Burası Sendai....Gezi ve Mekan ve Yurtdışı Gezileri Burası Sendai.... Konusunu hayatimdegisti.com Konuğumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaşamınızı hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanız mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD tıklayınız arkadaşlar buraya ekleyeceğim alıntılar, ali öztürk adında devlet burslusu olup, japonyaya mühendislik alanında doktora yapması için gönderilen bir vatandaşımıza aittir, belki bunları bir kitap haline getirir yazarımız ama ben yinede buraya almak istedim, sırası biraz karışık olabilir zira google grup ... ayrıca bu konularda arama yapan konuklarımız var Yurtdışı Gezileri telkin cd indir izle İstanbul Yurtdışı Gezileri nerededir kimdir Yurtdışı Gezileri çekirdek inanç temizliği İzmir bursa Yurtdışı Gezileri hipnoz Yurtdışı Gezileri olumlama seminerleri eğitimi çaresi tedavisi Yurtdışı Gezileri hakkında bilgi bilinçaltı telkin cd telkin mp3 Yurtdışı Gezileri kuantum düşünce kitap haberi | |
|
07-01-2011, 04:12 PM
|
#1 (permalink)
| Guest
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 275
Tesekkür: 828
273 Mesajinıza toplam 1,033 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Burası Sendai.... arkadaşlar buraya ekleyeceğim alıntılar, ali öztürk adında devlet burslusu olup, japonyaya mühendislik alanında doktora yapması için gönderilen bir vatandaşımıza aittir, belki bunları bir kitap haline getirir yazarımız ama ben yinede buraya almak istedim, sırası biraz karışık olabilir zira google grup menüsü çok saçma tarihe göre sıralayamadım malesef... 9 Nisan 2009 11:27 Sendai beni her ne kadar kapalı bir hava ile karşılamış olsa da son dört gündür hava güneşli. Japon kardeşlerimiz bu pazar 'Hanami' dedikleri 'kiraz fetivali' anlamında kendileri için kutsal anlamı olan ve çok önemsedikleri bir festival kutlayacaklar. Tabii ki onlara bizde katılacağız. Burada kiraz ağıçları bu mevsimde çiçek açıyor ama asla meyve vermiyormuş. Burada insanların dini yok diyebiliriz. Arkadaşlar bu insanlar inandıklarını din gibi değilde kültür olarak gördüklerini söylüyor. Ayrıca şu anda benim cebimde de olan ortası delik metal paraları 5yeni de kutsal addediyor bu insanlar. Okullar da din dersi yok. Nufusun %95 i budist. Sokakda yürürken arkadaşım bana bir apartmanın bahçesinde yaklaşık iki metere yüksekliğinde çok da geniş olmayan silindir şeklinde diyebileceğimiz ancak biraz da köşeli ve üzerinde işlemeleri bulunan tepesi şapka gibi çatılı bir şey göstererek sence bu nedir diye soruyor. Bizim Osmanlı çeşmelerine benzettiğimden çeşme diyorum. Ancak bu bir tapınakmış. Japonlar bunun yanına gelerek dua eder gibi bi şey yapıyorlar diyor arkadaşım. Benim tapınak diyemeyeceğim bu şey evimizin karşısında sayılır. Buradan biraz ilerde ama yolun diğer tarafında bir tapınak daha var. Artık bunun tapınak olabileceğini anlıyorum. Bu da bir apartmanın önünde ancak öncekinden farklı olarak biraz etrafı toprak olan bizim dağ kulübelerine benziyen tahtadan bir yapı. Etrafında yukarıdan aşğıya doğru ince biraz da uzun filama şekinde Japonca yazılar ve önündeki askılık gibi bir şeylere asılı(bizdeki ağaçlara çaput bağlamayı hatırlatan) boş beyaz kağıtlar veya bezler var. Arkadaşlardan buradan yani şehir merkezinden arabayla bir saat kadar sürede gidilebilecek uzak doğu filmlerinde gördüğümüz gibi gösterişli ve muhteşem yaklaşık 1300 yıllık tarihi olan bir tapınağın olduğunu öğreniyorum. Burası Sendai... Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. | Offline
| |
07-01-2011, 04:18 PM
|
#2 (permalink)
| Guest
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 275
Tesekkür: 828
