Sycorox'un Günlüğü

[burcu-tkn8]

sayende çok sevdiğim bir film olan monalısa smıle filmindeki 2 şarkının sahibini buldum:) torı amos ...günlüğünü okurken bu kadar yakın hisettiğin sanatçının müziklerini dinlemek istedim birde baktım benım en çok sevdiğim filmlerden biri olan monalısa smıle filminin müziği..gerçekten güzel bir tesadüftü... ayrıca fotoğrafla ilgileniyorsan ki bende elimdeki evcimen aile tipi makinamla ilgilenmeye çalışıyorum.fotoğraflarını paylaştıgın bir yer var mı?görmeyi çok isterim deviantart ı duymussundur mutlaka oraya çektiklerini yükle tokyodan pragdan :) senin resimlerinle ilgilenen kişiler çıkıyor.ben senin gibi pek konsepte göre çekemiyorum çektikten sonra konsept buluyorum.evde çalışamam zaten benım bir mustang ım yok:)bende sokak sokak geziyorum.bir keresınde kuğulu parktan ankara kalesıne kadar yürümüştüm:) ayaklarım şişiyor otların ağaçların tepesine çıktıgımdan her yerım çiziliyor.derelerın ırmakların içine düşüyorum ama yinede bu işi seviyorum.ahh bırde nıkon n90 ım olsa bak nasıl harıkalr yaratacagım ama bılıyorum oda olacak;)

Ehuhe ben o filmde Tori Amos'u gördüğümde neredeyse koltuktan düşüyodum:),bende çok severim o filmi...
Flickr'a koyuyorum ben...Deviantart profilimde var ama daha orayı tam kurcalayamadım gibi...Karışık geldi Flickr'a geri döndüm:)
Buda adresim;
http://www.flickr.com/photos/sycorox/

Bende artık dışarıda fotolar çekmeye başlayacağım...Mesela geçen özsütte otururken çekim yaptım çok hoşuma gitti...Gerçi çalışanlar biraz garip baktı ama olsun...Ahh ahh bende iyi bir makina çok istiyorum...Hele o prof. makinaların altına konulan bir gereç varya...Ondanda istiyorum:)
Kendimi çekmek sıktı heralde beni:),birde hani konuşan çok şey anlatan kareler vardırya,onlardan çekmek istiyorum artık...

[teoman_]

hangi makinayı kullanıyorsun bilmiyorum ama san şöyle bir makina gider

Teşekkürler...
Bende Nikon kullanıyorum ama normal digital makina benimkisi...Ama yok makinamıda çok aşağılamayım,seviyorum keratayı:)

[burcu-tkn8]

tripod lu makinelerden bahsediyorsun. gamze fecii yarama dokundun. iyi bir makine tüm ekipmanlarıyla 2,500 den başlıo.buarada fotoğraflarına baktım senin çektiklerinde konuşuyor aslında sen resmini çekerken altına yazıkların kalbini beyninide dökmüş.benim birkaç karanlık oda çalışmam var bir tanede kendi fotomu çektim ama bu tarz bana göre değil.sokak adamıyım sanırım ben.parkta oturuken yan yana banklarda oturan insanların ayaklarını çeken ,sapıkmı ne?muamelesi gören..bir eski ankara evinin penceresini çekerken evimi niye çekiyorsun diye az kalsın dayak yiyen bir kızm işte....kulağımda hangi müzik varsa o benim için konsept oluyor gibi sanki..şarkının kızdığı yada özlediği şey için deklanşöre basıyorum.buarada me and gun çok çook güzel bir şarkı

