Geri git   Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri > Duygusal Yaşam Klubü > İlişkiler

Uyarılar

Aşkın Molekülleri

Duygusal Yaşam Klubü ve İlişkiler Aşkın Molekülleri Konusunu hayatimdegisti.com Konuğumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaşamınızı hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanız mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD tıklayınız Aşka farklı bir açıdan bakmak ister misiniz? Bilim insanlarının aşk hakkında yapmış oldukları çalışmaları özetleyen bir makale geliyor. * * * Aşk konusunda söylenecek çok şeyler olmasına rağmen, çok ilginç bilimsel araştırmalar bize ışık tutmaktır. Bu konuda " Aşkın Molekülleri ...

ayrıca bu konularda arama yapan konuklarımız var İlişkiler telkin cd indir izle İstanbul İlişkiler nerededir kimdir İlişkiler çekirdek inanç temizliği İzmir bursa İlişkiler hipnoz İlişkiler olumlama seminerleri eğitimi çaresi tedavisi İlişkiler hakkında bilgi bilinçaltı telkin cd telkin mp3 İlişkiler kuantum düşünce kitap haberi

Aşkın Molekülleri

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 28-07-2012, 01:43 AM   #1 (permalink)
Administrator
 
sweeet - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Apr 2009
Mesajlar: 4,053
Tesekkür: 19,481
3,779 Mesajinıza toplam 10,280 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
sweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to behold
Standart Aşkın Molekülleri

Aşka farklı bir açıdan bakmak ister misiniz? Bilim insanlarının aşk hakkında yapmış oldukları çalışmaları özetleyen bir makale geliyor.

* * *



Aşk konusunda söylenecek çok şeyler olmasına rağmen, çok ilginç bilimsel araştırmalar bize ışık tutmaktır. Bu konuda " Aşkın Molekülleri " FEROMONLAR " adlı bilimsel bir kitap ile Bilim Teknik derginin "Tanımlaması güç bir duygu, AŞK ." adlı yazıyı , yorumsuz olarak sizlere paylaşmak istiyorum.

Özkan Aras


AŞKIN MOLEKÜLLERİ



FEROMONLAR



Tahsin Uyar, Hüseyin Özdikmen, Şule Bulut



İnsan Denen Varlık

Günümüzden yaklaşık 1 milyon yıl önce de insanın ilk ataları ortaya çıktı. Evrimleşme durmadı. Ama günümüz insanın ne zaman bu duruma geldiği henüz tam olarak bilinmemektedir. Yalnız şu bir gerçek ki, insan evrimin en yüksek basamağıdır. Doğal olarak bu bir insanın görüşüdür. Acaba diğer canlılar da böyle mi düşünüyorlar?

Evrim, mevcut koşullar altında mükemmelleşmedir. Evrim kuramına göre, evrime uğrayan bütün canlılar, doğa koşullarında en iyiye doğru gitmektedir. Öyleyse en çok evrimleşmiş kabul edilen insan en mükemmel canlı olmalıdır. Acaba öyle mi? Belki öyledir, ama bu doğa içinde değil, başka bir doğada olabilir. Ya da her şey çığırından çıkabilir.

İnsan doğanın baş tüketicisidir. Diğer canlılardan farklı olarak dengeli tüketim yapamaz. Tüketirken kendini doğanın tek sahibi olarak görür. Acımasızdır ve yıkıcıdır. Kendini diğer canlılardan üstün görür. Doğayı acımasızca sömürür. Bu davranışıyla doğadan kopuktur. Doğayı küçümser. Kendi hatalarının kurbanı olduğu zaman da doğaya kızar ve hıncını yine doğadan alır. Kısacası " insan evrimin bir yanlışı, doğanın bir kusurudur". Evrim burada bir yanlış yapmıştır. Mükemmeli oluşturacağım derken bir " kötü gen " ortaya çıkarmıştır.-

İnsanın Doğaya Bir Yararı Var mı?

İnsan " Örgütleyebilme ve düşünebilme yeteneğine sahip dünyalı bir varlıktır. Bu özellikleriyle insan doğayı yönetmeye kalkışan tek türdür.

Ancak, insan doğayı yönetirken kendi çıkarını ön plana almaktadır. Doğayı kendi çiftliği gibi görmektedir. Diğer canlıların da kendi gibi bu dünyanın sahipleri olduğunu göz ardı etmekten kaçınmamaktadır.