273 Mesajinıza toplam 1,033 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Cevap: Burası Sendai.... 12 Nisan 2009 21:13 Bugün kapalı bir havada japon kardeşlerimiz ile birlikte kiraz ağaçlarının çiçek açmasını kutladık. japonlar kiraz ağaçlarının çiçek açtığı ancak asla meyve vermediği bu günlere hanami diyorlar. Bu bizdeki hidrellez gibi bir şey olmalı. Buradaki arkadaşların tanıdığı japonalar ile bu şehrin orta yerlerinde bir yerlerde çevresi pembe çiçeklerini açmış kiraz ağaçları ile çerçeveli bir parkta piknik yaptık. Japonlara köfte ikram ettik. Onlarda bize geleneksel yemeklerinden ikram etti. Onların yemekleri bizim damak tadımıza pek uymuyor açıkçası. Çiğ balık ve yengeç etini pirinçle sarmalayıp yosun ile bağlamışlar. Bizdeki dolma gibi . İşte şusi dedikleri şey bu. Bir kere ısırıp bıraktığımı gördüklerinde alışırsın diyorlar. Ancak tatlı olarak getirdikleri şeyler güzel . Ayrıca pirinçten yapılmış sıkıştırılarak üçken kalıplar haline getirilmiş yiyecekleri de var. Bunlarda tuzsuz olduğundan bize güzel gelmiyor. [image: Hanami by * Yumi *.] Heralde genellikle tuzsuz yemelerinden ve hamur işi yememelerinden olmalı, burada şişman insana rastlamak hemen hemen mümkün değil. Henüz ekmek yiyen bir japon görmedim. Biz de burada kare şeklinde, yumuşak, bir poşetin içinde 10 ar 15 erli satılan tos ekmeklerinden yiyoruz. Piknik alanı aileleri ile birlikte bizim gibi piknik yapmaya gelen gruplar ile doluydu. Parkın bir köşesinde geleneksel japon müzği eşliğinde geleneksel kiyafetleri ile dans eden gruplar vardı. Bu ortama bir festival havası katıyordu. Her nasıl Türkiye de Japonlar dikkat çekiyor ise burada da biz dikkat çekiyoruz. Sokaklarda yürürken bazen japonların bakışlarını üstünüzde hissedebiliyorsunuz. Piknikte de bizim japonlar ile muhabbet etmeye çalışmamız kadar onlarda bizim ile muhabbet etmeye çelışıyor. Japonların ingilizcesi kötü. Bunlar dünya sıralamasında 60. olan bir üniversitede doktora master yapan öğrenciler .Ancak bizim gibi yabancılar ile muhabbet etmeyi çok sevdiklerini hemen anlıyabiliyorsunuz. Hiç kimse konuşurken hata yapmaktan korkmuyor. Konuşurken tıkandığımız yerlerde kahkahayı basıyoruz. Japonlarla ingilizce konuşmak kadar eğlenceli bir şey olamaz. Bu tatlı muhabbet faslından sonra biraz da oyun oynadık. Japonlara ağızlarında kaşıkla yumurta taşıttık, onlarla yakar top oynadık. Onlarda bize önümüzdeki ufak taslardan bir diğerimizin tasına haşi ile nohut koymaca diyebileceğimiz oyunu oynattılar. Ben bu oyundan önce iki japondan haşi tutma dersi aldım. Haşileri(daha da doğrusu bu iki çubuğun ikisine birden haşi diyorlar heralde) güzel tuttuğumu gören etrafımdaki japonlarden birde alkış aldım. Rinko Kido bir japon kız. Japonyanın güneyinden bir yerlerdenim ve burada kimya da master yapıyorum ve amerikelı bir ailenin yanında kalıyorum diyor. Konuşurken tıkanıp söyleyecek kelime bulamayınca kahakahayı basıyor. Benim 10 gündür burada olduğumu öğrenince çok şaşırıyor. Heralde burada bahar ayları böyle festivaller ile geçyor olmalı ki Rinko Kido da bana ayrılmadan önce bir piknik davetiyesi veriyor. Bu davetiyenin üzerinde *'Please join us for a picnic lunch, games, hiking and fellowship.'* yazıyor. Bu piknikte bu ayın 29 unda Çarşamba günü. Bu gün burada resmi tatilmiş. Bu pikniğin hikmeti nedir bilmiyorum. Hayırdır inşallah. Burası Sendai... | Offline
| |
07-01-2011, 04:21 PM
|
#3 (permalink)
| Guest
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 275
Tesekkür: 828
273 Mesajinıza toplam 1,033 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Cevap: Burası Sendai.... 17 Nisan 2009 Evden dil okuluna tirafik lambalarında beklemesem 5 dakikada gidebiliyorum.
