SEVGİDE AYRILIK YOKTUR.Serbest Kürsü ve Tartışma Fikir Telakisi SEVGİDE AYRILIK YOKTUR. Konusunu hayatimdegisti.com Konuğumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaşamınızı hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanız mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD tıklayınız Aslında bütün insanlar hepimiz bir vücudun hücreleri gibi bir yapının gerçekliğin içinde mi?... ayrıca bu konularda arama yapan konuklarımız var Tartışma Fikir Telakisi telkin cd indir izle İstanbul Tartışma Fikir Telakisi nerededir kimdir Tartışma Fikir Telakisi çekirdek inanç temizliği İzmir bursa Tartışma Fikir Telakisi hipnoz Tartışma Fikir Telakisi olumlama seminerleri eğitimi çaresi tedavisi Tartışma Fikir Telakisi hakkında bilgi bilinçaltı telkin cd telkin mp3 Tartışma Fikir Telakisi kuantum düşünce kitap haberi | |
|
19-07-2007, 01:53 AM
|
#1 (permalink)
| Üsteğmen
Üyelik tarihi: Jul 2007
Mesajlar: 231
Tesekkür: 0
81 Mesajinıza toplam 396 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| SEVGİDE AYRILIK YOKTUR. Aslında bütün insanlar hepimiz bir vücudun hücreleri gibi bir yapının gerçekliğin içinde mi? Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz.
__________________ ................KENDİMİZ HAKKINDA NE DÜŞÜNÜYORSAK OYUZ......................... | Offline
| |
21-07-2007, 01:16 AM
|
#2 (permalink)
| Üsteğmen
Üyelik tarihi: Jul 2007
Mesajlar: 231
Tesekkür: 0
81 Mesajinıza toplam 396 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Ynt: SEVGİDE AYRILIK YOKTUR. Aslında biz insanlar kendimizi birbirimizden ayrı zannediyoruz aslında biz biriz..Hepimiz yüce bir bütünün parçalarıyız..Hücreleriyiz veya atomlarıyız diyebiliriz..İnsanlar canlı ve cansız varlıklar herşeyy
__________________ ................KENDİMİZ HAKKINDA NE DÜŞÜNÜYORSAK OYUZ......................... | Offline
| |
21-07-2007, 10:10 PM
|
#3 (permalink)
| Üsteğmen
Üyelik tarihi: Jul 2007
Mesajlar: 231
Tesekkür: 0
81 Mesajinıza toplam 396 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Ynt: SEVGİDE AYRILIK YOKTUR. Dilimizde fazlaca veya en yanlış kullanılan bir kelime varsa, o da? sevgidir? Şunu ya da bunu sevdiğimizi söylediğimizde, daha ziyade bunu? tercih ettiğimizi? veya şunu? istediğimizi? söyleriz. Tercih veya istek sevgi değildir.
Aslında çoğumuz sevgiyi başka şeylerle karıştırırız. Bunun nedeni çoğunlukla, gerçek sevginin özel olduğunu söyleyen romantik sevgi efsanesinin egemenliğidir. Belki de dünyamızı etkileyen en güçlü yanılsama sevginin bir bağımlılık haline gelmesidir. Fakat, kalbimizin birisine veya bir şeye bağımlı hale geldiği anın tamamen farkındalığındaysak, kalbin doğal enerjisini, yani sevgiyi; üzüntüye, öfkeye ve korkuya dönüştürdüğümüzün de farkına varırız. Ve sonra da bu güçlü duyguların nereden geldiğini merak ederiz.
Böylece, sevgi ihtiyacımızı karşılamak için istediğimiz şeyi veya kişiyi elde etme fikri doğar. Sevginin elde edilmesi gerektiği fikri öylesine güçlü bir yanılsamadır ki, yaptığımız hatayı çoğumuzun görmesi hemen hemen imkansız hale gelir.