Yaşamın Anlamı:

Yaşam, maddenin kendi türünü üretebilen bir biçimidir. Maddesel varlıkların tüketim, büyüme ve üreme gibi belirli işlevsel etkinlikleri yerine getirip, çevreye yanıt vermesi ve uyum göstermesi durumudur. En önemli yaşam göstergelerinden biri organik moleküllerin dönüşerek ve belli bir düzen içinde bir araya gelerek protoplazma, hücre, organ ve canlıyı oluşturmasıdır. Yaşam, heterojen birimlerin örgütlenerek kendini üretebildiği madde biçimidir. Bichak "yaşam ölüme direnen fonksiyonların bütünüdür" Bergson ise "yaşam, durmadan yeni biçimler, yeni türler yaratan bir hamledir. Bunun için yaşamda gelişme (evrim) yaratıcılıktan başka bir şey değildir" düşüncesini ileri sürer. Yaşamda süreklilik ve değişme ancak üreme ile sağlanır.

Yaşamın en çarpıcı özelliklerinden biri ürümedir. Üremenin en basit birimi ise tek bir hücrenin bölünerek iki hücre haline gelmesidir.

Canlının Evrimleşmesi:

Bütün canlı türleri kendilerine özgü birer yaşam çevrimine sahiptirler. Çevre koşulları değiştikçe canlı ona uymak zorundadır. Uyum sağlayabilen bölüm ise zamanla yeni türler oluşturabilir.

Canlıların Ortak Özellikleri:

Tek hücrelilerden en gelişmiş canlılar olan memelilere kader bütün canlıların üç ortak özelliği vardır: Üreme, dış etkiye tepki verme ve tüketme . Ancak, kuşakların devamı için en önemli ortak özellik üremedir.Bu güç canlı var olurken yapısına şifrelenmiştir. Sanki üreme canlılığın amacı haline gelmiştir.

Üremenin Dayanılmaz Çekiciliği :

Üreme canlıların varlık nedenidir. Yaşamın amacıdır. Canlıların kendi özelliklerini bir sonra ki kuşağa geçirme isteklerdir. Ölümsüz olmalarının tek yoludur. "Her ne kadar zevk gibi yan dürtülerle süslenmişse de üreme bir içgüdüdür". Canlının bütün davranışları üreme temeline dayanır.

Haber Taşıyan Moleküller:

Doğa bilimci Dr. Demirkol, " 38 yıl önce üniversite birinci sınıfta öğrenci belgesi almak için kuyruğa girmiştim. Birden arkama birinin geldiğini hissettim. İçim sevinçle doldu. Her şey birdenbire gözüme daha aydınlık, daha sevimli göründü. Kalbim daha hızlı akmaya başladı. Sanki artık yere basmıyordum. Döndüm baktım. Arkamda bir kız vardı. Sanınım o da benden etkilenmişti. Gözlerinde utangaç bir pırıltı, yanaklarında kırmızılık gördüm. Yine de beni dört yıl peşinde koşturdu. Ama sonunda evlendik. Bence dünyanın en güzel kadını o ". diyor. O ilk karşılaşmada hiçbir parfüm kokusu almadığını da söylüyor. Etkileyen nedir? Sakın bu kızın feromonları olmasın? Neden başka bir kızın değil de onun feromonları etkilemiştir? İşte feromonların gizi bu soruların yanıtlarında saklıdır.



Mutlu bir evliliği olan adam bir partide bir kadınla karşılaşır ve onunla birlikte olmayı hayal eder. Bu ani duygudan şaşkına dönmüştü. "Bana ne oluyor!" der. "Karımdan daha güzel değil, ama gözüme ve aklımı ondan alamıyorum!"

Bunlar bize, her gün karşılaştığımız kişilerle ilgili önemli mesajlar veren kimyasal sinyallerin yani feromonların varlığını belirtir.

Feromonlar, kişileri itici bulmamızı ya da o kişilerle dostluk bağı kurmamızı anında ateşleyen bileşiklerdir.

Feromonlar, siz farkında olmasanız bil, günün 24 saati vücudunuzdan havaya yayılır. Bunların hedefi diğer insanlardır. Hedefe vardıklarında mesajı oraya aktarırlar.

Bu durum feromonların bir çok gizinden biridir. Dr. Kodis'e göre feromonlar "mantığı atlayarak beynin duyu merkezini etkilerler". Pek çoğumuz bir toplum içinde yaşarız, duygu ve davranışlarımızı kontrol etmeye çalışırız. Fakat feromonların etkileri böyle bir kontrolün her zaman mümkün olmadığını gösterir.

İngiltere'de " Oxford'u ziyaret eden bir kadın, nehir kenarında durmuş etrafı seyrederken, bir grup genç erkek öğrenci yanında yürüyerek geçer. Onlar geçtikten sonra, kadın ani ve önlenemez bir duyguyla, bu gençlerden birinin yıllar önce doğumundan birkaç saat sonra evlatlık verdiği oğlu olduğunu söyler. Daha sonraları genç adam da, orada duran yabancı kadının annesi olduğuna dair bir hisse kapıldığını anlatacaktır. Yanında geçerken beyninde 'O benim annem!' düşüncesi doğmuştur".