Ancak 5 dakika da trafik lambalarında bekleyince 'Tohoku Foreign Language
College' e ulaşmam yalnızca 10 dakika mı alıyor. Bu okulda bizdeki TÖMER ler gibi 8 katlı büyük bir binada japonca nın
yanında bir çok dil eğitimi veriliyor. Tohoku, Sendai ın başkenti olduğu eyalet. Buradaki üniversitenin adı da
Tohoku University. Japonyayı da eğitim dili olarak aynı Türkiyedeki gibi düşünebiliriz.
Türkiyede akademik çalışma yaparken okuduğumuz kaynaklar tamamen ingilizce.
Makale yazarken de ingilizce yazıyoruz. Ancak kendi aramızda hep türkçe
konuşuyoruz. Burası da aynen öyle. Burada sadece ingilizce ile eğitiminizi sürdürmeniz belki mümkün olabilir
ancak yine de zor. Günlük hayatta ise ingilizce hiç bir işinize yaramaz
Sokaklarda latin alfabesi ile yazılmış tabelalara çok nadir rastlanıyor.
Otobüs tabaleları, numaraları dahil full japonca. Genel olarak japon halkı
ingilizce bilmiyor. Yani kısacası kendinize Japonya da yaşamayı seçdi iseniz japonca öğrenmek
zorundasınız. Şimdilik 3 aylık yoğunlaştırılmış dil kursuna kayıt yaptırdım. Hafata içi
hergün 4 saat . Derslere 7 farklı öğretmen giriyor. Kurs başlayalı üç gün
olduğundan henüz 5 ini görebildim. 5 i de bayan ve harika. :Yani
öğretmenlikleri. Derse girerken eğiliyorlar çıkarken eğiliyolrlar. Biri tam
olarak o japon çizgi filimleri(animeler) den çıkmışa benziyor. Oldukça
sempatikler.İngilizce bilmiyorlar. 50 dakikalık ders saatini dakikası
dakikasına oldukaça verimli ve etkin kullnıyorlar. 10 dakikalık ders
aralarında da bir sonraki ders kendilerinin ise genellikle sınıfta
bekliyorlar. Oldukça kaliteli bir eğitim var. Kursda yalnızca 4 kişiyiz. Bir ispanyol, bir çinli, bir de güney koreli.
Çinli ve güney koreli ile ingilizce bilmediklerinden muhabbetimiz yok.
Sadece onlarla dersde hoca konuşturursa japonca konuşuyoruz. İspanyol geçen gün ders arasında hadi kantine gidelim dedi. Okulun 7.
katından 3. katına asansör ile yorulmuş ve birazda sıkılmış olarak inerken
okulun büyüklüğüne bakarak bizdeki alıştığımız Üniversite kantinleri gibi
bir köşesinde çay kahfe gibi sıcak içeceklerin satıldığı ve çaylarını
içerken birbirleri ile muhabbet eden bir insan kalabalığı hayal etmiştim.
