İlk başta başımdan kaynarsular inmiş gibi oldu ama yinede teşekkür ederim. Eleştiren olduğun kadar eleştiriye de açık olabilmelisin (Kendime)
Her zaman savunduğum bir fikir vardır.
Bir insana doğruları öyle bir anlatırsın ki o adam ne seni ne de doğrularını kabul eder.
Bir insana yanlışları öyle bir anlatırsın ki o adam yanlış olduğunu kalbini kırmadan karşılıklı fikir teatisi içinde anlatır. Kalp kırmadan. Dostluk bu temeller üzerinde gelişebilir. Dostluk din kardeşliği değildir. İnsanların kardeşliğidir.
Fatih'in İstanbul'u fethettiği yaştasın ve onun oradakilerin kılına bile dokunmadığını ve ibadetlerinde özgür olduklarını söylediğini bilmelisin.
Öncelikle Sn.Admin'in sözleri üzerinde durmak istiyorum. Din ve politika ilgili yazıların olmadığı şeklindeydi.
Kesinlikle doğru(mu?) Çünkü biz aşırılıkları nasıl başarabiliyorsak çok iyi bir şekilde beceriyoruz. Abuseyifin daha çocuk olduğu dönemlerde insanların birbirlerinin kafasını gözünü nasıl parçaladığını çok gördük. İyi ki abuseyif o zamanları görmedin. Ve biz bunu güzellikle halledemeyen illa bir şekilde aşırı tepkilerle ortaya koyan bir milletiz ve bir şekilde yargılarımız o kadar kuvvetliki zamanında cennet tapusu da dağıtıldı (canlı şahidi de var) cehenneme bilet veren de. Ama propaganda benim defterim de yok. Ben söyleyeceklerimi insanların kafasına çivi ile çakmam. Direk bile söylemem. Kendilerinin anlamasını, anlam bulmasını ve benimsemesini isterim. Ben yolu işaret ederim. Güzellikleri göstermeye çalışırım. Ne reklam ne de propaganda.
Ben dindar insanlara kesinlikle ve hiçbir şekilde kötü bir laf söylemem. İnandığını yaşıyordur. Dinler ve öğretilerin amacı insanın eksikliklerini gidermek ve onu daha iyi bir donanıma sahip olması için eğitmektir. Bu yüzden kendi nefsini terbiye eden insanların, diğerlerine kendi fikirlerine karşı duruşlarına aldırmadan dostça yaklaşmalarını sevmişimdir. Hani vardır ya böyle mahallelerde kendi halince yaşayan, güleryüzlü ve bir o kadar bilge amcalar. Fikri aşılamazlar. Sevdirirler. Siz isteyerek yaparsınız. Çünkü kendinizde bir anlam bulursunuz. Diğer insanlarla zaten hiç bir problemim yok. Beni şucu bucu olduğum için değil insan olduğum ve onlarda bir değer bir anlam ifade ettiğim için severler. Sevmeyenim de vardır. Ama bana söylemediklerinde ben nedenini açıklayamadığımda nasıl kazanayım tekrar. Öyle arkadaşlarımla da tatlı dilli olarak izah ettiğimde durumu beni mutlaka anlamışlardır.
Politika konusunda söyleyebileceğim tek şey var. Ona buna kahrolsun demekle hiçbir yere gidemedik Cumhuriyet kurulalı beri. Kardeş çocukları, teyze çocukları, bu milletin çocukları hep birşeylerin el altından verdikleri ayarlarla kendilerini yedi durdu. Bir tek hedefim bağımsız ama her yönüyle, birlik ve gelişen bir toplum. İnsanlarla iletişimim bu yönde. Ben de kızıyorum, bağırıp çağırıyorum ama hiçbir insanın kanını dökmek için değil.
Bir hedefimiz varsa ilim irfan yolunda ilerlemek. Bir tek aksiyonum olabilir. Bir savaş olur 82 sene önce dün olduğu gibi ben de tarihin yazıldığı yerde kanımın son damlasına kadar harcarım, toprağı kıpkırmızı yapar kan çiçeklerini sularım. 12 gün sonra askerliğim bitiyor ama ben çağrılmayı bekleyeceğim ömrümün sonuna kadar. Milletim, bayrağım, ülkem için.
Gidin zapsuyu şiirini dinleyin, gidin şehitlerin şiirlerini okuyun. Başka politikamız yoktur bizim.