Evet ya çok baya bi para onlar...Bazen ama kampanyalarda acayip ucuza makinalar oluyor,insanın saçını başını yoldurtuyolar:)
Aman bize gelir onlar,yakında öyle makinalarla çalışırız cicim merak etme;)
Geçen bir blog okuyodum kadın yazmış,sinir oluyorum fotoğrafçılara diye...Mesela demiş adam karısını aldatıyo,sen onu farkında olmadan çekip internet sitene koyuyorsun,sonra karısı birgün görüyor,çok rahatsız edici demiş:)
Ama bu fotoğrafçıları bağlamazki,o kadar ince düşünürsek ohoooo:)
Bende artık dış mekan çekimlerine başlayacağım...Birde konulu hikayeli çekimler yapmak istiyorum...
Birde viran evlerde çekim yapmak istiyorum:) tabi sonucunda çarpılmazsam iyidir:)
Anneannemlerin orda bir tane virane vardı,çocukken hep korkmuşumdur ordan geçerken,orda çekim yapmak güzel olur...
Ama hakikaten dışarıda çekim yapmak zor iş,bakışlardan fln çekiniyorsunuz...İzmire gidicemya yol boyunca,izmirde fln artık binlerce fotoğraf çekerim:)

Me and Gun'ın hikayesi buruk,onun için her dinlediğimde biraz üzülüyorum...Tori amos bir gün konserden çıkıyor,bir hayranı onu eve bırakmayı teklif ediyor,oda kıramıyor,sonra arabaya bindiğinde hayranı tarafından tecavüze uğruyor...Bu şarkı o olayla ilgili...Yıllarca bütün feminist derneklerinin marşı gibi birşey oldu şarkı....
Ama hakikaten çok güçlü bir kadın böyle bir olaydan sonra bile müzikten kopmadı,dimdik sapağlam bir şekilde mükemmel albümlere imza attı...

Merhaba günlüğüm...
Çok uzun zamandır içimi dökmüyorum sana...Neden bilmiyorum...Açıkçası bu aralar neyi neden yaptığıma dairde hiçbir fikrim yok...
Çok dengesizim bu aralar...Bir saatim,bir saatimi tutmuyor...Aşırı derecede sinirliyim...Hiçbirşey yapmak gelmiyor içimden...
İzmire gitmeyi için bütün bir kış iple çekmiştim,şimdi ise gitmemek için elimden gelen herşeyi yapıyorum...Dua ediyorum nolur gitmeyelim diye...
Şunu anladımki zorlama olan herşeyden nefret ediyorum...Birşey bana zorla yapılmaya çalışılırsa,sevsem bile yapmak gelmiyor içimden...
İzmire gidince nolucakki,istediğimiz hiçbirşeyi yapamayacağız...Yok oraya gidemeyiz yok buraya gidemeyiz,yok para yok fln fln...Zaten düğün telaşında olacak herkes,evler vıcık vıcık insanla dolacak ve açıkçası hiçbirini görmeyede bayılmıyorum...
Ya ben sessizlik ve huzur istiyorum,tatil falan istemiyorum...Beni kendi halime bıraksınlar başka hiçbirşey istemiyorum...
Olumlu olmaya,rüzgara karşı durmaya çalışıyorum bu aralar...
Ya istemiyorum hiçbiryere gitmek,bir an için ortadan kaybolmak istiyorum,gözlerimi kapatayım,uyuyayım,zaman geçsin birkaç hafta kadar sonra tekrar uyanayım,herşey daha huzurlu olsun,biraz dengeli olmuş olayım fln...
Bu dengesizlik,bu belirsizlik,huzurun olmayışı çok yordu beni...
Ügünüm günlüğüm sana olumlu şeyler yazmayı isterdim ama bu aralar böyleyim,idare et artık:)
O kadar yoruyorlarki insanlar bazen,şöyle yüzlerine bakıp kalıyorum...Neden böyleler neden kendilerini ve çevrelerini böyle zor bir yaşama mahkum ediyorlar...Herşeyin en iyisi ve güzeli onlara olmak zorunda,hep onlar mutlu yaşamak zorunda...Karşılarındaki insanların ne hissettiği,düşündüğü,yapmak istedikleri zerre kadar umurlarında değil...Ve o kadar ironikki sen ne kadar umursamazsan umursama,adam kendini öyle bir umursatıyorki halin şaşıyor...