Kantine girince çaycıya bana bir çay ver diyecektim. Ancak bu kantin bir
köşesinde iki tane yan yana içecek makinası olan ve içinde yalnızca üç
çekik insanın muhabbet ettiği yerden başaka bir yer değildi. Makineye 120 yen attım. Yazısını okuyabildiğim ve bana tanıdık geldiği için
bir kapuçino aldım. Evet, cola kutusu gibi teneke kutusu içinde bir
kapuçino idi ama soğuktu. Zaten ispanyol(nuriya) bunların soğuk içecek
makinası olduğunu söylemişti. Ben de kendi kendime başa gelen çekilir deyip kapuçinomu bir güzel içtim. Soğuktu ama güzeldi. Geçen gün de bir arkadaşı beklerken sokaktaki makinadan kendime seçtiğim
plastik kutusu içinddeki limonlu çay sıcak çıkınca şaşırmıştım. Eğ ne de olsa, Burası Sendai... | Offline
| |
07-01-2011, 04:37 PM
|
#4 (permalink)
| Guest
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 275
Tesekkür: 828
273 Mesajinıza toplam 1,033 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Cevap: Burası Sendai.... 21 Nisan 2009 10:59 Geçtiğimiz cumartesi akşam yemeğini dışarıda yemeğe karar verdik. Akşam yemeği için kendimize seçtiğimiz yer daha önceden buradaki arkadaşların bir çok kez geldiğini anladığım bir şusici. Şusi kavramı artık kafama oturdu; yağsız tuzsuz bir plav(daha doğrusu haşlanmış prinç) ve bu plavın sarmaladığı pişmiş veya pişmemiş balık eti veya diğer deniz ürünleri ve tüm bunları sarmalayan jilatin kıvamında koyu yeşil yosun. Şusilerin içindekilerin ne balığı, hangi deniz ürünü olduğu meçhul. Sorsanız bu ne balığı diye aldığınız cevap karşısında daha buralara alışmadı iseniz ya hareketsiz donuk gözlerle sorduğunuz kişinin yüzüne bakarsınız, yada buralara alıştı iseniz anlar gibi başınızı sallarsınız. Ama her iki durumda da bir şey anlamamışsınızdır. Çünkü cevap türkçe karşılığı olmayan japonca balık ismidir.. Temel prensibiniz 'denizden babam çıksa yerim'. Cevaptan sonra içinizden bunu tekrar edip her ne ise canım diyerek önünüzdekine bakarsınız. Balık eti dışındakiler heralde karides ve istakoz eti. Evden şusiciye doğru iki arkadaş yeni bastıran akşam karanlığında ancak sendai şehrinin sokak, trafik, otomobill lambalarının ve mağaza ,dükkan ,restoranların ve nerede ise her bir yüz metrede bir karşılaşabileceğiniz içecek makinalarının japonca neon lambalarının kırmızımsı ışıltısı altında lerimizle ilerliyoruz. Bisikletinizin pedallarına basarken bir şarkı tutturabileceğiniz kadar keyifli olmanızı engelliyecek hiç bir şey yok.Korna sesi duymak mümkün değil. Hava oldukça güzel. Biraz serin sayılabilir. Dikkat etmeniz gereken tek şey trafik lambaları. Bisiklet yolu ile yaya yolu her ne kadar ayrılmış olsada buna pek dikkat etmenize gerek yok. Arkadaşlar her ne kadar bu ayrımı belirtmiş olsa da bunu buranın türkiyeden bir farklılığını vurgulamak için yaptıklarını biliyorum. Çünkü çoğu japon buna dikkat etmiyor. Ben her ne kadar şehrin ortasında bir apartman dairesine gelip yerleşince japonlar çok daireli apartmanlarda yaşıyor önyargısına vardıysam da şehir merkezini geçip