Hemen hemen her kültürde sevgi kalple alakalıdır. Fakat kalp nedir? Siz kendi kalbinizsiniz. Kalp insan bilincidir. Sizin iki kalbiniz vardır - fiziksel kalbiniz ve ruhsal kalbiniz. Fiziksel kalbiniz sevgi kaynağı değildir, sadece güçlü bir pompadır. Ruhsal kalbiniz bir sevgi kaynağıdır ve siz busunuz Neden? Çünkü siz ruhsunuz. Bu önemlidir, çünkü size sevgi olduğunuzu ve dünyada bir sevgi kaynağı olduğunuzu hatırlatmaya yarar. Gerçekte, sevgiye ihtiyacınız yoktur, çünkü siz zaten ona sahipsiniz! Ama yine de bunu hissetmezsiniz. Aslında şu ana kadar bahsedilenleri açık ve net olarak "anlamama" ihtimaliniz büyük. Neden mi? Çünkü kim olduğunuzu unutmuş durumdasınız. Örneğin, bedeniniz gibi ruhsal olmayan şeylerden meydana geldiğinize ve bu nedenle de sevgi ile mutluluğun fiziksel duyular olduğuna inanmak üzere eğitilmişsinizdir. Bu öğreti ölümcüldür, çünkü sizin dışsal bir uyarı aramanıza ve şiddetle arzu etmenize neden olur, dolayısıyla kalbinizin enerji akışını vermekten, yayılmaktan, ışık saçmaktan; istemeye, almaya ve ele geçirip sahip olmaya doğru tersine çevirir. Bu nedenle bağımlılık oluşur ve yaşamımız gerçek sevgiden iyice yoksun hale gelir. Bu yanılsama, yani Sevginin dışarıdan geleceğini sanmamız, yaşamımızı " ver bana, ver bana, ver bana" diye yankılanıp duran uzun bir eko haline dönüştürür. Bu yüzdendir ki Sevginin nadir bir deneyim olmasında şaşılacak birşey yoktur. Çünkü niyetimiz almak olduğu anda kalp enerjimizi korkuya çeviririz. Elde edemeyeceğimiz korkusu, elde edersek beklentilerimize uymayacağı korkusu ve elde ettiğimiz zaman kaybedeceğimiz korkusu!..... Ve henüz birşey elde etmemişizdir bile! Keşke birisi korkunun sevginin tersi olduğunu söyleseydi!
__________________ ................KENDİMİZ HAKKINDA NE DÜŞÜNÜYORSAK OYUZ......................... | Offline
| |
21-07-2007, 10:11 PM
|
#4 (permalink)
| Üsteğmen
Üyelik tarihi: Jul 2007
Mesajlar: 231
Tesekkür: 0
81 Mesajinıza toplam 396 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Ynt: SEVGİDE AYRILIK YOKTUR. Sevgi korkuyu bırakmaktır" deyişinin böylesine bilinmesi bir rastlantı değildir. Korkuyu uyandıran, bir şeye veya bir kişiye bağımlı olma eylemidir. Ve sevgi kelebeğini uçurup kaçıran da tabiki korkunun kendisidir. Bağımlılık zihinsel bir durumdur. Birisiyle veya bir şeyle kendi zihnimizdeki ilişkidir. Birilerine bağımlı hale geldiğimiz zaman, onların imajını zihnimizi doldurmakta kullanırız. Düşüncelerimizin sürekli olarak onların imajları veya davranışlarının anıları ile renklenip şekillendiğini fark ederiz. Bu ise kendi kalp enerjimizi (bilincimizi) saptırıp bozma sürecidir. Kalp enerjimiz (bilincimizin kalbi) zihnimizden geçerken, zihnimizin ekranındaki bağımlı olunan nesnenin imajıyla şekillenir, renklenir ve