[farkvar]

merhaba Sycorox

[burcu-tkn8]

gerçi sen içini günlüğüne dökmüssün ama 44 bende katılayım dedim konuşmanıza .....uyumusuzluk..bilmiyorum senin kendine teşhisin nedir bu durumda ben kendime teşhisim bu..tıkanıyorum sonrada..aile toplantıların kesinlikle gerekliliğine inanıyorum.bu düğündü bayram dı olmasa kimseyi tanımam kimsede beni tanımazdı.çok mu öenmli annem ilerde anlarsın derdi..babamın ameliyet zamanında buna birçok kere tanık oldum.evet bu bağlar önemli..takdir edilmek değilde zor anlarda yanındaki yakınında birilerini arıyorsun.çekinmeden arayabileceğim birkaç büyük..bende pek hoşlanmıyorum..çünkü uyum sağlayamıyorum..insan arkadslarını seçebiliyor eşini seçebiliyor ama akrabalarını seçemiyor.mesela benım yaşıtım tek kuzenim yok benım için aile toplantıları evli bayanların yemek tarıfleri kaynana çekiştirmeleri yada geçmiş hatıralara dair anılarla geçiyor.bana yaşı en yakın amcamın kıznın 38 :) bu yüzden ben hep uyumsuzluğu yaşamısımdır.hem izmire gitmeden ne olacağını bilmezsin.kimibilir neler olcak . her zamn yer değişimi ve ortam değişikliği iyidir.çünkü 'yeni'dir..diğer duygulara gelince hani uzun zamnadır öss ye hazırlanıyorddun hayatını test kıtapları sorular, gidiyorsan kursun,dolduruyordu ama şimdi hepsi bitti..belki bunun boşluğu yada oss stresin yorgunluğunu atıyorsundur..öyle düşün ve sakın bir yere kaybolma .......arada gelip yokluyor bu duygular hayat çok hızlı yoruluyoruz birde ben kendi adıma konuşmam gerekirse çevremdeki herkes ayrı bir dünya onları dinlemek onlara evlat olarak, arkads olarak ,kız kardes olarak yetişmekte çok karışık oluyor bazen ilgiden sıkılıyorum ..bazende ilgisizlikten yakınıyorum.şu ergenlik dönemini atlatamadım gitti sanırım.ermedim bi türlü 44 galiba.bende yorulunca çekilip odama bir ara veriyorum hayatıma..bu duygular geliyo arada ama rahata alışıp gitmelerini engelleme sakın 44 . dediğin gibi ortadan kaybolma ..izmire git gel fotoğrafları paylaş bizle.bence izmirde birsürü birsürü olay yaşanacak kimbilir ne güzellikler olcak.....

Bende seni burada bir şikayet edeyimde gör benim cadı bu aralar telkinleri dinlemiyor .Telkinleri dinlerken kendine güven kazanmaya başlamıştı başta yürüyüşü bile değişmişti daha dikve kendinden emin yürüyordu.Kendi için bir çok şey denemeye başlamıştı .Bu İzmir olayına verdiği tepki her an patlamaya hazır bomba gibi oldu.O bunları yaşarken ben oldukça sakin karşıladım başka zaman olsa bu kadar belirsizlikte mutlaka hır çıkarırdım.

Bazı olayları değiştiremiyoruz öyleyse o olaydan zevk almaya çalışalım .Dünde günlüğüme yazmıştım bu günde söyleyeyim .Hayat 3,5 la 4 arasındadır .Ya 3,5 atarsın yada dört dörtlük yaşarsın.Ben dört dörtlük yaşamyı seçiyorum .Hiç kimsenin ve hiç bir olayın beni üzmesine izin vermeyeceğim.

Canımın içi bitanecik kuzum kendine gel ve yine çalışmalarımıza başlayalım seni çoookkkkkk seviyorum