Albay
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 432,578
Tesekkür: 0
429 Mesajinıza toplam 518 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Duygusal Zeka (EQ) Tüm duygular harekete geçmemizi
sağlayan dürtülerdir.Aslında biz iki zihne sahibiz; birisi düşünüyor, diğeri ise
hissediyor. Birbirinden tamamen farklı bu iki kavrama tarzı, zihinsel
yaşantımızı oluşturmak için etkileşim halindedir.Akılcı zihin, bilincimize daha
yakındır, düşüncelidir ve tartıp yansıtabilir.Bunun yanında fevri ve
güçlü, bazen de mantıksız olan bir kavrama sistemi daha vardır; bu da duygusal
zihindir. Hisler yoğunlaştıkça duygusal zihin devreye girer ve akılcı zihin
etkisini yitirir.Duyguların, akıl üzerindeki etkisini anlamak için
beynin gelişimine bakmamız gerekir. Homo sapiens neokorteksi, düşüncenin
beşiğidir. Hissettiklerimize düşünce katar. Hayatta kalabilme üstünlüğü
neokorteksin strateji geliştirme, uzun vadeli plan yapma gibi kurnazlıklarına
borçluyuz.Amigdala, duygusal belleğin ve başlı başına anlamın deposudur;
amigdalasız yaşam, kişisel anlamlarından soyutlanmış bir yaşamdır. Amigdala,
psikolojik gözcü konumuyla ruh dünyamızda merkezi bir yere yerleşmiştir.
Doğrudan amigdalaya ulaşan duygular bizim en ilkel ve en güçlü hislerimizi
kapsıyor; işte bu devre, duyguların gücünü ve akla olan üstünlü ğünü çok iyi
açıklıyor.Hisler, bize doğru yönü gösterir; ondan sonra kuru mantık işe
yarar. Demek ki duygular mantıklı olmak için gereklidir. Bir bakıma; akılcı ve
duygusal olmak üzere iki beynimiz, iki zihnimiz ve iki farklı türden zekamız
vardır. Hayatı nasıl yaşadığımız her ikisi tarafından belirlenir. Sadece IQ
değil, duygusal zeka da önemlidir.Aslında akıl, duygusal zeka olmadan
tam verimli çalışamaz. Akademik zekanın, duygusal yaşamla pek ilgisi yoktur.
Kişiler arası ilişkilerde zeka, diğer insanları anlamaktır. Özbilinç, duyguları
idare edebilmek, kendini harekete geçirmek, başkalarının duygularını anlamak,
ilişkileri yürütebilmek, duygusal zekaya ait yeteneklerdir. İnsanı insan yapan
niteliklerin çoğu duygusal zekadan gelmektedir.Kararlar, salt mantığa
dayanarak alınamaz; kişinin güdülerine ve geçmiş deneyimlerden derlenmiş
duygusal bilgeliğe ihtiyaç vardır. Kişisel açıdan doğru kararlar verebilmenin
anahtarı, hislerine kulak vermektir. Bize sıkıntı veren duygulara hakim
olabilme, duygusal sağlığımızın anahtarıdır.Duyguların yoğunluğu ve süresi uygun
ölçüyü aşıyorsa, o zaman rahatsızlık veren uçlara, yani kronik kaygı, kontrolsüz
öfke ve depresyona doğru kayarlar.Duygusal zeka açısından umutlu olmak,
kişinin zorlu engeller veya yenilgiler karşısında bunaltıcı kaygıya,
teslimiyetçi bir tutuma ya da depresyona yenik düşmemesi anlamına gelir.
İyimserlik tıpkı umut gibi, zorluklara ve engellemelere rağmen genel olarak
hayatta herşeyin iyi gideceğine dair beklentidir. İyimserlik ve umut
öğrenilebilir. Her ikisinin de temelinde, psikologların özverimlilik dediği
görüş, yani kişinin hayatındaki olaylarla başedebileceğine dair inancı
vardır.Empatinin kökeni özbilinçtir.Başkalarının ne hissettiğini
kaydedememek duygusal zeka bakımından büyük bir eksikliktir. Çünkü duygusal
ahenk, empati yetisinden kaynaklanır; ahlakın kökleri empatide
bulunur.Her temasta duygusal sinyaller göndeririz ve bu sinyaller
bizimle birlikte olanları da etkiler. EQ, bu alışverişin idaresini içerir.