sapar. Bu, başkaları hakkında asla düşünmemeliyiz demek değildir, daha ziyade başkaları hakkında sadece gerektiği zaman düşünmek ve bunu yaparken de kendimizi onların imajının içinde kaybetmemektir. Nihayetinde bu bizi yoksunluk ve bağımlılıktan özgür kılacaktır. Bağımlılığın, ve dolayısıyla da sevgi enerjimizin korkuya dönüşmesinin belirtileri karşımızdakinden bir beklentimiz olduğunda ya da o kişiye karşı kişisel bir arzu duyduğumuzda ortaya çıkar. Bunlar yoksunluğun, bağımlılığın ve kendimizi unutmanın ilk belirtileridir. İhtiyaç duyduğumuz ve aradığımız şeylerin aslında kaynağı olduğumuzu unuturuz. Sevgi asla arzu etmez ve beklentisi yoktur. İhtiyaç ta duymaz! Başkalarından herhangi bir şey arzu ettiğinizde ya da beklentiniz olduğunda ve mutluluğunuz, bu arzunun veya beklentinin karşılanmasına bağımlı hale geldiğinde, korku ve öfkeyi çoktan yaratmış olursunuz ki, işte bunlar olumsuz duygular, stres ya da ıstırap olarak bilinir. Gerçek Sevgi asla incitmez.
__________________ ................KENDİMİZ HAKKINDA NE DÜŞÜNÜYORSAK OYUZ......................... | Offline
| |
21-07-2007, 10:12 PM
|
#5 (permalink)
| Üsteğmen
Üyelik tarihi: Jul 2007
Mesajlar: 231
Tesekkür: 0
81 Mesajinıza toplam 396 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Ynt: SEVGİDE AYRILIK YOKTUR. "Aşka düşmek" diye birşey yoktur (İngilizce'de aşık olmanın karşılığı "falling in love"- aşka düşmek'tir). Aşk, ilk hikayelerin yazılmasının ve oyunların sahnelenmesinin üzerinden çok geçmeden, eğlence endüstrimiz tarafından işlenmiş bir efsanedir. Aşk sizi düşürmez, ya da bir düşme ile sonuçlanmaz. Gerçek sevgi sizi yüceltir ve güçlendirir, gerçek sevgi sevinç dolu ve özgürleştiricidir. Aşka düşmek olarak tanımlanan sevgi gerçek sevgi olmayıp bir saplantıdır ve benliği bir başkasının benliği içinde kaybetmektir. Bazen "aşk hastası" bile deriz. Sevgi bizi nasıl hasta edebilirki? Delilik bu, öyle değil mi? Birisine aşık olduğumuz zaman birşey kazanmayız, sadece o diğer kişide kendimizi kaybederiz. Kendimizi diğer kişinin imajı ve enerjisi içinde öylesine yoğun bir şekilde kaybederizki bu durumda görebilmemiz neredeyse imkansızlaşır, bu nedenle " aşkın gözü kördür" denir.
Fakat aslında kör olan aşk değil, sadece kendisinin bir başkasının imajı içinde körleşmesine izin veren kişidir. Kişi kendisine karşı körleşir ve yalnızca o diğer kişiyi görür, yalnızca onu düşünür ve yalnızca onu arzular. Ve şaşırtıcı olan tüm bunların tamamen zihinde meydana gelmesidir. Kişinin kendisini bir başkasında kaybetmesi sevgi değildir. Kişinin kendisini bir başkasında kaybetmesi yüceltici olarak hissedilir; çünkü bu kişinin kendi içsel mutsuzluğunu, sevgisizliğini ve huzursuzluğunu geçici olarak ertelemesidir ki tüm bunlar yanılsamadır! Sevgiyi anlamak zordur.