biraz merkezin dışına doğru ilerledikçe bu insanların da burada müstakil evlerde yaşadığını anlıyorum. Buralar bu müstakil evlerden olmalı ki avrupa ülkelerine daha doğrusu daha önce gördüğüm Almanya ya benziyor. Tabii ki evler kendilerine özgü. Ama o kadar da keskin Japon hatlarının göze çarptığını söyleyemem. En fazla Japon kültürünü yansıtan şehir Kyoto imiş. 5 arkadaş şusicide buluştuk. Bazı arkadaşlar hazırlıklı gelmişler. İçeceklerini(colalarını) sokaklardaki makinalardan almışlar. Bana da sen yeşil çay iç, artık buna alış diyorlar. Şusiciye vardığımızda hemen girişte bi kalabalık gözüme çarpıyor. Hemen grişin sol tarafında bizdeki bankaların bekleme salonları gibi bir yerde insanlar girişin hemen solundaki masaların boşalıp kendilerine sıra gelmesini bekliyor. Bu bekleme salonu ile yemek masalarının arasında bekleyen kıza gidip arkadaşım da ismini yazdırıyor. Kız sırası gelenleri anons ediyor. Kalabalığın sebebinin cumartesi akşamı olduğunu düşünsemde hafta içinde de bazen böyle kalabalık olabiliyormuş. Ancak masa sayısı çok olan büyük bir yer değil burası. O kadar şusici dururken arkadaşların beni bu şehir merkezinin dışına doğru ile 25 dakika gibi bi zamanda getirdiği bu şusici meşhur bir şusici olmalı. Sıramız yaklaşık 15 dakika kadar sonra geldi. Masaya doğru ilerlerken tüm masaları dolaşan bir bant üzerinde kahvaltı veya tatlı tabağı büyüklüğündeki tabaklarda yiyeceklerin dolaştığını fark ediyorum. Bu bant üzerindeki yiyecekler ; tatlı, meyve, çeşitli şusiler, plavın üzerine konmuş domuz etleri, palvın üzerine konmuş çeşitli deniz ürünleri . Plav dediğimiz zaman bunu dolma gibi şekil verilmiş ve bu büyükte anlamalıyız. Meyve olarak sadece tabaklara birer dilim konmuş ama tatları bizimkiler ile karşılaştırılamayacak kadar kötü karpuz ve kavun var .Tabak gelmeden önce bu bant üzerinde ilk önce ne olduğunu belirten bir yazı geçiyor yanınızdan ama tabiiki ben bunların ne demek olduğunu anlayamıyorum. Herbir tabak sanırım 150yen(=1,5dolar) idi. Bu banttan istediğinizi alıp yiyebiliyorsunuz. Masaya oturduktan sonra hemen masada benim solumda kutuda haşiler, başka kutuda tatlı kaşığı büyüklüğünde kaşıklar ve saydam plastik bir kutunun içinde de türkiyede sallama çay dediğimiz şekilde yeşil çaylar var. Haşiler birbirine yapışık iki tahta çubuk şeklinde bulunuyor ve birbirinden çekerek ayırıyorsunuz. Kaşıkları kullandığımı hatırlamıyorum. Sol tarafımda ise masanın üzerinde musluk var. Bardağınızın içinize yaşil çayınızı atıp bu musluktan üstüne sıcak su ilave ediyorsunuz ama şeker ilavesi yok. Ekmek zaten hiç yok. Spariş için garson gelmiyor. Masamızın yanında biraz yukarı doğru hemen yemeklerin geçtiği bantın üstüne doğru aynı japonya ya gelirken uçakta koltukların arkasında gördüğüm ekran gibi dokunmatik bir monitör var. Sparişinizi buradan veriyorsunuz.Sparişiniz ise tabak tabak yiyeceklerin dolaştığı bantın üstündeki başka bir bantta ufak bir kayık içinde geliyor. Bu kayıkta tüm masaları dolaşıyor. Spariş hangi