Döl yatağının ıslak ve ılık ortamında yatan fetüs annesi ile, feromon denen kimyasal bileşikler yoluyla iletişim kurar. Bu kimyasal bağ doğumdan sonra da kopmaz ve anne bebeğini yalnız kokusundan değil feromonundan da tanır. Bu kimyasal bağ annenin doğumdan hemen sonra ayrıldığı bebeğini yıllar sonra tanımasını sağlayacak kadar güçlü olabilir mi?

Biz insanız. Bu nedenle, kimyasal dürtülerce yönetildiğimizin ima edilmesi bizi tedirgin eder. Fakat bilim insanları bu kendimizi kontrol çabamızın bu olduğunu keşfetmişlerdir.

 

 

Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın

Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu

Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir?

Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz.

Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım?

Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.

25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz.

__________________
Benim Kişisel GeliŞim Yolculuğum: http://www.hayatimdegisti.com/forum/...olculugum.html



Hayatın düşüncelerinin aynasıdır.

sweeet isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 28-07-2012, 01:50 AM   #2 (permalink)
Administrator
 
sweeet - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Apr 2009
Mesajlar: 4,053
Tesekkür: 19,481
3,779 Mesajinıza toplam 10,280 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
sweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to behold
Standart Cevap: Aşkın Molekülleri


Feromonun Geçmişi

İnsan feromonu konusu bilim dünyası için nispeten yeni olmakla birlikte, insanlar yüzyıllardır kendileri ile diğer kişiler arasında, beş duyu algılarıyla kolayca ve tam olarak açıklanamayan bir şeylerin olduğundan kuşkulanmışlardır. Halk arasında ve bilimsel çevrelerde insan ilişkileri ile ilgili böyle öyküler vardır. Bu öyküler sanki feromon iletişimi ile açıklanabilin görünmektedir.

Günümüz toplumu, Shakspeare zamanında doruğa ulasan uygulamayı belki de daha kabul edecektir. O zamanlar kadınların elma kabuğunu koltukaltlarına yerleştirmeleri oldukça yaygın bir davranıştı. Meyve kadının terini soğurduktan sonra, kadın özel olarak hazırlanmış ve " aşk elmasını " sevdiği bir erkeğe sunardı. Erkek bu elma kabuğunu kokar ve elmanın kokusunu(feromonu) severse, yakın dostluk başlar. "Havva'nın elmasında da feromon var mıydı?"


Yeni Bir Bilim Doğuyor


Feromonların öyküsü 1950'erde başlar. Peter Karlson ve Martin Lüscher adlı bilim adamları gözle görülemeyen kimyasal iletişim araçlarına feromon adını verirler (Yunanca iki kelimeden; pherein=ben taşırım ve hormon=uyarıcıdan türetilen pheromon=ben heyecan taşırım ). Feromonların yalnızca hayvanların ( özellikle böceklerin ) amacına hizmet ettiği düşünüldü. Kısacası, Feromonlar, "haydi aşk yapalım"dan, "yaşama alanımı savunurum"a kadar birçok davranışı tetiklemektedir.

Hayvanların davranışlarında feromonun etkisi anlaşıldıkça, bazı bilginler insanların da feromonlala iletişim kurup kurmadıklarını merak etmeye başladılar.

Aşk ve şehvetin yaratıcıları ferononlar mı? İki kişi arasındaki kimyasal büyüyü feromonlar mı yönetir? Bilim adamları bu konularda alıştıkça, insanlar arasındaki ilişkilerde feromonların etkileri yavaş yavaş ortaya çıkmaktadır. Bu bilinçsiz iletişim bizi seven birini terslerken, yeni bir arkadaşlığı başlatırken, önerilen bir işi geri çevirirken ya da biriyle tutkulu bir aşka düşerken bizi etkilemektedir.

Feromonlarla ilgili bilgi kendi davranışlarınızı daha iyi anlamanızı sağlayabilir. Örneğin, karşılaştığınız birinden hemen hoşlanabilirsiniz . Olası ki, onun feromonları size "biz benzer alışkanlıklara ve değerlere sahibiz . Bu nedenle birbirimize uygunuz" demektedir.

Burada belirtmeliyiz ki, feromonlar insan ilişkilerinde tek etmen değildir. Ama aynı kişi size yaklaştığında, onun hakkındaki izleniminiz feromonlar tarafından büyük oranda etkilenir.