Abuseyif'im sana gelince. Boş yaşadığım konusunda çok haklısın. Ama yazdığın şeylerle değil. Bir kere daha oku kardeşim benim. "Yaradanın adıyla oku". Ben plazma tv si olan birisi değilim. Plazma tv'den nefret ettiğimi hayat amaçları bu olan insanları dinlemekten yorulduğumu zaten ilk yazımda yazıyorum be kardeşim. Lütfen bir kez daha oku. İspat edebilirsin ama insana görmek istediğinden fazlasını veremezsin. bu arada ben de evrim olmadığını biliyorum ama varsa da geriye doğru (bu konudan ve kişilerden muaf tutarım) olduğunu düşünmüşümdür.
Çözüm ise senin inandığın kişi midir onu hiç bilmem. Az biraz okumuşluğumuz var. Demek ki anlamamışımdır abuseyif. Sen hayatımdeğişti abinin yazdıklarından sonra belki bu sitede bu şekilde yazmazsın ama benim senin gibi senin yolunda ilerleyen gerçekten çok "kardeş" im oldu. Hani siz hoşgörülüydünüz, insanlara güleryüzlü yaklaşırdınız. Abuseyif, bizden değilsen onlardansın dediğin müddetçe bir yere gidemezsin. Dediğim gibi ben anlamamış olabilirim. ve sen aklınca yargılayabilirsin. Belki de doğrudur. Ben de senin dediklerini kendime çok söyledim. Çünkü ben boş ve boşlukta bir adamım. Sen bunu söyleyemezsin. Neden mi? Benim bunu kabul etmeyeceğimden değil. Ben bunu biliyorum zaten. Çünkü insanları kazanmak zordur. Kaybetmek kolay. Doğru yada yanlış tartışmam bir misyon varsa ve senin görevin anlatmaksa bunu tatlı dilinle insanlara yap. O kızdığınız misyonerleri git biraz seyret. Küfür edenleri mi ararsın, tehditleri mi. Ama ne yapıyorlar. Senin gibi yargıyı basıp mührü basıp göndermiyorlar. Bir kişi bile bizim için kardır.
Peygambere bir köye gittiklerinde çoluk çocuk taş yağdırdı. Ne oldu? Beddua etti mi? Yok. git ikarelerine sana ne anlatacaklar bakalım. Bu sitede dindar arkadaşlarımız da var. Namaz kılıyor, dinlerinin kurallarını icra ediyorlar. Diğer arkadaşları onlara bir şey diyor mu. En çok Allah kabul etsin diyorlar. Sen insanları evine döverek mi çağırıyorsun. Bir amacın varsa ve bunu başarabilmek için çalışıyorsan Allah aşkına sen böyle bir şey söylediğinde insanlara gerçekten inanıyor musun görevini yaptığına.
Affına sığınarak şunları da yazayım. Ben kimim hesabı.
Hoşgörünün yolundan git. Mevlana oku. Git abilerinden reçel kavanozunu otobüs hikayesini oku. Oku ama yargılama. Sen görevini yap o kadar. Anlayan anlar. Anlamazlarsa sen ne yapasın. Kimsenin üzerine kapıyı da çarpma. Adamın geleceği de varsa "burada misafirperverlik yokmuş karşılayanından belli" demesin.
Buradan son kez şunu yazayım. Ben iyi bir insan olduğumu söyleyemem. Kendini övmek yok bizim Korkunc kitapta. Forum muhabbetlerini tatlandırma amacıyla nikimize övgüler de düzmüş olabilirim. Ama sadece gülümseten hikayeler. İyi bir insan olmak için çalışıyorum. Boşlukları da doldurmaya. Belki ömür yetmez.
Sen de insanların boşluklarını taşla doldurma. Hangi fikri anlatacaksan elinde güllerle, yüzünde gülümsemeyle git. İnsanlar önce senin güzelliğini görsünler ki nedir bu gülümseme bu mutluluk bizimle de paylaşır mısın desinler. Gidipte al sana kitap diye adamın kafasına vurursan baştan kaybedersin.
Boşver Abuseyif. Yazdığın iki satır iki sayfa oldu. Ben birşeyler öğreniyorum ya sen.
Eminim ki güzel bir insansın. İnandığını da yaşa. Sadece yaptığını güzel yap. Benim için değil. Kendin için. En azından savunduğun fikir için.
Saygılarımla.
Not: Yazıma sululuk katacak yer bulamadım ben de buraya yazayım bari. Ya bu telkinlerden mi sitenin saygıdeğer ortamından mı yoksa Abuseyif'in güzelliğinden ve saflığından mı (Allah saflığını -güzel anlamda kullandım- bozmasın) böyle kendimi rahat hissediyorum. Yoksa normal zamanda belki Abuseyif kardeşimin kalbini de kırardım.
Hey ne oluyor. Bir diyaloğumuz var o kadar. Bu benim Korkunc olduğumu unutturmasın kimseye. Yok öyle kadayıf gibi jöle gibi. Hmmmmm