__________________ ................KENDİMİZ HAKKINDA NE DÜŞÜNÜYORSAK OYUZ......................... | Offline
| |
21-07-2007, 10:15 PM
|
#6 (permalink)
| Üsteğmen
Üyelik tarihi: Jul 2007
Mesajlar: 231
Tesekkür: 0
81 Mesajinıza toplam 396 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Ynt: SEVGİDE AYRILIK YOKTUR. Enerjiyi anlamak sevgiyi anlamaya yardım edebilir. Yeryüzünde iki tür enerji vardır – fiziksel ve ruhsal. Maddesel olanın, yani bedeninizin fiziksel enerjisi ve ruhsal enerjiniz ki bu ruhsal enerji sizin bedensel formunuza hayat veren bilinç varlığıdır. Sevgi olduğu zaman birlik vardır, çünkü sevgi daima birleştirir ve birliği destekler. Sevgi olduğu zaman engeller, savunmalar ve ayrılık yoktur. “Çiçeği seviyorum” diyebiliriz ve o anda sanki “çiçek ve biz bir oluruz” ama gene de ayrıyızdır. Sevginin enerjisi iki ayrı varlığın bağlantı kurmasını ve birlik içinde olmasını sağlar ama , fakat birbirine karıştırmaz. İki kişi birbirini sevdiği zaman (arzuladığı zaman değil) taraflar kendilerini birbirlerinin içinde kaybetmezler. Kendi farkındalıklarını tam olarak korurlar ve biri diğeri içinde kaybolmaz. Böylece kendi vakarlarını veya öz saygılarını kaybetmezler. Birbirlerinin hiçbir şeyine ihtiyaçları yoktur, ama gene de birbirleri için tam anlamı ile açık ve mevcutturlar. Gerçek sevginin ne olduğuna dair bir anlayış geliştirmek için birliği neyin yarattığını derinlemesine düşünün. Dünyadaki fiziksel enerjileri birleştiren nedir? Bizim formumuzu fiziksel seviyede birleştiren nedir? Hava ve su. Aynı havayı soluruz ve bedenlerimizin büyük kısmı sudan meydana gelmiştir. Hem hava hem de sudaki ortak unsur oksijendir. Oksijen, hepimizi birleştiren sübtil, gözle görülmeyen bir elementtir, fakat yalnızca fiziksel bir seviyede. Sevgi de ruhun oksijeni gibi görülebilir. Bizim bedenlerimiz değil, beden içindeki varlıklar olduğumuzu unutmayın. Biz Ruhuz (bir ruha sahip değilsiniz, siz bir ruhsunuz!). Sevgi, her ruhun, her insanın yüreğinden yayılan saf enerjidir. Bilincimizin kalbi, ruhsal yaşamımızın akciğerleri gibidir. Sevgi ile nefes alırız ve sevgiyle nefes veririz...fakat yalnızca kendi öz değerimiz veya öz saygımız için her hangi bir şekilde başkalarından bir şey istemediğimiz veya başkalarına bağımlı hale gelmediğimiz zaman. Aslında burada olmamızın nedeninin sevginin her şeklini ve her türlü ifadesini yaşamdaki ruhsal teneffüsümüz yoluyla bilmek ve deneyimlemek olduğu söylenebilir. Öyleyse sevgi nedir? Sevgi, her an her insanın kalbinden yayılan, parıldayan enerjidir ki zaten kalp ruhtur! Ve başkalarına karşı sevgi duyarak eylemde bulunduğmuzda, o anda bilinçli olarak o kişiyle birleşiriz, tabi ki sadece onlar bizim eylemimizi, sevgimizi tamamen almaya açıklarsa...