Bugün açıklama tam olarak yapılmamış da olsa, dittikçe artan sayıda birim adamı feromonların insan ilişkilerini açıklayabileceğini düşünüyor. Feromonlar, diğer duyu organlarımızın algıları ile birlikte iyi ile kötüyü, istenenle istenmeyeni, hoşlanma ile hoşlanmamayı ayırt etmemizde beze yardımcı olmaktadır. Bir şeyin " içe doğması " dediğimiz olayda dunların etkisini yadsımak mümkün değildir.

Hayvanların ( özellikle böceklerin ), kendilerine ne yapmaları gerektiğini söyleyen kimyasal işaretler üzerinde hiçbir kontrolleri olmadığı çoktan beri bilinmektedir. Yapılan son araştırmalar insanların da feromonal mesajlar verdiğini ve bu mesajların doğrudan ilkel beynimize gittiğini göstermektedir..

Feromonlar deri yoluyla yayılmaktadır. En çok çıktıkları bölgeler kasık, koltukaltları, meme başı çevresi ve gariptir ki, burun delikleri arasındaki deri ve üst dudaktır. Bu durum insanların neden birbirlerini öpmekten zevk aldıklarını açıklayabilir.( 23. s. )

Hayvanları Feromonlar mı Yönetir ?


İnsanlar özellikle kadınlar, seksüel ilişkiden önce kur yapılmasını ya da romantik bir ortam isterler. Oysa hayvanların yaşamlarında romantizme yer yoktur. Ama bir çok hayvan kur yapmasını bilir ve uygular.

Hayvanların haberleşmenin ana maddesi feromonlardır. "Bir erkek gece kelebeğinin 8 km uzaktaki bir dişisini birkaç saat içinde bulabilmesi ışık ya da sesle olabilir miydi ? İşte burada feromonlar devredeydi".


Altıncı Duyu.

Altıncı duyumuz bir feomonu saptadığında ne olur? Bu duyu organı burnumuz iç tarafında bulunduğu halde feromonlar koku vermez. Diğer beş duyu organının beynimizde oluşturduğu kesin sonucu doğurmaz. Koku alma duyumuz bir kokunun güzel olduğunu, derimiz dokunduğumuz şeyin yumuşaklığını, kulağımız çalıya yağan yağmurun sesini, gözümüz gülün pembe rengini, tat duyumuz limonun ekşiliğini bildirir. Bunları bir bilinçli olarak algılar. Oysa altıncı duyumuzun algıladığı feromonlar bilinçaltını etkiler.

Altıncı duyumuz tarafından beynimize iletilen bilgiler, diğer beş duyumuzun sağlayamadığı bilgilerdir. Eğer birine aşık olduğunuz kişinin size uygun olduğunu, sizinle aynı inanç ve değerleri taşıdığını düşünebilirsiniz. Bu doğru olabilirdi. Ama asıl gerçek, altıncı duyumuzun bir marifetidir.

Özkan Aras
__________________
Benim Kişisel GeliŞim Yolculuğum: http://www.hayatimdegisti.com/forum/...olculugum.html



Hayatın düşüncelerinin aynasıdır.

sweeet isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 28-07-2012, 01:59 AM   #3 (permalink)
Administrator
 
sweeet - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Apr 2009
Mesajlar: 4,053
Tesekkür: 19,481
3,779 Mesajinıza toplam 10,280 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
sweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to behold
Standart Cevap: Aşkın Molekülleri


İnsanlarda Aşk

Aşk, insan gibi vahşi bir yaratığın en olumlu, en naif özelliklerinden biri sayılabilir. Aşk uğruna, insanlar ne büyük acılar çekip ne büyük mutluluklar yaşadılar. İnsanlar arasında aşkın her dönemde değişik boyutları oldu, ancak değişmeyen bir yanı da vardı: Delicesine sevmekti aşk. ( Oral Çarışlar)

Beyinde Neler Oluyor?

İnsan duyu organlarını ilk kez dokunma, işitme, görme, tatma ve koklama diye beş sınıfa ayıranlar eski Yunanlılardır. Altıncı duyu o zamanlar bilinmemekteydi. Bu duyuya bazıları ( feromon duyusu ) adını vermektedir. Feromon duyu organı, havadaki moleküller yardımıyla insanlar arasında bilinçaltı bir iletişim sağlayan kimyasal haberleşme sistemi olarak tanımlanabilir. Gözle görülemeyen kokusuz feromon molekülü hava yoluyla insan burnuna girdiğinde, vomeronasal organa gelir. Feromonu alan VNO hemen beyindeki hipotalamusa bir sinyal gönderir.

Beyin bütün duyuların işlendiği bir merkez olmakla birlikte, feromon duyusu beynin en eski bölgesi olan hipotalamus ile doğrudan bağlar olan bir durudur. Hipotalamus bilinç gelişmeden önce vardı ve şimdiki boyutlarımı almıştı. Bu yüzden hipotalamusa primitip ( ilkel) beyin de denir.