masadan verildi ise heralde sipariş sırasına göre siparişi mutfaktan alıp masanın önünde duruyor. Ama isterseniz uçakta hostesi çağırabildiğiniz gibi bu mönitörden garsonuda çağırabiliyosunuz. Ben hiçbirşeyi beğenmeyip en azından bir çorba içmeye karar verdiğimde içinde kabukları ile bulunan midyeli çorbam hızlı hareket eden kayıkta dökülebileceğinden olmalı ki garson tarafından getirildi. Çorbayı tasından kaşık kulanmadan içmeye başladığımda buralara alışmaya başladığımı göstermek düşüncesi ile arkadaşlara güzel olduğunu söyledim. Ancak bu içinde yosunda olan çorbanın sonunu zor getirdim. Ama o acaip yiyeceklerden sonra yine de iyiydi. Bu restoranda biz türklerin doyması mümkün değil. Ama arkadaşlar alışmış gibi gözüküyor. Burası Sendai... | Offline
| |
07-01-2011, 04:53 PM
|
#5 (permalink)
| Administrators Zerynthia
Üyelik tarihi: Mar 2009 Bulunduğu yer: Mutlulukya
Mesajlar: 5,993
Tesekkür: 49,758
6,229 Mesajinıza toplam 25,545 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Cevap: Burası Sendai.... Hahaaayyyy smyrna-kun süpersinnnnn... Arigatoooo
Yaaa okurken bana çok hoş ve eğlenceli geldi taa ki yemeklerden bahsedilene kadar... Ben bizim yemekleri yiyemiyorum onları hayatta yiyemem. Hele yeşil çayı hiç sevmiyorum. Ancak bildiğim kadarıyla Tokyo'da tüm dünya mutfaklarından restorantlar var. En azından bir makarna bulup yerim diye ümit ediyorum. (Sanki yarın çıkıp gidicem de :D) Yine de istiyorum aç kalıp zayıflarım belki. | Offline
| |
07-01-2011, 05:02 PM
|
#6 (permalink)
| Guest
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 275
Tesekkür: 828
273 Mesajinıza toplam 1,033 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Cevap: Burası Sendai....
yaa o neki tenya yutuyormuş çinli kadınlar zayıf kalmak için geçenlerde milliyette okudum, bu arada midenizi kaldırsaym özür:) | Offline
| |
07-01-2011, 05:14 PM
|
#7 (permalink)
| Administrators Zerynthia
Üyelik tarihi: Mar 2009 Bulunduğu yer: Mutlulukya
Mesajlar: 5,993
Tesekkür: 49,758
6,229 Mesajinıza toplam 25,545 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Cevap: Burası Sendai.... Alıntı: smyrna1 Nickli Üyeden Alıntı
yaa o neki tenya yutuyormuş çinli kadınlar zayıf kalmak için geçenlerde milliyette okudum, bu arada midenizi kaldırsaym özür:) | Epeyce bir midem bulandı da yemeğe 2 saat var. Kendimi o arada toparlarım diye düşünüyorum. | Offline
| |
07-01-2011, 06:15 PM
|
#8 (permalink)
| Binbaşı
Üyelik tarihi: Jun 2010 Bulunduğu yer: Venüs
Mesajlar: 1,403
Tesekkür: 6,102
1,460 Mesajinıza toplam 6,406 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Cevap: Burası Sendai.... Sen eve vardın ben hala iş yerindeyim. Harika bir günce bu, oku oku doyamadım gerçekten. Çok eğlendim okurken. Ama yemekleri de dili de beni aşıyor. Bana fazla karışık geliyor o dünya nedense... Dediği gibi "Orası Sendai", başka bir gezegen gibi:)) Gezmek için varım ama yaşamak konusunda ciddi çekincelerim var:)) Devamını da bekliyoruz, Okurken keyifli oluyormuş....