__________________ ................KENDİMİZ HAKKINDA NE DÜŞÜNÜYORSAK OYUZ......................... | Offline
| |
21-07-2007, 10:18 PM
|
#7 (permalink)
| Üsteğmen
Üyelik tarihi: Jul 2007
Mesajlar: 231
Tesekkür: 0
81 Mesajinıza toplam 396 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Ynt: SEVGİDE AYRILIK YOKTUR. Eğer sevgi eylemlerle tanımlanabilseydi şöyle bir tanım çıkabilirdi, “Sevgi, karşılık görmek için hiç bir arzunun olmadığı ve sadece diğer kişiye yarar sağlama niyetinin olduğu verme eylemidir”. Diğer kişiye neyin gerçekten yarar sağlayıp, neyin fayda sağlamadığı, elbette ki bilgelikle değerlendirilmelidir. İlişkilerimiz bağlamında, dışariya sevgi nefesi vermek; karşılığında bir şey beklemeden, diğer kişinin yararına yapılan her şeydir. Sevgi nefesini almak, diğerlerini tamamen oldukları gibi kabul ettiğimiz anda başlayan, fiziksel değil, zihinsel ve ruhsal olan bir kucaklamadır. Ne yazık ki şartlanmamız ve zihinlerimizdeki örnekler arzulama, isteme ve beklenti alışkanlıklarıyla öylesine dolu, yargılama, önyargı ve tarafsız olamama örneklerine öylesine gömülmüştür ki, gerçek sevgiyle hareket etmek ve niyetimizi ihtiyaçlarımıza dayalı en sübtil isteklerle veya geçmişe ilişkin en basit yargılarla kirletmemek oldukça zordur! Yaşamımızda sevgiyi yeniden canlandırmak, her doğru ruhsal yolun ve yaşam tarzının özünde, tam kalbinde yer alır. Herhangi bir aydınlanma şeklini izlemeye karar verdiğimiz zaman, sevgi, bizim kristal kadar berrak olmamızı talep edecektir... Sevgi hakkında; sevginin gerçek anlamı hakkında uykuda olduğumuzu idrak ettiğimiz; uyanmaya ve uyanık kalmaya karar verdiğimiz zaman, kendimizin farkında olmaya son derece ihtiyacımız olur. Sevginin gerçek anlamı ve doğru ifadesi için gerçekliğimizi korumaya karar verdiğimiz zaman, tedbirli (uyanık) olmamız gerekecektir!
__________________ ................KENDİMİZ HAKKINDA NE DÜŞÜNÜYORSAK OYUZ......................... | Offline
| |
21-07-2007, 10:21 PM
|
#8 (permalink)
| Üsteğmen
Üyelik tarihi: Jul 2007
Mesajlar: 231
Tesekkür: 0
81 Mesajinıza toplam 396 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Ynt: SEVGİDE AYRILIK YOKTUR. Daha önce de gördüğümüz gibi, sevginin var olduğunun işaretlerinden birisi birliktir. Sevgi birleştiricidir ve gerçek bir birliğin olduğu yerde sevgi vardır. İnsanoğlu olarak dört seviyede birleşme kapasitemiz vardır - fiziksel, zihinsel, ruhsal ve akıl yoluyla. Fiziksel düzeyde birleştiğimizde bu "Bedenlerin buluşması" olur. Tüm fiziksel hareketlerde olduğu gibi, bir kendini - ifade şeklidir. Bir sevgi ifadesi olabilir, ama sevgi değildir. Eğer davranışımızda kendi zevkimize dair en ufak bir niyet bile varsa, o zaman sevgi değil, şehvet vardır. Bazen başkalarının düşüncelerini yakaladığımızda ya da tersi olduğunda bir düşünce buluşması veya "zihinlerin buluşmasını" deneyimleriz. Bu, zihinsel seviyede bir sevgi olabilir. Belki biraz soğuk, ama bir kez daha, niyetimiz ve açıklığımız, sevgimizin niteliğinin ölçüsü olacaktır. Niyetimiz diğer kişiyi anlamaya çalışmak ve böylece onlara yardım edebilmekse, bu eylem halindeki sevgidir. Fakat yalnızca, bu yardım için herhangi bir onay arayışında olmaktan özgür olduğumuzda. Başkalarını eğlendirmek için zihin okumaya önem veriyorsak, bu sevgi değil, fakat başkalarının dikkatini kendimize çekmektir; çünkü onların dikkatlerini ve alkışlarını isteriz. Bir kez daha zaruret durumunda oluruz. Bazen aynı bizim gibi "hisseden" bir başka kişiyle karşılaşırız, en azından öyle görünürler ve bu nedenle "kalplerin buluşması" gerçekleşir. Ve nihayet, iki ruh arasında sevginin en yüce şekli veya birleşmesi. Her iki ruh da kendilerini ruhsal varlıklar, ruhlar olarak tanımadıkları ve deneyimlemedikleri sürece, bu buluşma imkansızdır. Ne yazık ki, zamanımızda, çok az kişi bunu yapabilmektedir. Çoğumuz kendimizi beden olarak deneyimleriz ve bu nedenledir ki formlarla, biçimlerle çok fazla meşgul oluruz, kendi bedenimize ve başkalarının bedenlerine bakarız. Ve bu nedenle aslında sadece şehvete daldığımızın çok az idrakiyle bunu sevgiyle karıştırırız. Ve şehvet sevgi değildir.