Buna çoğu kez " ilk izlenim " adı verilmektedir. Eğer hem kadının, hem de erkeğin ilk izlenimleri olumlu ise, duyguları konuşmanın ilerlemesini teşvik edecek ve belki de karşılıkla ilgi duyacaklardır. Erkek ve kadın birbirlerini daha iyi tanımayı isteyeceklerdir.

İlişkileri arttıkça diğer duygular işe daha çok karışmaya başlayacaktır. Erkek, kadın feromonundan hoşlanmıştır. Ancak zamanla örneğin giyiniş biçimine, başka bir deyişle kendi gözlerinin algıladıklarına önem vermeye başlayacaktır. Erkeğin feromonundan hoşlanan kadın, söz gelişi, erkeğin ses tonundan hoşlanmayabilecektir. Bu etki kulakları yoluyla alınan sesten ileri gelecektir. Böylece ileri ilişkiler için karşılıklı hoşlanma artık devam etmeyecektir.

Görüldüğü gibi feromonlar ve altıncı duyu bir ilişkinin ya da arkadaşlığın sürmesini garanti etmemektedir. Çünkü zamanla araya başka duyu organları da girmektedir. Öyleyse feromonlar ilk tanışmalarda hoşlanma ya da hoşlanmama uygusunu yaratmaktadır.


Bununla birlikte, bazı çiftlerin birbirlerini görür görmez, hemen aşık olduklarına dair öyküler vardır.
İlk görüşte aşk ya da yıldırım aşkı diyebileceğimiz böyle durumlarda, feromonların uyuşması yanında diğer duyuların da olumlu görüş bildirdiğine inanıyoruz . Bir kişinin beğenilmesinde bütün duyu organlarımızın etkisi vardır.

Kokulu T-şört Olayı

Bu çalışma İsviçre'de Bern Üniversetesi'nden zoolog Dr.Claus Wedekind'in bir çalışması ile ilgilidir. Wedekind 44 erkeğin giydiği giysilerin kukularına karşı, 49 gönüllü kadının tepkisini. Her bir erkek, T-şörtlerini üst üste iki gece giymişler, bu süre içinde deodorantlar, kolonyalar, kokulu sabunlar ve losyonlar, baharatlı yiyecekler ( ter kokusunu etkileyen çemen gibi ) alkol ve seksten uzak durmuşlardır. Bundan sonra, T-şörtlerini araştırma için bilimin hizmetine sunmuşlardır.

Seçilen kadınların kepsi ay başı devrelerinin ortasındadır. Bu devrede kadınların koku alma yeteneği en fazladır ( Bazıları koku alma duyusunun 100 kat arttığını söylemektedir). Kadınların burunlarına deneyden iki hafta önce özel bir sprey sıkılarak burun duvarlarının duyarlı mukozaları kaplanmış ve dış etkilerden korunmuştur. Böylece bunların koklama yetenekleri hiçbir dış etki ya da yaralanmadan dolayı azalmamıştır.

Wedekind her bir terli T-şörtü, yan tarafından bir delik açtığı kutuyu yerleştirerek, kadınlardan bunları " kokunun yoğunluğu, hoş kokulu ve seksi olmasına " göre sınıflandırmalarını istemiştir.

Deneyin sonucu oldukça şaşırtıcıdır. Kadınlar en çok bağışıklık sistemi genleri, kendilerininkinden en farklı erkeklerin T-şört kokuları tarafından çekilmektedir. Bunu anlamı, kadınlar eş seçmek için bilinçaltında erkeğin bağışıklık sistemini " koklamaktadırlar ". Böylece, kendisinden en farklı bağışıklık sistemine sahip olan erkeği eş olarak tercih ederek ( O erkeğin kokusu en çekici olacaktır ).

Darwin'ci görüşe göre, farklı gen düzenine sahip kişinin daha çekici olması doğacak bebeğin daha geniş bir bağışıklık sistemi taşımasına neden olur. Böyle çapraz çiftleşmeden doğan nesil hastalıklara karşı daha dayanıklı olacaktır. Genel görüş bir kadının eş seçiminde kişilik, eğitim, sülale ve ilerleme isteği gibi etkenlerin başlıca etkenler olduğunu belirtmekle birlikte, Wedekind'in çalışması, kasının eş seçiminde daha çok erkeğin kokusundan etkilenebileceğini göstermektedir.