Sosyal zekanın temelinde ise grupları organize edebilme, tartışarak çözüm bulma,
kişisel bağlantı, sosyal analiz becerileri bulunur.Duygusal öğrenmede
cinsiyetler arasında farklılıklar vardır. Kızlar, sözlü-sözsüz duygusal
işaretleri okumakta, hislerini ifade etmekte ustalaşırken, erkekler,
incinebilirlik, suçluluk, korku ve acıyla ilgili duygularını en aza indirgemekte
beceri sahibi olur. Bu da ikili ilişkilerde ve evliliklerde önemli rol
oynar.Evliliklerde anahtar niteliğindeki yeterliliklerden biri, eşlerin
sıkıntılı hisleri kendi başına yatıştırmayı öğrenmesidir. Kendi kendine konuşma,
savunmacı olmayan dinleme ve konuşma, saygı ve sevgi evlilikte düşmanlığın önünü
keser.Gelecekte, EQ'nun temel becerileri ekip çalışmasında, işbirliğinde
ve insanların birlikte daha etkili çalışmayı öğrenmelerine yardımcı olunurken
büyük önem kazanacaktır. Duyguların sağlık açısından önemi incelendiğinde ise,
merkezi sinir sistemi ile bağışıklık sisteminin sayısız şekilde iletişim halinde
olduğu görüldü.Öfke, kaygı kronikleştiğinde, insanların bir dizi
hastalığa karşı direncini kırabilir. Depresyon ise kişilerin daha kolay
rahatsızlanmasına neden olmasa bile, özellikle durumu ağır olan hastaların tıbbi
açıdan iyileşmesini engelleyebilir ve ölüm riskini artırabilir. İyimserlik,
umut, duygusal desteğin ise şifa gücü vardır.Ayrıca, kronik ya da ciddi bir
hastalıkla savaşanların hislerini umursamayan tıbbi bir bakıma artık yetersiz
kalmaktadır. Tıbbın duygu ve sağlık arasındaki bağdan, yöntem açısından daha
fazla yararlanmasının zamanı çoktan gelmiştir.Ayrıca, çocukların
okuldaki başarısızlıklarının ardında da duygusal zekadan yoksunluk yer
almaktadır. Bir çocuğun okula hazır olması, nasıl öğreneceğine bağlıdır. Bunun
da 7 öğesi vardır: Güven, merak etme, amaç gütme, özdenetim, ilişki kurabilme,
iletişim yeteneği, işbirliği yapabilme. Duygusal dersler, (hatta kalbin en
derinlerinde yer eden, çocuklukta öğrenilmiş alışkanlıklar bile) yeniden
biçimlendirilebilir. Duygusal öğrenme yaşam boyu sürer.Mizaç, duygusal
hayatımızın özelliklerini oluşturan ruh halleri olarak tanımlanabilir.Genler tek
başına davranışı belirlemez; çevremiz, özellikle de büyürken yaşadıklarımız ve
öğrendiklerimiz, yaşam ilerledikçe mizaçla ilgili bir eğilimin nasıl ifade
bulacağını belirler. Duygusal yeteneklerimiz sabit veriler değildir; doğru bir
öğrenmeyle geliştirilebilirler.Alkoliklik, uyuşturucu bağımlılığı, yeme
bozuklukları gibi kötü alışkanlıklar depresyon, kaygı belirtilerini kendi
kendilerine tedavi etme yöntemi olarak gelişebilmektedir. Duygusal eğitim;
hisleri tanıyıp onları tanımlayacak bir sözcük oluşturma anlamında özbilinci;
düşünceler, duygular ve tepkiler arasındaki bağlantıları sezmeyi; bir karara
duyguların mı yoksa düşüncelerin mi hükmettiğini bilmeyi; farklı seçimlerin
sonuçlarını öngörmeyi ve bütün bu içgörüleri uyuşturucu kullanmak, sigara içmek
ve seks gibi konulardaki kararlarda uygulamayı içeriyor. Ayrıca, duygu yönetimi,
duyguların verimli kullanımı, empati, duyguları okuma, ilişkileri yürütme
yeteneklerini yerleştirmek de eğitime dahil.Yapılan araştırmalara göre,
duygusal okuryazarlık programları çocukları okuldaki başarı puanlarını ve
performansını iyileştirmektedir. Duygusal okuryazarlık karakter, ahlaki gelişim
ve yurttaşlık eğitimiyle birlikte gelişir.
Dr.charles V.ford ..yalan, Yalan, Yalan, Yalancılığın PsikolojisiSosyal Kuralların Psikolojisi (Muzaffer Şerif)Diyabetik Hastada Psikolojik SorunlarPsikolojik Cilk HastalıklarıYaratıcılıkYapısalcılıkSürrealist YaklaşımPragmatik YaklaşımKişisel Modernlik Yaklaşımlarıİşlevselcilikİnşacı YaklaşımFenomenolojik YaklaşımDiferansiyel YaklaşımPsikodinamik YaklaşımDavranışçı YaklaşımBiyolojik YaklaşımBilişsel Öğrenme YaklaşımıVroom'un Beklenti TeorisiTutkulu Aşk TeorisiSosyal Karşılaştırma Teorisi Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. |