiğini sezmiş,
sezgisini mantıksal yoldan kanıtlamak istemişti. Böylece geometri dışı bir
çalışma alanında, hem ideal gördüğü geometrik modeli gerçekleştirmiş, hem de
öncül olarak aldığı iki önermeye dayanarak kaldıraç ilkesini ispatlamış
oluyordu. Archimedes kuşkusuz antik dünyanın ilk ve en büyük bilim
adamıydı. Bugün dünyamıza gözlerini açsa, ne bilimimiz, ne de bilime dayalı
teknolojimiz onu fazla şaşırtmayacaktır, herhalde! Onun çoğu kez gözden kaçan
ama belki de en büyük başarısı araştırma etkinliğinde gözlem ile ussal çıkarımı
birleştirmesi, modern anlamda bilimsel yöntemin ilk özgün örneğini ortaya koymuş
olmasıdır.Archimedes'in yaşadığı dönemin ne denli ilerisinde olduğunu
gösteren bir kanıtı da Rönesans'ın eşsiz dehası Leonardo da Vinci'nin ona
gösterdiği özel ilgide bulmaktayız. Leonardo, Archimedes'in bıraktığı yazılı
metinleri elde etmek için inanılmaz bir çaba içine girmiş, kimi çalışmalarında
onu örnek almıştı. Mekanik alandaki tüm buluş ve icatlarına karşın,
Archimedes'in asıl ilgi odağı geometri idi. Öyle ki, bir silindirin oylumunun,
içine yerleştirilen bir kürenin oylumuna olan oranı üzerindeki buluşunu en büyük
başarısı sayıyordu.Övündüğü bir başka buluşu da, giderek artan sayıda
kenarlı düzgün poligon kullanarak dairenin çevresiyle çapının oranının (3 tam
10/71)'den büyük (3 tam 1/7)'den küçük olduğunu saptamasıydı. Romalıları,
Siraküz'ü işgalden üç yıl alıkoyan savaş araçlarının yanı sıra, icat ettiği
diğer mekanik aygıt ve oyuncaklar kendi gözünde yalnızca boş zamanlarını
dolduran eğlendirici işlerdi.Problem çözme coşkusunu, banyodan sokağa
fırlayarak Buldum, buldum! seslenmesiyle açığa vuran Archimedes, bilimde
atılım gücünü, Bana bir dayanak gösterin, tüm dünyayı yerinden oynatayım!
çağrısında dile getirmişti.
Siyaset, Bilim Ve Tarih Bilinci (Doğan Özlem )The Benefits Of TreesEnerji TasarrufuAlternatif Ucuz Enerji KaynaklarıErozyonun Tanımı Ve ÇeşitleriDünyamızın HareketleriDoğalgazDeve KuşlarıTeknolojik CellatlarımızKüresel IsınmaÇimento İşkolu Ve SorunlarıAtmosferin Başlıca Gaz KirleticileriNükleer EnerjiYapay KristallerHyrogen Fuel The Fuel Of FutureKentiçi Ulaşımı Ve Çevre SorunlarıPrcı HakkındaÇevre Kirliliği Ve SonuçlarıSivil SavunmaUluslararası Hukuk Ve Çevre Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. |