T-şört deneyinin feromonlarla ilişkisi nedir? Bu deney feromonlarla eş seçme arasında yakın bir ilişkinin varlığını göstermektedir. Bağışıklık sistemi genleri feromon üreten genlerle yakın akrabadırlar aynı kromozomda bulunurlar. Bağışıklık sistemi genleri ile kişinin ayırt edeci vücut kokusu, dolayısı ile feromon yapısı arasındaki bağlantıyı 1974'de ilk kez biyolog Lewis Thomas ileri sürmüştür. Ona göre, kişilerin feromon yapıları imzaları gibidir ve aynı zamanda bireylerin bağışıklık sistemleri genetik şifrelerinin " parmak izidir.

Dişilerin evlenmek için, bağışıklık sistemi genleri benzer olmayan erkekler tarafından çekilmesi olayı ilim dünyası için yeni değildir. Laboratuar sıçanları ile yapılan deneylerde bu durum kanıtlanmıştır. Ama insan dişilerinin de zıt genleri yeğlemesi, ürememiz üzerine feromonların etkilerine ışık tutmaktadır. Bir kadın yıkanmamış bir T-şörtü diğerine tercih ettiği zaman, kendi genlerine açık bir mesaj göndererek, bunlardan birini çocuklarının babası olarak görmek istediğini belirtmektedir. Kadın ayrıca erkeğin feromon ve vücut kokusunu sevip sevmediğini de ilan etmektedir. Alınan koku ya da fromon olumsuz isi kadının çekip gitmesi hemen hemen garantidir. "112 s."

Özkan Aras
__________________
Benim Kişisel GeliŞim Yolculuğum: http://www.hayatimdegisti.com/forum/...olculugum.html



Hayatın düşüncelerinin aynasıdır.

sweeet isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 28-07-2012, 02:12 AM   #4 (permalink)
Administrator
 
sweeet - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Apr 2009
Mesajlar: 4,053
Tesekkür: 19,481
3,779 Mesajinıza toplam 10,280 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
sweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to behold
Standart Cevap: Aşkın Molekülleri


Seksi Koltukaltı

Koltukaltı, feromon üreten apokrin salgı bezleri bakımından zengin olması nedeniyle seks, aşk ve feromonu ile iletişim ve insan seksüalitesi arasındaki bağ, bilimcilerin dikkatini çekmiş ve feromonların fizyolojik etkilerinin neler olabileceği araştırılmaya başlanmıştır.

Winnifred Cutler, Aşk Çemberleri adlı kitabında "Bir erkekle sık sık cinsel ilişki kurmak, kadınların doğurganlık devrelerini uzatıyor gibi görünmektedir" demektedir . Bunun nedenini uzun süre araştıran Cutler sonunda erkek feromonlarının varlığına ulaşmıştır.

Erkek feromonlarının dişilerde aybaşı devrelerini etkilediği daha önce yapılan hayvan deneylerinden biliniyor.

Beş duyumuzun algılamaları bilinçlidir. Bir şey işittiğimizi, bir şey tattığımızı, bir şeye dokunduğumuzu biliriz. Ama feromonlar bilinçaltımızı etkiler. Feromonları algıladığımızı fark edemeyiz.

Feromonu algıladığımızı fark etmememizi fark etmememizi karşın, varlığından kuşku duymuyoruz. İki kişi arasındaki uyum dış faktörlerin etkisinde kalabiliyorsa da temel etken feromonlardır. 119.S.



Seks, Aşk ve Şehvette Feromonların Yardımcıları ve Çikolata Olayı.

Feromonların, kadın ve erkek vücutlarında güçlü etkileri olduğunu biliyoruz. Bir kadının doğurganlık devresi bir erkeğin koltukaltında bulunan feromonlar ve kokulardan en uygun eşin seçiminde bize yardımcı olur. Fakat bütün bu işleri feromonların kendileri kotarmaz. Biriyle karşılaşır ve aşka düşer ya da onu arzularsak vücudumuz feromonların beynimize gönderdiği sinyallere göre otomatikman harekete geçer.

Feniletilamin ( PEA ):

Aşk düştüğümüz zaman beynimiz yüksek miktarda feniletilamin üretmeye başlar. Bu amfetamin benzeri molekül bizi iyimser ve kendimizi iyi hissederiz. Kan basıncımız artar, kalbimiz hızlanır. İşte karasevdanın başlangıcındaki uçuk halimiz, vücut kimyamızı, özellikle de PEA' ya dayanır. PEA, gerçek bir insan aşk ilacıdır.

Oksitosin:

Oksitosin, sevdiğimiz biri bize dokunduğunda ya da biz ona dokunduğumuzda kimyasal bir tepkime başlatan bir moleküldür. Hipofiz bezi tarafından salgılanır. Ayrıca emzirme sırasında süt akımını etkiler.