En derin sevgi ruhsaldır ve iki ruh birbirlerinin dünyasına tam bir özgürlükle girebildiğinde gerçekleşebilir. Engeller yoktur, birbirinden sakınma, beklenti, istek hiç yoktur... hiçbir zaman için. Tam bir şeffaflık vardır ve her biri kendi içinde öylesine kuvvetlidir ki, diğeri ne söylerse söylesin veya yapsın, asla incinmez. Bir kez daha, bu yüksek ruhsal hedefi bırakın ulaşmak, görmek bile kolay değildir, çünkü dikkatimiz ve enerjimiz hemen hemen tamamen, fiziksel olana sürekli olarak demirlenmiştir. Bütün bunlar bir tek soruyla özetlenebilir. Bir roket mi olmak istersiniz, yoksa bir araba mı? Aşağıda, burada, karışıklık yaratmaya mı devam etmek istiyorsunuz, yoksa bilinçli farkındalığınızı, gerçek sevginin hem görüldüğü, hem de deneyimlendiği yukarıya doğru yükseltmek mi?
__________________ ................KENDİMİZ HAKKINDA NE DÜŞÜNÜYORSAK OYUZ......................... | Offline
| |
21-07-2007, 10:24 PM
|
#9 (permalink)
| Üsteğmen
Üyelik tarihi: Jul 2007
Mesajlar: 231
Tesekkür: 0
81 Mesajinıza toplam 396 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Ynt: SEVGİDE AYRILIK YOKTUR. Genellikle, kendinizi sevmedikce, başkalarını gerçekten sevemiyeceğiniz söylenir. Peki, bunun anlamı nedir? Kendimizi sevmek, sürekli olarak kendimize "kendimi seviyorum" mu demektir? Kendimizi sevmek, kendimize pek çok ikram yapmak ve hediye vermek anlamına mı gelir? Kendimizi sevmek, narsist ve kendimize tutkun olmak mı demektir? Çok şükür ki tüm bu sorularin cevabı: "hayır". Kendimizi sevmek; benliği tanımayı, anlamayı ve beslemeyi içine alır. Birisine, doğru sevgiyi ifade edebilmek için, önce onu tanımaya ihtiyaç duyarız; aynı şeklilde, kendimize karsı sevgi duymak konusunda da bu kural gecerlidir.. Kendimizi, gerçekten olduğumuz gibi, yani, ruhsal bir varlık olarak tanımamız gerekir. Sadece fiziksel varlıklar olduğumuz yanılsaması icinde ve uykuda olduğumuzu idrak ettiğimiz anda, düşüncelerimizi ve duygularımızı korkuyla, öfke ve benzeri hislerle, yani kendi kendimize cektirdigimiz çeşitli ıstırap şekilleriyle dolduranın, bu yanılsama olduğunu görürüz. Kendimizi bu sekilde anlamak, bilincimizi dönüştürmemizi ve kendimize sevginin ilk şeklini vermeyi; yani kendimizi kabullenmeyi getirir. Şu anda bulunduğumuz durumu, pişmanlık hissetmeden kabul edebiliriz. Kendimizi sevmek, aynı zamanda, kendimizi affetmek demektir. Kendini affetmek, "şimdi, şu anda" acı çekmemize neden olan, geçmişte düşünmüş ve yapmış olduğumuz her şeyi unutmak, atmak, bırakmak demektir. Kendimizi kabullenmek ve kendimizi affetmek, kendimize karşı gösterdiğimiz sevgi eylemidir. Benlik için sevgi duymak, aynı zamanda, kendine özen göstermek ve kendini beslemek demektir; bunun için meditasyona ve ruhsal çalışmaya zaman ayırmak gerekir. Bu çalışmanın bütün gün boyunca olması gerekmez; her gün belirli bir süre yeterlidir.