__________________ "... I'm just a dreamer I dream my life away I'm just a dreamer who dreams of better days." | Offline
| |
10-01-2011, 02:34 PM
|
#9 (permalink)
| Guest
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 275
Tesekkür: 828
273 Mesajinıza toplam 1,033 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Cevap: Burası Sendai.... 15 Haziran 2009 20:53 Haziran ayında tahmin ediyorum ki ülkemizde günler sıcak yaşanıyordur, her zaman olduğu gibi. Çoktan montlar bir kenara bırakılmıştır. Her yer canlanmıştır. Bakkallar, marketler dondurma reyonlarını dükkanlarının önüne çıkartmış, güneş şemsiyelerini de elbette açmıştır.Sanırım orta okul öğrencileri SBS(son olarak böyle oldu heralde bu sınavın adı) , lise son sınıf öğrencileri ÖSS heyacanını çoktan atlatmıştır. Eğ ne de olsa bizim yaşımıza gelmiş insanlar için yazın geldiğinin en önemli göstergesi bir biri ardına atlatılan sınavlardır. Bir bir, birbiri peşi ardına kapanan üniversiteler de festivaller konserler, yaz şenlikleri yapılmıştır, yapılıyordur. Evlerde ise imkanı olanlar bahçelerinde olmayanlar ise artık kahvaltılarını, akşam yemeklerini, çaylarını, akşam muhabbetlerini balkonlarda yapıyorlardır. Gündüz vakti kahvelerin, dükkanların önüne çıkartılmış tabürelerin de oturan esnaf bir taraftan ellerindeki çaylarını yudumlayıp birbiri ile muhabbet ederken bir taraftan da öylesine etrafına bakınıyordur. Denize sahili olan şehirlerimizde deniz kordonları, diğer şehirlerimiz de ise belli başlı caddelerde insan kalabalıkları akşamları öylesine dolaşıyordur. İnsanlar çekirdek çıtlatıp, kabuklarını hayatın verdiği rahatlıkla yere atıyordur, dondurmacıların önünde kuyruk oluyordur.Gençler birbirine aşık olmaya başlamıştır.Güzel ülkemin dört bir tarafında çiçekler açmıştır. Bursa yı ise hiç sormayın. Bursa benim için çok farklıdır. Daha Bursa terminalinde otobüsten dışarı adımınızı attığınızda buranın öyle alelade bir yer olmadığını kokusunu duyumsayınca anlarsınız. Her ne zaman Bursa ya farklı bir şehir den dönsem Bursa nın bu kokusunu hisseder, o naif havasını ciğerlerime çeker rahatlardım. İçim huzur dolardı. Bursa, Uludağı, Ulucamii, Tophanesi, Kozahanı, Mudanyası, Gemliği ile güzel bir şehirdir. Heralde bu sene de Bursa Buyükşehir Belediyesi Altıparmak Caddesini daha Burç sinemasının önünden başlayıp yukarı doğru Atatürk Caddesi nde Heykelin önüne kadar yerli, yabancı şarkıcaların konser afişleri ile donatacaktır.Şarkıcılar bir biri ardına Kültürpark açık hava tiyatrosunda konserlerini vermeye başlıyacaklardır.Bursa Kültür Merkezinde bu senede Film Festivali yapılacaktır. Osmangazi belediyesinin (2007 de olması lazım) restore ettiği Bursa Fetih Kapısının önünde her cuma mehter gösterisi hala yapılıyormudur bilmiyorum. Gençler Pirinç Han daki kafeleri dolduruyordur ama mutlaka... Şimdi Setbaşı sinamasının küçük salonlarının birinin o küçük perdesinde bi film izlemek vardı. Oradan çıkıp Beyler kebap ta bi iskender yemek vardı. Oradan çıkıp Emir Sultan'a doğru yürümek, ayak üstü bi dondurma yemek, daha Yeşil Camiye gelmeden sokak aralarına, açık havaya kurulmuş kafelerde çay içip tavla oynamak vardı, arkadaşlar ile muhabbet