Oksitosin olmasaydı, çocuklarımıza, eşlerimizi ve sevgililerimize karşı duyduğumuz yoğun duyguya sahip olamayacaktır. Sevgilinin dokunması da kana oksitosin verilmesini sağlar. Seksüel ilişki vücudun oksitosin üretimini hızlandırır.

Testosteron:


Testosteron başlıca erkeklik hormonudur. Erkeği " erkek " yapar. Kadınlar da testosteron üretirler, ama miktarı daha azdır.

Erkeklerde testosteron başlıca testislerde ve böbrek üstü bezlerinde üretilir. Kadınlarda yumurtalıklarda ve yine böbrek üstü bezlerinde üretilir ve genital organların ve meme uçlarının dokunulmaktan hoşlanmasını sağlar. Bir araştırmaya göre testosteron erkek uyarı ( saldırganlar ) hormonu olarak sahip olduğu üne layık olmayabilir .

Testosteron, özellikle erkeklerin seksüel davranışlarında önemli bir yer tutar. Cinsel, seks yapma güdüsünü ve sperm üretimini sağlayan hormon budur.

Östrojen :

Östrojen bildiğimiz dişilik hormonudur. Başlıca yumurtalıkta üretilir ve kadınların ikincil seks karakterlerinden sorumludur. Kadının duygusal yapısını ve vücudundaki hatlarını sağlar. Östrojen bir kadının seksüel olgunluğa erişmesini sağlar. Bunu nasıl yapar? Kadına özel vücut kokusu verir, vajinaya kaygan hale getirir, deriye yumuşaklık verir. Kısacası östrojen kadınların dişi gibi hissetmesi ve dişi gibi kokması yanında seks ilgilerini ve çiftleşme güdülerini de artırır.



Öpüşmenin Gizi

Başarılı bir öpüşmenin verdiği zevki kim inkar edebilir? Yumuşak yumuşak karşılaşır, dudaklar aralanır ve birbirinin içinde girer. Öpüşme, bir insana elbiselerini çıkarmadan en fazla yaklaşma biçimlerinden biridir.

Bazı teorilere göre öpüşme eskiden, yabacıları tanımak için başvurduğumuz " koklama" isteğimizin evrimleşmiş halidir. Zira hayvanlar bu yola hala başvururlar. Acaba Eskimoların birbirlerini burunlarını sürterek selamlamalarının nedeni bu mudur? Hayvanlar zamanlarının büyük bir kısmını çevreyi koklamakla geçirirler . Böylece bol miktarda koku ve feromon alırlar.

Araştırmacılar sık sık öpüşen çiftlerin, öpüşmeyenlere göre daha güçlü bir ilişkiye ve daha düzenli bir seks yaşamına sahip olduklarını saptamışlardır. Öpüşme, emniyet ve mutluluk duygusunu ve karşılıklı sevgiyi güçlendirir.

Aşık olmak sihirli bir içki içmek gibidir. Kendinizi daha genç, daha yaşam dolu, daha istekli ve çekici hissedersiniz. Feromonlarınız sizin aşka ilginizi belirtir. Birinin aşka hazır olup olmadığını söyler. İlişkinin yatak odasında mı sonlanacağını yoksa anılarınızın uzak bir köşesine mi iteleneceğini belirtir.

Aşk ve şehvette feromonların oynadıkları rolü biliyoruz. Ancak şunu da biliyoruz ki birini sevmememizde fermonlar tek belirleyici değildir. Birini çekici bulmaya başladığınız zaman, onu eş olarak seçmede birçok kritere başvurursunuz . Bunlardan birisi kişinin fiziksel görünüşüdür (simetrisidir). Sırf esi ahenkli ya da kirpikleri uzun olduğu için kanımızı kaynatan insanlar var. İnsan ilişkilerinde feromonlar etkiliyse, ilk izlenimde etkilidir ilişkinin devamı için başka şeyler gerekir.

Özkan Aras 2003
__________________
Benim Kişisel GeliŞim Yolculuğum: http://www.hayatimdegisti.com/forum/...olculugum.html



Hayatın düşüncelerinin aynasıdır.

sweeet isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 29-08-2012, 10:45 PM   #5 (permalink)
Administrator
 
sweeet - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Apr 2009
Mesajlar: 4,053
Tesekkür: 19,481
3,779 Mesajinıza toplam 10,280 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
sweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to behold
Standart Cevap: Aşkın Molekülleri

Aşkın nasıl gerçekleştiğini bilim insanları araştırmış kimse bunu merak etmiyor mu?
__________________
Benim Kişisel GeliŞim Yolculuğum: http://www.hayatimdegisti.com/forum/...olculugum.html



Hayatın düşüncelerinin aynasıdır.