Ancak, sevgimizi kendi içimizde, kendimiz için bu yolla şekillendirmeyi öğrendiğimiz zaman, günlük ilişkilerimizde, başkalarına duyduğumuz sevgi farkedilebilir. Bu sevgiyi görünür kıldığımızda, ifade ettiğimizde, ancak o zaman, sevgiyi tanıdığımızı söyleyebiliriz. Sevgi asla durağan değildir. Sevgi eylem yapar, sevgi erişir, dokunur ve dönüştürür.
__________________ ................KENDİMİZ HAKKINDA NE DÜŞÜNÜYORSAK OYUZ......................... | Offline
| |
09-08-2007, 12:59 AM
|
#10 (permalink)
| Üsteğmen
Üyelik tarihi: Jul 2007
Mesajlar: 231
Tesekkür: 0
81 Mesajinıza toplam 396 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Ynt: SEVGİDE AYRILIK YOKTUR. Sevgi kavramının karşısında nefret kavramı barındırıyorsa, o
gerçek değil, kavramdır.
Her ikisinin enerjisinin bir olduğunu anladığınızda ulaştığınız sevgi
dualitenin ötesinde varlık bulur ki ondan başka hiç bir enerji orda
barınamaz.
Şimdi sevginizi yeniden inceleyin. Eğer sevdiğiniz kadar nefret de
edebilecekseniz (bu kapasiteyi de barındırıyorsanız) sevgi kavramını
tekrar gözden geçirin derim.
Her şey gibi sevgi de evrim geçiriyor bu boyutta.
Sevgiyle kalın.
__________________ ................KENDİMİZ HAKKINDA NE DÜŞÜNÜYORSAK OYUZ......................... | Offline
| | | |
Yetkileriniz
| Konu Acma Yetkiniz Yok Cevap Yazma Yetkiniz Yok Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok HTML-Kodu Kapalı | | | SEVGİDE AYRILIK YOKTUR.Serbest Kürsü ve Tartışma Fikir Telakisi SEVGİDE AYRILIK YOKTUR. Konusunu hayatimdegisti.com Konuğumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaşamınızı hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanız mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD tıklayınız Aslında bütün insanlar hepimiz bir vücudun hücreleri gibi bir yapının gerçekliğin içinde mi?... ayrıca bu konularda arama yapan konuklarımız var Tartışma Fikir Telakisi telkin cd indir izle İstanbul Tartışma Fikir Telakisi nerededir kimdir Tartışma Fikir Telakisi çekirdek inanç temizliği İzmir bursa Tartışma Fikir Telakisi hipnoz Tartışma Fikir Telakisi olumlama seminerleri eğitimi çaresi tedavisi Tartışma Fikir Telakisi hakkında bilgi bilinçaltı telkin cd telkin mp3 Tartışma Fikir Telakisi kuantum düşünce kitap haberi WEZ Format +3. Şuan Saat: 08:37 PM.
|