etmek vardı. Burada Haziran ayı girdiğinden bu yana hava hergün bulutlu veya parçalı bulutlu ve bazende bu bulutlardan nasibimizi alıyoruz. Henüz sürekli yağmur yağmıyor, sadece ara sıra. Sanırım tüm Japonyayı etkisi altına alan bu ayın son haftasında başlayan ve bir ay boyunca sürekli yağmur yağacak olan nam-ı diğer Yağmur Ayı kapıda. Kısa kollu giyiyoruz ama mont almadan dışarı çıkmıyoruz hala.Burada gerçek anlamda yaz sadece Ağustosta yaşanıyomuş.Yukarıda saydığım şeylerin hiçbiri yok burada. Buranın da kendine özgü kültürü var işte. Bahar festivalleri birbiri ardına gelip geçti. Bu şehrin en büyük festivali yaz tatili olan Ağustosun ilk iki haftasının ilk haftasında imiş. Hafta sonları sağda solda, parklara kurulmuş yerlerde ufak konserlere rastlamak mümkün.Hakkını vermek gerekir ki kaliteli konserler. Bunlara konserden daha çok dinleti desek belki daha doğru olacak. Bu pazar örneğn japonlar çıktı italyan şarkıları söylediler. Pop değil. Opera tarzında idi bel ki opera da değil. Pankart asmışlar, mini italyan konseri diye. Okuyabildiğim ve anlayabildiğim kadarı ile bu bu şehirde kurulu bir kulübün etkinliği. Ancak bu yaza özgü bi şey değil. Bundan bi buçuk ay önce de bu şehir de Jazz vardı. Şu an burada hava durumu; 15°C Bulutlu,Rüzgar: Kuzeydoğu yönünde 1 hızında m/s, Nem: % 9 , İstanbulda ise; 24°C, Parçalı bulutlu, Rüzgar: Kuzey yönünde 14 km/s hızında, Nem: % 34. Burası Sendai(仙台)... -- ''yazı kadar şaşırtıcı bir şey olamaz, hayat hariç...''' | Offline
| |
10-01-2011, 02:43 PM
|
#10 (permalink)
| Guest
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 275
Tesekkür: 828
273 Mesajinıza toplam 1,033 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Cevap: Burası Sendai.... yazarımıza katılıyorum, ulucami, kozahanı, bilumum tüm tarihi yerleri gezdim bursada, bu dünyadan koptuğumu hissettiğim çok ender kentlerden biridir, tek istediğim şu hayata dair şu yer kürenin her m2'sini gördükten sonra eyvallah diyebilmek.... | Offline
| | | |
Yetkileriniz
| Konu Acma Yetkiniz Yok Cevap Yazma Yetkiniz Yok Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok HTML-Kodu Kapalı | | | Burası Sendai....Gezi ve Mekan ve Yurtdışı Gezileri Burası Sendai.... Konusunu hayatimdegisti.com Konuğumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaşamınızı hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanız mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD tıklayınız arkadaşlar buraya ekleyeceğim alıntılar, ali öztürk adında devlet burslusu olup, japonyaya mühendislik alanında doktora yapması için gönderilen bir vatandaşımıza aittir, belki bunları bir kitap haline getirir yazarımız ama ben yinede buraya almak istedim, sırası biraz karışık olabilir zira google grup ... ayrıca bu konularda arama yapan konuklarımız var Yurtdışı Gezileri telkin cd indir izle İstanbul Yurtdışı Gezileri nerededir kimdir Yurtdışı Gezileri çekirdek inanç temizliği İzmir bursa Yurtdışı Gezileri hipnoz Yurtdışı Gezileri olumlama seminerleri eğitimi çaresi tedavisi Yurtdışı Gezileri hakkında bilgi bilinçaltı telkin cd telkin mp3 Yurtdışı Gezileri kuantum düşünce kitap haberi WEZ Format +3. Şuan Saat: 12:40 AM.
|