sweeet isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 29-08-2012, 11:50 PM   #6 (permalink)
Yüzbaşı
 
hatiicee - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2011
Bulunduğu yer: izmir
Mesajlar: 534
Tesekkür: 1,396
495 Mesajinıza toplam 1,257 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
hatiicee is an unknown quantity at this point
Standart Cevap: Aşkın Molekülleri

Alıntı:
sweeet Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Aşkın nasıl gerçekleştiğini bilim insanları araştırmış kimse bunu merak etmiyor mu?
Sweeet'im merak etmez olur muyuz hiç.Benim son günlerde en merak ettiğim konu bu..
__________________
HER DAİM SIFIR KİLOMETRE BİR GÜN VAR ÖNÜMÜZDE
GİR VE ORTALIĞI KARIŞTIR
hatiicee isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 30-08-2012, 12:08 AM   #7 (permalink)
Administrator
 
sweeet - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Apr 2009
Mesajlar: 4,053
Tesekkür: 19,481
3,779 Mesajinıza toplam 10,280 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
sweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to behold
Standart Cevap: Aşkın Molekülleri

Aşk bütünüyle moleküler olamaz kesinlikle ruhsal boyutu da olduğunu düşünüyorum ama ruh mu molekülleri etkiliyor yoksa meleküller mi ruhu orada kopuyorum ben olaydan en iyisi bildiklerimi bileyim gerisi dağınık kalsın diyorum. Aşık olduğum için şükürler olsun. Ve aşık olduğum kişi de bana aşık olduğu için şükürler olsun. Aşkın ömür 3 yıl falan değil sakın inanmayın o yalanlara daha uzun. Siz korumayı bildiğiniz sürece aşkınız hep taze kalabilir. Sevgiler.
__________________
Benim Kişisel GeliŞim Yolculuğum: http://www.hayatimdegisti.com/forum/...olculugum.html



Hayatın düşüncelerinin aynasıdır.

sweeet isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 30-08-2012, 12:15 AM   #8 (permalink)
Teğmen
 
froyaa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Apr 2011
Mesajlar: 107
Tesekkür: 156
103 Mesajinıza toplam 175 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
froyaa is an unknown quantity at this point
Standart Cevap: Aşkın Molekülleri

ah şu feromonlar siz yok musunuz??
froyaa isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 30-08-2012, 12:17 AM   #9 (permalink)
Yüzbaşı
 
hatiicee - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2011
Bulunduğu yer: izmir
Mesajlar: 534
Tesekkür: 1,396
495 Mesajinıza toplam 1,257 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
hatiicee is an unknown quantity at this point
Standart Cevap: Aşkın Molekülleri

Canım benim Allah mutluluğunu da aşkını da daim etsin inşallah.Güzellikler ve huzur hep seninle olsun:)
__________________
HER DAİM SIFIR KİLOMETRE BİR GÜN VAR ÖNÜMÜZDE
GİR VE ORTALIĞI KARIŞTIR
hatiicee isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 30-08-2012, 12:24 AM   #10 (permalink)
Administrator
 
sweeet - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Apr 2009
Mesajlar: 4,053
Tesekkür: 19,481
3,779 Mesajinıza toplam 10,280 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
sweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to beholdsweeet is a splendid one to behold
Standart Cevap: Aşkın Molekülleri

Yalnız bu bilimsel araştırmaları tehlikeli buluyorum. Yarın yaparlar bir fıs fıs beğendiğin insana sıkarsın pat aşık olur al başına belayı. :D
__________________
Benim Kişisel GeliŞim Yolculuğum: http://www.hayatimdegisti.com/forum/...olculugum.html



Hayatın düşüncelerinin aynasıdır.

sweeet isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Aşkın Molekülleri

Duygusal Yaşam Klubü ve İlişkiler Aşkın Molekülleri Konusunu hayatimdegisti.com Konuğumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaşamınızı hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanız mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD tıklayınız Aşka farklı bir açıdan bakmak ister misiniz? Bilim insanlarının aşk hakkında yapmış oldukları çalışmaları özetleyen bir makale geliyor. * * * Aşk konusunda söylenecek çok şeyler olmasına rağmen, çok ilginç bilimsel araştırmalar bize ışık tutmaktır. Bu konuda " Aşkın Molekülleri ...

ayrıca bu konularda arama yapan konuklarımız var İlişkiler telkin cd indir izle İstanbul İlişkiler nerededir kimdir İlişkiler çekirdek inanç temizliği İzmir bursa İlişkiler hipnoz İlişkiler olumlama seminerleri eğitimi çaresi tedavisi İlişkiler hakkında bilgi bilinçaltı telkin cd telkin mp3 İlişkiler kuantum düşünce kitap haberi


WEZ Format +3. Şuan Saat: 06:09 AM.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.